28.05.2023
guncelkadin .com.tr
'Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel'in, son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz’ı yazarak kendilerine hediye etti. Nazan Öncel önce ki gün sahne aldığı Moda Kayıkhane’de düet yaptığı Sade İnsanlar’ı sahneye alarak “Deniz Tutmaz” ı birlikte seslendirdi.
İzleyici tarafından büyük alkış alan düet sonrasında Nazan Öncel şöyle konuştu; Popüler olduğunuz gün adınız gibi mütevazı kalırsanız başımın tacısınız. Kızlar bu yakışıklı adamlara iyi bakın” demesi üzerine Nazan Öncel’in elini öpen gurup elemanlarına “Elimi de öptürdüm” diyerek takıldı.
19.05.2023
cnnturk .com
'Gitme Kal Bu Şehirde', 'Gidelim Buralardan' ve 'Erkekler de Yanar' gibi unutulmaz şarkılara imza atan Nazan Öncel, 1973-1985 yılları arasında evli kaldığı Salih Öncel'i vefatının altıncı yılında unutmadı. Oğlu Serkan'ın babası ile 50 yıl önce Kuşadası'nda çekilen balayı fotoğrafını paylaşan sanatçı, "Kalbimizdeki yerin sabittir değişmez" mesajını yazdı.
Sanatçı Nazan Öncel, 18 yaşındayken Salih Öncel ile nikâh masasına oturmuştu. Serkan adını verdikleri bir oğulları olan çift, 12 yıl sonra anlaşmalı olarak evliliklerini sonlandırmıştı.
Sanatçı Nazan Öncel, 18 yaşındayken Salih Öncel ile nikâh masasına oturmuştu. Serkan adını verdikleri bir oğulları olan çift, 12 yıl sonra anlaşmalı olarak evliliklerini sonlandırmıştı. Usta sanatçı, ayrılığa rağmen eski eşinin Öncel soyadını kullanmaya devam etmişti. Salih Öncel ise 18 Mayıs 2017 tarihinde kanserden dolayı hayatını kaybetmişti.
Nazan Öncel, Salih Öncel'i vefatının altıncı yılında andı. Takipçilerini 50 yıl öncesine götüren ünlü şarkıcı, sosyal medya hesabından yaptığı nostaljik paylaşım ile duygularını dile getirdi. Her neredeysen bin sevgi, bin selam olsun. Kalbimizdeki yerin sabittir değişmez. Gittiğin yer umarım neşelidir, bu kadar acılı, bu kadar kederli değildir. Rahat uyu kıymetlim. 1973 Kuşadası, balayı. Nazan Öncel, geçtiğimiz ay oğlu Serkan Öncel'i evlendirmişti. Mutlu haberi "Bize de bayram böyle geldi. Bu vesileyle herkesin bayramını kutlarım" mesajıyla duyuran sanatçı, Instagram hesabından oğlu ve gelini Pınar'ın nikâhından bir kareye yer vermişti.
19.05.2023
milliyet .com.tr
'Gitme Kal Bu Şehirde', 'Gidelim Buralardan' ve 'Erkekler de Yanar' gibi unutulmaz şarkılara imza atan Nazan Öncel, 1973-1985 yılları arasında evli kaldığı Salih Öncel'i vefatının altıncı yılında unutmadı. Oğlu Serkan'ın babası ile 50 yıl önce Kuşadası'nda çekilen balayı fotoğrafını paylaşan sanatçı, "Kalbimizdeki yerin sabittir değişmez" mesajını yazdı.
Sanatçı Nazan Öncel, 18 yaşındayken Salih Öncel ile nikâh masasına oturmuştu. Serkan adını verdikleri bir oğulları olan çift, 12 yıl sonra anlaşmalı olarak evliliklerini sonlandırmıştı.
19.05.2023
haberturk .com
Nazan Öncel, 1973'te Salih Öncel ile nikâh masasına oturmuştu. Serkan adında bir oğulları bulunan çift, 1985'te anlaşmalı olarak boşanmıştı.
Nazan Öncel, 2017'de kanser nedeniyle hayatını kaybeden eski eşi Salih Öncel'i vefatının altıncı yıl dönümünde unutmadı.
Rahat uyu kıymetlim
Eski eşi Salih Öncel ile yıllar önce çekilen bu fotoğrafını sosyal medya hesabından paylaşan şarkıcı Nazan Öncel, "Her neredeysen bin sevgi, bin selam olsun. Kalbimizdeki yerin sabittir değişmez. Gittiğin yer umarım neşelidir, bu kadar acılı, bu kadar kederli değildir. Rahat uyu kıymetlim. 1973 Kuşadası, balayı" ifadelerini kullandı.
19.05.2023
gazetekolektif .com
Nazan Öncel 1973-1985 yılları arasında evli kaldığı eski eşi Salih Öncel'i vefatının altıncı yılında andı. Sosyal medya hesabından duygularını dile getiren ünlü şarkıcı; 'Kalbimizdeki yerin sabittir değişmez. Gittiğin yer umarım neşelidir... Rahat uyu kıymetlim' mesajını paylaştı.
Sanatçı Nazan Öncel, 18 yaşındayken Salih Öncel ile nikah masasına oturmuştu. Serkan adını verdikleri bir oğulları olan çift 12 yıl sonra anlaşmalı olarak boşanmıştı.
Nazan Öncel ayrılığa rağmen eski eşinin soyadını kullanmayı sürdürmüştü. Salih Öncel 2017 yılında vefat etti.
18 Mayıs 2017’de hayata gözlerini yuman Salih Öncel’i vefatının altıncı yılında eski eşi Nazan Öncel andı.
19.05.2023
muzikonair .com
Nazan Öncel, 1973’te Salih Öncel ile nikâh masasına oturmuştu. Serkan adında bir oğulları bulunan çift, 1985’te anlaşmalı olarak boşanmıştı. Öncel, 2017’de kanser nedeniyle hayatını kaybeden eski eşi Salih Öncel’i vefatının altıncı yıl dönümünde unutmadı.
Rahat uyu kıymetlim
Eski eşi Salih Öncel ile yıllar önce çekilen fotoğrafını Instagram hesabından paylaşan Öncel, “Her neredeysen bin sevgi, bin selam olsun. Kalbimizdeki yerin sabittir değişmez. Gittiğin yer umarım neşelidir, bu kadar acılı, bu kadar kederli değildir. Rahat uyu kıymetlim. 1973 Kuşadası, balayı” ifadelerini kullandı.
19.05.2023
gazetepencere .com
Akit Yazarı Yakışıklı, Tarkan’ı hedef aldı; Nazan Öncel’den yanıt gecikmedi: Ağzından çıkana kulağın şahitlik edecek
Akit Yazarı Hacı Yakışıklı ile ilgili olarak , “Tarkan, sanatçı değildir. Ona Mega Star unvanını kim verdi?” dedi.
Yakışıklı’nın paylaşımı şöyle:
“Tarkan SANATÇI DEĞİLDİR! Ona “Mega Star” ünvanını kim verdi? Asla bu millet vermedi! Ajanslar tarafından parlatılan kişilere biz sanatçı demiyoruz! Sanatçı halkın bağrından çıkar! Şahan Gökbakar, Cem Yılmaz, Gökhan Özoğuz “toplumdan kopuk” kişilerdir!”
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabı üzerinden Yakışıkl’ya yanıt verdi: “O kadar uzun boylu değil, ağzından çıkana kulağın şahitlik edecek. H. Yakışıklı. Mega star Tarkan kıymetlimizdir, Türk halkının biriciğidir.”
12.05.2023
halktv .com.tr
AKP'nin İstanbul mitinginde Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik açılan cinsiyetçi pankart tepki çekti. Pankarta tepki gösterenlerden biri de ünlü sanatçı Nazan Öncel oldu. Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "İnsan şunu söylemeye utanır yahu: “Karı gibi mutfaktan çıkmayan değil arı gibi çalışan isterlermiş.” Varlığını mutfaktan çıkmayan kadına borçlusun a şuursuz be izansız" dedi.
Seçim için geri sayım başladı. 14 Mayıs'ta gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimleri için propaganda çalışmaları sürüyor.
AKP'nin 7 Mayıs'ta İstanbul'da düzenlediği mitingde CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu için açılan ve cinsiyetçi ifadeler içeren pankart tepki çekti.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun evinin mutfağından paylaştığı videolardan alınan görüntülerin yer aldığı pankarta "Karı gibi mutfaktan çıkmayan değil, arı gibi çalışan lider istiyoruz" yazıldı.
Cinsiyetçi ifadeler içeren pankart tepki çekti. Tepki gösterenlerden biri de ünlü şarkıcı Nazan Öncel oldu. Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları dile getirdi:
"İnsan şunu söylemeye utanır yahu: "Karı gibi mutfaktan çıkmayan değil arı gibi çalışan isterlermiş. "Varlığını mutfaktan çıkmayan kadına borçlusun a şuursuz be izansız. Sizin anneniz, kızınız kardeşiniz kadın değil mi? O nasıl bir dildir, nasıl bir aşağılamadır? Yazıklar olsun."
22.04.2023
icerikalemimedya .com
Ünlü müzisyen Nazan Öncel, oğlu Serkan Öncel’in ABD’deki nikahına katılamadı.
Sanatçı Nazan Öncel‘in Salih Öncel ile evliliğinden dünyaya gelen oğlu Serkan Öncel, Pınar Öncel ile ABD’de nikah masasına oturdu.
Mutlu haberi sosyal medya hesabından duyuran Nazan Öncel, oğlu Serkan’ın nikahında çekilen bu fotoğrafı paylaştı.
Öncel, yaşadığı mutluluğu “Bize de bayram böyle geldi. Bu vesileyle herkesin bayramını kutlarım” sözleriyle dile getirdi. Ancak ünlü sanatçı, albüm hazırlığı içinde olduğu için oğlunun düğününe gidemedi.
Nazan Öncel, geçdiğimiz ay Mersin konserinde “Oğluma Mersin’den kız kaptık” demişti.
Nazan Öncel, ilk evliliğini 1973 – 1985 yılları arasında Salih Öncel ile yaptı. Öncel ikilisinin bu evlilikten Serkan adında oğulları oldu. Salih Öncel, 2017’de kanserden dolayı hayatını kaybetti.
18.04.2023
reformhaber .com
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz'ı yazarak kendilerine hediye etti. Deniz Tutmaz'da düet yaptığı Sade İnsanlar'ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum.
Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. 'Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'halâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :)
18.04.2023
daremedya .com
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz'ı yazarak kendilerine hediye etti. Deniz Tutmaz'da düet yaptığı Sade İnsanlar'ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum.
Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. 'Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'halâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :)
18.04.2023
dokuzeylul .com
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz'ı yazarak kendilerine hediye etti. Deniz Tutmaz'da düet yaptığı Sade İnsanlar'ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum.
Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. 'Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'halâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :)
18.04.2023
turkiyeajansi .com
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz'ı yazarak kendilerine hediye etti. Deniz Tutmaz'da düet yaptığı Sade İnsanlar'ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum.
Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. 'Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'halâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :)
18.04.2023
seyirhaber .com
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz'ı yazarak kendilerine hediye etti. Deniz Tutmaz'da düet yaptığı Sade İnsanlar'ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum.
Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. 'Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'halâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :)
18.04.2023
konyaaktuel .com.tr
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz'ı yazarak kendilerine hediye etti. Deniz Tutmaz'da düet yaptığı Sade İnsanlar'ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum.
Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. 'Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'halâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :)
18.04.2023
haberizlenim .com
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar oldu.
Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz'ı yazarak kendilerine hediye etti. Deniz Tutmaz'da düet yaptığı Sade İnsanlar'ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum.
Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. 'Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'halâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :)
18.04.2023
muzikekspres .com
Nazan Öncel, sözü kendisine ait olan yeni keşfettiği müzisyen grup Sade İnsanlar ile ‘Deniz Tutmaz’ adlı şarkıyı seslendirdi. Yazdığı şarkıyı Sade İnsanlar’a hediye eden Öncel, ayrıca müzisyen grubun klibinde oynayarak destek oldu.
Nazan Öncel, Sade İnsanlar ile yollarının kesiştiği günleri ise şu sözlerle anlattı: Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. ‘Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim tanışalım edelim’ dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim ‘Sade İnsanlar’dı. Böylece grubun isim annesi de oldum. Bir yaz günü bahçemde toplandık, çalıp söyledik. ‘Oo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş’ diye takılmaya başladığım, Cihan ‘Çirkinim ama şanslıyım’ derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması ‘Hâlâ böyle insanların olabilmesi ne güzel’ dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de ‘Çirkin şansı’ diyerek alkışlayacağım onları. Mutlu olun, mutlu edin birilerini zira hayat bir karış.
Nazan Öncel ile Sade Kafalar’ın düet şarkısı ‘Deniz Tutmaz’ı tüm dijital platformlarda yerini aldı.
Editörün Notu:
Bir süredir yeni albümü hazırlığında olduğunu bildiğimiz ve heyecanla beklediğimiz değerli müzisyen Nazan Öncel’den bir başka sürpriz çalışma kapımızı çaldı: Deniz Tutmaz. Zaman zaman sürpriz isimlerle bizi buluşturan ve genç isimlere verdiği destekle de bilinen Öncel’in Sade İnsanlar ile bizi tanıştırması ne kadar da güzel bir seçim yaptığınız kanıtı. Hikâyesini kendi kaleminden ayrıca da dinleme şansını bulduk ve bir kere daha hayallere inanmamız gerektiğinin ne kadar gerçek olduğunu anladık. Ne mutluyum ki ben de inanmıştım ve bir kitabımda şiiri ile yer aldı, bir de “Girizgâh” şarkısının klibini ben yönettim. Ötesi var mı? Merhaba Sade İnsanlar, seni seviyoruz Nazan Öncel.
Kadri Karahan
14.04.2023
magazinci .com
Şarkılarıyla nice nesiller yetiştiren ve müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel’in son keşfi Sade İnsanlar. Sanatçı müzik sevdalarına olan inancıyla Deniz Tutmaz’ı yazarak kendilerine hediye etti.
Deniz Tutmaz’da düet yaptığı Sade İnsanlar’ın kliplerinde de oynayarak tam destek veren sanatçı yolları kesiştiği günleri şöyle anlatıyor:
‘’Bu çocuklar konserlerime gele gide beni kafaladılar. Hep öyle olur zaten; çiçeği getiren şarkıyı kapar. Sonra yetmedi bir de sahneme çıkardım, baktım alkış kıyamet gırla gidiyor. 'Tamam o zaman bir gün gelin bana çalıp söyleyelim; tanışalım edelim' dedim. Böyle başladı maceramız. Sonra bu adamlara bir de isim lazımdı, o kadar yumuşak başlı ve o kadar mütevazıydılar ki aklıma ilk gelen isim 'Sade İnsanlar'dı. Böylece grubun isim annesi de oldum. Bir yaz günü bahçemde toplandık; çalıp söyledik. ‘Ooo, çirkinim gelmiş hoş gelmiş diye takılmaya başladığım Cihan ''Çirkinim ama şanslıyım'' derken dokunaklı sesiyle tavladı beni. Sağlam karakteri, insani değerlere verdiği önem, küçük şeylerden mutlu olabilmesi ve müziği müzik için yapması 'hâlâ böyle insanların olabilmesi ne güzel' dedirtmişti bana. Grubun diğer elemanları Çağlar Tatar ve Pamir Çark da aynı özelliklere sahip şahsiyetler. Bu fiyakalı adamaları seviyorum; siz de severseniz mutlu olacaklar, ben de Çirkin şansı diyerek alkışlayacağım onları. :) Mutlu olun, mutlu edin birilerini zira Hayat bir karış!
Sade İnsanlar’ın ilk single olan Deniz Tutmaz DMC etiketiyle bütün dijital platformlarda ve Netd YouTube müzik kanalında
15.03.2023
muzikonair .com
Geçtiğimiz ay Kahramanmaraş merkezli yaşanan deprem felaketinin acı etkileri sürmeye devam ediyor. Deprem sonrası ortaya çıkan fırsatçılıklara sanatçı Nazan Öncel de sosyal medya hesabında yaptığı paylaşım ile tepki gösterdi.
Nazan Öncel, deprem nedeniyle yaşanan göç sonucu kiraları arttıran fırsatçılara isyan ederek şu ifadelere yer verdi: “Konut fiyatları ve ev kiralarında yine fırsatçılar başrolde. Depremzedelerin haklı isyanına kulak verelim. Deprem nedeniyle göç etmek zorunda kalanların her türlü sıkıntıya katlandıkları yetmezmiş gibi bir de nakliye fiyatlarıyla başı dertte. Fırsatçılara, yağmacılara aman vermeyin. İnsaf yahu!”
06.02.2023
gazeteduvar .com.tr
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı, "Yedi senedir kendime hiçbir şey almıyorum" paylaşımıyla dikkat çekti.
Ünlü sanatçı ve besteci Nazan Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi.
Öncel, attığı tweet'te, “Yedi senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım” dedi.
Bir takipçisinin "7 senedir aynı diş fırçası değildir her halde" yorumuna, "Tabii ki değil" yanıtını verdi. Öncel'in hayatını sadeleştirdiğine dair açıklamasına hayranlarından destek geldi.
06.02.2023
sputniknews .com.tr
Daha önce emlak fiyatlarına gösterdiği tepkiyle gündem olan sanatçı Nazan Öncel yeni bir sosyal medya paylaşımında kişisel eşyalarını iyice azalttığını, sırada da evini küçültmeyi planladığını belirtti.
Sanatçı Nazan Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:"7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1'e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. "Ölüm var unutma diyorum" kendime Ben de geç uyananlardanım.
06.02.2023
istiklal .com.tr
Türk pop müziğinin efsane sanatçısı Nazan Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda 7 senedir kendisine hiçbir şey almadığını söyleyerek "Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma’ ifadelerini kullandı.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, 7 yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi. Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Sırada evi 2+1’e indirmek var" dedi.
"Ben de geç uyananlardanım"
Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: "7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım."
06.02.2023
magazinkolik .com
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi.
"Kendime ölüm var unutma diyorum"
Sanatçı, “7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım” ifadelerini kullandı.
06.02.2023
muhalif .com.tr
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı, "Yedi senedir kendime hiçbir şey almıyorum" paylaşımıyla dikkat çekti.
Ünlü sanatçı ve besteci Nazan Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi.
Öncel, attığı tweet'te, “Yedi senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım” dedi.
Bir takipçisinin "7 senedir aynı diş fırçası değildir her halde" yorumuna, "Tabii ki değil" yanıtını verdi. Öncel'in hayatını sadeleştirdiğine dair açıklamasına hayranlarından destek geldi.
06.02.2023
bursa5n1k .com
7 yıldır kendisine hiçbir şey almadığını dile getiren sanatçı Nazan Öncel, “Diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. ‘Ölüm var unutma’ diyorum kendime. Ben de geç uyananlardanım” dedi.
Sanatçı Nazan Öncel, 7 yıldır farklı bir hayat yaşamaya çaba gösterdiğini itiraf etti.
Önce Twitter hesabından bir paylaşım yapan Öncel, "7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1'e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma’ diyorum kendime. Ben de geç uyananlardanım." diye yazdı.
"Annemi kaybettikten sonra..."
Dikkatleri üzerine çeken sanatçı, bu kez Instagram hesabından daha aydınlatıcı sözler sarf etti. Öncel, şu ifadeleri kullandı:
"Hafifledikçe rahatladım"
2011’de annemi kaybettikten sonra her şey boş gelmeye başlayınca silkelendim. Dedim ki ‘bu kadar fazlalıkla yaşanmaz.’ İnsan gidiyor, geriye çer çöp kalıyor. Annemin ardından siyah elbisesini tam 4 sene yıkadım ütüledim giydim. Sonrasında baktım ki oluyor, insan azla yetinebiliyor; başladım azaltmaya. Eve tek bir obje bile almadım. Ve 7 senedir de kendime hiçbir şey almadım; aksine diş fırçam hariç kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hedefim 100 parça. Evden ise iki eve daha yetecek kadar eşya gitti. Hafifledikçe rahatladım. Konserden konsere bir fistan dikip giyiyorum, iş bitiyor. Sırada evi 2+1'e indirmek var. Nohut oda bakla sofa neyimize yetmiyor ki? Zaten ‘bir lokma bir hırka’ diyenlerden olduğumu bilirsiniz.
"Geç uyananlardanım"
Bir arabayı on beş sene kullanır, o beni bırakmadan ben onu bırakmam. Emektar olması hatırına şansımı zorlarım. Ama sahip olduklarımla kan bağım yoktur, insan isterse her şeyden vazgeçebilir. ‘Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz, ölüm var unutma diyorum’ kendime. Belki biraz geç uyananlardanım ama hanidir kendi içime yaptığım bir yolculuk bu. Ne bir hırs, ne haset; ne şu ne bu. Ayaklarım yerden kesilmiş de ayda yürüyormuş gibiyim. Tarifsiz bir huzur. Eksilmeyelim yeter. Bu konu üzerinde sayfalarca yazabilirim ama kafa şişirmek istemem. Söyleyebileceğim tek şey ruhunuzun istediği şeyin peşinden gidin demek olur. Nice güzellikler dilerim hepinize.
06.02.2023
haberturk .com
Sanatçı Nazan Öncel, yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi. Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sırada evi 2+1’e indirmek var” dedi.
66 yaşındaki sanatçı, "7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1'e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım” ifadelerini kullandı.
06.02.2023
turknews .co.uk
Sanatçı Nazan Öncel, yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi. Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sırada evi 2+1’e indirmek var” dedi.
Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım.”
06.02.2023
bursatanik .com
Sanatçı Nazan Öncel, yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi. Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sırada evi 2+1’e indirmek var” dedi.
Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:
“7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım.”
06.02.2023
yurtgazetesi .com.tr
Söz yazarı ve besteci kimliğiyle de tanıdığımız sanatçı Nazan Öncel, ölümü hatırlatan bir paylaşımla minimalist yaşama nasıl geçtiğini anlattı.
Nazan Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımla takipçilerine hayat dersi veren ifadeler kullandı. Minimalist bir yaşama geçtiğini anlatan ve ölümü hatırlatan Öncel şöyle dedi:
hayat bir karış
"7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1'e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. "Ölüm var unutma diyorum" kendime. Ben de geç uyananlardanım.
06.02.2023
muzikonair .com
Hayatındaki fazlalıklardan kurtulmak istediğini söyleyen Nazan Öncel, 7 senedir hiçbir şey satın almadığını açıkladı.
Pop müziğin usta isimlerinden Nazan Öncel, Twitter hesabından paylaştığı gönderiye Hayat Bir Karış etiketi koydu. Öncel, ”7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. “Ölüm var unutma diyorum” kendime. Ben de geç uyananlardanım.” ifadelerine yer verdi.
06.02.2023
sozcu .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşım yaptı.
Nazan Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi.
Kendime ölüm var unutma diyorum
Sanatçı, “7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım” ifadelerini kullandı.
06.02.2023
haber.damlaavm .com
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı, "Yedi senedir kendime hiçbir şey almıyorum" paylaşımıyla dikkat çekti. Ünlü sanatçı ve besteci Nazan Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda yedi yıldır kendisine yeni bir şey almadığını ve 110 parçayla yaşama kararı aldığını söyledi. Öncel, attığı tweet’de, “Yedi senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım” dedi.
Bir takipçisinin "7 senedir aynı diş fırçası değildir herhalde" yorumuna, "Tabii ki değil" yanıtını verdi. Öncel’in hayatını sadeleştirdiğine dair açıklamasına hayranlarından destek geldi.
06.02.2023
paradurumu .com
Ünlü sanatçı Nazan Öncel'in 7 yıldır hiçbirşey satın almayarak minimalist diş fırçası dahil kişisel eşya sayısını 110'a düşürdüğünü açıklaması, minimalist yaşam felsefesini tekrar gündeme taşıdı. İşte az harcamayla mutlu bir hayatın kapısını aralayabileceğiniz minimalist yaşam tüyoları...
Pop müziğinin efsanelerinden Nazan Öncel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımla küçülerek yaşam mesajı verdi. 7 yıldır kendisine hiçbir şey almadığını söyleyen Öncel, kişisel eşya sayısını da 110'a düşürdüğünü belirtti. Öncel mesajında, "7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1'e indirmek var" ifadelerini kullandı.
Nazan Öncel'in paylaşımının altına yorum yazan sosyal medya kullanıcıları da, kendi hayatlarından örnekler vererek daha az tüketerek daha mutlu yaşamaya başladıklarını dile getirdiler. Minimalist yaşamla mutluluğun arttığını belirten twitter kullanıcıları, daha küçük bir evde yaşamanın dahi ihtiyaçları azalttığına vurgu yaptı.
06.02.2023
kibrishaber .com.tr
Bir dönem sanatçılara verdiği bestelerinden daire parası değerinde ücretler talep ettiği iddia edilen sanatçı Nazan Öncel, 7 senedir tek kuruş harcamadığını söyledi.
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından dikkat çeken bir paylaşımda bulundu. 7 senedir kendisine yeni bir şey almadığını ifade eden Öncel, 110 parçayla yaşama kararı aldığını açıkladı.
66 yaşındaki ünlü sanatçı Nazan Öncel, “7 senedir kendime hiçbir şey almıyorum, aksine diş fırçası dahil kişisel eşyamı 110 parçaya indirdim. Hafifledikçe rahatladım. Sırada evi 2+1’e indirmek var. Yolun sonunda iki metre yerde yatıyoruz. ‘Ölüm var unutma diyorum’ kendime. Ben de geç uyananlardanım” ifadelerini kullandı.
16.11.2022
muzikonair .com
Uzun süredir hiç bir çalışma yapmayan Hilal Cebeci, Nazan Öncel’in kendisine moral olsun diye hediye ettiği ‘Erkekler de Yanar’ şarkısı için kolları sıvadı.
Ağustos ayında meme kanserine yakalandığını öğrenen Hilal Cebeci, “Fakat tedavi sürecim çok iyi geçti. Tam o sırada Nazan Hanım’dan en sevdiğim şarkı gelmişti. Şimdi çok daha iyiyim ve beni heyecanlandıran ‘Erkekler de Yanar’ için stüdyoya gireceğim” dedi.
14.11.2022
thegundem .com
The artist said, "I am both the worker and the repairman of my house and my heart. Yes, I sew the curtains of my house. I learned this vocabulary from the Z generation. They talk like this, 'it comes and goes'.
14.11.2022
deebi.net
Sanatçı “Evimin, kalbimin işçisi de tamircisi de ben. Evet, evimin perdelerini dikiyore. Z kuşağından öğrendim bu lügatı. Onlar böyle ‘gidiyore geliyore’ diye konuşuyor” dedi.
09.09.2022
kirklarelimedya .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
09.09.2022
ulak .news
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
gazeteyenigun .com.tr
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
habergecesi .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
haberyerel .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
yenibakis .com.tr
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
cumhuriyet .com.tr
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
seckinhabertv .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
egedebirgun .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
demokrat gundem .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
egeyebakis .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
karsiyakahaber .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
oncusehir .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
haberfama .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
ticaretgazetesi .com.tr
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
kadinfikri .com
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
09.09.2022
kpmedya .net
Karşıyaka Belediyesi tarafından, İzmir’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikler, binlerce Atatürk sevdalısının katılımıyla unutulmaz bir şölene dönüştü. Karşıyaka sahilinde gerçekleşen kortej yürüyüşünün ardından Anayasa Meydanı’nda ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ başlıklı dev gösterinin büyüttüğü coşku, Karşıyakalı sevilen sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle zirveye çıktı.
Coşkulu yürüyüş
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve eşi Öznur Tugay’ın ev sahipliğindeki kutlama programı; CHP İzmir Milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç ve Mahir Polat, CHP Karşıyaka İlçe Başkanı Serdar Koç, gaziler, meclis üyeleri, muhtarlar ve her yaştan binlerce kişinin katıldığı kortejle başladı. Belediye Bandosu’nun çaldığı marşlarla Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’ndan yürüyüşe geçen kalabalığa, özel olarak süslenen araçlar ve bisikletler eşlik etti. Konvoyun en önünde, 1924 model bir Rolls Royce yer aldı ve Atatürk ile kurmaylarının canlandırması yapıldı. Katılımcılar Cemal Gürsel Caddesi üzerinden Atatürk, Annesi ve Kadın Hakları Anıtı’na ilerlerken, Karşıyaka Yelken Kulübü ile Karşıyaka Belediyesi Kano ekibi de coşkuyu körfeze taşıdı.
2022 kişi zeybek oynadı
Yürüyüşten sonra Anıt önündeki Anayasa Meydanı’nda sergilenen ‘2022 Zeybek Tek Yürek’ gösterisi, alanı dolduran vatandaşlar tarafından hayranlıkla izlendi. Gökyüzünden iki helikopterin eşlik ettiği 2022 kişilik muhteşem gösteri, katılımcıların oluşturduğu dev Atatürk imzasıyla noktalandı. Ardından yeşil kırmızı meşaleler yakıldı. Meydana bakan apartmanlarda oturan yüzlerce Karşıyakalı da bu tarihi anlara balkonlarından tanıklık etti, Türk Bayrakları ve alkışlarıyla destek verdi.
Nazan Öncel'den unutulmaz konser
Kurtuluş kutlamalarının en büyük sürprizi ise Karşıyakalı sanatçı Nazan Öncel oldu. Sanatçı, sevilen şarkılarını binlerce kişiyle birlikte seslendirdi, hemşehrilerine hafızalardan silinmeyecek bir müzik ziyafeti sundu. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da eşi Öznur Tugay ile birlikte sahneye çıkarak Öncel’e teşekkür çiçeği takdim etti. Ayrıca kanun yapım ustası Burçin Bayar Babaoğlu, geri dönüşüm malzemeleri ile tasarladığı müzik aletini Başkan Tugay ile birlikte Nazan Öncel’e armağan etti.
Adı Karşıyaka'da ölümsüzleşecek
“9 Eylül’ümüzü doyasıya kutladık. Çok teşekkür ederiz. Sizinle gurur duyuyoruz” ifadelerini kullanan Tugay, Öncel ile aralarında geçen keyifli sohbette sanatçının adını Karşıyaka’da bir caddeye vermek istediklerini söyledi ve “Siz her şeye layıksınız” dedi.
Nazan Öncel de “Söz verdiler kendileri. 1 Ekim’de yine geliyorum, kurdeleyi keseriz” diye konuştu ve gecede seyircilerine şöyle seslendi: “Ben her dönemin sanatçısı olmadım. Bir Cumhuriyet kadını olarak, Atatürk ilkelerine bağlı olarak bugüne geldim. Hep beraber geldik. 100. yılımız kutlu olsun. Ben İzmirliyim, aynı zamanda 35.5’luyum. En son buradan İstanbul’a gittiğimde 1986 senesinde şu evlerden birinde, Ali Bey Apartmanı’nda oturuyordum; 7 . katta. Karşıyaka'mı selam, sevgi ve bin saygı ile kucaklıyorum.”
Doğum günün kutlu olsun İzmir
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir’in kurtuluşunun 100. yıl dönümü dolayısıyla yaptığı konuşmada da şunları kaydetti: “Bugüne kadar pek çok özel günü sizlerle birlikte kutladık. Aynı göğün altında, aynı denizin kıyısında ve aynı aşkın coşkusuyla bir araya geldik ve Karşıyaka’nın farkını hep birlikte gösterdik. Bugün İzmir’imizin ve Karşıyaka’mızın kurtuluşunun 100. yılını kutlamak için bir aradayız. Bugün bu meydanda yüreği vatan sevgisiyle, Atatürk sevgisiyle çarpan Karşıyakalılar için, sizler için ilerde şunlar söylenecek; Onlar çağdaşlığın, laikliğin, demokrasinin, Türkiye Cumhuriyetinin sevdalısıydılar. Onlar tarihe, doğaya, çevreye, bilime, sanata, şehrine, ülkesine ve yeryüzüne saygının benzersiz örneğiydiler.
Onlar kadına saygının, çocuğa sevginin, yaşlıya hürmetin nasıl gösterileceğini, yaşayarak öğreten, ülkelerine örnek olan, güç ve cesaret veren Karşıyakalıydılar.
“Onlar İzmir’in dağlarında açan çiçekleri, Karşıyaka ruhu ve duruşuyla her daim taze tutan çok güzel ve çok özel insanlardı” diyecekler. “Onlar, yeşiline kırmızıyı kardeş, değerlerine olan bağlılıklarını yaşam sevinçlerine yoldaş yapan”, her türlü ötekileştirmeyi çöpe atarak “Biz birlikte varız, çünkü biz Karşıyaka’yız” diyerek birbirlerine ellerini uzatan, güzel insanlardı diye anlatacaklar.
Ve diyecek ki tarih: ben onları gururla, onurla sayfalarıma yazıyorum. Bugün Karşıyaka’nın onurlu tarihine yepyeni sayfalar ekleyen hemşerilerim, sizler çok yaşayın!
Saygıdeğer yurttaşlarım, 100 yıl önce topraklarımızı ve insanlarımızı işgalden, zulümden, acılardan kurtaran atalarımızın hakkı var hepimizin üzerinde. Onlar, kahraman Kuvvayi milliyeciler, onlar dağlarda efeler, onlar Mustafa Kemal’in askerleri, bir miras bıraktılar bize; Özgür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti. Bizden bekledikleri tek şey, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyen dahili ve harici düşmanlardan, hainlerden koruyarak Cumhuriyetimize sahip çıkmamız. Bizler sizlerle birlikte , hepimiz bu onurlu mücadelenin birer neferi olarak yaşadık, yaşamaya devam edeceğiz. Hepinize bir kere daha, bu büyük yoldaşlığınız için şükranlarımı sunuyorum.
9 Eylül’lere, bu ülkenin var oluş mücadelesine emek veren, ter döken, can veren bütün atalarımızı, kurtuluşumuz kuruluşumuz ve var oluşumuz için hayatlarını armağan eden bütün değerlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları olmak üzere saygıyla, sevgiyle, minnetle ve sonsuz bağlılıkla anıyorum.
Doğum günün kutlu olsun İzmir, sen çok yaşa Karşıyaka diyorum. 2022 zeybekle duruşunu gösteren kentimi, Karşıyaka’mı ve hemşerilerimi saygıyla selamlıyor, emeği geçenlere teşekkür ediyorum.”
Tugay, büyük alkış alan konuşmasını, Haluk Işık’ın 9 Eylül şiirini okuyarak tamamladı.
31.07.2022
milliyet .com.tr
Kendi diktiği elbisesi, rujla yetindiği makyajı, olanca doğallığı ve zamana meydan okuyan sesiyle bir kadın çarşamba gecesi Kuruçeşme Arena’da şarkılarını söyledi Boğaz’a karşı. Büyük bir seyirci korosu eşliğinde, gemiler geçerken sessizce: Nazan Öncel!
Her biri hit olmuş, 30 yılın altın imbiğinden değerleri katlanarak süzülen şarkıları vardı repertuvarında. Bir ozanın tarihçesini oluşturan. Kendine yaslandığı için hep dik durmuş, kadın olma bilgisini oya gibi işlemiş, hayata meydan okumaktan korkmamış. “O da mı yalan, bu da mı yalan, kötü bir rüya gördüm o zaman” diyerek başlıyor konserine. İlişki zayiatı içinde uyandığımız kötü rüyalar sonrası teselli bulduğumuz şarkısıyla. Bize kendimiz olmayı öğütleyen. Ardından cesaretle sevme hadisesine geçiyor: “Şeytan diyor ki tövbeler etmeli / Uğrunda 100 kere 1000 kere ölmeli / Cehennemde bile zulmetsen de / Yok yok / Bir seni sevmeli”. Öyle kenarından kıyısından sevmek değil yani. O şeytanı kaç kere dinledik, Nazan Öncel’den aldığımız cesaretle? Pişman mıyız? Ben değilim.
‘Benim adım kadındır’
İlişki başladı safhası. Seviyor sevmiyor falları, aradı aramadı içerikli kalp çarpıntıları. Derken çıkagelmesi ansızın sevgilinin: “Çok pis özlemişim zaten / Tam içim kararmışken / Ruhsuz ruhsuz dolaşırken / Günüme can kattı resmen”. Tatlı kinayeler, az şekerli bir naz. Ve sıradaki şarkı “Sokak Kızı”. Ev kızı olmanın yüceltildiği bir kültürde, oyuncağı olmamış, uçurtmasını uçuramamış, çocukluktan nasibini almamış, özgürlüğü uğruna abisinden dayak yemiş, hayatı sokakta öğrenmiş kızların destanı: “Ekmek çaldım fırından / Katık buldum çöplükten / Polis koştu peşimden / Hırsız polis oynadım / Ben sokak kızıyım / Bana iyi davranmayın”.
Aşkla yanmayı kadınlara kodlayan erkeklerin ipliğini pazara çıkaran şarkıda sıra: “Erkekler de yanar /Hem de nasıl yanar/ Yanmak çözüm değil / Bizi nikah paklar”. Nitekim erkek seyirciye uzatıyor mikrofonu; hep bir ağızdan ciğerleri sökülerek nakaratı tekrarlıyor ben-i adem.
30 yıl boyunca insanın her hâlini, sazının tellerinden söküp şarkı yapan ozan “İmdat” diyor sıradaki şarkıda. Kadını malı sayan, yiyecekmiş gibi bakan, bedenini baltayla parçalayıp bavullara tıkan ‘soysuz’lara ah ediyor. Coğrafyanın kadın kaderine gönül koyarak. “İmdat korkuyorum anne” çığlıkları atan Münevver Karabulut’lara, Özgecan Aslan’lara, Ece Çiçek’lere seslenip “Affetsinler, koruyamadık onları” diyor. Ve ekliyor: “Benim adım kadındır / Çiçek senin babandır / Benim adım insandır / Yaşamak hakkımdır”. Seyirci ayakta artık. Alkış kıyamet!
Sonra “Gidelim buralardan” çağrısı yapıyor Nazan Öncel. Hayatın sertliklerine dayanamadığımız anlara gönderme. “Annesinin birtanesini kimseler üzmesin” duasıyla. “Peki o zaman öyle olsun / Kırılan kalbim olsun”. Ses vermeyen sevgiliye ‘kabul’ün gücüyle yollanan kırık bir selam. Ya kabullenemiyorsak? O zaman da “Bu havada gidilmez / Güneşli günde gidilmez / Bu baharda gidilmez / Yağmurlarda gidilmez” diyerek mevsimlere sığınma naifliği. Özeti: “Aslında hiç gidilmez”.
‘Gitme kal bu şehirde’
Düşünüyorum, 30 yıldır dilimizden düşürmediğimiz şarkılar bunlar. Ezbere bildiğimiz, şifa gördüğümüz. Zamanında acısını şarkılara dökerek sağaltan ozan şimdi “Hamdım, piştim, yandım” olgunluğunda başka türlü bir güzellikte söylüyor şarkılarını. Her dönemin başına buyruk, özgürlüğünden taviz vermeyen, şefkati de küfrü de esirgemeyen o çılgın Nazan Öncel’ine bu yaşları ne çok yakışmış. Onun sesinden dersini ezber eden öğrencileriyiz biz. Yarın yine unutacak olsak da.
Konser, neşe içinde, zaman zaman hüzünlensek de içimize ağırlık çökmeden, “koyverip gitme” hâlinin uçuş uçuşluğunda devam ediyor. Börekler açma vaadiyle sevgiliye sesleniyoruz. Dillere düşüyoruz. “Dağılsın kalbin/ Öl hatta orda / Lanetler yağdır / Beni hatırla” diye beddua ediyoruz. Anlamadan, dinlemeden gidenlere “Nereye böyle?” diye soruyoruz. Avazımız çıktığı kadar bağırıyoruz: “Gitme kal bu şehirde!” Hiç utanmıyoruz! Ve en sonunda “Hay hay” diyerek hayatı kutsuyoruz.
Bir buçuk saat hiç ara vermeden süren konserin sonunda ışıklar içindeki gerdanıyla köprü, denizden sessizce geçen gemiler ve biz ayakta, büyük bir sevgi ve hayatımıza kattığı güzelliklere minnetle uğurluyoruz ozanı kulise. İstanbul saygıyla eğiliyor önünde.
Filiz Aygündüz
29.07.2022
yesilbursa .com
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu medya sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri’nde dün akşam Nazan Öncel müzikseverlerle buluştu.
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, sevilen şarkılarıyla Kuruçeşme Açıkhava sahnesinde hasret giderdi. Nazan Öncel, “Hoş geldiniz şükür kavuşturana. Yine kavuştuk. Benim için böyle zamanlar çok önemli. Evlerinizden çıkıp geliyorsunuz, 'Nazan ile şarkılar çığırtalım' diyorsunuz. İşte beni benden aldığınız anlar. Hoş geldiniz, şeref verdiniz” sözleriyle mutluluğunu paylaştı.
"Modacıya gitmete vaktim yok"
Kendi kıyafetlerini diktiği bilinen Nazan Öncel, sahneye kendi tasarımı olan siyah bir kostümle çıktı. Saten eteğinin üzerine transparan salaş bir bluz tercih eden usta sanatçı, “Nasıl buldunuz kostümü? Belki biraz boyunu uzun yapmışım ama laf aramızda modacılarla uğraşmaktan yoruldum. Ne istediğini anlatmak o kadar zor ki, benim o kadar zamanım yok. Her işimi kendim göreyim istiyorum” diyerek, kıyafetini de sevenlerinin beğenisine sundu.
Sevenleriyle karşılıklı oynadı
Zaman zaman duygusal şarkılarıyla hüzünlendiren Nazan Öncel, hareketli şarkılarında da orkestrasının kıpır kıpır ritimlerine kendini bıraktı. Sahnede bol bol dans eden Nazan Öncel, iki saat kaldığı konserinin sonunda sevenlerinin dinmeyen alkışlarına bis yaparak karşılık verdi.
29.07.2022
temizmagazin .com
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu medya sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri’nde dün akşam Nazan Öncel müzikseverlerle buluştu.
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, sevilen şarkılarıyla Kuruçeşme Açıkhava sahnesinde hasret giderdi. Nazan Öncel, “Hoş geldiniz şükür kavuşturana. Yine kavuştuk. Benim için böyle zamanlar çok önemli. Evlerinizden çıkıp geliyorsunuz, 'Nazan ile şarkılar çığırtalım' diyorsunuz. İşte beni benden aldığınız anlar. Hoş geldiniz, şeref verdiniz” sözleriyle mutluluğunu paylaştı.
"Modacıya gitmete vaktim yok"
Kendi kıyafetlerini diktiği bilinen Nazan Öncel, sahneye kendi tasarımı olan siyah bir kostümle çıktı. Saten eteğinin üzerine transparan salaş bir bluz tercih eden usta sanatçı, “Nasıl buldunuz kostümü? Belki biraz boyunu uzun yapmışım ama laf aramızda modacılarla uğraşmaktan yoruldum. Ne istediğini anlatmak o kadar zor ki, benim o kadar zamanım yok. Her işimi kendim göreyim istiyorum” diyerek, kıyafetini de sevenlerinin beğenisine sundu.
Sevenleriyle karşılıklı oynadı
Zaman zaman duygusal şarkılarıyla hüzünlendiren Nazan Öncel, hareketli şarkılarında da orkestrasının kıpır kıpır ritimlerine kendini bıraktı. Sahnede bol bol dans eden Nazan Öncel, iki saat kaldığı konserinin sonunda sevenlerinin dinmeyen alkışlarına bis yaparak karşılık verdi.
29.07.2022
qualitydergisi .com
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu medya sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri’nde dün akşam Nazan Öncel müzikseverlerle buluştu.
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, sevilen şarkılarıyla Kuruçeşme Açıkhava sahnesinde hasret giderdi. Nazan Öncel, “Hoş geldiniz şükür kavuşturana. Yine kavuştuk. Benim için böyle zamanlar çok önemli. Evlerinizden çıkıp geliyorsunuz, 'Nazan ile şarkılar çığırtalım' diyorsunuz. İşte beni benden aldığınız anlar. Hoş geldiniz, şeref verdiniz” sözleriyle mutluluğunu paylaştı.
"Modacıya gitmete vaktim yok"
Kendi kıyafetlerini diktiği bilinen Nazan Öncel, sahneye kendi tasarımı olan siyah bir kostümle çıktı. Saten eteğinin üzerine transparan salaş bir bluz tercih eden usta sanatçı, “Nasıl buldunuz kostümü? Belki biraz boyunu uzun yapmışım ama laf aramızda modacılarla uğraşmaktan yoruldum. Ne istediğini anlatmak o kadar zor ki, benim o kadar zamanım yok. Her işimi kendim göreyim istiyorum” diyerek, kıyafetini de sevenlerinin beğenisine sundu.
Sevenleriyle karşılıklı oynadı
Zaman zaman duygusal şarkılarıyla hüzünlendiren Nazan Öncel, hareketli şarkılarında da orkestrasının kıpır kıpır ritimlerine kendini bıraktı. Sahnede bol bol dans eden Nazan Öncel, iki saat kaldığı konserinin sonunda sevenlerinin dinmeyen alkışlarına bis yaparak karşılık verdi.
28.07.2022
magazinbulten .com
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu medya sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri’nde dün akşam Nazan Öncel müzikseverlerle buluştu.
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, sevilen şarkılarıyla Kuruçeşme Açıkhava sahnesinde hasret giderdi. Nazan Öncel, “Hoş geldiniz şükür kavuşturana. Yine kavuştuk. Benim için böyle zamanlar çok önemli. Evlerinizden çıkıp geliyorsunuz, 'Nazan ile şarkılar çığırtalım' diyorsunuz. İşte beni benden aldığınız anlar. Hoş geldiniz, şeref verdiniz” sözleriyle mutluluğunu paylaştı.
"Modacıya gitmete vaktim yok"
Kendi kıyafetlerini diktiği bilinen Nazan Öncel, sahneye kendi tasarımı olan siyah bir kostümle çıktı. Saten eteğinin üzerine transparan salaş bir bluz tercih eden usta sanatçı, “Nasıl buldunuz kostümü? Belki biraz boyunu uzun yapmışım ama laf aramızda modacılarla uğraşmaktan yoruldum. Ne istediğini anlatmak o kadar zor ki, benim o kadar zamanım yok. Her işimi kendim göreyim istiyorum” diyerek, kıyafetini de sevenlerinin beğenisine sundu.
Sevenleriyle karşılıklı oynadı
Zaman zaman duygusal şarkılarıyla hüzünlendiren Nazan Öncel, hareketli şarkılarında da orkestrasının kıpır kıpır ritimlerine kendini bıraktı. Sahnede bol bol dans eden Nazan Öncel, iki saat kaldığı konserinin sonunda sevenlerinin dinmeyen alkışlarına bis yaparak karşılık verdi.
28.07.2022
magazinnisantsi .com
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu medya sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri’nde dün akşam Nazan Öncel müzikseverlerle buluştu.
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, sevilen şarkılarıyla Kuruçeşme Açıkhava sahnesinde hasret giderdi. Nazan Öncel, “Hoş geldiniz şükür kavuşturana. Yine kavuştuk. Benim için böyle zamanlar çok önemli. Evlerinizden çıkıp geliyorsunuz, 'Nazan ile şarkılar çığırtalım' diyorsunuz. İşte beni benden aldığınız anlar. Hoş geldiniz, şeref verdiniz” sözleriyle mutluluğunu paylaştı.
"Modacıya gitmete vaktim yok"
Kendi kıyafetlerini diktiği bilinen Nazan Öncel, sahneye kendi tasarımı olan siyah bir kostümle çıktı. Saten eteğinin üzerine transparan salaş bir bluz tercih eden usta sanatçı, “Nasıl buldunuz kostümü? Belki biraz boyunu uzun yapmışım ama laf aramızda modacılarla uğraşmaktan yoruldum. Ne istediğini anlatmak o kadar zor ki, benim o kadar zamanım yok. Her işimi kendim göreyim istiyorum” diyerek, kıyafetini de sevenlerinin beğenisine sundu.
Sevenleriyle karşılıklı oynadı
Zaman zaman duygusal şarkılarıyla hüzünlendiren Nazan Öncel, hareketli şarkılarında da orkestrasının kıpır kıpır ritimlerine kendini bıraktı. Sahnede bol bol dans eden Nazan Öncel, iki saat kaldığı konserinin sonunda sevenlerinin dinmeyen alkışlarına bis yaparak karşılık verdi.
28.07.2022
milliyet .com.tr
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu medya sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri’nde dün akşam Nazan Öncel müzikseverlerle buluştu.
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, sevilen şarkılarıyla Kuruçeşme Açıkhava sahnesinde hasret giderdi. Nazan Öncel, “Hoş geldiniz şükür kavuşturana. Yine kavuştuk. Benim için böyle zamanlar çok önemli. Evlerinizden çıkıp geliyorsunuz, 'Nazan ile şarkılar çığırtalım' diyorsunuz. İşte beni benden aldığınız anlar. Hoş geldiniz, şeref verdiniz” sözleriyle mutluluğunu paylaştı.
"Modacıya gitmete vaktim yok"
Kendi kıyafetlerini diktiği bilinen Nazan Öncel, sahneye kendi tasarımı olan siyah bir kostümle çıktı. Saten eteğinin üzerine transparan salaş bir bluz tercih eden usta sanatçı, “Nasıl buldunuz kostümü? Belki biraz boyunu uzun yapmışım ama laf aramızda modacılarla uğraşmaktan yoruldum. Ne istediğini anlatmak o kadar zor ki, benim o kadar zamanım yok. Her işimi kendim göreyim istiyorum” diyerek, kıyafetini de sevenlerinin beğenisine sundu.
Sevenleriyle karşılıklı oynadı
Zaman zaman duygusal şarkılarıyla hüzünlendiren Nazan Öncel, hareketli şarkılarında da orkestrasının kıpır kıpır ritimlerine kendini bıraktı. Sahnede bol bol dans eden Nazan Öncel, iki saat kaldığı konserinin sonunda sevenlerinin dinmeyen alkışlarına bis yaparak karşılık verdi.
26.07.2022
t24 .com.tr
Yuh ki ne yuh!
Öncel, Instagram hesabından bir video yayınladı. Paylaştığı videoya ''1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar; neyse sustum...'' notunu düşen sanatçı, şunları söyledi:
Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metre kare ev Taksim'de 12,7500.. 13 milyon de sen ona, yuh!"
26.07.2022
sozcu .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, İstanbul Taksim'de 1+1 dairenin fiyatına tepki gösterdi. Öncel, "Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..." ifadesini kullandı.
Enflasyondaki artışla ve yabancılara konut satışıyla son dönemde ev kiraları ve satın alma bedelleri de rekor seviyelere ulaştı.
Sanatçı Nazan Öncel de ev fiyatlarına Instagram hesabından yayınladığı video ile tepki gösterdi.
Yuh ki ne yuh!
Öncel, Taksim’de satılık bir ev fiyatının 13 milyon lira olmasıyla ilgili, “Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar; neyse sustum” dedi.
Nazan Öncel’in paylaşımına takipçilerinden de yorum yağdı. Yüzlerce kişi artan fiyatlardan dert yandı.
26.07.2022
milliyet .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim’de 1+1 dairenin yaklaşık 13 milyon TL'ye satıldığını öğrenince büyük şaşkınlık yaşadı ve tepkisini sosyal medya hesabından yayınladığı videoyla dile getirdi. Nazal Öncel'in sözlerine meslektaşı Cenk Eren'den dikkat çeken bir çıkış geldi: Fil hafızası vardır bende. Kinci değilim, unutmam...
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, dört yıl önce evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden babası Akşit Togay’ın eşi Nazan Öncel’e, mirastan düşen payını alabilmek için dava açmıştı. Togay, Öncel’e ayrıca Kemerburgaz’da oturduğu villa için ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası da açmıştı. Davayı kısmen kabul eden mahkeme, bilirkişi tarafından yapılan tespit sonucu Öncel’in oturduğu villanın altı günlük ecrimisil tutarı olan 413 TL'nin Togay’a ödenmesine karar verdi.
Davadan vaçgeçtiler
Berdan Togay, bu gelişmenin ardından ikinci kez mahkemeye başvurarak 22 aylık ecrimisil bedelinin tahsili 60 bin TL'lik dava açtı. Nazan Öncel de ‘ortaklığın giderilmesi’ davası başlattı. İki dava devam ederken, Nazan Öncel’in avukatı Sadettin Dayıoğlu’ndan açıklama geldi: Nazan Hanım ile üvey oğlu Berdan Togay, karşılıklı olarak birbirlerine açtığı davalardan vazgeçmiştir. Her iki taraf da sulh olmuştur.
Ünlü sanatçılar arasında yaşanan diyaloglar, magazin camiasında sıkı takip ediliyor. Bu kez Nazan Öncel ve Cenk Eren arasında yaşanan bir diyalog sosyal medyada çok ses getirdi.
Taksim'deki evin fiyatına isyan etti
Pahalı ev fiyatlarından dert yanan Nazan Öncel, Instagram hesabından bir video yayınladı. Paylaştığı videoya ''1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar; neyse sustum'' notunu düşen ünlü sanatçı, ''Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekare ev Taksim'de 12 milyon 750 bin. 13 milyon de sen ona yuh!'' ifadelerini kullandı.
26.07.2022
londragundem .com
Sanatçı Nazan Öncel, İstanbul Taksim’de 1+1 dairenin 13 milyona satıldığını öğrenince büyük şaşkınlık yaşadı.
Enflasyondaki artışla ve yabancılara konut satışıyla son dönemde ev kiraları ve satın alma bedelleri de rekor seviyelere ulaştı.
Sanatçı Nazan Öncel de ev fiyatlarına Instagram hesabından yayınladığı video ile tepki gösterdi.
Yuh ki ne yuh!
Öncel, Taksim’de satılık bir ev fiyatının 13 milyon lira olmasıyla ilgili, “Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar; neyse sustum” dedi.
Nazan Öncel’in paylaşımına takipçilerinden de yorum yağdı. Yüzlerce kişi artan fiyatlardan dert yandı.
26.07.2022
hurriyet .com.tr
Artan ev fiyatları, Nazan Öncel’i de isyan ettirdi. Taksim’de 1+1 dairenin 13 milyon liraya yakın bir fiyatla satışa sunulduğunu öğrenince büyük şaşkınlık yaşayan sanatçı, tepkisini sosyal medyada dile getirdi.
Emlak sektöründeki fiyat artışı, sanat dünyasının ünlü ismi Nazan Öncel’i şaşkınlığa uğrattı. İstanbul-Taksim’de bulunan 1+1 dairenin fiyatını soran Öncel, aldığı yanıt karşısında şoke oldu. Sanatçı, sosyal medya hesabında bir video paylaşarak şaşkınlığını dile getirdi.
Paylaşımına yorum yağdı
Videoda “Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de. 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar; neyse sustum” diyen Nazan Öncel’in paylaşımına takipçilerinden yorum yağdı. Birçok kişi artan fiyatlardan dert yandı.
Şarkı için ev parası istemiştin
Nazal Öncel’in paylaşımına sanat dünyasından ilginç bir çıkış geldi. Cenk Eren, meslektaşına şöyle yanıt verdi: “Çok haklısınız Nazan Hanım. Sizden bir şarkı istemiştim, siz de vermiştiniz. Tabii ki sanatın fiyatı olmaz, size ödediğim para gerçekten ‘yuh’tu. Neredeyse 1+1 ev fiyatı gibiydi o yıllarda. Sevgi ve saygıyla, her zaman çok güzel şarkılarınızla beraber olmak dileğiyle.”
26.07.2022
halktv .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, 'Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum...' ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de. 13 milyon, yuh" dedi.
'Yuh ki ne yuh'
Nazan Öncel, Instagram hesabından paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:
"Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..."
26.07.2022
birgun .net
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, 'Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum...' ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
Nazan Öncel, Instagram hesabından paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:
"Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de. 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..."
Cenk Eren: Size ödediğim para 1+1 fiyatı gibiydi
26.07.2022
gercekgundem .com
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, 'Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum...' ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
Nazan Öncel, Instagram hesabından paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:
"Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de. 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..."
Cenk Eren: Size ödediğim para 1+1 fiyatı gibiydi
26.07.2022
krttv .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, 'Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum...' ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
Nazan Öncel, Instagram hesabından paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:
"Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de. 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..."
Cenk Eren: Size ödediğim para 1+1 fiyatı gibiydi
26.07.2022
demokrathaber .org
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, 'Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum...' ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
Nazan Öncel, Instagram hesabından paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:
"Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de. 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..."
Cenk Eren: Size ödediğim para 1+1 fiyatı gibiydi
Cenk Eren de sosyal medya hesabından Nazan Öncel'in konut fiyatları tepkisine, "Çok haklısınız Nazan Hanım. Sizden bir şarkı istemiştim, siz de vermiştiniz. Tabii ki sanatın fiyatı olmaz, size ödediğim para gerçekten ‘yuh’tu. Neredeyse 1+1 ev fiyatı gibiydi o yıllarda. Sevgi ve saygıyla, her zaman çok güzel şarkılarınızla beraber olmak dileğiyle" dedi.
26.07.2022
haber.sol .org.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, 'Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum...' ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
Nazan Öncel, Instagram hesabından paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:
"Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik bir ev. Taksim’de. 12 milyon 750 bin, 13 milyon lira de sen ona. Yuh. 1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..."
Cenk Eren: Size ödediğim para 1+1 fiyatı gibiydi
Cenk Eren de sosyal medya hesabından Nazan Öncel'in konut fiyatları tepkisine, "Çok haklısınız Nazan Hanım. Sizden bir şarkı istemiştim, siz de vermiştiniz. Tabii ki sanatın fiyatı olmaz, size ödediğim para gerçekten ‘yuh’tu. Neredeyse 1+1 ev fiyatı gibiydi o yıllarda. Sevgi ve saygıyla, her zaman çok güzel şarkılarınızla beraber olmak dileğiyle" dedi.
26.07.2022
posta .com.tr
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından artan ev fiyatlarına isyan etti. Taksim’de 1+1 dairenin 13 milyon liraya yakın bir fiyatla satışa sunulduğunu öğrenince sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Cenk Eren ise Nazan Öncel'in paylaşımına yaptığı yorumla dikkat çekti.
Pahalı ev fiyatlarından dert yanan Nazan Öncel, Instagram hesabından bir video yayınladı. Paylaştığı videoya ''1+1 daire bu sözünü ettiğim. Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar; neyse sustum'' notunu düştü.
Öncel, ''Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekare ev Taksim'de 12 milyon 750 bin. 13 milyon de sen ona yuh!'' ifadelerini kullandı.
Taksim'deki satılık evlerin pahalı olmasına tepki gösteren Nazan Öncel'e, meslektaşı Cenk Eren'den yanıt gecikmedi. Ünlü şarkıcı, Öncel'e yıllar önce kendisinden aldığı şarkı fiyatını hatırlattı.
Cenk Eren, Nazan Öncel'in paylaşımına, ''Çok haklısınız Nazan Hanım, sizden bir şarkı istemiştim siz de vermiştiniz. Tabii ki sanatın fiyatı olmaz size ödediğim para gerçekten YUH'du."
"Nerdeyse 1+1 ev fiyatı gibiydi o yıllarda. Saygı ve sevgiyle her zaman çok güzel şarkılarınızla beraber olmak dileğiyle'' yorumunda bulundu.
26.07.2022
gazeteduvar .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, "Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..." ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
26.07.2022
cumhuriyet .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de 1+1 konut fiyatına tepki gösterdi. Öncel, "Yuh ki ne yuh. Elitmiş, yemişim elitini. Hele kiralar, neyse sustum..." ifadelerini kullandı.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak konut fiyatlarına tepki gösterdi. Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
26.07.2022
yurtgazetesi .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Taksim'de bulunan 1+1 ev fiyatına tepki gösterdi.
70 metrekare ev 13 milyon yuh!
Öncel, Taksim'de satılık bir ev fiyatının 13 milyon liraya yakın olmasıyla ilgili, "Hayretler içerisindeyim doğrusu. 70 metrekarelik ev, Taksim'de 13 milyon, yuh" dedi.
05.07.2022
sinemamuzik .com
Göç’te sinyallerini vermişti Sokak Kızı albümünün Nazan Öncel. Göç’ün yolundan gidip, pop günlerinden kalan dinleyicilerine yenilerini katmak istiyordu, hem de moda olabilecek tek şarkı bile parlatmadan. Bu albümde sound daha sertti, sözler de öyle. Bir nevi otobiyografisi olduğunu söylüyordu. Gitarlar öterken, kelimeleri basa basa söylemiş ve elektro bağlamayı da başrole koymuştu...
Sokak Kızı’nın şansı bol olmuş ve Erkekler de Yanar, A Bu Hayat ile Ben Sokak Kızı’na çekilmiş klipler sevilmişti. Öncel’in naif mesajları da kolaylıkla gençleri yakalayabilmişti.
Bir söyleşimizde yeni durumunu şöyle özetlemişti: 'İnsanların bana bakışı değişti. Göç’ten sonra gerçek kimliğimi kabul ettiler. Ben kariyerimi Göç’ten önce ve Göç’ten sonra diye ikiye ayırıyorum. Öncesinde büyük kitlelere ulaşmak isteyen bir Nazan Öncel var, sonra ise kendisini daha iyi ifade eden bir Nazan Öncel’.
Sound açısından da arabeskten Anadolu’ya, rock dokunuşlarından baladlara kadar geniş bir yelpazede hareket etmişti. Özellikle Doğu ezgileriyle kalkıştığı çeşitli denemeler ve Erkin Koray’a öykünen parçalar hoş bir harman yaratmıştı sonuçta.
Bu albüm eğlendirdiği kadar, ciddi ciddi dediklerini dinletip, düşündürmüştü de. İçsel aksanı, isyanıyla, sahiciliğiyle sevilmiş ve benimsenmişti...
Doksanlar’da şarkıları izlemek yerine seyretmeye alıştırılan gençler için şok bir açılımdı Sokak Kızı.
İçerik
1- Ben sokak kızıyım
2- Bana Özel
3- Bu İstanbul
4- Erkekler de Yanar
5- Geberik
6- Bırak Seveyim Rahat Edeyim
7- Özgür Çiçek
8- Ölüyorum Anlasana
9- A Bu Hayat
10- Hadi Güneye
Cumhur Canbazoğlu
02.07.2022
bolgehaberajansi .com.tr
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
graffitihaber .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
kpmedya .net
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
macronomi .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
gundem54 .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
penceretv .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
istanbulgazetesi .com.tr
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
haberortakoy .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu.
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
kartalinsesi .org
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu.
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
listemakale .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu.
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
sektorgazetesi .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu.
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
kadikoylife .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“51 gün, 34 konser, 17 film gösterimi ”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak Kalamış Yaz Festivali, 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmiyle başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası, canlı orkestra müziğiyle eşlik edecek. Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında, sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri; ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var
Konsere katılan Şengül Yıldız, etkinlik ile ilgili şunları söyledi: “Kadıköy başlı başına sanat, kültür ve edebiyatın şehri. Nazan Öncel, şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi, sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum.”
02.07.2022
seckinhabetv .com
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
gazetekadikoy .com.tr
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali, Kadıköylüler ile buluştu. Festival, Nazan Öncel konseri ile başladı
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel’in konseriyle başladı. Kadıköylüler, Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Öncel’in konserine yoğun ilgi gösterdi.
Eğlenmeye geldik
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
34 konser, 17 film izlenecek
Festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor.
Film gösterimi Chaplin ile başlayacak
1 Temmuz akşamı Nazan Öncel’in konseri ile başlayan festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin, +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
02.07.2022
habertrafik .com.tr
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
birlikhaberajansi .com.tr
Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali Kadıköylüler ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalin ilk günü Nazan Öncel konseri ile başladı. Konser dinleyiciler tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Kadıköylüler konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz–30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılan Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
02.07.2022
nehaber24 .com
İstanbul Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
Konsere katılan ve memnun olduğunu belirten Özlem Başar Pınar, “Hem bu fiyatlara bu şekilde güzel sanatçılara ulaşmak farklı etkinliklere ulaşmak çok güzel. Bu yüzden Kadıköy Belediyesine teşekkür ediyoruz. Ortam da çok güzel. En azından yazı İstanbul’da. Çok güzel bir şekilde yaşayabiliyoruz. Vesile olan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.
02.07.2022
yenijournal .com
İstanbul Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Kalamış Yaz Festivali vatandaşlar ile buluştu. Kalamış parkında gerçekleşen festivalde Nazan Öncel rüzgârı esti. Konser vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.
Kadıköy Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl ilkini düzenlediği ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği Kalamış Yaz Festivali’nin ikincisi ünlü sanatçı Nazan Öncel ile başladı. Kalamış Atatürk Parkı’nda sahne alan Nazan Öncel sevilen şarkılarını seyirciler için seslendirdi. Vatandaşlar konsere yoğun ilgi göstererek doyasıya eğlendi.
“Festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor”
Kadıköy’de 51 gün boyunca sürecek festivalde 34 konser, 17 film gösterimi yer alıyor. Coşkulu bir şekilde izleyicisini karşılayacak festival 1 Temmuz-30 Ağustos tarihleri arasında saat 21.00’de Kalamış Atatürk Parkı’nda gerçekleşecek. Festivalin film programı ise 3 Temmuz saat 22.00’de Charlie Chaplin’in “Sirk” filmi ile başlayacak. Chaplin’in 1928 yapımı filmine Şef Orçun Orçunsel yönetimindeki Avrasya Flarmoni Orkestrası canlı orkestra müziği ile eşlik edecek.
Festivalin +1’in katkılarıyla düzenlenen müzik ayağında sürpriz isimlerin yanı sıra klasik müzik, caz ve popüler müziğin duayen isimleri ışık, ses ve görsel içeriğiyle hazırlanmış görkemli sahnede izleyicileriyle buluşacak.
Konsere katılım sağlayan vatandaş Şengül Yıldız, “Kadıköy başlı başına sanat, kültür, edebiyatın şehri. Nazan Öncel şahane bir kadın ve sanatçı. Bu anlamda Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Odabaşı’na çok teşekkür ediyorum. Şu anda gençler ve bizler konseri bekliyoruz. Kadıköy Belediyesi sanata ve kültüre öncelik veren bir belediye. Eğlenmeye geldik. Pandemiden sonra insanların rahatlamaya ihtiyacı var. Çok mutluyum” dedi.
Konsere katılan ve memnun olduğunu belirten Özlem Başar Pınar, “Hem bu fiyatlara bu şekilde güzel sanatçılara ulaşmak farklı etkinliklere ulaşmak çok güzel. Bu yüzden Kadıköy Belediyesine teşekkür ediyoruz. Ortam da çok güzel. En azından yazı İstanbul’da. Çok güzel bir şekilde yaşayabiliyoruz. Vesile olan herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.
24.06.2022
haberfama .com
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, 1 Temmuz’da vereceği konserin hazırlıklarına başladı. Eline iğne ipliği alan Öncel, kıyafet dikti.
Öncel, o anları sosyal medya hesabından yayınladı.
“Şarkı da yazarım, fistan da dikerim”
Sanatçı gönderisinde, “Şarkı da yazarım, fistan da dikerim” diyerek sevenlerine seslendi.
Öncel’in paylaşımı, kısa sürede hayranlarından yoğun ilgi gördü.
21.06.2022
kralmuzik .com.tr
Nazan Öncel 1 Temmuz’da vereceği konserin hazırlıklarına başladı. Eline iğne iplik alan ünlü sanatçı kıyafet dikti!
Nazan Öncel uzun bir aranın ardından sevenleriyle buluşmaya devam ediyor. 1 Temmuz'da konser verecek olan sanatçı sahne kostümünü hazırlamaya başladı. Eline iğne iplik olan Öncel, paylaştığı video da sevenlerine seslendi. 'Şarkı da yazarım, fistan da dikerim' diyen ünlü sanatçının paylaşımı kısa sürede büyük ilgi gördü.
20.06.2022
muzikonair .com
Ünlü sanatçı Nazan Öncel 1 Temmuz’da vereceği konserin hazırlıklarına başladı. Eline iğne iplik alan ünlü sanatçı kıyafet dikti!
Nazan Öncel uzun bir aranın ardından sevenleriyle buluşmaya devam ediyor. 1 Temmuz’da konser verecek olan sanatçı sahne kostümünü hazırlamaya başladı.
Eline iğne iplik olan Öncel, paylaştığı video da sevenlerine seslendi. ‘Şarkı da yazarım, fistan da dikerim’ diyen ünlü sanatçının paylaşımı kısa sürede büyük ilgi gördü.
20.06.2022
haberturk .com
Nazan Öncel, iğne ipliği eline alıp sahne kıyafetini kendisi dikti. Ev halini paylaşan ünlü şarkıcı, o anlarda çekilen videoyu da "Şarkı da yazarım, fistan da dikerim" notuyla paylaştı.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, 1 Temmuz'da vereceği konserin hazırlıklarına başladı. Eline iğne ipliği alan Öncel, kıyafet dikti.
O anları telefonunun kamerasıyla kayıt altına alan 66 yaşındaki sanatçı, "Şarkı da yazarım, fistan da dikerim" notuyla yayınladı.
Nazan Öncel'in paylaşımı, kısa sürede hayranlarından yoğun ilgi gördü.
20.06.2022
kamupersonel .org
Nazan Öncel, iğne ipliği eline alıp sahne kıyafetini kendisi dikti. Ev halini paylaşan ünlü şarkıcı, o anlarda çekilen videoyu da "Şarkı da yazarım, fistan da dikerim" notuyla paylaştı.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, 1 Temmuz'da vereceği konserin hazırlıklarına başladı. Eline iğne ipliği alan Öncel, kıyafet dikti.
O anları telefonunun kamerasıyla kayıt altına alan 66 yaşındaki sanatçı, "Şarkı da yazarım, fistan da dikerim" notuyla yayınladı.
Nazan Öncel'in paylaşımı, kısa sürede hayranlarından yoğun ilgi gördü.
20.06.2022
mynet .com
Nazan Öncel, iğne ipliği eline alıp sahne kıyafetini kendisi dikti. Ev halini paylaşan ünlü şarkıcı, o anlarda çekilen videoyu da "Şarkı da yazarım, fistan da dikerim" notuyla paylaştı.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, 1 Temmuz'da vereceği konserin hazırlıklarına başladı. Eline iğne ipliği alan Öncel, kıyafet dikti.
O anları telefonunun kamerasıyla kayıt altına alan 66 yaşındaki sanatçı, "Şarkı da yazarım, fistan da dikerim" notuyla yayınladı.
Nazan Öncel'in paylaşımı, kısa sürede hayranlarından yoğun ilgi gördü.
18.06.2022
wpadersim .com
Sanatçı Youtube hesabından yeni video klipler yayınlıyor.
04.06.2022
t24 .com.tr
Sanatçı Nazal Öncel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında Gezi eylemcilerine yönelik, “Bezmialem Camii içinde bu teröristler bira şişeleriyle caminin içini pislemişti, bunlar böyle, bunlar çürük, sürtük!” sözlerine tepki gösterdi.
Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadesini kullandı.
04.06.2022
haberarasi .com
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi Direnişi’ne katılan vatandaşlara yönelik söylediği “Sürtük” sözüne tepki gösterdi. Nazan Öncel, “Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında milyonların katıldığı Gezi Direnişi’ni hedef aldı. AKP’li Erdoğan, Gezi Direnişi sırasında polis şiddetinden kaçan insanların içki şişeleriyle Bezmialem Valide Sultan Camii’ne girdiğini iddia ederek, “Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük” dedi.
Sürtük olalı bir gün oluyor
Erdoğan’ın “sürtük” hakaretine tepkiler art arda gelmeye devam ediyor. Ünlü sanatçı Nazan Öncel, Twitter hesabından Erdoğan’a tepki gösterdi. Öncel, beşinci stüdyo albümü ”Sokak Kızı”na atıfta bulunarak, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” dedi.
04.06.2022
finanskolik .com
"Sokak Kızı" lakabıyla da anılan Nazan Öncel, söz yazarı ve besteci kimliğiyle yıllardır popüler kültürün merkezinde bulunuyor. Nazan Öncel kimdir? Nazan Öncel albümleri neler?
Nazan Öncel, 1982 yılında LP formatında yayınladığı ilk albümü tutmayınca, TRT için demolar yapmayı bırakıp sadece sahne çalışmalarıyla mesleğine devam etmeyi tercih etti. 9 yıl sonra ise yayımladığı Bir Hadise Var albümünün satış başarısıyla sağlam, kalıcı ve büyük bir başlangıç yaptı. Nazan Öncel kimdir? Nazan Öncel albümleri neler?
Nazan Öncel kimdir?
Öğretmen bir anne ve memur bir babanın ikinci çocuğu olan Nazan Öncel'in doğduğu gün anne ve babasının ikinci evlilik yıldönümüne denk gelmiştir. Karşıyaka doğumlu olan sanatçı notayı daha altı yaşındayken annesinden öğrenmiştir. Rol aldığı ilk ve tek sinema filmi olan "Acı Tesadüf" 1961'de çekilmiştir.
Gitar ve mandolin çalmayı erken yaşlarda öğrendi, alaylı olan sanatçı 1975'te İzmir Radyosu'nun düzenlediği yarışmada birinci olan Öncel, ilk 45'liğini 22 yaşındayken 1978'de çıkardı. "Sana kul köle olmuştum"(Söz Erdener Koyutürk, Müzik Özdener Koyutürk düzenleme ve orkestra Necdet Koyutürk) ve "Kader bu çekeceksin"(Söz ve Müzik: Erdener Koyutürk, düzenleme ve orkestra Necdet Koyutürk) adlı iki parçadan oluşuyordu. O sıralarda müzik dünyasında yeni bir İzmirli olarak lanse edilen genç Nazan Öncel, 1980'de Hırçın Kız ve 1981'de Neden adlı 2 özgün bestesiyle Eurovision Şarkı Yarışması elemelerine katıldı ve ilk 15'e girme başarısını gösterdi. 1982 yılında kendi parçalarının yanında bilinen arabesk ve alaturka eserleri de yorumladığı ilk uzunçaları Yağmur Duası'nı Tempo Plak'tan yayımladı. Bu plakta babası Muzaffer Kazan'ın iki şiirini besteledi, sözleri ve bestesi kendisine ait olan toplam altı şarkıya imzasını atarak ilk defa besteciliğini bu plakta göstermeye başladı. Başarının ayak sesleri adım adım geliyordu. Televizyonlarda daha sık görünmeye, İzmir ve Ege'nin pek çok şehrinde Radyo sanatçılarıyla birlikte şehir şehir, çeşitli yerlerde program yapmaya başladı. Dönemin en gözde mekanı olan İzmir Efes Oteli'nin gazinosunda uzun yıllar en büyük starların kadrosunda program yaptı. İzmir'de yaşamasından dolayı sık sık İstanbul'a seyahat ediyordu. 1983 yılında Bursa Çelik Palas'ta da yine uzun süre program yapmıştır.
1986 yılında İstanbul'a yerleşen sanatçı bir taraftan özel bir şirkette muhasebeci olarak çalışıyor bir taraftan da bir kere daha şansımı denemeliyim diyerek beste yapıyor, bir yandan Timur Selçuk dershanesinde gitar derslerine devam ediyordu. 1989 yılına kadar yeni bir albüm için repertuvarının tamamını kendi bestelerinden oluşan tam on şarkı yazarak o günlerde müziğe henüz yeni başlamış olan İskender Paydaş'la Melih Kibar'ın stüdyosunda iki yıl süren stüdyo çalışması yaparak 11 Ekim 1991'de Bir Hadise Var'ı çıkardı. Albümdeki tüm şarkıların söz ve müziği Nazan Öncel tarafından yapılmıştı ve albüm bu sefer Nazan Öncel'e ilk büyük başarısını getirdi. O günlerde henüz yirmi bir yaşında olan İskender Paydaş'a bütün albümü gözü kapalı teslim etmişti. Genç müzisyen de ilk defa bütün bir albüm sorumluluğunu almıştı. Albümden çıkan Aynı Nakarat ve Gitme Kal Bu Şehirde, Aşık Değilim Olabilirim, Nokta Nokta ve Ağla Erkeğim, Bir Hadise Var gibi parçaları çok sevilerek Nazan Öncel'e hak ettiği yere getiren eserler oldu.
Nazan Öncel müzik kariyeri
Pop ağırlıklı besteleriyle Türk pop müziğine damga vuran sanatçı popüler birçok şarkıcıya yüzlerce şarkı sözü yazmıştır. Şarkılarında aşk temasını bolca işleyen Nazan Öncel, bestelerinin konusu için "Hayatın önüme koydukları ve kuvvetli bir hayal gücüyle de besliyorum yazdıklarımı." demiştir.
1994 yılında "Ben Böyle Aşk Görmedim" albümüyle büyük bir başarı yakalayan Nazan Öncel bu albümüyle, "Aşk Beklemez", "Nazınla Dünya", "Geceler Kara Tren" ve "Dillere Düşeceğiz" gibi hitler kazandırdı. Mete Özgencil'in yönetmenliğinde çekilen "Geceler Kara Tren" parçası gerek klibi gerekse şarkısıyla çok büyük ilgi gördü ve sözleri de Nazan Öncel'in söz yazarlığında bir usta olduğunu kanıtlamış oldu. Ben Böyle Aşk Görmedim albümü, önceki albüme göre daha karamsar ve daha fazla aşkla ilgili şarkılar barındıran, aynı zamanda toplumsal mesajlar veren bir albümdü. Aşk Beklemez Misafir ol gel bana, börekler açarım sana dizelerinin türkülerimiz tadında olmasından dolayı radyocular tarafından pop müziğinin anonim pop şarkısı olarak kabul edildi.
1995 Temmuz ayında çıkardığı Göç bir gitar albümü olmakla beraber romantik şarkıları yine gönüllerde taht kurdu. "Gidelim Buralardan" gibi çok önemli bir hit çıkarmış ve müzik eleştirmenleri tarafından son elli yılın en iyi albümü olarak kabul edilmiştir. Aynı şekilde bu itibarı müzik sevenler de desteklemişlerdir. "Çek Cumhuriyeti" radyolarında haftalarca çalmıştır. O artık Türkiye'nin sanatçısıdır ve popüler müziğin gerçek bir şarkı yazarı daha olmuştur. Mete Özgencil yönetmenliğinde H8 kamerayla çekilen "Gidelim Buralardan" İletişim Fakültesinde derslerde öğrencilere örnek olarak gösterilmiştir.
20 Haziran 1996'da çıkardığı Sokak Kızı albümüyle tarzını sertleştirdi ve bu albümden çıkan "Sokak Kızı", "Erkekler de Yanar", "A Bu Hayat" ve "Bırak Seveyim Rahat Edeyim" gibi parçalar onu zirveye taşıdı. 18 Mart 1998'de babasını kaybetmiştir. Bu tarzını 10 Mart 1999'da yayınlanan Demir Leblebi albümünde sürdürdü. Türkiye'ye eşik atlatan ve sosyal sorumluluklara işaret eden bu albüm, Nazan Öncel'in en kişisel albümüydü ve yıllar sonra Göç ve Sokak Kızı albümleri gibi kült olma mertebesine erişti. "Aşıklar Parkı" ve "Bu Havada Gidilmez" isimli şarkıları albümün en sevilenleriydi. 24 Eylül 2003 tarihinde Yan Yana Fotoğraf Çektirelim albümünü çıkardı. Bu albüm sanatçının en çok satan albümlerinden biri daha oldu. "Hay Hay", "Nereye Böyle?", "Ukala Dümbeleği", "Hokka", "Gül Pansiyon" ve "Otomobil" gibi şarkılarıyla sevenlerinin kalbini bir kere daha kazandı. Hay Hay şarkısı Türkiye'de popüler anlamda Tarkan'la yaptıkları ilk düet şarkıydı, büyük sükse yapınca iki dev sanatçı o sene düet modasını büyük adımlarla başlatmış oldular.
Öncel, 30 Haziran 2006'da 7'n Bitirdin'i yayınlamış, "Aşkım Baksana Bana" ile dijital ortamda en çok satılan ilk şarkı olmayı başardı ve listelere bir numaradan girerek tam üç ay liste başı oldu. Son olarak uzun yıllar birlikte çalıştığı müzisyen Hamit Ündaş'ın Janti albümünün prodüktörlüğünü üstlendi ve şarkılarını kaleme alarak iki şarkıda Janti'ye düet yaparak destek oldu. Pek çok ödül sahibi olan sanatçı, eserleriyle Tarkan, İbrahim Tatlıses, Özcan Deniz, Gülşen, Sibel Can, Gökhan Özen, Alişan ve nicelerini zirveye taşımıştır. Nazan Öncel aranjör olarak İskender Paydaş, Alper Erinç, Serkan Çağrı, Ahmet Koç, Mete Özgencil gibi müzisyen ve sanatçıları keşfetmesi, Tuğba Özerk'e verdiği Lololo şarkısıyla Tuğba Özerk'in ülke çapında tanınması, destek olması ve birçok sanatçıya eserlerini okutarak o insanların tanınmasıyla da ayrıca ünlüdür. 2011 yılında Ajda Pekkan ve Sezen Aksu da eserlerini seslendiren sanatçılar arasındadır.
Hatırına Sustum 22 Aralık 2008'de çıkardığı albümdür. Bu albümde Orhan Pamuk'un "Masumiyet Müzesi" için "Canım Benim, Nasılsın?"ı yazmıştır. Bir edebiyat uyarlaması olan bu şarkıyla Türkiye'de bir ilke daha imza atmıştır. Vic Chesnutt gibi dünyaca ünlü ozan ve müzisyen "Seni Bugün Görmem Lazım" şarkısında sanatçıya gitarıyla eşlik etmiş ve bundan onur duyduğunu söylemiştir. Tamamı akustik olarak kaydedilen albümün isim şarkısının videosu "Hatırına Sustum" Eski Gırgır tayfasından olan karikatürist Ergün Gündüz tarafından çizilen görüntülerden oluşmuştur.
Quickstar Productions tarafından hazırlanan ve günümüzde bilinen bir tedavisi olmayan Primary Sclerosing Cholangitis (Birincil Sklerozan Kolanjit) hastalığına dikkat çekmek için hazırlanan "Rock 4 Life" albüm serisi, 27. toplamasına Nazan Öncel'i de dahil etti. Bir karaciğer hastalığı olan bu kondisyon, hastaya karaciğer naklinden başka bir çözüm bırakmamaktadır. "Rock 4 Life" organizasyonu ise daha geniş çaplı bir etki yaratmak için çeşitli ülkelerden topladığı şarkılarla hazırladığı, bu albümde sözü, bestesi ve yorumu Nazan Öncel'e ait olan "Hatırına Sustum"da yer vermiştir. Aynı yıl yıllardır destek olduğu müzisyen Hamit Ündaş'a Janti ladını veren Nazan Öncel albümünün prodüktörlüğünü üstlenmiş ve yazdığı şarkılara Janti ile düet yapmıştır.
Sanatçı 27 Nisan 2010'da ilk single'ı olan "Tuttum Bırakmam"ı çıkarmıştır. Video klibi pek çok Nazan Öncel klibi gibi siyah-beyaz tarzdadır. Bu klipte İskender Paydaş, Janti ve Tolga Kılıç'ı bir piyanonun başına geçirerek muhteşem bir klip çekmiş ve aynı zamanda müzisyen arkadaşlarına destek olmuştur. 2010'da söz ve bestesi kendisine ait olan Sitemkâr isimli eserini Gökhan Özen seslendirmiş, o senenin en iyi şarkıları arasında zirveye çıkmış, aylarca liste başı olmuştur.
2011'de Nazan Öncel on şarkıdan oluşan Hayvan isimli albümünü çıkardı. Çıkış şarkısı olan "Normal" isimli şarkısına klip çekti. Ekim ayında annesini kaybeden sanatçı onun anısına annesinin ve kardeşlerinin ve oğlunun ilk kez yer aldığı görüntüleri 2012'nin ilk aylarında belgesel tadında "Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma" şarkısına çekilir. Klip yayına başlar başlanmaz şarkı çok sevilir. Sevenleri Nazan Öncel hayatımın şarkısını yazdı diyerek kendisine teşekkür ederler. Aynı sene Ajda Pekkan ve Sezen Aksu birer eserini seslendirerek, son albümlerinde Nazan Öncel şarkılarına yer vermişlerdir. 2012'nin yaz aylarında 15 parçadan oluşan Hayvan'a Remix ismini taşıyan "remix" albümü yayınladı. Ardından Hayvan albümün üçüncü klibi "Böyle Konuşma"'ya klip çekilip yayımlandı. 2014 Nisan'ında Tarkan'la düet yaptığı on yeni şarkının yer aldığı Bazı Şeyler albümünü çıkartmıştır. Bazı Şeyler albümde 2009'da hayatını kaybeden Ceylan Önkol'a ithaf ettiği Ceylan şarkısında Erkan Oğur yüz yirmi yıllık Kopuzuyla sanatçıya eşlik etmiştir.
2015'te yaza girerken "Aşkitom" tekli parçasını yayınlayan sanatçıya "Aşkitom" altın plak ödülünü de getirmiştir. Napoliten esintilerin havasını taşıyan klip Deniz Akel yönetmenliğinde çekilerek dinleyicisine sunulmuştur. 2016'yla birlikte yine konserden konsere koşan iki ayda on bir konser veren sanatçının konserleri sevenleriyle dolup taşmaktadır. 2016 Eylül'ünde Sakin Ol Şampiyon tekli parçasını çıkarttı. İki sağlam şarkıdan bir de Madalyon'du. Önümüzdeki günlerde Tarkan'ın çıkartacağı pop albümünde yine Nazan Öncel imzasını göreceğiz.
Fiziki olarak 14 Ağustos'ta, dijital olarak 17 Ağustos 2018'de çıkan Ve Nazan Öncel Şarkıları saygı albümünde birbirinden yıldız isimler kültleşmiş Nazan Öncel şarkılarını yorumladı.
Albümler
* Yağmur Duası
* Bir Hadise Var
* Ben Böyle Aşk Görmedim
* Göç
* Demir Leblebi
* Yan Yana Fotoğraf Çektirelim
* 7'n Bitirdin
* Hatırına Sustum
* Hayvan
* Bazı Şeyler
* Durum Şarkıları
04.06.2022
krttv .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine sosyal medya hesabından tepki gösterdi.
Sanatçı Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret eden AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
"Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz? Bekleyelim görelim"
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
04.06.2022
yenisoluk .com
Sanatçı Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine sosyal medya hesabından tepki gösterdi.
Sanatçı Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
"Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz? Bekleyelim görelim"
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
04.06.2022
muzikonair .com
Geçtiğimiz gün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gezi Parkı eylemlerine katılanlar için ”Bunlar çürük, bunlar sürtük” demesi sosyal medyada yoğun eleştiri almıştı. Nazan Öncel de bu sözlere tepkisini dile getirdi.
Twitter hesabında yaptığı paylaşımda şarkıcı, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerine yer verdi.
Instagram hesabında da tepkisini yazan sanatçı, “Bugün sürtük diyen yarın ne der kestiremiyor insan. Yalan söyleyecek yaşı geçtim şoktayım. Bir Sürtük şarkısı yazmak farz oldu, beklemede kalın” cümlelerini kurdu.
04.06.2022
cumhuriyet .com.tr
"Sokak Kızı" lakabıyla da anılan Nazan Öncel, söz yazarı ve besteci kimliğiyle yıllardır popüler kültürün merkezinde bulunuyor. Nazan Öncel kimdir? Nazan Öncel albümleri neler?
Nazan Öncel, 1982 yılında LP formatında yayınladığı ilk albümü tutmayınca, TRT için demolar yapmayı bırakıp sadece sahne çalışmalarıyla mesleğine devam etmeyi tercih etti. 9 yıl sonra ise yayımladığı Bir Hadise Var albümünün satış başarısıyla sağlam, kalıcı ve büyük bir başlangıç yaptı. Nazan Öncel kimdir? Nazan Öncel albümleri neler?
Nazan Öncel kimdir?
Öğretmen bir anne ve memur bir babanın ikinci çocuğu olan Nazan Öncel'in doğduğu gün anne ve babasının ikinci evlilik yıldönümüne denk gelmiştir. Karşıyaka doğumlu olan sanatçı notayı daha altı yaşındayken annesinden öğrenmiştir. Rol aldığı ilk ve tek sinema filmi olan "Acı Tesadüf" 1961'de çekilmiştir.
Gitar ve mandolin çalmayı erken yaşlarda öğrendi, alaylı olan sanatçı 1975'te İzmir Radyosu'nun düzenlediği yarışmada birinci olan Öncel, ilk 45'liğini 22 yaşındayken 1978'de çıkardı. "Sana kul köle olmuştum"(Söz Erdener Koyutürk, Müzik Özdener Koyutürk düzenleme ve orkestra Necdet Koyutürk) ve "Kader bu çekeceksin"(Söz ve Müzik: Erdener Koyutürk, düzenleme ve orkestra Necdet Koyutürk) adlı iki parçadan oluşuyordu. O sıralarda müzik dünyasında yeni bir İzmirli olarak lanse edilen genç Nazan Öncel, 1980'de Hırçın Kız ve 1981'de Neden adlı 2 özgün bestesiyle Eurovision Şarkı Yarışması elemelerine katıldı ve ilk 15'e girme başarısını gösterdi. 1982 yılında kendi parçalarının yanında bilinen arabesk ve alaturka eserleri de yorumladığı ilk uzunçaları Yağmur Duası'nı Tempo Plak'tan yayımladı. Bu plakta babası Muzaffer Kazan'ın iki şiirini besteledi, sözleri ve bestesi kendisine ait olan toplam altı şarkıya imzasını atarak ilk defa besteciliğini bu plakta göstermeye başladı. Başarının ayak sesleri adım adım geliyordu. Televizyonlarda daha sık görünmeye, İzmir ve Ege'nin pek çok şehrinde Radyo sanatçılarıyla birlikte şehir şehir, çeşitli yerlerde program yapmaya başladı. Dönemin en gözde mekanı olan İzmir Efes Oteli'nin gazinosunda uzun yıllar en büyük starların kadrosunda program yaptı. İzmir'de yaşamasından dolayı sık sık İstanbul'a seyahat ediyordu. 1983 yılında Bursa Çelik Palas'ta da yine uzun süre program yapmıştır.
1986 yılında İstanbul'a yerleşen sanatçı bir taraftan özel bir şirkette muhasebeci olarak çalışıyor bir taraftan da bir kere daha şansımı denemeliyim diyerek beste yapıyor, bir yandan Timur Selçuk dershanesinde gitar derslerine devam ediyordu. 1989 yılına kadar yeni bir albüm için repertuvarının tamamını kendi bestelerinden oluşan tam on şarkı yazarak o günlerde müziğe henüz yeni başlamış olan İskender Paydaş'la Melih Kibar'ın stüdyosunda iki yıl süren stüdyo çalışması yaparak 11 Ekim 1991'de Bir Hadise Var'ı çıkardı. Albümdeki tüm şarkıların söz ve müziği Nazan Öncel tarafından yapılmıştı ve albüm bu sefer Nazan Öncel'e ilk büyük başarısını getirdi. O günlerde henüz yirmi bir yaşında olan İskender Paydaş'a bütün albümü gözü kapalı teslim etmişti. Genç müzisyen de ilk defa bütün bir albüm sorumluluğunu almıştı. Albümden çıkan Aynı Nakarat ve Gitme Kal Bu Şehirde, Aşık Değilim Olabilirim, Nokta Nokta ve Ağla Erkeğim, Bir Hadise Var gibi parçaları çok sevilerek Nazan Öncel'e hak ettiği yere getiren eserler oldu.
Nazan Öncel müzik kariyeri
Pop ağırlıklı besteleriyle Türk pop müziğine damga vuran sanatçı popüler birçok şarkıcıya yüzlerce şarkı sözü yazmıştır. Şarkılarında aşk temasını bolca işleyen Nazan Öncel, bestelerinin konusu için "Hayatın önüme koydukları ve kuvvetli bir hayal gücüyle de besliyorum yazdıklarımı." demiştir.
1994 yılında "Ben Böyle Aşk Görmedim" albümüyle büyük bir başarı yakalayan Nazan Öncel bu albümüyle, "Aşk Beklemez", "Nazınla Dünya", "Geceler Kara Tren" ve "Dillere Düşeceğiz" gibi hitler kazandırdı. Mete Özgencil'in yönetmenliğinde çekilen "Geceler Kara Tren" parçası gerek klibi gerekse şarkısıyla çok büyük ilgi gördü ve sözleri de Nazan Öncel'in söz yazarlığında bir usta olduğunu kanıtlamış oldu. Ben Böyle Aşk Görmedim albümü, önceki albüme göre daha karamsar ve daha fazla aşkla ilgili şarkılar barındıran, aynı zamanda toplumsal mesajlar veren bir albümdü. Aşk Beklemez Misafir ol gel bana, börekler açarım sana dizelerinin türkülerimiz tadında olmasından dolayı radyocular tarafından pop müziğinin anonim pop şarkısı olarak kabul edildi.
1995 Temmuz ayında çıkardığı Göç bir gitar albümü olmakla beraber romantik şarkıları yine gönüllerde taht kurdu. "Gidelim Buralardan" gibi çok önemli bir hit çıkarmış ve müzik eleştirmenleri tarafından son elli yılın en iyi albümü olarak kabul edilmiştir. Aynı şekilde bu itibarı müzik sevenler de desteklemişlerdir. "Çek Cumhuriyeti" radyolarında haftalarca çalmıştır. O artık Türkiye'nin sanatçısıdır ve popüler müziğin gerçek bir şarkı yazarı daha olmuştur. Mete Özgencil yönetmenliğinde H8 kamerayla çekilen "Gidelim Buralardan" İletişim Fakültesinde derslerde öğrencilere örnek olarak gösterilmiştir.
20 Haziran 1996'da çıkardığı Sokak Kızı albümüyle tarzını sertleştirdi ve bu albümden çıkan "Sokak Kızı", "Erkekler de Yanar", "A Bu Hayat" ve "Bırak Seveyim Rahat Edeyim" gibi parçalar onu zirveye taşıdı. 18 Mart 1998'de babasını kaybetmiştir. Bu tarzını 10 Mart 1999'da yayınlanan Demir Leblebi albümünde sürdürdü. Türkiye'ye eşik atlatan ve sosyal sorumluluklara işaret eden bu albüm, Nazan Öncel'in en kişisel albümüydü ve yıllar sonra Göç ve Sokak Kızı albümleri gibi kült olma mertebesine erişti. "Aşıklar Parkı" ve "Bu Havada Gidilmez" isimli şarkıları albümün en sevilenleriydi. 24 Eylül 2003 tarihinde Yan Yana Fotoğraf Çektirelim albümünü çıkardı. Bu albüm sanatçının en çok satan albümlerinden biri daha oldu. "Hay Hay", "Nereye Böyle?", "Ukala Dümbeleği", "Hokka", "Gül Pansiyon" ve "Otomobil" gibi şarkılarıyla sevenlerinin kalbini bir kere daha kazandı. Hay Hay şarkısı Türkiye'de popüler anlamda Tarkan'la yaptıkları ilk düet şarkıydı, büyük sükse yapınca iki dev sanatçı o sene düet modasını büyük adımlarla başlatmış oldular.
Öncel, 30 Haziran 2006'da 7'n Bitirdin'i yayınlamış, "Aşkım Baksana Bana" ile dijital ortamda en çok satılan ilk şarkı olmayı başardı ve listelere bir numaradan girerek tam üç ay liste başı oldu. Son olarak uzun yıllar birlikte çalıştığı müzisyen Hamit Ündaş'ın Janti albümünün prodüktörlüğünü üstlendi ve şarkılarını kaleme alarak iki şarkıda Janti'ye düet yaparak destek oldu. Pek çok ödül sahibi olan sanatçı, eserleriyle Tarkan, İbrahim Tatlıses, Özcan Deniz, Gülşen, Sibel Can, Gökhan Özen, Alişan ve nicelerini zirveye taşımıştır. Nazan Öncel aranjör olarak İskender Paydaş, Alper Erinç, Serkan Çağrı, Ahmet Koç, Mete Özgencil gibi müzisyen ve sanatçıları keşfetmesi, Tuğba Özerk'e verdiği Lololo şarkısıyla Tuğba Özerk'in ülke çapında tanınması, destek olması ve birçok sanatçıya eserlerini okutarak o insanların tanınmasıyla da ayrıca ünlüdür. 2011 yılında Ajda Pekkan ve Sezen Aksu da eserlerini seslendiren sanatçılar arasındadır.
Hatırına Sustum 22 Aralık 2008'de çıkardığı albümdür. Bu albümde Orhan Pamuk'un "Masumiyet Müzesi" için "Canım Benim, Nasılsın?"ı yazmıştır. Bir edebiyat uyarlaması olan bu şarkıyla Türkiye'de bir ilke daha imza atmıştır. Vic Chesnutt gibi dünyaca ünlü ozan ve müzisyen "Seni Bugün Görmem Lazım" şarkısında sanatçıya gitarıyla eşlik etmiş ve bundan onur duyduğunu söylemiştir. Tamamı akustik olarak kaydedilen albümün isim şarkısının videosu "Hatırına Sustum" Eski Gırgır tayfasından olan karikatürist Ergün Gündüz tarafından çizilen görüntülerden oluşmuştur.
Quickstar Productions tarafından hazırlanan ve günümüzde bilinen bir tedavisi olmayan Primary Sclerosing Cholangitis (Birincil Sklerozan Kolanjit) hastalığına dikkat çekmek için hazırlanan "Rock 4 Life" albüm serisi, 27. toplamasına Nazan Öncel'i de dahil etti. Bir karaciğer hastalığı olan bu kondisyon, hastaya karaciğer naklinden başka bir çözüm bırakmamaktadır. "Rock 4 Life" organizasyonu ise daha geniş çaplı bir etki yaratmak için çeşitli ülkelerden topladığı şarkılarla hazırladığı, bu albümde sözü, bestesi ve yorumu Nazan Öncel'e ait olan "Hatırına Sustum"da yer vermiştir. Aynı yıl yıllardır destek olduğu müzisyen Hamit Ündaş'a Janti ladını veren Nazan Öncel albümünün prodüktörlüğünü üstlenmiş ve yazdığı şarkılara Janti ile düet yapmıştır.
Sanatçı 27 Nisan 2010'da ilk single'ı olan "Tuttum Bırakmam"ı çıkarmıştır. Video klibi pek çok Nazan Öncel klibi gibi siyah-beyaz tarzdadır. Bu klipte İskender Paydaş, Janti ve Tolga Kılıç'ı bir piyanonun başına geçirerek muhteşem bir klip çekmiş ve aynı zamanda müzisyen arkadaşlarına destek olmuştur. 2010'da söz ve bestesi kendisine ait olan Sitemkâr isimli eserini Gökhan Özen seslendirmiş, o senenin en iyi şarkıları arasında zirveye çıkmış, aylarca liste başı olmuştur.
2011'de Nazan Öncel on şarkıdan oluşan Hayvan isimli albümünü çıkardı. Çıkış şarkısı olan "Normal" isimli şarkısına klip çekti. Ekim ayında annesini kaybeden sanatçı onun anısına annesinin ve kardeşlerinin ve oğlunun ilk kez yer aldığı görüntüleri 2012'nin ilk aylarında belgesel tadında "Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma" şarkısına çekilir. Klip yayına başlar başlanmaz şarkı çok sevilir. Sevenleri Nazan Öncel hayatımın şarkısını yazdı diyerek kendisine teşekkür ederler. Aynı sene Ajda Pekkan ve Sezen Aksu birer eserini seslendirerek, son albümlerinde Nazan Öncel şarkılarına yer vermişlerdir. 2012'nin yaz aylarında 15 parçadan oluşan Hayvan'a Remix ismini taşıyan "remix" albümü yayınladı. Ardından Hayvan albümün üçüncü klibi "Böyle Konuşma"'ya klip çekilip yayımlandı. 2014 Nisan'ında Tarkan'la düet yaptığı on yeni şarkının yer aldığı Bazı Şeyler albümünü çıkartmıştır. Bazı Şeyler albümde 2009'da hayatını kaybeden Ceylan Önkol'a ithaf ettiği Ceylan şarkısında Erkan Oğur yüz yirmi yıllık Kopuzuyla sanatçıya eşlik etmiştir.
2015'te yaza girerken "Aşkitom" tekli parçasını yayınlayan sanatçıya "Aşkitom" altın plak ödülünü de getirmiştir. Napoliten esintilerin havasını taşıyan klip Deniz Akel yönetmenliğinde çekilerek dinleyicisine sunulmuştur. 2016'yla birlikte yine konserden konsere koşan iki ayda on bir konser veren sanatçının konserleri sevenleriyle dolup taşmaktadır. 2016 Eylül'ünde Sakin Ol Şampiyon tekli parçasını çıkarttı. İki sağlam şarkıdan bir de Madalyon'du. Önümüzdeki günlerde Tarkan'ın çıkartacağı pop albümünde yine Nazan Öncel imzasını göreceğiz.
Fiziki olarak 14 Ağustos'ta, dijital olarak 17 Ağustos 2018'de çıkan Ve Nazan Öncel Şarkıları saygı albümünde birbirinden yıldız isimler kültleşmiş Nazan Öncel şarkılarını yorumladı.
Albümler
* Yağmur Duası
* Bir Hadise Var
* Ben Böyle Aşk Görmedim
* Göç
* Demir Leblebi
* Yan Yana Fotoğraf Çektirelim
* 7'n Bitirdin
* Hatırına Sustum
* Hayvan
* Bazı Şeyler
* Durum Şarkıları
02.06.2022
otekilerin gundemi .com
Sanatçı Nazan Öncel, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine sosyal medya hesabından tepki gösterdi.
Sanatçı Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret eden AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
02.06.2022
medyaradar .com
Sanatçı Nazal Öncel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında Gezi eylemcilerine yönelik, “Bezmialem Camii içinde bu teröristler bira şişeleriyle caminin içini pislemişti, bunlar böyle, bunlar çürük, sürtük!” Sözlerine tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’deki grup toplantısında Gezi eylemlerine katılanlar için “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pisletmişti. Bunlar çürük, bunlar sürtük” ifadelerini kullanmıştı.
Sanatçı Nazan Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim." ifadesini kullandı.
02.06.2022
a3haber .com
Sanatçı Nazan Öncel, Erdoğan’ın Gezi eylemcilerine yönelik “sürtük” hakaretine “Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim” sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine “bunlar çürük, bunlar sürtük” sözleriyle hakaret edene Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tepki gösterdi.
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9’uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin “Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel şu ifadeleri kullandı: “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.”
02.06.2022
gercekgundem .com
Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret edene Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tepki gösterdi.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.”
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine tepki göstermiş ve "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" demişti.
02.06.2022
yerelingundemi .com
Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.”
02.06.2022
arti49 .com
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" cevabını verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ak Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada Gezi olayları hakkında "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullandı.
Nazan Öncel, bu sözlere "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.” şeklinde cevap verdi.
02.06.2022
kisadalga .net
Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" sözüne "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "bunlar çürük, bunlar sürtük" sözlerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Fahişelik mertebesine ne zaman erişeceğiz
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.”
02.06.2022
gazikent27 .com.tr
Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret edene Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tepki gösterdi.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.”
02.06.2022
halktv .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Öncel, "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" dedi.
Sanatçı Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine "Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret etmesine tepki verdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
'Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim'
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
02.06.2022
toplumsal .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, Gezi direnişine katılıp örgütleyen 11 milyon yurttaş için "Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük" ifadelerini kullanan AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, dokuzuncu yıl dönümü anılan Gezi Direnişi'ne ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, dokuzuncu yıl dönümü anılan Gezi Direnişi'ne ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Bekleyelim görelim
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı. Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
02.06.2022
1lesikmedya .com
Sanatçı Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük” sözleriyle hakaret eden AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a tepki gösterdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9’uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin “Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok” ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan’ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
02.06.2022
ulak.news
Sanatçı Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gezi eylemcilerine yönelik ‘sürtük’ hakaretine sosyal medyadan tepki gösterdi. Öncel, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısına Gezi eylemlerinin yıldönümü dolasıyla yaptığı konuşmada, “Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok” ifadesini kullanmıştı. Erdoğan’ın bu açıklamaların siyasi parti liderleri, sivil toplum kuruluşları, sanatçılar ve sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi. Bu ifadeleri kullanmasından dolayı Erdoğan hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Erdoğan’ın sözlerine sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” ifadesini kullandı
02.06.2022
medyatrend .net
Sanatçı Nazal Öncel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında Gezi eylemcilerine yönelik, “Bezmialem Camii içinde bu teröristler bira şişeleriyle caminin içini pislemişti, bunlar böyle, bunlar çürük, sürtük!” Sözlerine tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’deki grup toplantısında Gezi eylemlerine katılanlar için “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pisletmişti. Bunlar çürük, bunlar sürtük” ifadelerini kullanmıştı.
Sanatçı Nazan Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim.” ifadesini kullandı.
02.06.2022
nehabers .com
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Gezi eylemcilerine ‘Sürtük’ diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi eylemcilerine “Bunlar çürük, bunlar sürtük” demesine tepkiler sürüyor.
Öncel, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” ifadelerini kullandı. Öncel, mesajına ‘sürtük’ etiketini de ekledi.
02.06.2022
kronos35 .news
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'sürtük' hakaretine tepki gösteren şarkıcı Nazan Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim" dedi.
Sanatçı Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Gezi eylemcilerine yönelik ‘sürtük’ hakaretine sosyal medyadan tepki gösterdi. Öncel, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısında Gezi eylemlerinin yıldönümü dolasıyla yaptığı konuşmada, “Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok” ifadesini kullanmıştı. Erdoğan’ın bu açıklamaların siyasi parti liderleri, sivil toplum kuruluşları, sanatçılar ve sosyal medya kullanıcıları tepki gösterdi. Bu ifadeleri kullanmasından dolayı Erdoğan hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu.
Erdoğan’ın sözlerine sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” ifadesini kullandı.
02.06.2022
gazetebakis .org
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi Parkı protestolarına ilişkin açıklamasında “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük” demiş ve büyük tepki toplamıştı.
Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında yaptığı bu açıklamaya usta sanatçı Nazan Öncel’den de yanıt geldi.
Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” dedi.
02.06.2022
magazinci .com
Sanatçı Nazal Öncel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında Gezi eylemcilerine yönelik, "Bezmialem Camii içinde bu teröristler bira şişeleriyle caminin içini pislemişti, bunlar böyle, bunlar çürük, sürtük!" Sözlerine tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’deki grup toplantısında Gezi eylemlerine katılanlar için “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pisletmişti. Bunlar çürük, bunlar sürtük” ifadelerini kullanmıştı.
Sanatçı Nazan Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim." ifadesini kullandı.
Öncel, mesajına ‘sürtük’ etiketini de ekledi.
02.06.2022
yenicaggazetesi .com.tr
Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ''sürtük'' hakaretine tepki gösteren Nazan Öncel: ''Fahişelik'' mertebesine ne zaman erişeceğiz bakalım
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tepki gösterdi.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim.
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine tepki göstermiş ve "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" demişti.
02.06.2022
magazinsortie .com
Sanatçı Nazal Öncel, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın partisinin grup toplantısında Gezi eylemcilerine yönelik, "Bezmialem Camii içinde bu teröristler bira şişeleriyle caminin içini pislemişti, bunlar böyle, bunlar çürük, sürtük!" Sözlerine tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM’deki grup toplantısında Gezi eylemlerine katılanlar için “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pisletmişti. Bunlar çürük, bunlar sürtük” ifadelerini kullanmıştı.
Sanatçı Nazan Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim." ifadesini kullandı.
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada "Sürtük" hastagi ile tepki gösterdi.
02.06.2022
evrensel .net
Nazan Öncel, Erdoğan'ın "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" diyerek tepki gösterdi.
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.”
Erdoğan geçtiğimiz günlerde yaptığı konuşmada Gezi eylemlerine ilişkin "Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusu yapıldı.
02.06.2022
sozcu .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Gezi eylemcilerine ‘Sürtük’ diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine “Bunlar çürük, bunlar sürtük” demesine tepkiler sürüyor.
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Erdoğan’a tepki gösterdi.
Öncel, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” ifadelerini kullandı. Öncel, mesajına ‘sürtük’ etiketini de ekledi.
02.06.2022
netbilge .com
Öncel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Sokak Kızı" olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük" ifadesini kullandı. Gündem oldu.
Nazan Öncel Türk sanatçı, söz yazarı ve besteci. "Sokak Kızı lakabıyla da anılan sanatçı, ilk 45'liği "Sana Kul Köle Olmuştum"u 1978 yılında yayınlamıştır. 1982 yılında LP formatında yayınladığı ilk albümü tutmayınca, TRT için demolar yapmayı bırakmış, sadece sahne çalışmalarıyla mesleğine devam etmiştir.
Nazan Öncel 6 Şubat 1956 yılında İzmir, Karşıyaka'da öğretmen bir anne ve memur bir babanın evliliklerinin ikinci yıl dönümlerinde dünyaya gelmiştir.
Sokak Kızı lakabıyla da tanınan Öncel, kameralarla ilk defa 1961 senesinde ilk ve tek sinema filmi olan "Acı Tesadüf"te çocuk yıldız olarak tanışmıştır.
Edebiyat damarını babası Muzaffer Bey'den alırken, notayı 6 yaşındayken annesi Raziye Hanım'dan öğrenmesiyle ortaokul yıllarında gitar çalıp, şarkı söylemiştir.
Ortaokul eğitimini sürdürürken mezun olduğu Zafer İlkokulu'nun sene sonu kutlamalarına katılması için okul müdüründen davet aldığında, kara önlüğü yerine annesinin özel olarak diktiği elbiseyi giyerek, solo mandolin çalmıştır.
İlk sahne tecrübelerini, 1969'da Kervanlar Okestrası'yla üç yıl süren beraberliğinde yaşarken, 1971'de 15 yaşında kurduğu Çılgınlar Grubuyla birlikte düğün salonlarında ve festivallerde şarkı söylemiştir.
1975'te İzmir Radyosu'nun düzenlediği bir şarkı yarışmasında "Annem" isimli bestesiyle katılarak birincilik elde etmiştir.
1978'te İstanbul'da ilk 45'lik kaydını gerçekleştirmiştir. Necdet Koyutürk Orkestrası eşliğinde söylediği "Sana Kul Köle Olmuştum" şarkısı radyo ve televizyonda ilgi toplamıştır. O günlerde pop müzikten piyanist şarkıcılar dönemine geçiş sırasında çıkardığı ilk long play'i olan "Yağmur Duası" 1982'de yayınlanmıştır.
02.06.2022
haber.sol.org.tr
Sanatçı Nazan Öncel, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik 'sürtük' hakaretine 'Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim' sözleriyle tepki gösterdi.
Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Öncel "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” dedi.
02.06.2022
cumhuriyet .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine sosyal medya hesabından tepki gösterdi..
Sanatçı Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret eden AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
02.06.2022
yonhaber .com
Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine “bunlar çürük, bunlar sürtük” sözleriyle hakaret edene Cumhurbaşkanı Erdoğan’a tepki gösterdi.
Öncel şu ifadeleri kullandı: “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük.”
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9’uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine tepki göstermiş ve “Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok” demişti.
02.06.2022
gazeteduvar .com.tr
Nazan Öncel, Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik "sürtük" hakaretine "Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim" sözleriyle tepki gösterdi.
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret edene Cumhurbaşkanı Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim.
02.06.2022
haber-burda .com
Sanatçı Nazan Öncel, Seyahat hareketçilerine “Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar bu türlü, bunlar çürük, bunlar sürtük” kelâmlarıyla hakaret eden AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a reaksiyon gösterdi.
Erdoğan, partisinin küme toplantısında yaptığı konuşmada, 9’uncu yıl dönümü anılan Seyahat hareketlerine ait “Tarihimize Seyahat olayları ismiyle bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar bu türlü, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, o denli bir şey yok” tabirlerini kullanmıştı. Erdoğan’ın reaksiyon çeken kelamlarına ait çok sayıda hata duyurusunda bulunuldu.
Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim
Nazan Öncel, toplumsal medya hesabından kelâm konusu açıklamaya ait bir paylaşım yaptı. Öncel, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne vakit erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” sözlerini kullandı.
02.06.2022
amp.artigercek .com
Sanatçı Nazan Öncel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Gezi eylemcilerine yönelik 'sürtük' hakaretine sosyal medyadan yaptığı paylaşımla tepki gösterdi.
Sanatçı Nazan Öncel, Gezi eylemlerine katılanlar için "Bu teröristler, eşkıyalar bira şişeleriyle caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük" ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi.
Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine ilişkin "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" ifadelerini kullanmıştı.
p>Erdoğan'ın tepki çeken sözlerine ilişkin çok sayıda suç duyurusunda bulunuldu.
Öncel: Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz, bekleyelim görelim
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından söz konusu açıklamaya ilişkin bir paylaşım yaptı. Öncel, "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim. #sürtük” ifadelerini kullandı.
02.06.2022
demokrathaber .org.tr
Nazan Öncel, Gezi eylemcilerine "bunlar çürük, bunlar sürtük" sözleriyle hakaret edene Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a tepki gösterdi.
Öncel şu ifadeleri kullandı: "Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim.
Erdoğan partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, 9'uncu yıl dönümü anılan Gezi eylemlerine tepki göstermiş ve "Tarihimize Gezi olayları adıyla bir ihanet, bir utanç, bir vandallık vesikası olarak geçen hadiselerin 9’uncu yılındayız. Düşünün Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii’nin içinde bu eşkıyalar, bu teröristler, bira şişeleriyle, bira kutularıyla adeta caminin içini pislemişti. Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük, bunlar için ulu mabed nedir, ne değildir, öyle bir şey yok" demişti.
02.06.2022
tele1 .com.tr
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi Direnişi’ne katılan vatandaşlara yönelik söylediği “Sürtük” sözüne tepki gösterdi. Nazan Öncel, “Fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında milyonların katıldığı Gezi Direnişi’ni hedef aldı. AKP’li Erdoğan, Gezi Direnişi sırasında polis şiddetinden kaçan insanların içki şişeleriyle Bezmialem Valide Sultan Camii’ne girdiğini iddia ederek, “Bunlar böyle, bunlar çürük, bunlar sürtük” dedi.
Sürtük olalı bir gün oluyor
Erdoğan’ın “sürtük” hakaretini tepkiler art arda gelmeye devam ediyor. Ünlü sanatçı Nazan Öncel, Twitter hesabından Erdoğan’a tepki gösterdi. Öncel, beşinci stüdyo albümü ”Sokak Kızı”na atıfta bulunarak, “Sokak Kızı olalı 50 sene, sürtük olalı bir gün oluyor, fahişelik mertebesine ne zaman erişiriz bekleyelim görelim” dedi.
28.05.2022
ulak.news
1973–1985 yılları arasında Salih Öncel ile evli olan ve bu evlilikten Serkan Öncel adında bir oğlu bulunan sanatçı Nazan Öncel, 2017 yılında peş peşe iki büyük acı yaşamıştı. 12 yıl evli kaldığı eski eşi Salih Öncel’i 2017 yılının Mayıs ayında kaybeden Nazan Öncel, bu acı olaydan 6 gün sonra da ikinci evliliğini yaptığı eşi Akşit Togay'ı kaybetmişti. Nazan Öncel eşini vefatının yıl dönümünde sosyal medyada yaptığı paylaşımla andı.
66 yaşındaki besteci ve söz yazarı Nazan Öncel, eşi Akşit Togay'ı vefatının yıl dönümünde sosyal medya hesabından yaptığı duygusal bir paylaşımla andı.
'Aşkım Baksana Bana', 'Erkekler de Yanar', 'Gitme Kal Bu Şehirde', 'Gidelim Buralardan', 'Geceler Kara Tren' gibi şarkılara imzasını atan Nazan Öncel, 2017 yılının Mayıs ayında kaybettiği eşi Akşit Togay'ı vefatının 5. yıl dönümünde unutmadı. Nazan Öncel kalp krizi sonucu hayatını kaybeden eşini vefatının 5. yıl dönümünde sosyal medya hesabından yaptığı duygusal bir paylaşımla andı.
Kalbimizdesin Akşit
''Böyle üstün olan insanı her daim sevgiyle saygıyla hatırlar, dört odalı kalbimizin baş köşesine koyarız. Gittiğin ilk günden beri her yere seni de götürüyoruz. Sensiz adım atmıyoruz; konserden, tatile kadar her yerde beraberiz. Dünyanın bütün dertlerine göğüs germeye çalışırken elimizi temiz tutmaya çalışıyor, birlikte ağlayıp, birlikte gülüyoruz. Kalbimizdesin Akşit.''
Yıllar önce Pınar Güvenel ile nikah masasına oturan Akşit Togay, boşandıktan sonra baldızı Nazan Öncel ile evlenmişti.
Akşit Togay, Öncel ile olan evliliğini yıllar sonra katıldığı televizyon programında anlatmıştı: "Eşimden boşandıktan tam on bir yıl sonra çocukları düşünerek ortak kazanımlarımızı birleştirmek istediğimiz için sadece kağıt üzerinde kalan bir nikâh söz konusu olmuş, o da orada kalmıştır. O günden sonra ben de, Nazan Öncel de birbirimizden bağımsız olarak hayatlarını yaşamış insanlarız. Kendisinin yıllardan beri menajerliğini yaptığım, işiyle ilgili her konuda söz sahibi olduğum için gerektiğinde yan yan geliyor ve hayatlarımızı böyle sürdürüyoruz."
28.05.2022
superhaber.tv
1973–1985 yılları arasında Salih Öncel ile evli olan ve bu evlilikten Serkan Öncel adında bir oğlu bulunan sanatçı Nazan Öncel, 2017 yılında peş peşe iki büyük acı yaşamıştı. 12 yıl evli kaldığı eski eşi Salih Öncel’i 2017 yılının Mayıs ayında kaybeden Nazan Öncel, bu acı olaydan 6 gün sonra da ikinci evliliğini yaptığı eşi Akşit Togay'ı kaybetmişti. Nazan Öncel eşini vefatının yıl dönümünde sosyal medyada yaptığı paylaşımla andı.
66 yaşındaki besteci ve söz yazarı Nazan Öncel, eşi Akşit Togay'ı vefatının yıl dönümünde sosyal medya hesabından yaptığı duygusal bir paylaşımla andı.
'Aşkım Baksana Bana', 'Erkekler de Yanar', 'Gitme Kal Bu Şehirde', 'Gidelim Buralardan', 'Geceler Kara Tren' gibi şarkılara imzasını atan Nazan Öncel, 2017 yılının Mayıs ayında kaybettiği eşi Akşit Togay'ı vefatının 5. yıl dönümünde unutmadı. Nazan Öncel kalp krizi sonucu hayatını kaybeden eşini vefatının 5. yıl dönümünde sosyal medya hesabından yaptığı duygusal bir paylaşımla andı.
Kalbimizdesin Akşit
''Böyle üstün olan insanı her daim sevgiyle saygıyla hatırlar, dört odalı kalbimizin baş köşesine koyarız. Gittiğin ilk günden beri her yere seni de götürüyoruz. Sensiz adım atmıyoruz; konserden, tatile kadar her yerde beraberiz. Dünyanın bütün dertlerine göğüs germeye çalışırken elimizi temiz tutmaya çalışıyor, birlikte ağlayıp, birlikte gülüyoruz. Kalbimizdesin Akşit.''
Yıllar önce Pınar Güvenel ile nikah masasına oturan Akşit Togay, boşandıktan sonra baldızı Nazan Öncel ile evlenmişti.
Akşit Togay, Öncel ile olan evliliğini yıllar sonra katıldığı televizyon programında anlatmıştı: "Eşimden boşandıktan tam on bir yıl sonra çocukları düşünerek ortak kazanımlarımızı birleştirmek istediğimiz için sadece kağıt üzerinde kalan bir nikâh söz konusu olmuş, o da orada kalmıştır. O günden sonra ben de, Nazan Öncel de birbirimizden bağımsız olarak hayatlarını yaşamış insanlarız. Kendisinin yıllardan beri menajerliğini yaptığım, işiyle ilgili her konuda söz sahibi olduğum için gerektiğinde yan yan geliyor ve hayatlarımızı böyle sürdürüyoruz."
20.03.2022
t24 .com.tr
Aşkın da politikanın da örselemediği daha insani bir yaşam için elinden ne geldiyse yaptı, yapıyor Nazan Öncel.
Kalem tehlikelidir, gitar da… İkisiyle de can evinden vurabilir, yıkıp devirebilirsin hedefini. Üstelik kana anında karışıp duyguları hızla harekete geçirebilmek gibi bir avantaja sahip olmasıyla kimi zaman kalemden daha güçlü bir devrim aparatıdır gitar. Hele telleri kalbe, vicdana bağlanabiliyorsa, perdelerin üzerine içeriden bir tel daha çekilebiliyorsa, yedi notayla yedi düvele meydan okunur onunla. Bir enstrümandan çok boynuna mitralyöz gibi astığı gitarıyla Nazan Öncel'in müzikal tavrı, böylesi bir mücadele alanının sınırlarını çizdi. Onun elindeki gitarla bireyin özgürlüklerine ve insanca yaşamasına kast etmiş kişi ve kurumlara nişan alan şarkılarına kulak kesildik. Protest, kışkırtan, toplumun sorgulanmamış değerlerine çomak sokan kendi yazdığı şarkı sözleri ve yaptığı bestelerle, sarsılmaya hazır olarak dinledik her yeni albümünü. Oysa melodisiyle pamuk gibi sarıp sarmalayan, bahar dalı, aşk böcüğü çok başarılı eserleri var ama sanki o, daha çok dinler kitleyi sarsmaya kalkıştığı şarkılarıyla Nazan Öncel… Bu konudaki haklılığıma da 1982 tarihli ilk albümüne "Zalimin Zulmü Varsa"yı alıp söylemesini pekâlâ dayanak yapabilme imkânım var. "Damarımda Kanımsın"la, "Kaderimde Hep Güzeli Aradım"la artık yerleşmiş tarzından çok farklı bir Nazan Öncel duymak isteyenler bu ilk albümünü bir dinleyebilirler.
O; emperyalist, istilacı bir saldırganlığa büründüğü durumlarda aşkı bile hizaya gelmeye çağıracak kadar haktan, hukuktan, insandan, vicdandan yana oldu. Hassas bir kalple hayata meydan okuyan bir 'deli' kızın itirazları gibi işittik şarkılarını. Lafını esirgemeyen, sözünü sakınmayan şarkılarını 90'larda ilk duymaya başladığımızda, görücüye tuzlu kahve getiren kızın, bir tutam tuzla topluma vermek istediği asıl mesaj kahvenin telveleri arasında eriyip giderken, o aşktan yana cephe aldı, tuzu işaret etti. Neydi peki göstermek, ifşa etmek istediği? İlk albümünde "Bir sen, bir ben, bir aşk olsa, nokta nokta" diye kapattığı cümlenin sonunu sonraki yıllarda iyice açacaktı. 'Nokta nokta' diyerek ima ettiklerini ilerleyen albümlerinde açıkça söylemekten hiç çekinmeyecek, işi "Sokarım Politikana" demeye kadar vardıracaktı.
Şarkıları, müzikal üslubu ve hayattaki duruşuyla tarzını adlandırmada, bir yere koymada zorluk yaşayan ülkesi için 1996 tarihli "Sokak Kızı" albümüyle kendi adını da kendi koydu. Sokaklara inmiş vicdanların sesi olabilmeyi gözetti. İlhamını sokaktan alan her eser, her sokağın meydanını buluşu gibi ardına toplanmak isteyenleri takıp çıkarır meydana. İşte 'Sokak Kızı' Nazan, sokağa çağırdı vicdanımızı. İster aşktan, ister toplumun yozlaşmış adetlerinden, isterse yönetenlerin nobranlığından, nereden kaynaklanırsa kaynaklansın itirazını insani olmayan ne varsa ona yaptı, gitarının namlusunu korkusuzca çevirdi zalimleşen, canavarlaşan hayata. Gitarıyla, şarkılarıyla cepheye atmaktan korkmadı kendini. Aşk da, politika da kendi doğasını aşıp hegemonyaya dönüştüğünde, o kabarıp genişleyen, öfkelenen kalbinden etrafa açılmış ateşler gibi ulaştı şarkıları kulaklarımıza. Kalbin inceldiği, zayıfladığı ama inceldikçe de güçlendiği zamanlardan sözler, besteler çıkarıp getirdi. Bana bir gitar verin, hem sarayım hem sarsayım sizi diyen şarkılar dinledik ondan. "Âşıklar Parkı"yla sallanıp sarmalanırken, "Demirden Leblebi"yle irkildik, sarsıldık. "Göç"le kıyıların, kuytuların, tenha yerlerin iyi dinlendiğinde çığlık çığlığa yükselen sarsıcı seslerini duyurdu, "Aşk Beklemez"le bir an evvel gelsin diye sevdiceğine börekler açtı, bunca emeğe nankörlük edip gidenlerin ardından "7'n Bitirdin"le anlattı geride kalanı. Aşkın da politikanın da örselemediği daha insani bir yaşam için elinden ne geldiyse yaptı, yapıyor Nazan Öncel.
Korkunun kol gezer olduğu günümüzde onun gibi lafını sözünü ve de bestesini esirgemeyen gözü pek kadınlara çok ihtiyacımız var.
Ömer Sercan
08.12.2022
cumhuriyet .com.tr
Bir şarkı yazarı, bir kadın, bir duruş, bir rock tavrı, sahici bir bilge ve içten bir âşık Nazan Öncel. 6 Şubat doğum günüydü ve yeni yaşını önce seyircinin “İyi ki doğdun” tezahüratlarıyla, sonra sahneye getirilen bir pasta ve şarkılarla kutladı. Moda Kayıkhane’de onu hemen her konserinde takip eden kalabalık bir hayran dinleyici grubu, yine seyirciler arasındaydı. Öncel’in yazdığı aşk şarkılarındaki incelik ve bilgelik, yıllandıkça daha derinden hissediliyor.
5 Şubat Cumartesi gecesi, Moda Kayıkhane’deki Nazan Öncel konseri bu kez doğum günü arifesine denk geliyordu. Seyircilerden anlaşıldı ki arkadaşlarla bunu bilerek oraya giden sırf biz değildik. Nitekim ilk fırsatta, daha ilk konuşmasını yaparken “İyi ki doğdun Nazan” çığlıklarıyla tam anlamıyla bir yurttan sesler korosuyduk. Ne de olsa 30 yıllık bir bağımız, 30 yıllık bir arkadaşlığımız var o güzel şarkılarla. Konser alanında adeta tüm seyircilerle, hatırası olan tüm güzel şarkılarla buluşmaya gelmiş gibiydik. Nazan Öncel’in “Hadi o zaman” şarkısında da dediği gibi dinleyicileri olarak tüm Türkiye, “Bir sürü güzel anımız var bizim”. Hem onları da alıp gidelim derse gideriz de tereddütsüz.
Aşk ve isyan
Uzun zamandır konserlerini, 2008 yılının “Hatırına Sustum” albümünden “Seni bugün görmem lazım” şarkısı ile açıyor Nazan, nitekim yine öyle yaptı. Sahnedeki keman da sanki şarkının hüznüyle ağlıyordu. Her konserinde daha ilk şarkıyla izleyici Nazan’a kalbini teslim ediyor. Konserde, yıllardır şarkılarını emanet ettiği yol arkadaşı, aranjörü Hamit Ündaş klavyede başta olmak üzere, kemandan gitara, davuldan elektro gitara tüm müzisyenler de şarkılarla izleyici kadar coşuyordu. Öte yandan yıllar içinde gözlemlediğim önemli bir fark, pandemi sürecinden sonraki ilk konserlerinden itibaren “Erkekler de yanar” şarkısında gittikçe daha güçlü ortaya çıkıyor. Eskiden konserlerinde, şarkının nakaratını, kadın ve erkek izleyicilere ayrı söyletirken erkekler, “Bizi yatak paklar” diye bağırırken kadınlar, “Bizi nikâh paklar” diyerek bağırırdı. Artık izleyici de bilge, meseleyi çözmüş, şu an herkesi yatak paklıyor. Hem niye sırf erkeklerin kabul edilebilir arzusu olsun ki yatak? Kadın erkek meselesi bu noktada ortaya eğlenceli bir şekilde çıkarken Nazan Öncel, bu kez seyirciden bir dakika ciddiyetle dikkatlerini rica etti. “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” için yayımladığı “İmdat” adlı şarkısının klibi arkada ekranda dönerken eminim ki izlediğiniz klibinde Demet Evgar, Gaye Su Akyol, Nükhet Duru gibi isimler de yer alıyordu. Kadın cinayetlerini hatırlatan protest şarkısında Nazan Öncel, halkın meselelerini konuşan ve cesur bir tavırla kafa tutan sanatçı duruşuyla büyük alkış alıyordu. Velhasıl, Nazan Öncel, sokak kızı, kent ozanı karakteriyle hem şarkılarla aşk yaşattı hem de isyan. Geceden cebimize ve kalbimize koyduğumuz yol aldıran mesajı da çok netti. Büyük şarkısı “Gitme kal bu şehirde” diye bu kez ağlayan sevdalı olarak değil, sahnede o anda yazdığı sözlerle “Gelme kal o şehirde” diyerek yol alan sevdalıydık birlikte. Nazan demiş bir kere, tuz gibi sevmiyorsa hani, gelmesin kalsın. Severse gelsin, temelli kalsın.
26.11.2021
haber.com
İş insanı Akşit Togay’dan kalan Kemerburgaz’daki villa için davalık olan sanatçı Nazan Öncel ile üvey oğlu Berdan Togay barıştı.
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 4 yıl önce evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden babası Akşit Togay’ın eşi Nazan Öncel’e mirastan düşen payını alabilmek için dava açmıştı. Togay, Öncel’e ayrıca Kemerburgaz’da oturduğu villa için ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası da açtı.
Davayı kısmen kabul eden mahkeme, bilirkişi tarafından yapılan tespit sonucu Öncel’in oturduğu villanın 6 günlük ecrimisil tutarı olan 413 liranın Togay’a ödenmesine karar verdi.
Davadan vazgeçtiler
Berdan Togay bu gelişmenin ardından ikinci kez mahkemeye başvurarak 22 aylık ecrimisil bedelinin tahsili 60 bin liralık dava açtı.
Nazan Öncel de ‘ortaklığın giderilmesi’ davası başlattı. İki dava devam ederken, Nazan Öncel’in avukatı Sadettin Dayıoğlu’ndan açıklama geldi: “Nazan Hanım ile üvey oğlu Berdan Togay, karşılıklı olarak birbirlerine açtığı davalardan vazgeçmiştir. Her iki taraf da sulh olmuştur.”
26.11.2021
kamupersonel .org
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 4 yıl önce evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden babası Akşit Togay’ın eşi Nazan Öncel’e mirastan düşen payını alabilmek için dava açmıştı. Togay, Öncel’e ayrıca Kemerburgaz’da oturduğu villa için ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası da açtı.
Davayı kısmen kabul eden mahkeme, bilirkişi tarafından yapılan tespit sonucu Öncel’in oturduğu villanın altı günlük ecrimisil tutarı olan 413 TL’nin Togay’a ödenmesine karar verdi.
Hürriyet gazetesinden Özge Eğrikar’ın haberine göre; Berdan Togay, bu gelişmenin ardından ikinci kez mahkemeye başvurarak 22 aylık ecrimisil bedelinin tahsili 60 bin TL’lik dava açtı. Nazan Öncel de ‘ortaklığın giderilmesi’ davası başlattı.
İki dava devam ederken, Nazan Öncel’in avukatı Sadettin Dayıoğlu’ndan açıklama geldi: Nazan Hanım ile üvey oğlu Berdan Togay, karşılıklı olarak birbirlerine açtığı davalardan vazgeçmiştir. Her iki taraf da sulh olmuştur.
26.11.2021
e-haber .org
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 4 yıl önce evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden babası Akşit Togay’ın eşi Nazan Öncel’e mirastan düşen payını alabilmek için dava açmıştı. Togay, Öncel’e ayrıca Kemerburgaz’da oturduğu villa için ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası da açtı.
Davayı kısmen kabul eden mahkeme, bilirkişi tarafından yapılan tespit sonucu Öncel’in oturduğu villanın altı günlük ecrimisil tutarı olan 413 TL’nin Togay’a ödenmesine karar verdi.
Hürriyet gazetesinden Özge Eğrikar’ın haberine göre; Berdan Togay, bu gelişmenin ardından ikinci kez mahkemeye başvurarak 22 aylık ecrimisil bedelinin tahsili 60 bin TL’lik dava açtı. Nazan Öncel de ‘ortaklığın giderilmesi’ davası başlattı.
İki dava devam ederken, Nazan Öncel’in avukatı Sadettin Dayıoğlu’ndan açıklama geldi: Nazan Hanım ile üvey oğlu Berdan Togay, karşılıklı olarak birbirlerine açtığı davalardan vazgeçmiştir. Her iki taraf da sulh olmuştur.
26.11.2021
hurriyet .com.tr
İş insanı Akşit Togay’dan kalan Kemerburgaz’daki villa için davalık olan sanatçı Nazan Öncel ile üvey oğlu Berdan Togay barıştı.
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 4 yıl önce evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybeden babası Akşit Togay’ın eşi Nazan Öncel’e mirastan düşen payını alabilmek için dava açmıştı. Togay, Öncel’e ayrıca Kemerburgaz’da oturduğu villa için ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası da açtı.
Davayı kısmen kabul eden mahkeme, bilirkişi tarafından yapılan tespit sonucu Öncel’in oturduğu villanın 6 günlük ecrimisil tutarı olan 413 liranın Togay’a ödenmesine karar verdi.
Davadan vazgeçtiler
Berdan Togay bu gelişmenin ardından ikinci kez mahkemeye başvurarak 22 aylık ecrimisil bedelinin tahsili 60 bin liralık dava açtı.
Nazan Öncel de ‘ortaklığın giderilmesi’ davası başlattı. İki dava devam ederken, Nazan Öncel’in avukatı Sadettin Dayıoğlu’ndan açıklama geldi: “Nazan Hanım ile üvey oğlu Berdan Togay, karşılıklı olarak birbirlerine açtığı davalardan vazgeçmiştir. Her iki taraf da sulh olmuştur.”
15.11.2021
ntv .com.tr
18 yaşında trafik kazası geçirip tekerlekli sandalyeye mahkum olan ve R.E.M.'in solisti tarafından keşfedilen melankolik müzisyen Vic Chesnutt intihar etti.
Vic Chesnutt’ın yakın arkadaşlarından Kristin Hersh’e göre Chesnutt, bir intihar girişimi sonucu hayatını kaybetti.
45 yaşındaki müzisyenin arkasında bir veda notu bıraktığı da belirtiliyor. R.E.M.'in keşfettiği, Bob Dylan'ın 'has adamım' dediği, Madonna, Garbage gibi isimlerin destek verdiği Chesnutt, geçirdiği bir tarfik kazası yüzünden 18 yaşından beri tekerlekli sandalye ile yaşıyordu.
Bir süredir hastane masrafları yüzünden sıkıntılı günler geçirdiği bilinen ünlü müzisyen, Nazan Öncel'in 'Hatırına Sustum' albümünde yer alan 'Seni Bugün Görmem Lazım' şarkısına eşlik etmişti.
24.10.2021
242online .com
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalini geçtiğimiz akşam Türk pop müziğinin kült ismi Nazan Öncel yaptı.
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır” diye konuştu.
‘Seni Bugün Görmem Lazım’ şarkısıyla konseri başlatan Öncel, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’, ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
“İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye uçuk kaçık dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu.” diye konuşan Nazan Öncel, eski ve yeni şarkılarını art arda söyledi.
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum.” diyerek seyircileri güldürdü.
2 saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
22.10.2021
Poll Production organizasyonu Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalini önceki akşam Türk Pop Müziği'nin kült ismi Nazan Öncel yaptı. Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Nazan Öncel, "Çok duygulandım. İyi ki geldiniz. İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorumdiye uçuk kaçık dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu" diye konuştu
22.10.2021
Nazan Öncel, uzun bir aradan sonra Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalinde sevenleriyle buluştu. Sahneye ilk kez 13 yaşındayken çıktığını söyleyen Öncel, "Tanınan biri olsaydım 'Küçük Nazan' diyeceklerdi. Ama iyi ki 'Sokak Kızı' olmuşum" dedi.
22.10.2021
Milliyet Cadde
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalini önceki akşam Türk pop müziğinin kült ismi Nazan Öncel yaptı.
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
22.10.2021
mobil.halkingazetesi .net
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Nazan Öncel, "Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır" dedi. Öncel, ‘Seni Bugün Görmem Lazım’, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’ ve ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi. “İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye 'uçuk kaçık' dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu” şeklinde konuşan Nazan Öncel, eski ve yeni şarkılarını art arda söyledi.
"Kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum"
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum” ifadelerini kullandı. İki saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
22.10.2021
evosangles .com
Türk pop müziğinin en başarılı ismi Nazan Öncel, dün akşam İstanbul'da konser verdi. Kendisini dinlemeye gelen seyircisiyle sohbet eden Öncel, 13 yaşında sahneye çıktığını söyledi. İşte Öncel'in açıklamalarından ara başlıklar... Çok küçükken şarkıcılık yapmaya başladığını söyleyen Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim. İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye uçuk kaçık dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu.” diye konuştu.
22.10.2021
haberortakoy .com
Türk pop müziğinin en başarılı ismi Nazan Öncel, dün akşam İstanbul’da konser verdi. Kendisini dinlemeye gelen seyircisiyle sohbet eden Öncel, 13 yaşında sahneye çıktığını söyledi.
İşte Öncel’in açıklamalarından ara başlıklar...
Küçük Nazan
Çok küçükken şarkıcılık yapmaya başladığını söyleyen Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim.
"İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyordum diye uçuk kaçık dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu." diye konuştu.
21.10.2021
hepsiblog .com
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır” diye konuştu. ‘Seni Bugün Görmem Lazım’ şarkısıyla konseri başlatan Öncel, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’, ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel, “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de sokak kızı olabilmişim” dedikten sonra ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
“İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye ‘uçuk kaçık’ dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu.” ifadelerini kullanan Öncel, eski ve yeni şarkılarını ard arda söyledi.
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum.” diyerek seyircileri güldürdü.
2 saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
21.10.2021
ulusal24 .com
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Usta sanatçı Nazan Öncel, geçtiğimiz akşam müzikseverlerle, Kuruçeşme Açıkhava Sahnesi’nde buluştu. Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır.” dedi.
‘Seni Bugün Görmem Lazım’ şarkısıyla konseri başlatan 65 yaşındaki sanatçı, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’, ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel, “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de sokak kızı olabilmişim” dedikten sonra ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
“İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye ‘uçuk kaçık’ dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu.” ifadelerini kullanan Öncel, eski ve yeni şarkılarını ard arda söyledi.
21.10.2021
hurriyet .com.tr
Nazan Öncel: 13 yaşında sahneye çıktığımda tanınsaydım...
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalini önceki akşam Türk pop müziğinin kült ismi Nazan Öncel yaptı.
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır” diye konuştu. ‘Seni Bugün Görmem Lazım’ şarkısıyla konseri başlatan Öncel, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’, ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
“İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye ‘uçuk kaçık’ dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu” şeklinde konuşan Nazan Öncel, eski ve yeni şarkılarını art arda söyledi.
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum” ifadelerini kullandı.
İki saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
21.10.2021
kayserimhaber .com
Nazan Öncel: 13 yaşında sahneye çıktığımda tanınsaydım...
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır” diye konuştu. ‘Seni Bugün Görmem Lazım’ şarkısıyla konseri başlatan Öncel, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’, ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi. “İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye ‘uçuk kaçık’ dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu” şeklinde konuşan Nazan Öncel, eski ve yeni şarkılarını art arda söyledi.
"Kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum"
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum” ifadelerini kullandı. İki saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
21.10.2021
magazinkolik .com
Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalini Türk pop müziğinin kült ismi Nazan Öncel yaptı.
Kuruçeşme'de Nazan Öncel finali
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalini Türk pop müziğinin kült ismi Nazan Öncel yaptı.
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır” diye konuştu. ‘Seni Bugün Görmem Lazım’ şarkısıyla konseri başlatan Öncel, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’, ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
“İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye ‘uçuk kaçık’ dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu” şeklinde konuşan Nazan Öncel, eski ve yeni şarkılarını art arda söyledi.
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum” ifadelerini kullandı.
İki saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
21.10.2021
gazetemag .com
Poll Production organizasyonu ve Demirören Medya Grubu sponsorluğunda gerçekleşen Paraf Kuruçeşme Açıkhava Konserleri serisinin finalini önceki akşam Türk pop müziğinin kült ismi Nazan Öncel yaptı.
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır” diye konuştu. ‘Seni Bugün Görmem Lazım’ şarkısıyla konseri başlatan Öncel, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’, ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
“İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye ‘uçuk kaçık’ dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu” şeklinde konuşan Nazan Öncel, eski ve yeni şarkılarını art arda söyledi.
"Kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum"
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum” ifadelerini kullandı.
İki saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
21.10.2021
ulusalpress .com
Konsere alkışlar eşliğinde başlayan Nazan Öncel, “Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır” dedi.
Öncel, ‘Seni Bugün Görmem Lazım’, ‘Bir Hadise Var’, ‘Erkekler de Yanar’ ve ‘Bu Havada Gidilmez’ gibi sevilen parçalarını sevenleriyle birlikte söyledi.
"İyi ki sokak kızı olmuşum"
Konser esnasında seyirci ile sohbet eden Nazan Öncel “1969’da sahneye çıktığımda 13 yaşındaydım. Tanınan biri olsaydım ‘Küçük Nazan’ diyeceklerdi. Neyse ki direkten dönmüşüm de ‘sokak kızı’ olabilmişim” diyerek ‘Sokak Kızı’ şarkısını seslendirdi.
“İlk albümümü çıkardığımda kotla bot giyiyorum diye ‘uçuk kaçık’ dediler ama bu şarkıların tarih yazacağından haberleri yoktu” şeklinde konuşan Nazan Öncel, eski ve yeni şarkılarını art arda söyledi.
"Kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum"
“Eski ve yeni eşimi beş gün arayla kaybedince evde kaldığımı düşünüyordum. 85 milyonluk bir ülkede bir alıcı çıkınca hemen yüzüğü takayım dedim. Şaka bir yana 1946 yılına ait imzası olan kayınvalidemin 76 yıllık yüzüğünü takıyorum” ifadelerini kullandı.
İki saat boyunca sahnede kalan Öncel, söylediği şarkılarla müzikseverlere muhteşem bir gece yaşattı. Konserin sonunda kadın cinayetlerini konu alan ‘İmdat’ şarkısını seslendirdiğinde ise dakikalarca ayakta alkışlandı.
15.09.2021
Evrensel.net
Hrant Dink Ödülleri düzenlenen online törenle sahiplerini buldu. Maria Ressa ve Canan Arın'ın ödüllere layık görüldüğü törene; Pervin Chakar, Ezhel, Nazan Öncel gibi müziyenler eserleri ile katıldı.
On üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Hrant Dink Ödülleri töreni, Kovid-19 pandemisi nedeniyle çevrimiçi düzenleniyor. Saat 20.00'de başlayan törenin açılış konuşmasını Hrant Dink'in eşi Rakel Dink yaptı. Bu yılki ödüllere Filipinler'de basın özgürlüğü mücadelesi veren Gazeteci Maria Ressa ile kadın hakları cinsiyet eşitliği savunucusu Canan Arın layık görüldü.
Ödül sahiplerinin konuşmalarının yanı sıra ödül töreninde çok sayıda sanatçı müzik performansları ile yer aldı. Törende, Pervin Chakar, Ezhel, Vahagn Hayrapetyan, Gohar Hovhannisyan, Kamarama, Nazan Öncel, Ayta Sözeri, Ertan Tekin, Arto Tunçboyacıyan, Tmbata Kharberd Özel Gereksinimli Çocuklar Evi Etnik Müzik Grubu Tsakhruk, Yerevan Saxophone Quartet, Wood Winds Project yer aldı.
Ezhel'in geceye özel yaptığı Mayrig isimli şarkısı ilk kez törende yayımlandı.
Nazan Öncel'in kadına yönelik şiddeti eleştirdiği ve kadın mücadelesini konu aldığı şarkıları ise Iraz Akçam, Ayça Bildik, Banu Fotocan, Songül Öden, Gülçin Kültür Şahin, Zeynep Şengöz, Nesrin Uçarlar'ın özel anlatımlarıyla hayat buldu.
Pervin Chakar, Ertan Tekin, Ayta Sözeri bu geceye özgün müzik performanslarını icra etti. Arto Tunçboyacıyan #YakınKomşuErmenistan'dan her yaştan müzisyenlerle bir müzik şölenine imza attı.
Törenin sunuculuğunu Defne Kayalar (Türkçe) ve Esra Dermancıoğlu (İngilizce) üstlendi. Mahir Günşiray'ın da sesiyle destek verdiği ödül töreni, bu sene de 23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı’ndan sunuldu.
Bu yılki jüri üyeleri şu isimlerden oluştu: Emin Alper, Rakel Dink, Tanıl Bora, Mozn Hassan, Şafak Pavey, Osman Kavala, Füsun Üstel, Robert Guediguian, Moly Melching, Viviana Krsticevic.
13.09.2021
Nazan Öncel, Maximum Uniq Açıkhava'da sahne aldı. Öncel, kadına şiddete dikkat çekmek için hazırladığı 'İmdat' şarkısını gözyaşlarıyla ilk kez canlı olarak seslendirdi. Pandemi döneminde hazırladığı yeni albümünde yer alan şarkı, izleyiciler tarafından ayakta alkışlandı. Seyircilerle beraber hep bir ağızdan şarkılarını seslendiren usta sanatçı, "Ömrümü adadım bu şarkıları yazmak için. Gece uykularımda bile yazdım. Hepsi sizler için" dedi.
13.09.2021
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel, geçtiğimiz akşam Maximum Uniq Açıkhava'da sahne aldı. Konsere Gülşah Saraçoğlu imzalı elbisesiyle, alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, "Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır, bu akşam hep birlikte şifalanacağız" diye konuştu.
13.09.2021
Pop müziğinin ünlü ismi Nazan Öncel, önceki akşam Maximum Uniq Açıkhava'da sahne aldı. Konsere Gülşah Saraçoğlu imzalı elbisesiyle, alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, "Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır, bu akşam hep birlikte şifalanacağız" dedi. Gecede Öncel, kadına şiddete dikkat çekmek için hazırladığı 'İmdat' şarkısını gözyaşlarıyla ilk kez canlı olarak seslendirdi.
13.09.2021
Nazan Öncel, Maximum Uniq Açıkhava'da sahne aldı. Sanatçı, kadına şiddete dikkat çekmek için hazırladığı 'İmdat' eserini ağlayarak seslendirdi. Fenomen parçalarını da söyleyen Öncel, "Bunları yazmak için ömrümü adadım. Gece uykularımda bile kaleme aldım. Hepsi sizler için" dedi.
13.09.2021
Türk pop müziğinin ünlü ismi Nazan Öncel, önceki akşam Maximum Uniq Açıkhava'da sahne aldı. Konsere Gülşah Saraçoğlu imzalı elbisesiyle, alkışlar eşliğinde başlayan Öncel, "Çok duygulandım. İyi ki geldiniz, tekrar buluştuğumuz için çok mutluyum. Şarkılar şifacıdır, bu akşam hep birlikte şifalanacağız" diyerek hayranlarını selamladı.
13.09.2021
Türk pop müziğinin yaşayan efsanelerinden Nazan Öncel, uzun bir aradan sonra Maximum Uniq Açıkhava'da hayranlarıyla buluştu. Ünlü sanatçı konserine kadına şiddete tepki olarak yaptığı "İmdat" şarkısını gözyaşları içinde okuyarak başladı. İzleyenlere unutulmaz bir gece yaşatan Öncel, "ömrümü adadım bu şarkıları yazmak için. Gece uykularımda bile yazdım. Hepsi sizler için" dedi.
05.09.2021
muhalif .com.tr
Türkiye'nin en önemli tiyatro sanatçılarından Ferhan Şensoy yaşamını yitirdi.
Türkiye, ustasına ağlarken, sanatçı Nazan Öncel Şensoy ile ilgili dikkat çeken bir paylaşımda bulundu.
Öncel, Şensoy'un mezarı başından bir video paylaşırken, Şensoy için bir metin yazdı. Öncel ayrıca, Şensoy'un vasiyetini de yerine getirerek, mezarına gizlice çiçek de çizdi.
Öncel, paylaştığı videoya şu notu düştü:
"Artık gittin diye bugün dünden daha az üzülmüyorum, hep üzgün olacağım. Nerede olduğun önemli değil, öyle de böyle de var olmaya devam be usta. Kalbimizdesin. Yazan Nazan Öncel, seslendiren Yağız Yılmaz. #FerhanŞensoy🙏👑👑👑❤️ #DeryaŞensoy ❤️#MüjganFerhanŞensoy ❤️ #DeryaBaykal ❤️"
Videoda şu duygu dolu ifadelere yer verildi:
"Şimdi koşa koşa Ferhangi Şeyler’e gitmek, onunla birlikte gülmek, onunla birlikte düşünmek, avuçlarım acıyıncaya kadar alkışlamak isterdim. Sanki günler geçmezmiş, zamanda asılıp kalmak mümkünmüş gibi… Orada bir yerde olduğunu bilmek güzeldi, varlığın yeterdi. İçimde kara bir delik açılmış da paldır küldür yuvarlanmış gibiyi; üzüntüsü derin, emaneti büyüktür. Bir gün gökyüzünde neşeli bir meyhanede buluşacağız ama o güne kadar bize düşen mezarcıdan çok gizli bir çiçek çizmektir mezar taşına..."
Vasiyeti
Ferhan Şensoy'un vasiyetinde mezar taşına gizlice çiçek çizimi vardı.
Şensoy'un vasiyetinden:
"hatay çay bahçesi kışlık bölümü
öyle gün ki kimse düşünmez ölümü
(...)
vasiyettir ağbiler
mezarcıdan çok gizli
çiçek çizin benim mezar taşıma"
05.09.2021
odatv4 .com
Türkiye'nin en önemli tiyatro sanatçılarından Ferhan Şensoy yaşamını yitirdi.
Türkiye, ustasına ağlarken, sanatçı Nazan Öncel Şensoy ile ilgili dikkat çeken bir paylaşımda bulundu.
Öncel, Şensoy'un mezarı başından bir video paylaşırken, Şensoy için bir metin yazdı. Öncel ayrıca, Şensoy'un vasiyetini de yerine getirerek, mezarına gizlice çiçek de çizdi.
Öncel, paylaştığı videoya şu notu düştü:
"Artık gittin diye bugün dünden daha az üzülmüyorum, hep üzgün olacağım. Nerede olduğun önemli değil, öyle de böyle de var olmaya devam be usta. Kalbimizdesin. Yazan Nazan Öncel, seslendiren Yağız Yılmaz. #FerhanŞensoy🙏👑👑👑❤️ #DeryaŞensoy ❤️#MüjganFerhanŞensoy ❤️ #DeryaBaykal ❤️"
Videoda şu duygu dolu ifadelere yer verildi:
"Şimdi koşa koşa Ferhangi Şeyler’e gitmek, onunla birlikte gülmek, onunla birlikte düşünmek, avuçlarım acıyıncaya kadar alkışlamak isterdim. Sanki günler geçmezmiş, zamanda asılıp kalmak mümkünmüş gibi… Orada bir yerde olduğunu bilmek güzeldi, varlığın yeterdi. İçimde kara bir delik açılmış da paldır küldür yuvarlanmış gibiyi; üzüntüsü derin, emaneti büyüktür. Bir gün gökyüzünde neşeli bir meyhanede buluşacağız ama o güne kadar bize düşen mezarcıdan çok gizli bir çiçek çizmektir mezar taşına..."
Vasiyeti
Ferhan Şensoy'un vasiyetinde mezar taşına gizlice çiçek çizimi vardı.
Şensoy'un vasiyetinden:
"hatay çay bahçesi kışlık bölümü
öyle gün ki kimse düşünmez ölümü
(...)
vasiyettir ağbiler
mezarcıdan çok gizli
çiçek çizin benim mezar taşıma"
16.07.2021
haberglobal .com.tr
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, Kurban Bayramı hazırlıkları için kolları sıvadı. Öncel, kardeşine elbise dikerken çekilen anlarını "Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem" notuyla paylaştı.
65 yaşındaki sanatçı Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken Öncel, o anlarda çekilen videosunu Instagram hesabından takipçileriyle paylaştı.
Nazan Öncel, dikiş diktiği videoya, "Bayram hazırlıkları... 53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." notunu düştü. Takipçileri, ünlü sanatçının gönderisini beğeni ve yorum yağmuruna tuttu.
Sağlığım yerinde
Geçtiğimiz sene sanatçı Nazan Öncel'in koronavirüs testinin pozitif çıktığı yönünde iddialar ortaya atılmıştı. 65 yaşındaki şarkıcı, Instagram'dan "Yoğun bakımda" söylentilerini yalanlamıştı.
Öncel, konuyla ilgili, "Haberler asılsız olup, şahsımı ve sevenlerimi derinden üzmüştür. Çok şükür, sağlığım yerinde ve her duyarlı vatandaş gibi evimde kalarak önce kendime, sonra başkalarına karşı sorumluluğumu yerine getirmekteyim. Herkese sağlıklı ve tedbirli günler dilerim." ifadelerini kullanmıştı.
15.07.2021
e-haber .org
Daha önce verdiği bir röportajda dokuz yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı o anlarda çekilen videosunu Instagram’da da paylaştı.
Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü:
“53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. ‘Yarınsız Yarın’ı da burada yazmıştım.”
15.07.2021
netyorum .net
Nazan Öncel bayram hazırlıklarına başladı. Sanatçı dikiş makinesi önünde çekilen videosunu sosyal medya hesabında “Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem” notuyla paylaştı.
Nazan Öncel bayram için kardeşine elbise dikiyor. Daha önce verdiği bir röportajda dokuz yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı, o anlarda çekilen videosunu Instagram'da da paylaştı.
Ders de çalıştım şarkı da yazdım
Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü:
"53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da burada yazmıştım.”
15.07.2021
sozcu .com.tr
Nazan Öncel bayram hazırlıklarına başladı. Sanatçı dikiş makinesi önünde çekilen videosunu sosyal medya hesabından "Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem" notuyla paylaştı.
Nazan Öncel bayram için kardeşine elbise dikiyor. Daha önce verdiği bir röportajda dokuz yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı, o anlarda çekilen videosunu Instagram'da da paylaştı.
Ders de çalıştım şarkı da yazdım
Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü:
"53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da burada yazmıştım.”
15.07.2021
aksam .com.tr
Başarılı şarkıları ile herkesi kendine hayran bırakan Nazan Öncel, dikiş makinası önünde çekildiği videosunu paylaşarak bayram hazırlığına başladığını duyurdu. Ünlü sanatçı Nazan Öncel, paylaşımına 'Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem' notunu düştü.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, dikiş makinası başında çekildiği kareyi takipçileri ile paylaştı.
9 yaşından beri dikiş diktiğini verdiği bir röportajda açıklayan Öncel, kardeşine bayramlık elbise dikti.
Dikiş yaptığı videoyu takipçilerinin beğenisine sunan Öncel, şu notu düştü: "53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da burada yazmıştım."
15.07.2021
kamupersonel .org
Daha önce verdiği bir röportajda dokuz yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı o anlarda çekilen videosunu Instagram’da da paylaştı.
Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü:
“53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. ‘Yarınsız Yarın’ı da burada yazmıştım.”
15.07.2021
enbursa .com
Nazan Öncel, bayram hazırlıklarına başladı. Kardeşine elbise dikerken çekilen anlarını Instagram'dan paylaşan Öncel, "53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." dedi
"Sokak Kızı" lakabıyla da anılan sanatçı Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken Öncel, o anlarda çekilen videosunu sosyal medya hesabından takipçileriyle paylaşmayı ihmal etmedi.
Ders çalışmak için masa olarak kullanırdım
Nazan Öncel, dikiş diktiği videoya, "Bayram hazırlıkları... 53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." notunu düştü. Takipçileri, ünlü şarkıcının gönderisini beğeni ve yorum yağmuruna tuttu.
Sağlığım yerinde
Geçtiğimiz sene sanatçı Nazan Öncel'in koronavirüs testinin pozitif çıktığı yönünde iddialar ortaya atılmıştı. 65 yaşındaki şarkıcı, Instagram'dan "Yoğun bakımda" söylentilerini yalanlamıştı. Öncel, konuyla ilgili, "Haberler asılsız olup, şahsımı ve sevenlerimi derinden üzmüştür. Çok şükür, sağlığım yerinde ve her duyarlı vatandaş gibi evimde kalarak önce kendime, sonra başkalarına karşı sorumluluğumu yerine getirmekteyim. Herkese sağlıklı ve tedbirli günler dilerim." ifadelerini kullanmıştı.
15.07.2021
yaziyor sonhavadis .com
Nazan Öncel bayram hazırlıkları için kolları sıvadı. Sanatçı, dikiş makinesi önünde çekilen videosunu sosyal medya hesabında “Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem” notuyla paylaştı.
14.07.2021
milliyet .com.tr /cadde
Nazan Öncel bayram hazırlıkları için kolları sıvadı. Sanatçı, dikiş makinesi önünde çekilen videosunu sosyal medya hesabında “Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem” notuyla paylaştı.
Daha önce verdiği bir röportajda dokuz yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı o anlarda çekilen videosunu Instagram’da da paylaştı.
Ders de çalıştım şarkı da yazdım
Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü: “53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. ‘Yarınsız Yarın’ı da burada yazmıştım.”
14.07.2021
kralmuzik .com.tr
Nazan Öncel, Instagram sayfasından paylaştığı video ile bayram hazırlıklarına başladığını duyurdu. Sanatçı dikiş makinesi önünde çekilen videosunu sosyal medya hesabında “Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem” notuyla paylaştı.
Daha önce verdiği bir röportajda 9 yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Nazan Öncel dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı o anlarda çekilen videosunu Instagram’da da paylaştı. Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü: “53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. ‘Yarınsız Yarın’ı da burada yazmıştım.”
14.07.2021
ulak.news
"Sokak Kızı" lakabıyla da anılan sanatçı Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken Öncel, o anlarda çekilen videosunu sosyal medya hesabından takipçileriyle paylaşmayı ihmal etmedi.
Ders çalışmak için masa olarak kullanırdım
Nazan Öncel, dikiş diktiği videoya, "Bayram hazırlıkları... 53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." notunu düştü. Takipçileri, ünlü şarkıcının gönderisini beğeni ve yorum yağmuruna tuttu.
Sağlığım yerinde
Geçtiğimiz sene sanatçı Nazan Öncel'in koronavirüs testinin pozitif çıktığı yönünde iddialar ortaya atılmıştı. 65 yaşındaki şarkıcı, Instagram'dan "Yoğun bakımda" söylentilerini yalanlamıştı. Öncel, konuyla ilgili, "Haberler asılsız olup, şahsımı ve sevenlerimi derinden üzmüştür. Çok şükür, sağlığım yerinde ve her duyarlı vatandaş gibi evimde kalarak önce kendime, sonra başkalarına karşı sorumluluğumu yerine getirmekteyim. Herkese sağlıklı ve tedbirli günler dilerim." ifadelerini kullanmıştı.
14.07.2021
ulusal24 .com
Daha önce verdiği bir röportajda dokuz yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı o anlarda çekilen videosunu Instagram’da da paylaştı.
Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü:
“53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. ‘Yarınsız Yarın’ı da burada yazmıştım.”
14.07.2021
hurriyet .com.tr
Nazan Öncel bayram hazırlıklarına başladı. Sanatçı dikiş makinesi önünde çekilen videosunu sosyal medya hesabında “Bayram hazırlıkları. 53 yıllık emektar makinem” notuyla paylaştı.
Kardeşine elbise dikti
Daha önce verdiği bir röportajda 9 yaşında dikiş dikmeyi öğrendiğini belirten Nazan Öncel dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken sanatçı o anlarda çekilen videosunu Instagram’da da paylaştı.
Ders de çalıştım şarkı da yazdım
Öncel dikiş yaptığı videonun altına şu notu düştü: “53 yıllık emektar makinem. Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. ‘Yarınsız Yarın’ı da burada yazmıştım.”
14.07.2021
milliyet .com.tr
Nazan Öncel, bayram hazırlıklarına başladı. Kardeşine elbise dikerken çekilen anlarını Instagram'dan paylaşan Öncel, "53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." dedi
"Sokak Kızı" lakabıyla da anılan sanatçı Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken Öncel, o anlarda çekilen videosunu sosyal medya hesabından takipçileriyle paylaşmayı ihmal etmedi.
Ders çalışmak için masa olarak kullanırdım
Nazan Öncel, dikiş diktiği videoya, "Bayram hazırlıkları... 53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." notunu düştü. Takipçileri, ünlü şarkıcının gönderisini beğeni ve yorum yağmuruna tuttu.
Sağlığım yerinde
Geçtiğimiz sene sanatçı Nazan Öncel'in koronavirüs testinin pozitif çıktığı yönünde iddialar ortaya atılmıştı. 65 yaşındaki şarkıcı, Instagram'dan "Yoğun bakımda" söylentilerini yalanlamıştı. Öncel, konuyla ilgili, "Haberler asılsız olup, şahsımı ve sevenlerimi derinden üzmüştür. Çok şükür, sağlığım yerinde ve her duyarlı vatandaş gibi evimde kalarak önce kendime, sonra başkalarına karşı sorumluluğumu yerine getirmekteyim. Herkese sağlıklı ve tedbirli günler dilerim." ifadelerini kullanmıştı.
14.07.2021
haberturk .com
Nazan Öncel, bayram hazırlıklarına başladı. Kardeşine elbise dikerken çekilen anlarını Instagram'dan paylaşan Öncel, "53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." dedi
"Sokak Kızı" lakabıyla da anılan sanatçı Nazan Öncel, dikiş makinesinin başına geçti. Kardeşine bayramlık elbise diken Öncel, o anlarda çekilen videosunu sosyal medya hesabından takipçileriyle paylaşmayı ihmal etmedi.
Ders çalışmak için masa olarak kullanırdım
Nazan Öncel, dikiş diktiği videoya, "Bayram hazırlıkları... 53 yıllık emektar makinem... Okul çağımda ders çalışmak için masa olarak kullanırdım, lazım olduğunda dikiş dikerdim. 'Yarınsız Yarın'ı da bu makine üzerinde yazmıştım..." notunu düştü. Takipçileri, ünlü şarkıcının gönderisini beğeni ve yorum yağmuruna tuttu.
Sağlığım yerinde
Geçtiğimiz sene sanatçı Nazan Öncel'in koronavirüs testinin pozitif çıktığı yönünde iddialar ortaya atılmıştı. 65 yaşındaki şarkıcı, Instagram'dan "Yoğun bakımda" söylentilerini yalanlamıştı. Öncel, konuyla ilgili, "Haberler asılsız olup, şahsımı ve sevenlerimi derinden üzmüştür. Çok şükür, sağlığım yerinde ve her duyarlı vatandaş gibi evimde kalarak önce kendime, sonra başkalarına karşı sorumluluğumu yerine getirmekteyim. Herkese sağlıklı ve tedbirli günler dilerim." ifadelerini kullanmıştı.
23.06.2021
renklikadinlar .com
Everest Yayınları’ndan çıkan Yarınsız Yarın, şarkı sözlerinin ritminde çocukluktan yaşlılığa beraber büyümeyi, âşık olmayı, kaybetmeyi, kavuşmayı anlatıyor. Nazan Öncel, okurlarına sürprizlerle örülmüş bir okuma serüveni vaat ediyor.
Nazan Öncel kitabı şöyle anlatıyor;
Daha ne diyeyim ey okur
“Elinden kitap düşmeyen biri olarak, elime kalemi almakla ne kadar iyi yaptım bilemem. Senelerdir hikâyeler yazar, bir çekmeceye atardım, bunu bilen uzak yakın dostların beni masanın başına oturtmasıyla başlayan bir yolculuktur bu. Tanıkları olan sizlerden aldığım destekle yola koyulduk. Sözcüklerin yardımıyla, kurgunun izin verdiği oranda mizah gücüyle, edebi damarını hayatın ayağıma kadar getirdiklerinden alarak yazılmış olan Yarınsız Yarın okurla buluşturuluyor. Daha ne diyeyim ey okur!”
Kelimelere ihtiyaç duymak
“Bazen kelimelere ihtiyaç duymadan gelen şey mutluluktur, ama kalıcı olmadığını bilirsiniz. Zamanı durdurmak ne kadar mümkünse mutluluğu tutmak da ancak o kadar mümkündür. Tekrarına en çok ihtiyacımız olup da tutamadığımız şeydir zaman. Oysa sonsuza kadar mutlu yaşadılar klişesine bile göz yumabilirdim, fakat böyle bir şeye gücüm yetmezdi ve zaman paha biçilmezdi. Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
08.05.2021
ekmekvegul .net
Söz ve müziği Nazan Öncel’e ait olan İmdat, kolektif bir çalışmanın ürünü. Kadın cinayetlerine dikkat çeken şarkıya pek çok sanatçı katkı sundu. Biz de beğeninize sunuyoruz.
Sözleri, müziği Nazan Öncel’e, düzenlemesi Nazan Öncel ve Janti Hamit'e ait ‘İmdat’ kollektif bir çalışmanın da ürünü aynı zamanda. Kadın cinayetlerine dikkat çekmek için hazırlanmış olan şarkının anlamlı sözleri kadar görselliği de ilgi cezbediyor. Eserin tanıtımında Nazan Öncel, dayanışma için emek veren çok sayıda isme teşekkür ediyor. Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma bunlardan belli başlı isimler. Nazan Öncel’in 8 Mart’a özel hazırladığı şarkının görselinde, Münevver Karabulut, Ceren Özdemir, Özgecan Aslan, Pınar Gültekin ve Ece Çiçek başta olmak üzere katledilen kadınlar hatırlatılıyor.
“Yiyecekmiş gibi bakıyor/Kadını malı sanıyor/Gözü dönmüş kararmış/Soysuzun biri/Hep mi acı/Hep mi kara/Coğrafyanın/Kadın kaderi/Ben sevmem o itleri/Ve benzeri tipleri/İmdat korkuyorum anne/İmdat beni koruyanlar nerde/Benim adım kadındır/Çiçek senin babandır/Benim adım insandır/Yaşamak hakkımdır...”
04.04.2021
posta .com.tr
Muhteşem bir kadın, gerçek bir kent ozanı... Nazan Öncel’den bahsediyorum. Bugüne kadar hep şarkı sözleriyle hayatımıza dokundu ama bu kez, Everest Yayınevi’nden çıkan ‘Yarınsız Yarın’ kitabı vesilesiyle kapısını çaldık. Yazdığı şarkılar, yaptığı bestelerle kalbimize taht kuran, Nazan Öncel ile hem bu yeni kitabını hem de çok çarpıcı sözleri olan İmdat adlı eseri hem de kadınları, erkek şiddetini ve hayatı konuştuk…
İyi ki şarkılar, besteler, sözler ve sosyal medya var! Yoksa sizi çok özleyeceğiz, Nazan Hanım nasılsınız? Hayat nasıl gidiyor?
İyi gidiyor, bende bir sıkıntı yok fakat yedi milyar insan bir Corona’yı haklayamadık ya ne desek az. Covid19'un ve 2020'nin sağlık çalışanlarının hakkını ödeyemeyeceğimiz bir süreç olarak tarihe not düştüğünü düşünüyor, doğanın da bir sabrı olduğunu anlıyor ve bu intikam biçimine saygı duyuyorum. Umutla, sabırla atlatmayı umuyorum. Fazlasında gözümüz yok.
Magazin renkli haberlei sever ben estetik yaptırmam, sevgili değiştirmem
Yeni kitabınız hayırlı ve okuru çok bol olsun…İyi ki böyle güzel bir esere imza attınız yoksa sizinle belki de röportaj yapmam mümkün olmayacaktı. Kitaba birazdan geleceğim ama önce size dair birkaç soru bulmuşken sormayı çok istiyorum… Hep işinizle gündemdeki yerinizi koruyorsunuz ama bir çok sanatçının aksine asla magazinel değilsiniz, asla sansasyonel hiç bir şeye isminiz karışmıyor, reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığıyla asla ilerlemiyorsunuz. Sizi ve sanatınızı bu kadar özel kılan şeylerden biri de belki bu. Peki popüler kültüre yenik düşmeyen ve kaliteyi esas alan Nazan Öncel’in duvarları nelerdir? Neden her şeyle bu kadar mesafeli? Ya da bize mi öyle geliyor?
Öyle kara duvarlar çekmiş değilim, kendi doğrularımın rutiniyle yaşıyorum. Aslında bizim mesleğimizin tabiatına aykırı bir durumdur bu ama magazin renkli haberleri sever, ben ise ne estetik yaptırırım, ne gece gezmelerim vardır, ileri geri konuşmam, sevgili değiştirmem, kötü alışkanlıklarım yok sadece işimi yaparım. Benim hayatım bu. Müziğe nasıl hizmet edebilirim var olanın üstüne bir taş daha nasıl koyabilirim derdinde olan biriyim. Birbirimizi anladığımızı sanıyorum.
Ortada gözükmüyor, televizyona çıkmıyor, çok röportaj vermiyorsunuz. Ama buna rağmen hep kalıcılığınızı korudunuz ve sadece eskiler değil, yeni jenerasyon da sizi biliyor ve eserlerinizi çok seviyor bunu nasıl başardınız ve başarıyorsunuz?
Karşılıklı olarak birbirinden memnun olma hali diyebilirim. Herhangi bir işi yapıyor olsaydım akşam beşte paydos ederdim, ama bizimki gibi üretime dayalı işleri yapan insanlar üretim duruncaya kadar çalışmayı sürdürür. Bunun bir sırrı varsa severek çalışmak olabilir.
Hayatınızın nasıl bir dönemindesiniz?
Yıllardır ertelediğim şeyleri yapma fırsatı yakalayınca bir kitap yazdım, ikincisini kafamda gezdirmeye başladım, bir de albüm bitirdim. Günde iki saat piyano çalışıyor, çömlekleri boyayarak geri dönüşüme kazandırıyor, hobilerime zaman ayırabiliyorum. Pandemiyi atlatalım, köy köy gezmeye devam edeyim diye bekliyorum.
Siz pandemi sürecini nasıl geçirdiniz diye sorsam…
Otuz senedir ev ve stüdyo hayatı yaşadığımdan kendimi ev hapsindeymiş gibi hissetmedim ama sakinliğimi koruyarak ekmeklere varıncaya tütsüleyerek, iç çamaşırlarından çoraplara kadar ütüleyerek, dişlerimi bile cifle temizleyerek, maske kıtlığında maske dikerek ederek geçirdim. Hijyen manyağı olduk, hâlâ aynı tempoyla devam. Öte yandan gününü evde geçirmek zorunda kalanlar için de üzülüyorum doğrusu ama böyle bir mecburiyet de var tabii. Rahmetli Huysuz Virjin olsaydı şu yaş mevzuna mutlaka bir cevap yapıştırırdı: "Pandemi dönemindeki kadar yaşım yüzüme hiç vurulmamıştı" derken biz de mimlenirdik diye düşünüyorum.
Covid 19 yüzünden sanatçılar duran konserler, festivaller nedeniyle isyan etti hatta bazıları “geçinemiyoruz” dediler… Sanat dünyası sizce süreçte ne kadar yara aldılar ve siz bu süreci nasıl atlattınız?
Hayatına kendi eliyle son veren yüz dokuz müzisyen olduğunu üzülerek öğrendik, umarım arkası gelmez. Esnafın da, asgari ücretle masaya üç öğün aş koymaya çalışan vatandaşın da durumu ortada. Bütün bunlar fazlasıyla sarsıcı. Biz de önce sağlık dedik frene bastık dolayısıyla.
İmdat vicdani bir şarkı, demokrasi duygusu, insani sorumlulkla yazıldı
Mart Dünya kadınlar Günü’nde yine farkındalık yarattınız. Sözleriyle, verdiği mesajla tüm kadınların sesi olan imdat için size bir kadın olarak teşekkür ediyorum. Sözleri çok sert! Sarsıcı ifadeler de var, lafı tam gediğine oturtan sözler de… “Benim adım kadındır çiçek senin babandır” gibi efsane bir sözün de geçtiği bu güzel çalışmanın öyküsünü sizden dinlesek?
Bilenler bilir, şarkıların hikâyelerini anlatmayı pek seven biri değilim. İmdat gibi şarkılar tamamen demokrasi duygusuyla insani sorumlulukla yazılan şarkılardır genelde. Özetle vicdani bir durum. Albüm şarkılarını yazdığım süreçte bir eksiklik hissiyle devam ederken İmdat’ı yazdığım zaman albüm tamamlanmış oldu. Sonrasında elini kalbine koyanlar gelsin dedim, sağ olsunlar aynı sorumlulukla hareket eden başkasının acısına bakmayı bilen, seyirci kalmayan oyuncu şarkıcı, müzisyenle videosunu çekerek farkındalık yaratmak ümidiyle yayınladık. Bir işe yararsa ne alâ.
Şiddet, cinsiyet değil insanlık meselesi, vicdan, merhamet meselesi
Sözleri tüylerimi diken diken etti. Çok etkilendim… Etek boyumuzla bizleri kodlayanlara en ala cevapları vermişsiniz… “İster çarşaf giyerim, ister etek! Namus benim kafamda başka yerde arama, mercimek kadar beyninle suları bulandırma” diye devam ediyor… Gerisini siz söyleyin isterseniz… Bu erkeklere bir isyan mıydı?
O erkeği de doğuran bir kadınken bu kadar ciddi bir konuyu cinsiyet üzerinden ele almak doğru olmaz. Bu cinsiyet meselesi değil insanlık meselesidir, vicdan meselesidir, merhamet meselesidir. Gözü dönmüş bir adamın öfkesi kontrolden çıkıyorsa, karısına kızına, anasına bacısına merhametini yitirmişse, yaşama hakkını elinden alıyorsa bu kişisel değil ortak algının meselesi olur, hukuk meselesi olur, adalet meselesi olur. Buna benim kadar erkek kardeşim de isyan ediyor, oğlum da. İnsan olup da öfkelenmeyen var mıdır bilemiyorum. Hepimizin derdinin ortak olduğunu düşünüyorum. Anlatabiliyor muyum?
Teknoloji gelişiyor, çağ ilerliyor ama insanlık nedense geriye gidiyor bu çağda halen devam eden kadın cinayetleri, şiddet! Sizce neden bitmiyor? Şarkınızda da belirttiğiniz gibi, coğrafyanın kadın kaderi mi şiddet sizce?
Pek çok neden var eğitimden yetiştirilme biçimine, sevgisizlikten psikolojik, ekonomik sorunlara kadar ama en önemli nedenlerin başında bu kadınlar namus uğruna işlenen namussuz cinayetlere kurban gidiyorlar. Adam karısının kafasına uykuda sıkıyor, hızını alamayıp on yerinden bıçaklayarak öldürüyor, beş aylık hamile karısını bilmem kaç yerinden bıçaklamak suretiyle katlederken karnında taşıdığı bebeği de öldürüyor. Böyle insanlığa sığmayan cinayetlerdir bunlar. Yazıklar olsun.
İster çarşaf giyerim ister etek. Namus benim kafamda, başka yerde arama
Bu konuda hep çok duyarlısınız, kimse daha bu konulara uyanmadan siz tavır almış, Demir Leblebi ile bu kapıları aralamıştınız. 90’larda kadına şiddet, çocuk tacizi gibi konuları işlediğinizde bazı tutucu medya organlarında topa tutulmuştunuz. Hatta hiç unutmam ‘TIR’ların altında kalmış gibiydim’ diyordunuz. Bugün herkes bu konuyu konuşuyor, değişen tek şey bu sanırım. Dünden bugüne baktığınızda şaşırıyor musunuz?
Evet, ama duyarlı olmanın da bedeli oluyor işte… Bu şarkıyı yazdım diye şu ana kadar beni daha dövmediler, ne zaman başlayacaklar diye merak ediyorum doğrusu. Konuşmak yetmez, önüne geçmek, şiddeti durdurmak gerekir. Ölüm kalım gibi, kadın cinayetleri gibi, çocuk istismarı gibi son derece önemli olan meseleler insanların gözünde normalleşmeye başladı ki, üzücü olan da budur.
Daha dün adamın biri üç kızına yıllarca tecavüz etmiş, sonuç ne dersen ‘üç gün yatıp çıkacak’ derim. Oysa ağır, caydırıcı cezalarla çözülmesi gerekir. Tam olarak can güvenliğinden emin olabilecekleri bir dünya isteyen bu kadınlar tünelin ucundaki ışığı görmek için büyük bir mücadele veriyorlar… Ve yine geçenlerde on sekizinde bir kızımız zalim bir koca tarafından dört yerinden bıçaklanarak öldürüldü.
Ece Çiçek gibi daha kaç çiçeğin solacak, bilemiyorum. Her gün yeni bir kadın cinayetine tanık oluyoruz, iki gün önce Sezen Ünlü. Kader olsa alın yazısı der susarsın ama kader değil ki acımasızca yapılan acımasız cinayetler bunlar. Yeni yıla girerken sosyal medyada ölen kadınlarının adının yazıldığı bir liste çarptı gözüme, dedim ki “bu kadınlar 2021'i göremeyecek.” içim sızladı ama yetmez. Artık ne gerekiyorsa yapılmalı.
Kendiyle meselesini çözmüş insan yoktur
Gelelim asıl konumuza, romanınız ‘Yarınsız Yarın’ nasıl güzel bir kitap ismi bu, o kadar derin, o kadar çok şey anlatıyor ki… Biraz kitaptan bahsedelim, okur bu kitabı eline alınca sizden neler bulacak?
Öncelikle şunun altını çizelim: Bu günlerde elimde İspanyol asıllı bir büyük yazar ve şair olan Jiménez'in Plateroİle Ben'i var. Düz yazıdaki şairane üslubu parmak ısırtacak nitelikte. Yazıyorum diyen herkesi kıskandıracak kadar muazzam. Bu dediğini o yüzden iltifat olarak kabul ediyorum. Soruna gelirsem, bu bir otobiyografi değil, başı sonu olan hikâyeler bütününden oluşan, kara edebiyat türü, distopik bir roman. İnsan zaman zaman kendini de öykülerinin içinde bulabiliyor, bu kaçınılmazdır diye düşünürüm. Bazen çocukluğu, bazen de derin izler bırakan bir hatırasını hikâyesine dâhil edebiliyor. Bunu şarkılarımda da yaparım, hikâyelerimde de ama bunları dile getirmem. O başka kitabın konusu…
On iki yaşınızda Kış Baba’yı yazmış, çocukluğunuzun yaz tatillerinde de türlü çeşit hikâyeler yazmış; şimdi de tıpkı şarkılarınızda olduğu gibi bu kitapta da kelimeleri ilmek ilmek özenle şahane işlemiş kurgulamışsınız…Ne kadardır yazıyordunuz, bu kitabı yazdırmaya iten neydi sizi?
Dediğin gibi taa Milattan beri yazıyoruz. Yazmak bizde huydur. Zamanında o kadar çok yazıyorum ediyorum demişim ki, şuursuzluğum beni ele vermiş. Böyle bir beklenti doğmuş. İşin aslı bir gün Bebek kahvede Everest Yayınları’nın sahibi Vedat Bayrak’a rastladım, o da beklenti olduğunu hatırlatınca yazmam gerektiğini, yazdıklarımı okurla buluşturmam gerektiğini anladım, oturdum paşa paşa yazdım. İki senemi aldı.
Sevgi içsel bir şeydir, duyguların karar vermesi şarttır
Kitaptan biraz spoiler verseniz, insanlar eline alınca neler bulacak hem kendinden hem sizden? Bize Umut’u anlatır mısınız, kimdir Umut ve Lale…
Umut’a gelince 2017 yazında babasını beş yaşındayken kaybeden bir çocukla tanışmıştım, bir bayram tatilinde dedesi ve anneannesiyle beraber bana taziyeye geldiklerinde üç gün beraber olduk ve arkadaşlığımız böyle başladı. Yalnızlığı, içine kapanıklığı, sessizliği çok dokunaklıydı, günlerce kendime gelemedim, bunu zihnimde gezdirirken yazmaya karar verdim. Roman kahramanı olan Umut ergenlik çağındaki bütün masumiyetini ondan almıştır. Yazı böyle bir eylem, elindeki kalem nereye giderse o karakter de o oluyor. Kurgu oturdukça karakter de kendini buluyor. Umut da herkes kadar zaafları, herkes kadar hataları olan biri. Hepimiz kadar iyi, hepimiz kadar kötü. Kusurlarıyla insan. Bir yere kadar duygudaşlık yeteneğine sahip ama acımasız tarafları da var. Biz çok matahız, çok mu şuyuz, çok mu buyuz mesela? Ne var ki bu anlamda Uğultulu Tepeler’in Heatcliff'inin eline kimse su dökemez. Bana (ben de dâhil olmak üzere)çok değil uzak veya yakın çevrenizden bir kişi gösterin ki kendisiyle olan meselesini tümüyle halletmiş olsun, tamamlanmış bir insan olsun deseniz şudur diyemem, öyle biri olsa peygamber olurdu. Var mı öyle biri? Mış gibi yapanlar ayrı... Umut Fuzuli de bir yanıyla bir sürü şeyi dert edinen, yeri geldiğinde yardım sever, merhametli biri de olsa neler yapabileceğini de görüyoruz… O da içimizden biri işte. Bu noktada şunun altını çizdim; sevgi içsel bir şeydir, duyguların karar vermesi şarttır. Karşındaki de senin hissettiğin gibi hissetmek zorunda değildir dedim. Bunun zorla mümkün olamayacağını anlaması lazımdı, anlattım.
Vicdan romanın temel konusu
Kırılma noktası neydi Umut’un?
Bazen durup beklemek gerekir, o süreç belki son dönemeçte aklını başına getirir insanın, bazen de getiremez. Umut'u da dut gibi silkelemek lazımdı, silkelendi. En kötü insanın bile içinde bir yerlerde bir 'iyi' vardır, bunu vicdan yoluyla hatırlattım ona. Merhamet ve vicdanla beraber pişmanlığın sonradan geldiğini anlattım okura. Esasen her ne kadar aşk başrolde olsa da vicdan romanın temel konusu. Her karakterin vicdanını bir kere de olsa sorguladığını veya vicdanın kendisini dürttüğünü de bir şekilde anlatıyorum.
Geçmiş, bir işe yaramaz ancak bugünün neşesinden çalar
“Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Diyorsunuz… Siz hangisisiniz?
Geleceğin bilinmez oluşu, sürprizlilerle dolu olması hayatı katlanabilir kılıyor, geçmiş ise hatıraları iki de bir yolunuza çıkartarak gözünüze sokuyor. Burada ağladık, şurada düşündük diyor. Ama her şeye rağmen insan daima ileriye bakmalıdır, geçmiş geçmiştir. Pek bir işe yaramaz, geçmiş ancak bugünün neşesinden çalar.
Romanda pek çok karakter ve dolayısıyla onların da hikâyeleri var. Bu hikâyeler yıllar içinde yazdıklarınız mı, nedir aslı?
Zamanında yazdığım öyküler bir kenarda durarak sırasını bekliyor. "Oğlum bu dosyalar sana emanet" diyerek onları ona teslim ettim... Oradan buradan yamamaya çalışmak romandaki hikâyelerin devamlılığını bozabilir, zararı dokunabilirdi. Bugün yoktan var edilen hikâyeler ve karakterler bunlar, yazarken aktı gitti.
“Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın…”Ne doğru bir söz…Bunu biraz açar mısınız?
Evet, bugün veya yarın insanı son çıkışta yakalayarak düze çıkarabilir, o unutulmazdır. Hayatınızı değiştirendir, minnet duymayıp da ne yapacağız…
En kötü insanın bile içinde bir yerlerde bir 'iyi' vardır
Bu romanda Umut ve Lale 90’lardan gelen kahramanlar, siz bugün durduğunuz yerden 90’lara bakınca ne görüyorsunuz?
Umut sayesinde 90'lara dönüp bakmış oldum. Oradan bakınca Madımak'ı gördüm, Özal'ın Naim Süleymanoğlu'nu yurda getirerek vatandaş yapmasını gördüm, Papatyaları gördüm. Aynı dönemde Cem Karaca'ya vatanına dönmek için 'El etek öptü diyerek o güzelim şarkıları bir dakikada nasıl gömdüklerini üzülerek gördüm. Olacak O Kadar'dan, Bizimkiler'e... Ardında pek çok acı bırakan Kocaeli depremi; büyük kayıplar. Prenses Diana'nın ölümüne de, Kurt Kobain'in trajik gidişine de o dönemde tanık olduk. Körfez Savaşı ve dünyayı ayağa kaldıran Saddam... İnternet ve cep telefonlarıyla tanışmamızdan hemen önce kemerlerimize taktığımız Çağrı cihazları, kulaklarımızı dolduran walkmanlar, özel radyolar, özel televizyonlar, popüler müzik ve 32. Günden, Cumartesi Annelerine kadar pek çok şeyin tarihsel arka planıdır.
“İnsanın arkasında hiçbir pişmanlık bırakmadan yaşaması lazım. Mühim olan adam gibi onurunla yaşayıp gitmektir bu dünyadan, eğilip bükülmeden... “Referansın neyse o kadarsındır.” Yabancı gelmedi değil mi? Çünkü bu cümle sizin… Size ait beni derinden etkileyen bir cümleniz…Geldiğiniz noktada ne kadar hayattan mutlu, umutlusunuz?
İnsan yaşadıkça çok şey öğreniyor, öğrendiklerinin başında hoş görülü olmak, şikâyet etmemek, küçük şeylerden haz almak gibi şeyler geliyor. Ne kadar hafifleyebilirsem o kadar iyi. Memleket meselelerini bunun dışında tutarak söylüyorum, şöyle ki: Huzur alanımı genişletmeye çalışarak idare ediyorum.
Ezhel'i dikkatle takip ediyorum, darısı 'müzisyenim' diyen diğerlerinin başına
Sokak Kızı gibi bir efsaneyi hayatımıza soktunuz. “Sokarım Politikana” şarkısını yaptığınızda yıl 1999’du. Şimdi böyle şarkılar neden yapılamıyor sizce? İçinde bulunduğumuz siyasi konjektör mü yoksa insanların kaygıları mı?
Söyleyecek sözün varsa o kadar hesap yapamazsın, kendine karşı da bir dürüstlüğü vardır insanın, şuymuş buymuş bir yere kadardır. Diyeceksen dersin. Anlatabiliyor muyum? Öte yandan önde gelenler olmasa da alttan gelen bazı müzisyenler eskisi kadar suskun değiller. Artık sözlerini esirgemiyor, söylemek istediğini söylüyor diye düşünüyorum. Mesela Bandista, mesela Adamlar grubu, Ezhel, Ozbi gibi grupları dikkatle takip ediyorum. Darısı müzisyenim diyen diğerlerinin de başına. Esas mesele oto sansür. Dönüp dolaşıp vicdan meselesine geliyoruz. Bütün yollar oraya çıkıyor.
Yeni albüm çalışmanıza dair de bilgi verseniz de dinleyicilerinizi sevindirsek.
Böyle iri laflar etmeyi sevmem ama dinleyenler yıkılıyor diyor, umarım öyledir.
Sosyal medyayı sık değil ama yerinde kullanıyorsunuz, nasıl aranız bu mecralarla, oradaki dille?
Bir şikâyetim yok. Sanırım iyi gidiyoruz.
Son olarak çağdaş kadın Ozan’ımız olarak nitelendiriyorlar sizi. Peki kadın ozanımızdan ülkenin fotoğrafını çekmesini istesek bize ne anlatır, neler görüyor?
Dünyayı değiştirmeye çalışan bir avuç gençliğin çırpınışı karşısında acizliğimizi, mahcubiyetimizi görerek üzülüyorum. Gençlere bir yarın borçlu olduğumuzu düşünerek onlardan özür diliyorum.
Alev Gürsoy Cimin
18.03.2021
kulturservisi .com
Ses sanatçısı, söz yazarı ve besteci Nazan Öncel, kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete dikkat çeken “İmdat” adlı bir şarkı besteledi.
Söz ve müziği Nazan Öncel’e, düzenlemesi Öncel ve Janti Hamit’e ait olan şarkı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde sanatçının YouTube hesabından yayımlandı.
“İmdat”ın klibinde Nükhet Duru, Gaye Su Akyol, Demet Evgar, Songül Öden gibi sanatçılar rol aldı. Şarkının açıklama kısmında, “Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma’ya teşekkür ederiz” denildi.
Öldürülen kadınların isimlerini hatırlatan Öncel, klibin altına şu notu düştü:
“Münevver Karabulut’u hatırladınız mı, Ceren Özdemir’i, Özgecan Aslan’ı, Pınar Gültekin’i, Değer Deniz’i, Emine Bulut’u, Aylin Sözer’i, Vesile Dönmez’i, Selda Taş’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Betül Tuğluk’u, Aleyna Yurtkölesi’ini Feyzanur Saydam’ı, Duygu Delen’i, Melek Ayaz’ı, Gizem Filiz’i, Alev Seçer’i, Gülüstan Doku’yu, Zeynep Şenpınar’ı, Gamze Kaçar Bozkurt’u, Hanım Pınarlı’yı, Fatma K’yı, Fatma Altınmakas’ı, Ceren Yıldız’ı, hatırladınız mı? Ceylan Aslan’ı, Selma Tetik’, Gönül Özcan’ı, Ayşegül Aktürk’ü, Halime Şenal’ı, Dursiye Sağlam’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Bahar Özcan’ı, Duygu Deren’i, Aslıhan Kılıç’ı, Tuğba Erkol’u, Zahide Oğuz’u, Şeyme Yıldız’ı, Gülay Uygun’u, Pınar Baykan’ı, Döndü Şengül’ü, Merve Aslan’ı, Tuğba Anlak’ı, Neslihan Yılmaz’ı hatırladınız mı’? Hatırladınız mı Ece Çiçek’i? Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı? Diyeceklerim bu kadar.”
12.03.2021
sanatlayasam .net
Sanatçı Nazan Öncel, kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete dikkat çeken “İmdat” adlı bir şarkı besteledi.
Söz ve müziği Nazan Öncel’e, düzenlemesi Öncel ve Janti Hamit’e ait olan şarkı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde sanatçının YouTube hesabından yayınlandı.
“İmdat”ın klibinde Nükhet Duru, Gaye Su Akyol, Demet Evgar, Songül Öden gibi sanatçılar rol aldı. Şarkının açıklama kısmında, “Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma’ya teşekkür ederiz” denildi.
Öldürülen kadınların isimlerini hatırlatan Öncel, klibin altına şu notu düştü:
“Münevver Karabulut’u hatırladınız mı, Ceren Özdemir’i, Özgecan Aslan’ı, Pınar Gültekin’i, Değer Deniz’i, Emine Bulut’u, Aylin Sözer’i, Vesile Dönmez’i, Selda Taş’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Betül Tuğluk’u, Aleyna Yurtkölesi’ini Feyzanur Saydam’ı, Duygu Delen’i, Melek Ayaz’ı, Gizem Filiz’i, Alev Seçer’i, Gülüstan Doku’yu, Zeynep Şenpınar’ı, Gamze Kaçar Bozkurt’u, Hanım Pınarlı’yı, Fatma K’yı, Fatma Altınmakas’ı, Ceren Yıldız’ı, hatırladınız mı? Ceylan Aslan’ı, Selma Tetik’, Gönül Özcan’ı, Ayşegül Aktürk’ü, Halime Şenal’ı, Dursiye Sağlam’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Bahar Özcan’ı, Duygu Deren’i, Aslıhan Kılıç’ı, Tuğba Erkol’u, Zahide Oğuz’u, Şeyme Yıldız’ı, Gülay Uygun’u, Pınar Baykan’ı, Döndü Şengül’ü, Merve Aslan’ı, Tuğba Anlak’ı, Neslihan Yılmaz’ı hatırladınız mı’? Hatırladınız mı Ece Çiçek’i? Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı? Diyeceklerim bu kadar.”
12.03.2021
halktv .com.tr
Müzisyen, söz yazarı ve besteci Nazan Öncel, kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete dikkat çeken “İmdat” adlı bir şarkı besteledi. Çekilen klipte Gaye Su Akyol, Demet Evgar, Songül Öden gibi isimler de yer aldı.
Söz ve müziği Nazan Öncel’e, düzenlemesi Öncel ve Janti Hamit’e ait olan şarkı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde sanatçının YouTube hesabından yayınlandı.
“İmdat”ın klibinde Nükhet Duru, Gaye Su Akyol, Demet Evgar, Songül Öden gibi sanatçılar rol aldı. Şarkının açıklama kısmında, “Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma’ya teşekkür ederiz” denildi.
Öldürülen kadınların isimlerini hatırlatan Öncel, klibin altına şu notu düştü:
“Münevver Karabulut’u hatırladınız mı, Ceren Özdemir’i, Özgecan Aslan’ı, Pınar Gültekin’i, Değer Deniz’i, Emine Bulut’u, Aylin Sözer’i, Vesile Dönmez’i, Selda Taş’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Betül Tuğluk’u, Aleyna Yurtkölesi’ini Feyzanur Saydam’ı, Duygu Delen’i, Melek Ayaz’ı, Gizem Filiz’i, Alev Seçer’i, Gülüstan Doku’yu, Zeynep Şenpınar’ı, Gamze Kaçar Bozkurt’u, Hanım Pınarlı’yı, Fatma K’yı, Fatma Altınmakas’ı, Ceren Yıldız’ı, hatırladınız mı? Ceylan Aslan’ı, Selma Tetik’, Gönül Özcan’ı, Ayşegül Aktürk’ü, Halime Şenal’ı, Dursiye Sağlam’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Bahar Özcan’ı, Duygu Deren’i, Aslıhan Kılıç’ı, Tuğba Erkol’u, Zahide Oğuz’u, Şeyme Yıldız’ı, Gülay Uygun’u, Pınar Baykan’ı, Döndü Şengül’ü, Merve Aslan’ı, Tuğba Anlak’ı, Neslihan Yılmaz’ı hatırladınız mı’? Hatırladınız mı Ece Çiçek’i? Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı? Diyeceklerim bu kadar.”
12.03.2021
cumhuriyet .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete dikkat çeken “İmdat” adlı bir şarkı besteledi.
Söz ve müziği Nazan Öncel’e, düzenlemesi Öncel ve Janti Hamit’e ait olan şarkı, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde sanatçının YouTube hesabından yayınlandı.
“İmdat”ın klibinde Nükhet Duru, Gaye Su Akyol, Demet Evgar, Songül Öden gibi sanatçılar rol aldı. Şarkının açıklama kısmında, “Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma’ya teşekkür ederiz” denildi.
Öldürülen kadınların isimlerini hatırlatan Öncel, klibin altına şu notu düştü:
“Münevver Karabulut’u hatırladınız mı, Ceren Özdemir’i, Özgecan Aslan’ı, Pınar Gültekin’i, Değer Deniz’i, Emine Bulut’u, Aylin Sözer’i, Vesile Dönmez’i, Selda Taş’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Betül Tuğluk’u, Aleyna Yurtkölesi’ini Feyzanur Saydam’ı, Duygu Delen’i, Melek Ayaz’ı, Gizem Filiz’i, Alev Seçer’i, Gülüstan Doku’yu, Zeynep Şenpınar’ı, Gamze Kaçar Bozkurt’u, Hanım Pınarlı’yı, Fatma K’yı, Fatma Altınmakas’ı, Ceren Yıldız’ı, hatırladınız mı? Ceylan Aslan’ı, Selma Tetik’, Gönül Özcan’ı, Ayşegül Aktürk’ü, Halime Şenal’ı, Dursiye Sağlam’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Bahar Özcan’ı, Duygu Deren’i, Aslıhan Kılıç’ı, Tuğba Erkol’u, Zahide Oğuz’u, Şeyme Yıldız’ı, Gülay Uygun’u, Pınar Baykan’ı, Döndü Şengül’ü, Merve Aslan’ı, Tuğba Anlak’ı, Neslihan Yılmaz’ı hatırladınız mı’? Hatırladınız mı Ece Çiçek’i? Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı? Diyeceklerim bu kadar.”
11.03.2021
t24 .com.tr
Öncel, öldürülen kadınları isimlerini hatırlattı
Sanatçı Nazan Öncel, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için bir şarkı yayınladı. "İmdat" adıyla yayınladığı şarkıya bir de klip çeken Öncel, "Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı" diye sordu.
Nazan Öncel, 8 Mart'ta "İmdat" isimli bir şarkı yayınladı. Klibinde Demet Evgar, Gaye Su Akyol, Nükhet Duru gibi isimlerin yer aldığı şarkıyı Öncel, "Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma'ya teşekkür ederiz" notuyla paylaştı.
Öldürülen kadınların isimlerini hatırlatan Öncel, şarkıya bir de şu notları düştü:
"Münevver Karabulut’u hatırladınız mı, Ceren Özdemir’i, Özgecan Aslan’ı, Pınar Gültekin’i, Değer Deniz’i, Emine Bulut’u, Aylin Sözer’i, Vesile Dönmez’i, Selda Taş’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Betül Tuğluk’u, Aleyna Yurtkölesi’ini Feyzanur Saydam’ı, Duygu Delen’i, Melek Ayaz’ı, Gizem Filiz’i, Alev Seçer’i, Gülüstan Doku’yu, Zeynep Şenpınar’ı, Gamze Kaçar Bozkurt’u, Hanım Pınarlı’yı, Fatma K’yı, Fatma Altınmakas’ı, Ceren Yıldız’ı, hatırladınız mı? Ceylan Aslan’ı, Selma Tetik’, Gönül Özcan’ı, Ayşegül Aktürk’ü, Halime Şenal’ı, Dursiye Sağlam’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Bahar Özcan’ı, Duygu Deren’i, Aslıhan Kılıç’ı, Tuğba Erkol’u, Zahide Oğuz’u, Şeyme Yıldız’ı, Gülay Uygun’u, Pınar Baykan’ı, Döndü Şengül’ü, Merve Aslan’ı, Tuğba Anlak’ı, Neslihan Yılmaz’ı hatırladınız mı’? Hatırladınız mı Ece Çiçek’i? Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı? Diyeceklerim bu kadar."
11.03.2021
magazinkolik .com
Sanatçı Nazan Öncel, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için bir şarkı yayınladı. "İmdat" adıyla yayınladığı şarkıya bir de klip çeken Öncel, "Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı" diye sordu.
Nazan Öncel, 8 Mart'ta "İmdat" isimli bir şarkı yayınladı. Klibinde Demet Evgar, Gaye Su Akyol, Nükhet Duru gibi isimlerin yer aldığı şarkıyı Öncel, "Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma'ya teşekkür ederiz" notuyla paylaştı.
Toplumu rahatsız eden her meseleyi ciddi olarak dert edinerek geçmişten günümüze kaleme alan Nazan Öncel konuyla ilgili hissettiklerini şöyle dile getirdi.
"Ülkemizde her gün üç kadın öldürülüyor. Cinayete kurban giden kadınlar kocası, babası, kardeşi, sevgilisi, eski sevgilisi ve hiç tanımadığı erkek tarafından katledilirken en çok namus cinayeti diye işlenen bu namussuz cinayetler için insan olmanın sorumluluğuyla ve demokrasi duygusuyla harekete geçtik; amasız, fakatsız yazdığım şarkı dürüst ve açık sözlüdür.
Benimle birlikte olan vicdan sahibi bu sanatçı dostlara minnettarım.
Bir gram işe yarasa akşam rahat uyuruz diye düşünüyorum fakat bu son derece hassas ve önemli olan meseleye adaletin el atması ümidindeyim. "
Öldürülen kadınların isimlerini hatırlatan Öncel, şarkıya bir de şu notları düştü:
"Münevver Karabulut’u hatırladınız mı, Ceren Özdemir’i, Özgecan Aslan’ı, Pınar Gültekin’i, Değer Deniz’i, Emine Bulut’u, Aylin Sözer’i, Vesile Dönmez’i, Selda Taş’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Betül Tuğluk’u, Aleyna Yurtkölesi’ini Feyzanur Saydam’ı, Duygu Delen’i, Melek Ayaz’ı, Gizem Filiz’i, Alev Seçer’i, Gülüstan Doku’yu, Zeynep Şenpınar’ı, Gamze Kaçar Bozkurt’u, Hanım Pınarlı’yı, Fatma K’yı, Fatma Altınmakas’ı, Ceren Yıldız’ı, hatırladınız mı? Ceylan Aslan’ı, Selma Tetik’, Gönül Özcan’ı, Ayşegül Aktürk’ü, Halime Şenal’ı, Dursiye Sağlam’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Bahar Özcan’ı, Duygu Deren’i, Aslıhan Kılıç’ı, Tuğba Erkol’u, Zahide Oğuz’u, Şeyme Yıldız’ı, Gülay Uygun’u, Pınar Baykan’ı, Döndü Şengül’ü, Merve Aslan’ı, Tuğba Anlak’ı, Neslihan Yılmaz’ı hatırladınız mı’? Hatırladınız mı Ece Çiçek’i? Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı? Diyeceklerim bu kadar."
11.03.2021
evrensel.net
Sanatçı Nazan Öncel, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde YouTube hesabından yayımladığı "İmdat" şarkısıyla kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete dikkat çekti.
Söz ve müziği Nazan Öncel'e, düzenlemesi Öncel ve Janti Hamit'e ait şarkının klibinde ünlü isimler de yer aldı.
Öncel, videonun açıklama kısmında "Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma'ya teşekkür ederiz" dedi.
Öldürülen kadınların isimlerini hatırlatan Öncel, klibin altına "Münevver Karabulut’u hatırladınız mı, Ceren Özdemir’i, Özgecan Aslan’ı, Pınar Gültekin’i, Değer Deniz’i, Emine Bulut’u, Aylin Sözer’i, Vesile Dönmez’i, Selda Taş’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Betül Tuğluk’u, Aleyna Yurtkölesi’ini Feyzanur Saydam’ı, Duygu Delen’i, Melek Ayaz’ı, Gizem Filiz’i, Alev Seçer’i, Gülüstan Doku’yu, Zeynep Şenpınar’ı, Gamze Kaçar Bozkurt’u, Hanım Pınarlı’yı, Fatma K’yı, Fatma Altınmakas’ı, Ceren Yıldız’ı, hatırladınız mı? Ceylan Aslan’ı, Selma Tetik’, Gönül Özcan’ı, Ayşegül Aktürk’ü, Halime Şenal’ı, Dursiye Sağlam’ı, Gülseren Yılmaz’ı, Bahar Özcan’ı, Duygu Deren’i, Aslıhan Kılıç’ı, Tuğba Erkol’u, Zahide Oğuz’u, Şeyme Yıldız’ı, Gülay Uygun’u, Pınar Baykan’ı, Döndü Şengül’ü, Merve Aslan’ı, Tuğba Anlak’ı, Neslihan Yılmaz’ı hatırladınız mı’? Hatırladınız mı Ece Çiçek’i? Daha kaç çiçek solacak diye nicelerini hatırladınız mı? Diyeceklerim bu kadar" notunu düştü.
11.03.2021
tukenmezhaber .com
Sanatçı Nazan Öncel, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde YouTube hesabından yayımladığı "İmdat" şarkısıyla kadın cinayetlerine ve kadına yönelik şiddete dikkat çekti.
Söz ve müziği Nazan Öncel'e, düzenlemesi Öncel ve Janti Hamit'e ait şarkının klibinde ünlü isimler de yer aldı.
Öncel, videonun açıklama kısmında "Bu anlamlı dayanışma için Nükhet Duru, Demet Evgar, Songül Öden, Deniz Çakır, Gaye Su Akyol, Tuba Ünsal, Sinan Kaynakçı, Orkun Tunç, Gülten Kaya, Tolga Akdoğan, Özlem Karakuş ve Mor Dayanışma'ya teşekkür ederiz" dedi.
09.03.2021
Birgün Gazetesi
Yazar Orhan Kemal'in isminin evinin bulunduğu Cibali'deki tramvay durağına verilmesi için kampanya düzenlendi. Evinin de kütüphane yapılması öneriliyor.
04.03.2021
kucuksaat .com
“Geceler kara tren, gitme kal bu şehirde, dillere düşeceğiz, gidelim buralardan” gibi onlarca şarkısıyla müzik ve sanat dünyasının saygın ismi olan Nazan Öncel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na sosyal medyadan seslenerek, Orhan Kemal isminin yaşatılmasını istedi.
Nazan Öncel, sosyal medya hesabından;
“Orhan Kemal’in 50. Yılı için Fatih / Cibali’de uzun yıllar oturduğu evin önündeki tramvay durağına 'Cibali Orhan Kemal' adının verilmesi ve evinin müzeye dönüştürülmesi talebimiz beklentide... Halkın sanatçısı Orhan Kemal’e saygı, sevgi ve ivedilikle” ifadelerine yer verdi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, saygın bir sanatçı olan Nazan Öncel’in istemine ne cevap vereceği merakla bekleniyor.
16.11.2017
yasemin .com
Tarkan Tevetoğlu, sosyal medya hesabından Nazan Öncel ile çekilmiş bir fotoğrafını yayınladı.
Ünlü şarkıcı Tarkan Tevetoğlu, sosyal medya hesabında paylaştığı fotoğrafla gündeme oturdu. Fotoğrafın hikâyesini anlatmasının yanı sıra o zamanlardaki imajıyla da dalga geçmeyi es geçmedi.
İşte sevilen şarkının paylaşımı:
Canım Nazom’un “Yan yana fotoğraf çektirelim ” albümü zamanlarından. Albümün adı bu olunca yan yana fotoğraf çektirmemek olmazdı elbet. Şimdi ne güzel bir hatıra oldu.
Kafamdakine gelince, “Nedeeen?”
16.11.2017
sozcu .com.tr
Şarkıcı Tarkan sosyal medya hesabından bir dönem beraber proje yaptığı Nazan Öncel'le çekilmiş bir fotoğrafını paylaştı.
Paylaştığı fotoğrafla takipçilerini, Nazan Öncel’in altıncı stüdyo albümü olan ‘Yan yana fotoğraf çektirelim’ dönemine götüren Tarkan o yıllarda birlikte çekilmiş iki kare fotoğrafını TBT gününde sosyal medya hesabından paylaştı. Bu albümde Öncel’le birlikte iki de düet yapan Tarkan birlikte çekilmiş fotoğraflarını paylaşırken o dönemle ilgili bilgiler vermeyi de ihmal etmedi. Tarkan ayrıca kafasındaki bandanayla da dalga geçmiş ve görüntüsü için dikkat çekici bir yorumda bulunmuş. İşte o fotoğraflar ve Tarkan’ın yazdıkları:
“Yıl 2004. Canım Nazom’un “Yan yana fotoğraf çektirelim” albümü zamanlarından. Albümün adı bu olunca yan yana fotoğraf çektirmemek olmazdı elbet. Şimdi ne güzel bir hatıra oldu. Kafamdakine gelince, “Nedeeen?” diye ben de sordum kendime”
24.02.2021
gzone .com.tr
Nazan Öncel 90’lı yılların hemen başından itibaren alev almaya başlayan diskografisinde, pek az sanatçıya nasip olabilecek bir şeyi deneyimledi: 95 yılında çıkardığı “Göç”ten itibaren tam 4 albüm boyunca kariyer zirvesi yaşadı.
Tamam, “Göç” belki çıktığı senelerden çok sonra kült albüm mertebesine ulaştı ama “Sokak Kızı”, “Demir Leblebi” ve “Yan Yana Fotoğraf Çektirelim” gibi birbirinden çok farklı yerlere dokunan 4 albümüyle pop müziğin gidişatına damga vurdu Öncel.
Gelelim, yazının konusu olan “Demir Leblebi”ye. Tüm söz ve müziklerin alışık olduğumuz şekilde Öncel’e ait olduğu albümün sanatçının kariyerinin en karanlık ve yoğun işi olduğunu söylemek abartı olmaz. Diğer şarkılara kıyasla daha radyo dostu duran ve belki de sırf bu nedenle aranjör İskender Paydaş’a teslim edilmiş iki şarkı “Beni Söyletme” ve “Aşıklar Parkı” bile mutlu değiller örneğin. (“Mutlu son yoktur ne de mutlu aşk” diyor zaten açılışı yapan “Beni Söyletme”.)
Ama mutlu olmak ve etmek gibi bir derdi yok Öncel’in bu kez. “Sokak Kızı”ndaki isyan bayrağını çekmiş kızın hikâyesinin evvelini anlatıyor. Ve bu hikâye derinleştikçe derinleşiyor, koyulaşıyor ve finalde her kalbin kaldıramayacağı isim şarkısı ile nakavt ediveriyor.
Albümün düzenlemelerinin büyük çoğunluğunu yapan Hamit Ündaş ve Nazan Öncel’in müzikal paletinde ise önceki albümlerine tezat bir çok renklilik hakim. “Zor Dünya”nın trip-hop’ından “Sokarım Politikana”nın blues-rock’ına, “Kız Bebek”in akustik popundan “Kunduram Sandukam Zembilim”in türkü motiflerine kadar ağzına kadar dopdolu, zengin bir evren yaratmışlar dinleyici için.
Albümü baştan sona dinlerken bu çeşitliliğin hiç yormaması, her şarkıdaki enstrüman ve aranje tercihinin o bestenin ruhuna ve Öncel’in günlüğünden koparılmış sayfalar hissi yaratan sözleriyle yakaladığı organik uyumla ilgili diye düşünüyorum.
Bu albümün hayran olduğum bir diğer yönü ise özellikle ikinci yarıdaki şarkıların sözleri ne kadar boğucu ve rahatsız edici olursa olsun, melodi ve aranjelerinin yumuşak, tatlı ve hatta yer yer aydınlık tutulmuş olması. Örneğin; Öncel’in nankör sevgilisine küfrettiği “Kötülere Bi’şey Olmaz”ı neşeli bir Erkin Koray şarkısı dinliyormuş gibi gerdan kırarak dinleyebilirsiniz. Babasının kendisini çocukken taciz ettiğini anlatan (“Annesinin sütü, babasının çükü, bu çocuk senin kızındı anne”) “Demirden Leblebi”nin neredeyse bir dans şarkısı olarak sunulması, yine babasına olan öfkesini kustuğu feminist marş olabilecek “Kız Bebek”in tatlı meltem etkisi yaratan bir Akdeniz şarkısı olarak kurgulanması dahice tercihler.
Yine de tüm bunlar, albüme hakim minimal çizgiden en uzak şarkılardan “Kunduram Sandukam Zembilim”in nice anadolu türküsünden beter içinize çökmesinin (“Bir özgürlük çayına hasret mi öleceğiz?”) ya da Aksu’nun “Tutuklu”suna Öncel’in karşılığı sayılabilecek “Bu Havada Gidilmez”in kalbinizi ilk dinlemede kırabilmesinin önemini azaltmıyor.
Favori şarkılarım ise oğluyla tartıştıktan sonra kaleme aldığını öğrenip daha da çok sevdiğim “Hızlı Yaşarken” ve albümün çıktığı yıl hakkında çokça konuşulan “Sokarım Politikana”. “Hızlı Yaşarken”, albümde Öncel’in vokalinin en rahat olduğu şarkılardan biri ve muhteşem “Onu nasıl becerdiğini anlatma, bundan bana ne” dizeleri ile bana kahkaha attırmışken neredeyse erotik bir tonla yorumladığı “Sokarım Politika”nın siyasetle değil de aslında insan ilişkileri ile alakadar olması pek rahatlatıcıdır.
En küçük ve pek şahane detayları ile bile (eşsiz kartonet tasarımı başlı başına bir olaydır) Öncel’in bizzat ilgilendiği “Demir Leblebi” sanatçının kariyerinin en karanlık işi ama bir o kadar da karşı konulması zor bir albüm.
24.02.2021
cumhuriyet .com.tr
Yıllardır kendi yolunda yürüyen, zamansız şarkıların yazarı Nazan Öncel, bu patırtı ortamında incelikli sözün, sesin işitilmesi giderek güçleşirken hep kendini korudu. Farklı kuşakların şarkılarında buluşması, tam da zamana dirençli olmasından kaynaklı...
Nazan Öncel’in gün gelip roman yazması kimseyi şaşırtmamıştır. Sözlerinden bize taşan o güzel imgeleri, bir zaman başka biçimde elbet koyacaktı önümüze. Pek söyleşi vermekten de hoşlanmıyor. Haksız da değil, sanatçı yapıtıyla sözünü söyler.
Bir romancı olarak ben kitabı ele vermeyi yanlış sayarım söyleşerek. Ama yazma arzusu, serüveni üstüne sormak hoşuma gider. Buyurun çağdaş kadın ozanımız Öncel’le söyleşiye.
–Sevgili Nazan, kitabı ele vermeyelim ama şu tümceni yok sayamazdım “insan büyünce çocukluk uzaktan el sallar” diyorsun bir yerde. “Yarınsız Yarın” romanında bana çok dokundu bu cümle. Çocukluk desem ne söylersin?
İnsanın hayatla tanışma noktasıdır çocukluk. Bugünden geçmişe bakmak bazen acı veriyor, bazen de gülümserken yakalıyorsun kendini. O kadar çok şey yaşamış oluyorsun ki çocukluk milat kadar uzakta kalıyor, sanki o çocuk sen değil de başkasıymış gibi oluyor. Eğer geçmişle hesabı tamamlamış, defteri kapatamamışsan yandın... Gün geliyor hiçbir şeye şaşırmayacak noktaya geldiğini üzülerek görüyorsun. Çünkü artık cevabını bildiğin sorulardan ibaret oluyor hayat.
Oysa çocuk olmak bütün bunlardan bağımsız bir şeydir. Çocuk olmak demek yüzde yüz masumiyet demektir. Bir tarihte dört yaşında bir çocuk misafirim olmuştu. Çocuğun duracak başı yok; oradan oraya... Annesi “Dursana evladım, yaramazlık yapmasana” dediğinde “Başka ne yapabilirim” dedi. Böyle bir dürüstlük karşısında hoş görmeyip de ne yapar insan? Bir çocukla bir yetişkin arasındaki temel farklardan biri de budur: Masumiyettir, dürüstlüktür.
–Süsten uzak, sade bir dille okura ulaşmak öyle pek kolay iş değildir. Zamanı aşan şarkılar yapan birinin, zaman üstüne çokça düşündüğü bir metin kurgulaması da şaşırtıcı değil aslında. Yazmak nasıl gereksinim oldu?
Bir insanın eline kâğıt kalem verip yazmaya zorlayarak “yaz” diyemezsin, bu içsel bir şeydir. İhtiyaç duyduğunun farkında olmadan yazıyor insan. Öyle geliyor ki bütün işim yazmakmış gibi hissediyorum. Kahramanlar yaratmak, onları anlamak, tanımak bir süre onlarla yaşamak gibi bir dolu şey bu. Bir tür oyun gibi. O kalem sende olduğu sürece, muhayyile gücün de varsa yazıyorsun. Bu eylemi yapan biri olarak bunu sen daha iyi bilirsin.
Bir kere eline kalemi aldın mı bir daha bırakamıyorsun sanki. Kış Baba’yı yazdığımda on iki yaşımdaydım. Ömrün hikâye anlatıcılığıyla geçince beyin o pratiği yapmaya alıştığından yazmak önünü alamadığın bir şey oluyor. Seksenlerin sonunda İstanbul’a yeni geldiğim yıllarda işle ev arasındaki sıkışıp kalmışlığımda kendimi yazarken bulunca bütün şuursuzluğumla on dört sayfalık bir hikâyeyi kalktım Erdal Öz’e götürdüm. İlerleyen zaman içinde okuyunca beni geri aradığında hikâyeyle ilgili olarak övgülerine mazhar oldum.
Sonrasında haftalık bir dergiye verdiğim söyleşmede o övgülerden söz edince haber yapan arkadaş bana inanmamış olacak ki kalkmış teyit etmiş. Ama Erdal Öz aynı büyüklüğü göstermiş yine övgüyle söz etmişti. Bu beni push etmiş, yazmayı uzun zaman sürdürmüştüm. Bir çekmecede hâlâ sırasını bekleyen hikâyeler bunlar… Sonrasında zaman içinde soranlara “evet yazıyorum” deyince bir beklenti oluştu, “n’apalım yazayım bari” dedim… Böyle. Şarkı yazarlığım kadar eskidir bu yolculuk.
Hadi gel uçalım!
–Sana “çağdaş kadın ozan” diyoruz pek çok sevenin. Şiire yakın sözlerin. Aşklarımızda, dostluklarımızda ve elbet yaşamımızın farklı dönemlerinde hep varsın. Sanki içinde hepimizin isyanı bu, farklı disiplinlerde yaratmak üstüne ne söylersin?
Hayat bize her şeyi gösteriyor; “bak burada çok acı bir şey yaşanıyor” diyor. Cumartesi Anneleri’nin on yıllardır gözünün yolda olduğunu görünce burnunun direği sızlıyor. Senin neyi ne kadar gördüğüne, ne kadar düşündüğüne veya görmezden geldiğine bağlı. Bir annenin on dört yaşındaki çocuğunun kemiklerini eteğine toplamasını yazmayacaksın da ne yazacaksın. Ceylan’ı yazmasaydım insanlığımdan şüphe duyardım.
Öte yandan aşk şarkısını her gün yazarsın, o bile bir sorumluluk gerektirir. Mesela Güney denildiğinde genelde akla ilk gelen yer nedense Bodrum olur. Bir aşk şarkısında güneyi yazmanın da bin bir yolu olduğunu bilirsin. Sokak Kızı’nın son şarkısı olan Hadi Güneye’de Deniz Gezmiş ve Yılmaz Güney’e selam yollamıştım. Onu yazdığımda kendimi iyi hissetmiştim. Bunu her dilde yazılan örnekleriyle çoğaltmak mümkün. Ne mutlu ki pek çok değerli insan bu anlamda en babasından şarkılar yazmıştır der susarım.
Bu dörtlük de sana gelsin o zaman:
Hadi gel uçalım!
İyi ama benim kanatlarım yok;
Olduğu kadar Enver olduğu kadar; aşağı bakma yeter.
–Sancılı, biraz da kaybolduğumuz çağı yaşıyoruz. Bilişim olanakları hepimize özgürlük sağlar gibi duruyor ama kimselerin okumaya zamanı yok. Roman yazmak, okurdan zaman istemek, senle düşünmeye, duyumsamaya çağırmak demek. Mümkün mü bu çağda, bu türden ortaklık?
Elektrikli ütüden önce kömürlü ütü vardı ama yine de ütü yapılırdı. Kimse ütüsüz gömlek giymezdi. O gömlek bir şekilde ütülenirdi. Mesela senin külliyatına sahip olan birinin, yeni kitabın için heyecan duyuyor olması bu dediğinin mümkün olduğu anlamına gelmesidir. Seni de, o hikâyeyi de sahipleniyor aslında. O kitap yazarla okur arasında sağlam bir köprü olunca o bağ kuruluyor, senin talep ettiğin şey kendiliğinden oluşuyor. Bu paha biçilmez bir his.
İyi tarafından bakarsak sosyal medyada Cemal Süreya’yla da tanıştılar, Turgut Uyar’la da. Bir yerden başlayan arkasını da getir, o şairi, o yazarı merak edebilir, kendini bir gün o kitabı okurken bulabilir. Dolaylı da olsa beklentim bu kadar, fazlası değil. Çünkü çağın sürati bir yana edebi kültüre olan düşkünlük eğitimle, yetiştirilme tarzıyla, arkadaş çevresiyle, merak ve ilgiyle karşılığını bulabiliyor.
–Yapıtlarına bakınca senin sesini işitiyoruz, şakacı bir yanın var, gözü pek sözlerin. “Araf’ta yaşamak” üstüne konuşsak. Herkes biraz öyle bir yerde değil mi? Romanda geçen konuşmalardan birine gönderme yapıyorum, hiçbir duygu sahicileşmiyor sanki. Öyle mi?
En kötüsü belirsizliktir hayatta: Belirsiz beklenti cehennem azabı gibi bir şeydir. Ölsen daha iyidir ama ‘gidip bi öleyim’ demekle de olmuyor. Bazen bitmek bilmeyen bir kıştır hayat. İnsanın iyi ya da kötü, elinde bir tane hayatı vardır, düze çıkması için kendi ile yüzleşmesi gerekir, başka türlü ruhunu kurtarması zordur. Romanda da öyle; bir anlamda düşüncenin düşle bağ kurarak seni gerçeğe götürmesi, gerçeğin yolunu göstermesi...
Dara düştüğüm zamanlar oldu...
–“Her yeni gün, bitmesin dediğim yollar gibi bitiyordu. İnsanları, evleri, sokakları, yolları ardımızda bırakıp geçiyorduk, ama hepsinin hatırası bizimle geliyordu.” diyorsun. Bir zaman sonra yaşadığı ne varsa yabancılık duyar insan, bellek geçmişi yeniden kurar. Yazar Öncel biraz bunu da yapıyor mu?
Yeri geldikçe acı-tatlı ne varsa bellek itinayla önüne koyarak hatırlatıyor, o hatırlamalar tekerrür oluyor. Bir çekmecede unutmaya çalıştıkların, diğerinde hayallerin, ideallerin, içinde bulunduğun an oluyor ve yanına yenilerini koyarak yaşamayı sürdürüyorsun. “Ben şimdi bununla ne halt edeceğim, nasıl başa çıkacağım” dediğimiz şeyleri zaman hallederek bugünü katlanabilir kılıyor. Ne kadarını unutup, ne kadarını canlı tutmamızla da ilgilidir biraz...
–Evler, mekânlar, sokaklar ve şehrimiz. Bize kimlik veriyor. Tüm bunlara eşlik eden şarkılar. Yazarlık bir başına yapılan iştir ve son kertede kendi sesini bulma işidir. Romancılık yeni serüven mi artık? Yeni yolculuk mu başladı?
Biri gelip de elime vurmadıktan sonra biraz öyle görünüyor sanki. Yeter ki elimde anlatacak sağlam bir hikâyem olsun.
–“Ben sokak kızıyım” diyen Nazan, pek de kimsenin cesaret edemediği dilden haykırıyordu. Şimdi ağır bir baskı ortamı var. Sanata, sanatçıya, güzel olan her şeye… Gençlerin nasıl muameleye maruz kaldığını da gördün. Ne hissettin, ne gözlemledin?
Onları utandırdığımızı düşünüyorum. Mahcubiyetimiz büyük. Bunu hak etmediklerini biliyorsun, o noktada kalben yanlarında olmak sorumluluğun oluyor. Böyle çırpındıklarını görmek istemezdim doğrusu.
– Sana “kadın ozan” derken, dünyadaki bir geleneğe de gönderme yapıyoruz. Elinde gitarı tüm dünyaya kafa tutan Joan Baez’i biliyoruz söz gelişi. Pek çok örnek var. Kendi bildiği yoldan, başını öne düşürmeden ilerlemek üstüne neler söylersin?
Geçmişte başımın dara düştüğü zamanlarım da oldu ama bazı şeyler kendimize olduğu kadar, çocuklarımıza da, gençlerimize de olan gönül borcumuzdur. Genç insanların yarınını yapmak onlarla el ele vermek mecburiyetimiz var. Bunun da bedelsiz olmadığını biliyoruz ama yapacak bir şey de yoktur, insan vicdanı kadar insandır. Hissettiğini söyleyebilmek dün de zordu, bugün de zor. Korkutucu olanı yarın da böyle olacak olması. Tünelin ucunu görmeyi ümit ediyorum.
Piçliğimizde de sen varsın
–Elbette kadın olmak üstüne de son bir sorum var. Bu coğrafyada Kürt, Alevi, Sosyalist olmak hep zor… Ama kadın olmak en zoru! Kadın hep “öteki”. Seni seven milyonlarca kadın var. Kadın hareketi, edebiyatı üstüne düşünüyor musun? Bir de tarif doğruysa “öteki” olduğun halde, yaramaz, isyankâr hallerine rağmen bunca sevilmek nasıl geliyor sana? Sırtında yük mü, yoksa özgürlük paylaşılınca mı anlam buluyor?
Demokrasi duygusuyla yazılacak mühim meseleler bunlar; Marquez’in dediği gibi “anlatmak için yaşamak” lazım. Kadın cinayetleri dert edindiğim bir çok konunun başında geliyor. Bunu kaleme alarak bu meseleyle doğrudan ilintili olan yeni bir şarkı yazdım. Böyle bir dünyada bir gram işe yarasa yeter diyor insan.
Özgürlük insanın doğuştan temel hakkıdır ama sahip çıkarsan senindir, ‘paylaştıkça çoğalır’ demiş ya şair, öyle elbette. O sevginin karşılık olduğunu düşünüyorum. Bunu bana her türlü hissettiriyorlar.
Birisi geçen gün “Allah ömür versin ama cenazende en çok ben ağlayacağım” diyen de oluyor. “Piçliğimizde de hiçliğimizde de sen varsın” diyeni de. Kalbi benimle birlikte çarpan insanlarla aynı şeyleri hissettiğimizi bilmek çok anlamlı. Gurur verici. Çok şanslıyım çok.
23.02.2021
medyafaresi .com
Türk Popunun önde gelen isimlerinden Nazan Öncel yeni Kitabı Yarınsız Yarın’ı Cumhuriyet’ten Enver Aysever’e anlattı.
Cumhuriyet’ten Enver Aysever’in haberine göre, yıllardır kendi yolunda yürüyen, zamansız şarkıların yazarı Nazan Öncel, bu patırtı ortamında incelikli sözün, sesin işitilmesi giderek güçleşirken hep kendini korudu. Farklı kuşakların şarkılarında buluşması, tam da zamana dirençli olmasından kaynaklı...
Nazan Öncel’in gün gelip roman yazması kimseyi şaşırtmamıştır. Sözlerinden bize taşan o güzel imgeleri, bir zaman başka biçimde elbet koyacaktı önümüze. Pek söyleşi vermekten de hoşlanmıyor. Haksız da değil, sanatçı yapıtıyla sözünü söyler.
Bir romancı olarak ben kitabı ele vermeyi yanlış sayarım söyleşerek. Ama yazma arzusu, serüveni üstüne sormak hoşuma gider. Buyurun çağdaş kadın ozanımız Öncel’le söyleşiye.
–Sevgili Nazan, kitabı ele vermeyelim ama şu tümceni yok sayamazdım “insan büyünce çocukluk uzaktan el sallar” diyorsun bir yerde. “Yarınsız Yarın” romanında bana çok dokundu bu cümle. Çocukluk desem ne söylersin?
İnsanın hayatla tanışma noktasıdır çocukluk. Bugünden geçmişe bakmak bazen acı veriyor, bazen de gülümserken yakalıyorsun kendini. O kadar çok şey yaşamış oluyorsun ki çocukluk milat kadar uzakta kalıyor, sanki o çocuk sen değil de başkasıymış gibi oluyor. Eğer geçmişle hesabı tamamlamış, defteri kapatamamışsan yandın... Gün geliyor hiçbir şeye şaşırmayacak noktaya geldiğini üzülerek görüyorsun. Çünkü artık cevabını bildiğin sorulardan ibaret oluyor hayat.
Oysa çocuk olmak bütün bunlardan bağımsız bir şeydir. Çocuk olmak demek yüzde yüz masumiyet demektir. Bir tarihte dört yaşında bir çocuk misafirim olmuştu. Çocuğun duracak başı yok; oradan oraya... Annesi “Dursana evladım, yaramazlık yapmasana” dediğinde “Başka ne yapabilirim” dedi. Böyle bir dürüstlük karşısında hoş görmeyip de ne yapar insan? Bir çocukla bir yetişkin arasındaki temel farklardan biri de budur: Masumiyettir, dürüstlüktür.
–Süsten uzak, sade bir dille okura ulaşmak öyle pek kolay iş değildir. Zamanı aşan şarkılar yapan birinin, zaman üstüne çokça düşündüğü bir metin kurgulaması da şaşırtıcı değil aslında. Yazmak nasıl gereksinim oldu?
Bir insanın eline kâğıt kalem verip yazmaya zorlayarak “yaz” diyemezsin, bu içsel bir şeydir. İhtiyaç duyduğunun farkında olmadan yazıyor insan. Öyle geliyor ki bütün işim yazmakmış gibi hissediyorum. Kahramanlar yaratmak, onları anlamak, tanımak bir süre onlarla yaşamak gibi bir dolu şey bu. Bir tür oyun gibi. O kalem sende olduğu sürece, muhayyile gücün de varsa yazıyorsun. Bu eylemi yapan biri olarak bunu sen daha iyi bilirsin.
Bir kere eline kalemi aldın mı bir daha bırakamıyorsun sanki. Kış Baba’yı yazdığımda on iki yaşımdaydım. Ömrün hikâye anlatıcılığıyla geçince beyin o pratiği yapmaya alıştığından yazmak önünü alamadığın bir şey oluyor. Seksenlerin sonunda İstanbul’a yeni geldiğim yıllarda işle ev arasındaki sıkışıp kalmışlığımda kendimi yazarken bulunca bütün şuursuzluğumla on dört sayfalık bir hikâyeyi kalktım Erdal Öz’e götürdüm. İlerleyen zaman içinde okuyunca beni geri aradığında hikâyeyle ilgili olarak övgülerine mazhar oldum.
Sonrasında haftalık bir dergiye verdiğim söyleşmede o övgülerden söz edince haber yapan arkadaş bana inanmamış olacak ki kalkmış teyit etmiş. Ama Erdal Öz aynı büyüklüğü göstermiş yine övgüyle söz etmişti. Bu beni push etmiş, yazmayı uzun zaman sürdürmüştüm. Bir çekmecede hâlâ sırasını bekleyen hikâyeler bunlar… Sonrasında zaman içinde soranlara “evet yazıyorum” deyince bir beklenti oluştu, “n’apalım yazayım bari” dedim… Böyle. Şarkı yazarlığım kadar eskidir bu yolculuk.
Hadi gel uçalım!
–Sana “çağdaş kadın ozan” diyoruz pek çok sevenin. Şiire yakın sözlerin. Aşklarımızda, dostluklarımızda ve elbet yaşamımızın farklı dönemlerinde hep varsın. Sanki içinde hepimizin isyanı bu, farklı disiplinlerde yaratmak üstüne ne söylersin?
Hayat bize her şeyi gösteriyor; “bak burada çok acı bir şey yaşanıyor” diyor. Cumartesi Anneleri’nin on yıllardır gözünün yolda olduğunu görünce burnunun direği sızlıyor. Senin neyi ne kadar gördüğüne, ne kadar düşündüğüne veya görmezden geldiğine bağlı. Bir annenin on dört yaşındaki çocuğunun kemiklerini eteğine toplamasını yazmayacaksın da ne yazacaksın. Ceylan’ı yazmasaydım insanlığımdan şüphe duyardım.
Öte yandan aşk şarkısını her gün yazarsın, o bile bir sorumluluk gerektirir. Mesela Güney denildiğinde genelde akla ilk gelen yer nedense Bodrum olur. Bir aşk şarkısında güneyi yazmanın da bin bir yolu olduğunu bilirsin. Sokak Kızı’nın son şarkısı olan Hadi Güneye’de Deniz Gezmiş ve Yılmaz Güney’e selam yollamıştım. Onu yazdığımda kendimi iyi hissetmiştim. Bunu her dilde yazılan örnekleriyle çoğaltmak mümkün. Ne mutlu ki pek çok değerli insan bu anlamda en babasından şarkılar yazmıştır der susarım.
Bu dörtlük de sana gelsin o zaman:
Hadi gel uçalım!
İyi ama benim kanatlarım yok;
Olduğu kadar Enver olduğu kadar; aşağı bakma yeter.
–Sancılı, biraz da kaybolduğumuz çağı yaşıyoruz. Bilişim olanakları hepimize özgürlük sağlar gibi duruyor ama kimselerin okumaya zamanı yok. Roman yazmak, okurdan zaman istemek, senle düşünmeye, duyumsamaya çağırmak demek. Mümkün mü bu çağda, bu türden ortaklık?
Elektrikli ütüden önce kömürlü ütü vardı ama yine de ütü yapılırdı. Kimse ütüsüz gömlek giymezdi. O gömlek bir şekilde ütülenirdi. Mesela senin külliyatına sahip olan birinin, yeni kitabın için heyecan duyuyor olması bu dediğinin mümkün olduğu anlamına gelmesidir. Seni de, o hikâyeyi de sahipleniyor aslında. O kitap yazarla okur arasında sağlam bir köprü olunca o bağ kuruluyor, senin talep ettiğin şey kendiliğinden oluşuyor. Bu paha biçilmez bir his.
İyi tarafından bakarsak sosyal medyada Cemal Süreya’yla da tanıştılar, Turgut Uyar’la da. Bir yerden başlayan arkasını da getir, o şairi, o yazarı merak edebilir, kendini bir gün o kitabı okurken bulabilir. Dolaylı da olsa beklentim bu kadar, fazlası değil. Çünkü çağın sürati bir yana edebi kültüre olan düşkünlük eğitimle, yetiştirilme tarzıyla, arkadaş çevresiyle, merak ve ilgiyle karşılığını bulabiliyor.
–Yapıtlarına bakınca senin sesini işitiyoruz, şakacı bir yanın var, gözü pek sözlerin. “Araf’ta yaşamak” üstüne konuşsak. Herkes biraz öyle bir yerde değil mi? Romanda geçen konuşmalardan birine gönderme yapıyorum, hiçbir duygu sahicileşmiyor sanki. Öyle mi?
En kötüsü belirsizliktir hayatta: Belirsiz beklenti cehennem azabı gibi bir şeydir. Ölsen daha iyidir ama ‘gidip bi öleyim’ demekle de olmuyor. Bazen bitmek bilmeyen bir kıştır hayat. İnsanın iyi ya da kötü, elinde bir tane hayatı vardır, düze çıkması için kendi ile yüzleşmesi gerekir, başka türlü ruhunu kurtarması zordur. Romanda da öyle; bir anlamda düşüncenin düşle bağ kurarak seni gerçeğe götürmesi, gerçeğin yolunu göstermesi...
Dara düştüğüm zamanlar oldu...
–“Her yeni gün, bitmesin dediğim yollar gibi bitiyordu. İnsanları, evleri, sokakları, yolları ardımızda bırakıp geçiyorduk, ama hepsinin hatırası bizimle geliyordu.” diyorsun. Bir zaman sonra yaşadığı ne varsa yabancılık duyar insan, bellek geçmişi yeniden kurar. Yazar Öncel biraz bunu da yapıyor mu?
Yeri geldikçe acı-tatlı ne varsa bellek itinayla önüne koyarak hatırlatıyor, o hatırlamalar tekerrür oluyor. Bir çekmecede unutmaya çalıştıkların, diğerinde hayallerin, ideallerin, içinde bulunduğun an oluyor ve yanına yenilerini koyarak yaşamayı sürdürüyorsun. “Ben şimdi bununla ne halt edeceğim, nasıl başa çıkacağım” dediğimiz şeyleri zaman hallederek bugünü katlanabilir kılıyor. Ne kadarını unutup, ne kadarını canlı tutmamızla da ilgilidir biraz...
–Evler, mekânlar, sokaklar ve şehrimiz. Bize kimlik veriyor. Tüm bunlara eşlik eden şarkılar. Yazarlık bir başına yapılan iştir ve son kertede kendi sesini bulma işidir. Romancılık yeni serüven mi artık? Yeni yolculuk mu başladı?
Biri gelip de elime vurmadıktan sonra biraz öyle görünüyor sanki. Yeter ki elimde anlatacak sağlam bir hikâyem olsun.
–“Ben sokak kızıyım” diyen Nazan, pek de kimsenin cesaret edemediği dilden haykırıyordu. Şimdi ağır bir baskı ortamı var. Sanata, sanatçıya, güzel olan her şeye… Gençlerin nasıl muameleye maruz kaldığını da gördün. Ne hissettin, ne gözlemledin?
Onları utandırdığımızı düşünüyorum. Mahcubiyetimiz büyük. Bunu hak etmediklerini biliyorsun, o noktada kalben yanlarında olmak sorumluluğun oluyor. Böyle çırpındıklarını görmek istemezdim doğrusu.
– Sana “kadın ozan” derken, dünyadaki bir geleneğe de gönderme yapıyoruz. Elinde gitarı tüm dünyaya kafa tutan Joan Baez’i biliyoruz söz gelişi. Pek çok örnek var. Kendi bildiği yoldan, başını öne düşürmeden ilerlemek üstüne neler söylersin?
Geçmişte başımın dara düştüğü zamanlarım da oldu ama bazı şeyler kendimize olduğu kadar, çocuklarımıza da, gençlerimize de olan gönül borcumuzdur. Genç insanların yarınını yapmak onlarla el ele vermek mecburiyetimiz var. Bunun da bedelsiz olmadığını biliyoruz ama yapacak bir şey de yoktur, insan vicdanı kadar insandır. Hissettiğini söyleyebilmek dün de zordu, bugün de zor. Korkutucu olanı yarın da böyle olacak olması. Tünelin ucunu görmeyi ümit ediyorum.
Piçliğimizde de sen varsın
–Elbette kadın olmak üstüne de son bir sorum var. Bu coğrafyada Kürt, Alevi, Sosyalist olmak hep zor… Ama kadın olmak en zoru! Kadın hep “öteki”. Seni seven milyonlarca kadın var. Kadın hareketi, edebiyatı üstüne düşünüyor musun? Bir de tarif doğruysa “öteki” olduğun halde, yaramaz, isyankâr hallerine rağmen bunca sevilmek nasıl geliyor sana? Sırtında yük mü, yoksa özgürlük paylaşılınca mı anlam buluyor?
Demokrasi duygusuyla yazılacak mühim meseleler bunlar; Marquez’in dediği gibi “anlatmak için yaşamak” lazım. Kadın cinayetleri dert edindiğim bir çok konunun başında geliyor. Bunu kaleme alarak bu meseleyle doğrudan ilintili olan yeni bir şarkı yazdım. Böyle bir dünyada bir gram işe yarasa yeter diyor insan.
Özgürlük insanın doğuştan temel hakkıdır ama sahip çıkarsan senindir, ‘paylaştıkça çoğalır’ demiş ya şair, öyle elbette. O sevginin karşılık olduğunu düşünüyorum. Bunu bana her türlü hissettiriyorlar.
Birisi geçen gün “Allah ömür versin ama cenazende en çok ben ağlayacağım” diyen de oluyor. “Piçliğimizde de hiçliğimizde de sen varsın” diyeni de. Kalbi benimle birlikte çarpan insanlarla aynı şeyleri hissettiğimizi bilmek çok anlamlı. Gurur verici. Çok şanslıyım çok.
23.02.2021
gazetemag .com
Türk Popunun önde gelen isimlerinden Nazan Öncel yeni Kitabı Yarınsız Yarın’ı Cumhuriyet’ten Enver Aysever’e anlattı.
Cumhuriyet’ten Enver Aysever’in haberine göre, yıllardır kendi yolunda yürüyen, zamansız şarkıların yazarı Nazan Öncel, bu patırtı ortamında incelikli sözün, sesin işitilmesi giderek güçleşirken hep kendini korudu. Farklı kuşakların şarkılarında buluşması, tam da zamana dirençli olmasından kaynaklı...
Nazan Öncel’in gün gelip roman yazması kimseyi şaşırtmamıştır. Sözlerinden bize taşan o güzel imgeleri, bir zaman başka biçimde elbet koyacaktı önümüze. Pek söyleşi vermekten de hoşlanmıyor. Haksız da değil, sanatçı yapıtıyla sözünü söyler.
Bir romancı olarak ben kitabı ele vermeyi yanlış sayarım söyleşerek. Ama yazma arzusu, serüveni üstüne sormak hoşuma gider. Buyurun çağdaş kadın ozanımız Öncel’le söyleşiye.
–Sevgili Nazan, kitabı ele vermeyelim ama şu tümceni yok sayamazdım “insan büyünce çocukluk uzaktan el sallar” diyorsun bir yerde. “Yarınsız Yarın” romanında bana çok dokundu bu cümle. Çocukluk desem ne söylersin?
İnsanın hayatla tanışma noktasıdır çocukluk. Bugünden geçmişe bakmak bazen acı veriyor, bazen de gülümserken yakalıyorsun kendini. O kadar çok şey yaşamış oluyorsun ki çocukluk milat kadar uzakta kalıyor, sanki o çocuk sen değil de başkasıymış gibi oluyor. Eğer geçmişle hesabı tamamlamış, defteri kapatamamışsan yandın... Gün geliyor hiçbir şeye şaşırmayacak noktaya geldiğini üzülerek görüyorsun. Çünkü artık cevabını bildiğin sorulardan ibaret oluyor hayat.
Oysa çocuk olmak bütün bunlardan bağımsız bir şeydir. Çocuk olmak demek yüzde yüz masumiyet demektir. Bir tarihte dört yaşında bir çocuk misafirim olmuştu. Çocuğun duracak başı yok; oradan oraya... Annesi “Dursana evladım, yaramazlık yapmasana” dediğinde “Başka ne yapabilirim” dedi. Böyle bir dürüstlük karşısında hoş görmeyip de ne yapar insan? Bir çocukla bir yetişkin arasındaki temel farklardan biri de budur: Masumiyettir, dürüstlüktür.
–Süsten uzak, sade bir dille okura ulaşmak öyle pek kolay iş değildir. Zamanı aşan şarkılar yapan birinin, zaman üstüne çokça düşündüğü bir metin kurgulaması da şaşırtıcı değil aslında. Yazmak nasıl gereksinim oldu?
Bir insanın eline kâğıt kalem verip yazmaya zorlayarak “yaz” diyemezsin, bu içsel bir şeydir. İhtiyaç duyduğunun farkında olmadan yazıyor insan. Öyle geliyor ki bütün işim yazmakmış gibi hissediyorum. Kahramanlar yaratmak, onları anlamak, tanımak bir süre onlarla yaşamak gibi bir dolu şey bu. Bir tür oyun gibi. O kalem sende olduğu sürece, muhayyile gücün de varsa yazıyorsun. Bu eylemi yapan biri olarak bunu sen daha iyi bilirsin.
Bir kere eline kalemi aldın mı bir daha bırakamıyorsun sanki. Kış Baba’yı yazdığımda on iki yaşımdaydım. Ömrün hikâye anlatıcılığıyla geçince beyin o pratiği yapmaya alıştığından yazmak önünü alamadığın bir şey oluyor. Seksenlerin sonunda İstanbul’a yeni geldiğim yıllarda işle ev arasındaki sıkışıp kalmışlığımda kendimi yazarken bulunca bütün şuursuzluğumla on dört sayfalık bir hikâyeyi kalktım Erdal Öz’e götürdüm. İlerleyen zaman içinde okuyunca beni geri aradığında hikâyeyle ilgili olarak övgülerine mazhar oldum.
Sonrasında haftalık bir dergiye verdiğim söyleşmede o övgülerden söz edince haber yapan arkadaş bana inanmamış olacak ki kalkmış teyit etmiş. Ama Erdal Öz aynı büyüklüğü göstermiş yine övgüyle söz etmişti. Bu beni push etmiş, yazmayı uzun zaman sürdürmüştüm. Bir çekmecede hâlâ sırasını bekleyen hikâyeler bunlar… Sonrasında zaman içinde soranlara “evet yazıyorum” deyince bir beklenti oluştu, “n’apalım yazayım bari” dedim… Böyle. Şarkı yazarlığım kadar eskidir bu yolculuk.
Hadi gel uçalım!
–Sana “çağdaş kadın ozan” diyoruz pek çok sevenin. Şiire yakın sözlerin. Aşklarımızda, dostluklarımızda ve elbet yaşamımızın farklı dönemlerinde hep varsın. Sanki içinde hepimizin isyanı bu, farklı disiplinlerde yaratmak üstüne ne söylersin?
Hayat bize her şeyi gösteriyor; “bak burada çok acı bir şey yaşanıyor” diyor. Cumartesi Anneleri’nin on yıllardır gözünün yolda olduğunu görünce burnunun direği sızlıyor. Senin neyi ne kadar gördüğüne, ne kadar düşündüğüne veya görmezden geldiğine bağlı. Bir annenin on dört yaşındaki çocuğunun kemiklerini eteğine toplamasını yazmayacaksın da ne yazacaksın. Ceylan’ı yazmasaydım insanlığımdan şüphe duyardım.
Öte yandan aşk şarkısını her gün yazarsın, o bile bir sorumluluk gerektirir. Mesela Güney denildiğinde genelde akla ilk gelen yer nedense Bodrum olur. Bir aşk şarkısında güneyi yazmanın da bin bir yolu olduğunu bilirsin. Sokak Kızı’nın son şarkısı olan Hadi Güneye’de Deniz Gezmiş ve Yılmaz Güney’e selam yollamıştım. Onu yazdığımda kendimi iyi hissetmiştim. Bunu her dilde yazılan örnekleriyle çoğaltmak mümkün. Ne mutlu ki pek çok değerli insan bu anlamda en babasından şarkılar yazmıştır der susarım.
Bu dörtlük de sana gelsin o zaman:
Hadi gel uçalım!
İyi ama benim kanatlarım yok;
Olduğu kadar Enver olduğu kadar; aşağı bakma yeter.
–Sancılı, biraz da kaybolduğumuz çağı yaşıyoruz. Bilişim olanakları hepimize özgürlük sağlar gibi duruyor ama kimselerin okumaya zamanı yok. Roman yazmak, okurdan zaman istemek, senle düşünmeye, duyumsamaya çağırmak demek. Mümkün mü bu çağda, bu türden ortaklık?
Elektrikli ütüden önce kömürlü ütü vardı ama yine de ütü yapılırdı. Kimse ütüsüz gömlek giymezdi. O gömlek bir şekilde ütülenirdi. Mesela senin külliyatına sahip olan birinin, yeni kitabın için heyecan duyuyor olması bu dediğinin mümkün olduğu anlamına gelmesidir. Seni de, o hikâyeyi de sahipleniyor aslında. O kitap yazarla okur arasında sağlam bir köprü olunca o bağ kuruluyor, senin talep ettiğin şey kendiliğinden oluşuyor. Bu paha biçilmez bir his.
İyi tarafından bakarsak sosyal medyada Cemal Süreya’yla da tanıştılar, Turgut Uyar’la da. Bir yerden başlayan arkasını da getir, o şairi, o yazarı merak edebilir, kendini bir gün o kitabı okurken bulabilir. Dolaylı da olsa beklentim bu kadar, fazlası değil. Çünkü çağın sürati bir yana edebi kültüre olan düşkünlük eğitimle, yetiştirilme tarzıyla, arkadaş çevresiyle, merak ve ilgiyle karşılığını bulabiliyor.
–Yapıtlarına bakınca senin sesini işitiyoruz, şakacı bir yanın var, gözü pek sözlerin. “Araf’ta yaşamak” üstüne konuşsak. Herkes biraz öyle bir yerde değil mi? Romanda geçen konuşmalardan birine gönderme yapıyorum, hiçbir duygu sahicileşmiyor sanki. Öyle mi?
En kötüsü belirsizliktir hayatta: Belirsiz beklenti cehennem azabı gibi bir şeydir. Ölsen daha iyidir ama ‘gidip bi öleyim’ demekle de olmuyor. Bazen bitmek bilmeyen bir kıştır hayat. İnsanın iyi ya da kötü, elinde bir tane hayatı vardır, düze çıkması için kendi ile yüzleşmesi gerekir, başka türlü ruhunu kurtarması zordur. Romanda da öyle; bir anlamda düşüncenin düşle bağ kurarak seni gerçeğe götürmesi, gerçeğin yolunu göstermesi...
Dara düştüğüm zamanlar oldu...
–“Her yeni gün, bitmesin dediğim yollar gibi bitiyordu. İnsanları, evleri, sokakları, yolları ardımızda bırakıp geçiyorduk, ama hepsinin hatırası bizimle geliyordu.” diyorsun. Bir zaman sonra yaşadığı ne varsa yabancılık duyar insan, bellek geçmişi yeniden kurar. Yazar Öncel biraz bunu da yapıyor mu?
Yeri geldikçe acı-tatlı ne varsa bellek itinayla önüne koyarak hatırlatıyor, o hatırlamalar tekerrür oluyor. Bir çekmecede unutmaya çalıştıkların, diğerinde hayallerin, ideallerin, içinde bulunduğun an oluyor ve yanına yenilerini koyarak yaşamayı sürdürüyorsun. “Ben şimdi bununla ne halt edeceğim, nasıl başa çıkacağım” dediğimiz şeyleri zaman hallederek bugünü katlanabilir kılıyor. Ne kadarını unutup, ne kadarını canlı tutmamızla da ilgilidir biraz...
–Evler, mekânlar, sokaklar ve şehrimiz. Bize kimlik veriyor. Tüm bunlara eşlik eden şarkılar. Yazarlık bir başına yapılan iştir ve son kertede kendi sesini bulma işidir. Romancılık yeni serüven mi artık? Yeni yolculuk mu başladı?
Biri gelip de elime vurmadıktan sonra biraz öyle görünüyor sanki. Yeter ki elimde anlatacak sağlam bir hikâyem olsun.
–“Ben sokak kızıyım” diyen Nazan, pek de kimsenin cesaret edemediği dilden haykırıyordu. Şimdi ağır bir baskı ortamı var. Sanata, sanatçıya, güzel olan her şeye… Gençlerin nasıl muameleye maruz kaldığını da gördün. Ne hissettin, ne gözlemledin?
Onları utandırdığımızı düşünüyorum. Mahcubiyetimiz büyük. Bunu hak etmediklerini biliyorsun, o noktada kalben yanlarında olmak sorumluluğun oluyor. Böyle çırpındıklarını görmek istemezdim doğrusu.
– Sana “kadın ozan” derken, dünyadaki bir geleneğe de gönderme yapıyoruz. Elinde gitarı tüm dünyaya kafa tutan Joan Baez’i biliyoruz söz gelişi. Pek çok örnek var. Kendi bildiği yoldan, başını öne düşürmeden ilerlemek üstüne neler söylersin?
Geçmişte başımın dara düştüğü zamanlarım da oldu ama bazı şeyler kendimize olduğu kadar, çocuklarımıza da, gençlerimize de olan gönül borcumuzdur. Genç insanların yarınını yapmak onlarla el ele vermek mecburiyetimiz var. Bunun da bedelsiz olmadığını biliyoruz ama yapacak bir şey de yoktur, insan vicdanı kadar insandır. Hissettiğini söyleyebilmek dün de zordu, bugün de zor. Korkutucu olanı yarın da böyle olacak olması. Tünelin ucunu görmeyi ümit ediyorum.
Piçliğimizde de sen varsın
–Elbette kadın olmak üstüne de son bir sorum var. Bu coğrafyada Kürt, Alevi, Sosyalist olmak hep zor… Ama kadın olmak en zoru! Kadın hep “öteki”. Seni seven milyonlarca kadın var. Kadın hareketi, edebiyatı üstüne düşünüyor musun? Bir de tarif doğruysa “öteki” olduğun halde, yaramaz, isyankâr hallerine rağmen bunca sevilmek nasıl geliyor sana? Sırtında yük mü, yoksa özgürlük paylaşılınca mı anlam buluyor?
Demokrasi duygusuyla yazılacak mühim meseleler bunlar; Marquez’in dediği gibi “anlatmak için yaşamak” lazım. Kadın cinayetleri dert edindiğim bir çok konunun başında geliyor. Bunu kaleme alarak bu meseleyle doğrudan ilintili olan yeni bir şarkı yazdım. Böyle bir dünyada bir gram işe yarasa yeter diyor insan.
Özgürlük insanın doğuştan temel hakkıdır ama sahip çıkarsan senindir, ‘paylaştıkça çoğalır’ demiş ya şair, öyle elbette. O sevginin karşılık olduğunu düşünüyorum. Bunu bana her türlü hissettiriyorlar.
Birisi geçen gün “Allah ömür versin ama cenazende en çok ben ağlayacağım” diyen de oluyor. “Piçliğimizde de hiçliğimizde de sen varsın” diyeni de. Kalbi benimle birlikte çarpan insanlarla aynı şeyleri hissettiğimizi bilmek çok anlamlı. Gurur verici. Çok şanslıyım çok.
21.02.2021
cumhuriyet .com.tr
Zamansız şarkıların yazarı Nazan Öncel, yeni romanı Yarınsız Yarın’ı ve sanat yolculuğunu Enver Aysever’e anlattı. Öncel, “Sokak Kızı’nın son şarkısı olan Hadi Güneye’de Deniz Gezmiş ve Yılmaz Güney’e selam yollamıştım. Onu yazdığımda kendimi iyi hissetmiştim” diyor.
24.01.2021
birgun.net
Nazan Öncel Gezi direnişçilerinden yana saf tutan, direniş türküleri çığırmaya, bugün hâlâ hiçliğimize de ‘piçliğimize’ de derman olmaya devam eden, evelemeyen gevelemeyen, hâlâ başını eğmeyen ender isimlerden biri.
Sevenleri onu sevme nedenlerini çok iyi bilirler: Nazan Öncel aykırıdır, pek çok şeyi ilk söyleyendir, pek çok şeyi cesurca en başta ortaya dökendir, lakabını en sevdiğimiz şarkısından alır: Sokak Kızı. Nazan Öncel politiktir, burjuva koalisyonların türdeşliğine Aynı Nakarat diye çıkışarak ses getiren, Türkiye’de ilk defa ‘çocuk tacizine’ şarkıyla isyan eden, Sokarım Politikana ile birlikte o malum Demir Leblebi şarkısı da yasaklanan, hatta 28 Şubat döneminde de “başöğretmenim olmadı” diye haykıran ve fakat kimileri gibi paradigma değişince ‘saraya’ koşup bunu ‘satmaya’ kalkmayan, aksine o saraya karşı da Gezi direnişçilerinden yana saf tutan, direniş türküleri çığırmaya devam eden, bugün hâlâ hiçliğimize de ‘piçliğimize’ de derman olmaya devam eden, evelemeyen gevelemeyen, hâlâ başını eğmeyen ender isimlerden biridir o. Şarkılarıyla ‘hikâye anlatıcılığına’ can verendir. Yeri başkadır…
Geçen ay okurlarla buluşan Yarınsız Yarın elbette ki Nazan Öncel’in ilk romanı olması nedeniyle pek çok kişi gibi beni de heyecanlandırdı. Rafa düştüğü gün koşup aldım, es kaza aynı gün okumuş bulundum. İflah olmaz bir fanıyım, malum. Bu cihetle diğer fanlara da peşinen söyleyeyim: Bu yazıda tartıştığımız roman, sanatçının bir biyografisi yahut yaşadıklarının alegorik bir anlatımı değil. Bu roman başlı başına bir kurgu, üstelik aynı anda hem Orhan Pamuk’u hem de Isaac Asimov’u anıştırabilen bir kurgu, gerçekten!
Evvela -göstergebilim düşkünlüğümden mi yoksa yetim büyüdüğümden mi bilmiyorum fakat -eş zamanlı bir okumaya tabi tutulduğunda romanda göze çarpan ilk belirgin şeyin ‘babalık’ olduğu dikkatimi çekti. Öyle ki uzunca yaşayıp da iyi hatırlanan bir baba yok romanda. -Varsa da ‘babalığı’ ile anılmıyor.- Yani kaba bir lafazanlıkla alt metnin ‘en iyi baba ölü babadır’ olduğu dahi söylenebilirdi belki. Fakat buna karşıt konumlandırılmış, öyle yerli yersiz kutsanmış bir ‘analık’ da bulunmuyor. Sürpriz bozan olmasın ancak, romandaki en ‘anaç’ karakterin dahi çoktan evladını kaybetmiş bir anne olduğunu tahlil edebiliyorsunuz okurken. Yine de analık durumunun babalığa nispeten daha muğlak olduğu söylenebilir. Yahut ortalıkta koşuştururken analar için varoluşa kambur olan o çocuklar uykuya daldığında başlıyordur analık belki de bilemiyoruz, hissettirilmiyor. Emin olduğumuz yegâne şey ‘kutsal aile’ ideolojisinin zaten ölü doğduğu, yani realitede ‘paramparça’ olduğu ya da ailenin idealize edilebilmek için aynı zamanda parçalanmış olması gerektiği. Dar alanda açıklamak çok zor ancak, romanı okurken bir kere daha hissediyoruz: kusursuz aile olmak iddiası (hadi ‘çoğunlukla’ diyelim) ideolojiktir!
Parçalanmış aile çocukları iyi bilirler: Türkiye toplumunun en saçma varsayımları çocukken karşılaşılan kimi şablon sorularda sabitlenmiş gibidir. Misal “baban ne iş yapıyor?” Misal “büyüyünce ne olacaksın?” Misal “anneni mi daha çok seviyorsun babanı mı?” Bilin ki bu roman da böyle sorularla başa kaktığımız milyon tane çocukluktan biriyle; ölmüş babasına yorgan olabilmek için büyüyünce bulut olmayı hayal eden Umut’un çocukluğuyla başlıyor işte. Hülasa kendini ayırt etmek, en felsefi anlamıyla varoluş, -hatta ‘ötekini’ arzulayabilecek ölçüde- benliğinin farkına varabilmek, romanda da ‘açın aman bilmezliğiyle çocuğun zaman bilmezliğinin’ buluştuğu o yerde başlatılmış zaten:
“Onun ayıp dediği şey benim çocukluğumun doğasıydı. Bana göre ayıbı kendisi icat ediyordu, kanunlar değil. Karnım acıktı demiştim, nesi ayıptı ki bunun?”
Romanı daha da kıymetli kılan şeylerden biri ise Nâzım usulü bir politik betimleme. Yani olaylar anlatılırken yahut mekân tasvir edilirken yerin ve zamanın muhalif politika çerçevesinden adlandırılarak betimlenmesi. Öyle ki uzak geçmiş anlatılırken ‘mübadele’, dün anlatılırken -kalkınma ideolojisi eleştirisine münhasır- ‘hızlı tren’, henüz anlatılırken ‘Covid-19 salgını’, uzak yarınlar anlatırken de ‘zehirli gazları çocukların üstüne sıkan TOMA’ların hava versiyonu zeplinler’ nakşedilmiş metne. Örneğin:
“Gördüğümüz her şeye aşinaydık ama bir takım tuhaf, sarıklı adamlar yüzünden İstiklal’in de çehresi değişmişti. Kafelerin pencerelerine perdeler çekileli, önündeki sandalyeler kalkalı on yıllar oluyordu.”
Üstelik politik vurgular salt betimleme için de kullanılmıyor. Güvencesizlik, iş cinayetleri, ekolojik tahribat, teknik tahakküm, hayvan hakları, çocuk gelinler, hegemonik erkeklik ve dahi homofobi gibi olgular romanın olay örgüsünde yer bulan diğer unsurlar.
Elbette ki aşk da var, hatta her şeyin nirengi noktası gibi, lakin öyle ‘steril’ ya da ‘klişe’ kalıplarla yaşanan bir şey değil, artzamanlı okunduğunda bu çeşit olanını Kunduram, Sandukam, Zembilim şarkısı özetler belki, eşzamanlı okunduğunda ise “aşk bir bütün, bütünü ayıramazsın / yaşanmış yaşanmıştır, bir suçlu arayamazsın” dizeleri. Belki o güzelim şarkılarla ilgisi bile yoktur. Nazan Öncel okuyorsunuz yahu, vicdanınızın yakasına yapışır böyle, onu azaba sürükleyip esas orada sorguya çeker işte. Hele ki yaşamınızda ucundan kıyısından bir tekabülü varsa, vay halinize.
Bu yüzden itiraf etmeliyim ki o malum sayfayı okuduğumda kitabı yakmak istedim. Vapura atlayıp Burgaz Ada’ya gitmek, o iki karakter sahiden de yaşıyor mu diye soruşturmak istedim. Cebimde bir atlı patlar olacaktı. Soru sormayacaktım, “niye ulan” demeyecektim, sadece ateş edecektim. Ama sonra kitabın sonunu alma merakım cinayet işleme hevesimi bastırdığından tekrar okumaya koyuldum: Zira arzularına kapılıp da korkuyla kaçındığın o kötü kaderi kendi ellerinle yaratmaktı mesele. Slavoj Žižek bunun ‘şeytani’ potansiyelini çoktan bizim jenerasyonun yüzüne vurmuştu bir kere: aşk hakkında konuşurken o kadar çok ‘bencilliğimizi’ hatırlatmıştı ki biz arzuladığımızı bir ‘kişi’ değil de bir ‘şey’, bir varoluş değil de bir ‘nesne’ bellemek gafletinden kendimizi sakınmak için özel bir çaba sarf etmeye başlamıştık. Ama romanda bunun da bir adım ötesi tartışılmış sanki: arzularına kapılıp da korkuyla kaçındığın o kötü kaderi yaşamak, fakat çok daha beterini de bu sefer arzuladığın o ‘kişiye’ yaşatmaktı söz konusu olan. Üstelik o denli güçlü bir çelişkiydi ki bu, kendini dondurmak, yüzyıl sonra uyanmak filan istersin, ‘gidip de gebermek’ istersin…
Tüm bunlarla beraber, eleştirilecek şeyler de -aranırsa- bulunur elbet: Örneğin son kısımlara doğru aşikâr bir ‘kırpma’ var metinde. Bütünlüğü ya da heyecanı aksatmasa da çoğu okurun gözüne ilişebilir. Eğer makas rasgele vurulsaydı bu bir ‘göz kırpma’ gibi algılanır ve açık uçlu bir yorumsama telaşesi yaratabilirdi okurlarda. Ancak -yerine tercih edildiği üzere- düğümün hızlıca çözülerek olay örgüsünün alelacele aydınlatılmasının, maalesef anlatımda da bir çeşit ‘büyü bozumuna’ yol açmış olduğu söylenebilir. (Romanı bir an önce bitirmesi için yazarı acele ettirenler olduysa eğer, bu sebepten bazı okurların ahını aldıklarını da bilsinler). Çünkü ansızın olay dizin baskın çıkmış, anlatıcı olan karakter de bu yüzden bir çeşit tanığa dönüşmüş gibi. En üzücü olanı ise aynı ‘kırpmanın’ ardından, öncesinde anlatımı fevkalade kılan o politik zamanlandırmanın yitirilerek yerini kronolojik tarihlendirmeye bırakmış olması.
Ezcümle benim göremediğim başka şeyler varsa da gözlüklerini kemirerek konuşmayı pek seven o edebiyat eleştirmenlerinin didaktik iştahını kabartabilir tabi ki. Lakin yazarın asli mecrasının roman değil de şarkı sözü ve müzik olduğu katiyen unutulmamalıdır. Kaldı ki o kadar kusur kadı kızında da olur, sokak kızında neden olmasın? Okurlar ise müsterih olsunlar, tek solukta biten bu akıcı romandan keyif almak için asla Nazan Öncel ‘fanı’ olmaya gerek yok. Okuyun bir an önce, üzüntünüzü derecelendirmeyi unutmadan.
Yasin Durak
23.01.2021
bilsebilse .com
Ünlü müzisyen Nazan Öncel’in ilk kitabı Yarınsız Yarın Everest Yayınları’ndan çıktı.
Kendine özgü diliyle ve ustalıkla yazdığı hikâyelerini müziğe taşıyarak “hikâye anlatan şarkı yazarlığı” geleneğinin ilk kadın temsilcisi olan Nazan Öncel bu kez romanıyla okurların huzurunda. Yarınsız Yarın, şarkı sözlerinin ritminde çocukluktan yaşlılığa beraber büyümeyi, âşık olmayı, kaybetmeyi, kavuşmayı anlatıyor. Nazan Öncel, okurlarına sürprizlerle örülmüş bir okuma serüveni vaat ediyor.
20.01.2021
tr.wikipedia .org
Albümün yapımcılığını SN Müzik, dağıtımcılığını DMC yapmıştır. Albümde toplamda 9 şarkının müziği ve 7 şarkının sözleri Sezen Aksu'ya ait olup, Nazan Öncel'in sözü ve bestesini yaparak Aksu'ya hediye ettiği "Ballı" şarkısı da albümde üçüncü sırada yer almaktadır.
11.01.2021
medyaege .com.tr
Pandemiye rağmen uzun zamandır üzerinde çalıştığı ve her albümünde seslendirdiği şarkılar ile müzik dünyasına unutulmaz şarkılar kazandıran Gülben Ergen, 11. albümü “Seni Kırmışlar” ile çıktığı andan itibaren zirvedeki yerini koruyor.
Gülben Ergen albüme adını veren söz ve müziği Kubilay Karaca’ya düzenlemesi Berk Sabah'a ait olan ‘Seni Kırmışlar’ a Metin Arolat yönetmenliğinde çektiği kliple ile Youtube trend videolar listesine girerek adından sıkça söz ettirirken ünlü şarkıcı Nazan Öncel‘in sosyal medya hesabından “Günün Şarkısı Gülben’den gelsin” notu ile mutlu oldu.
11.01.2021
gecce .com
Pandemiye rağmen uzun zamandır üzerinde çalıştığı ve her albümünde seslendirdiği şarkılar ile müzik dünyasına unutulmaz şarkılar kazandıran Gülben Ergen, 11. albümü “Seni Kırmışlar” ile çıktığı andan itibaren zirvedeki yerini koruyor.
Gülben Ergen albüme adını veren söz ve müziği Kubilay Karaca’ya düzenlemesi Berk Sabah'a ait olan ‘Seni Kırmışlar’ a Metin Arolat yönetmenliğinde çektiği kliple ile Youtube trend videolar listesine girerek adından sıkça söz ettirirken ünlü şarkıcı Nazan Öncel‘in sosyal medya hesabından “Günün Şarkısı Gülben’den gelsin” notu ile mutlu oldu.
28.12.2020
odakitap .com
Nazan Öncel bu kez güftesiyle değil kalemiyle sarsıyor bizi; Yarınsız Yarın, zamanlar ötesi distopik bir rüya!
“Bazen kelimelere ihtiyaç duymadan gelen şey mutluluktur, ama kalıcı olmadığını bilirsiniz. Zamanı durdurmak ne kadar mümkünse mutluluğu tutmak da ancak o kadar mümkündür. Tekrarına en çok ihtiyacımız olup da tutamadığımız şeydir zaman. Oysa sonsuza kadar mutlu yaşadılar klişesine bile göz yumabilirdim, fakat böyle bir şeye gücüm yetmezdi ve zaman paha biçilmezdi.
Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
25.12.2020
edebiyathaber .net
Didem Ünal’ın editörlüğünü üstlendiği kitabı Ergün Gündüz resimledi.
Öncel kitabında, çocukluktan yaşlılığa büyümeyi, âşık olmayı ve kaybetmeyi anlatıyor.
Öncel’in eseriyle ilgili düşünceleri ise şöyle:
“Elinden kitap düşmeyen biri olarak, elime kalemi almakla ne kadar iyi yaptım bilemem. Senelerdir hikâyeler yazar, bir çekmeceye atardım, bunu bilen uzak yakın dostların beni masanın başına oturtmasıyla başlayan bir yolculuktur bu. Tanıkları olan sizlerden aldığım destekle yola koyulduk. Sözcüklerin yardımıyla, kurgunun izin verdiği oranda mizah gücüyle, edebi damarını hayatın ayağıma kadar getirdiklerinden alarak yazılmış olan ‘Yarınsız Yarın’ bugünden itibaren okurla buluşturuluyor. Daha ne diyeyim ey okur!”
“Bazen kelimelere ihtiyaç duymadan gelen şey mutluluktur, ama kalıcı olmadığını bilirsiniz. Zamanı durdurmak ne kadar mümkünse mutluluğu tutmak da ancak o kadar mümkündür. Tekrarına en çok ihtiyacımız olup da tutamadığımız şeydir zaman. Oysa sonsuza kadar mutlu yaşadılar klişesine bile göz yumabilirdim, fakat böyle bir şeye gücüm yetmezdi ve zaman paha biçilmezdi.
Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
“Gidelim Buralardan”, “Erkekler De Yanar”, “Ben Sokak Kızıyım” ve “Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma” gibi pek çok şarkıda imzası olan Öncel, Orhan Pamuk’un “Masumiyet Müzesi”nden etkilenerek kitabın kahramanları Kemal ile Füsun’un hikâyesini “Canım Benim, Nasılsın?” şarkısında anlattı. Şarkı 2008’de yayımlanan “Hatırına Sustum” albümünde yer aldı.
23.12.2020
habermi .net
Nazan Öncel ilk kitabıyla sevenlerinin karşısına çıkıyor. Öncel'in roman türündeki kitabının adı, Yarınsız Yarın.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel’in ilk kitabı Yarınsız Yarın Everest Yayınları’ndan çıktı.
Kendine özgü diliyle ve ustalıkla yazdığı hikâyelerini müziğe taşıyarak “hikâye anlatan şarkı yazarlığı” geleneğinin ilk kadın temsilcisi olan Nazan Öncel bu kez romanıyla okurların huzurunda. Yarınsız Yarın, şarkı sözlerinin ritminde çocukluktan yaşlılığa beraber büyümeyi, âşık olmayı, kaybetmeyi, kavuşmayı anlatıyor. Nazan Öncel, okurlarına sürprizlerle örülmüş bir okuma serüveni vaat ediyor.
Kitaptan
“Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
23.12.2020
dizidoktoru .com
Nazan Öncel’in uzun zamandır beklenen ilk kitabı Yarınsız Yarın Everest Yayınları’ndan çıktı.
Kendine özgü diliyle ve ustalıkla yazdığı hikâyelerini müziğe taşıyarak “hikâye anlatan şarkı yazarlığı” geleneğinin ilk kadın temsilcisi olan Nazan Öncel bu kez romanıyla okurların huzurunda.
Yarınsız Yarın, şarkı sözlerinin ritminde çocukluktan yaşlılığa beraber büyümeyi, âşık olmayı, kaybetmeyi, kavuşmayı anlatıyor. Nazan Öncel, okurlarına sürprizlerle örülmüş bir okuma serüveni vaat ediyor.
23.12.2020
netyorum .net
Nazan Öncel ilk kitabıyla sevenlerinin karşısına çıkıyor. Öncel'in roman türündeki kitabının adı, Yarınsız Yarın.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel’in ilk kitabı Yarınsız Yarın Everest Yayınları’ndan çıktı.
Kendine özgü diliyle ve ustalıkla yazdığı hikâyelerini müziğe taşıyarak “hikâye anlatan şarkı yazarlığı” geleneğinin ilk kadın temsilcisi olan Nazan Öncel bu kez romanıyla okurların huzurunda. Yarınsız Yarın, şarkı sözlerinin ritminde çocukluktan yaşlılığa beraber büyümeyi, âşık olmayı, kaybetmeyi, kavuşmayı anlatıyor. Nazan Öncel, okurlarına sürprizlerle örülmüş bir okuma serüveni vaat ediyor.
Kitaptan
“Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
23.12.2020
ntv .com.tr
Nazan Öncel ilk kitabıyla sevenlerinin karşısına çıkıyor. Öncel'in roman türündeki kitabının adı, Yarınsız Yarın.
Ünlü sanatçı Nazan Öncel’in ilk kitabı Yarınsız Yarın Everest Yayınları’ndan çıktı.
Kendine özgü diliyle ve ustalıkla yazdığı hikâyelerini müziğe taşıyarak “hikâye anlatan şarkı yazarlığı” geleneğinin ilk kadın temsilcisi olan Nazan Öncel bu kez romanıyla okurların huzurunda. Yarınsız Yarın, şarkı sözlerinin ritminde çocukluktan yaşlılığa beraber büyümeyi, âşık olmayı, kaybetmeyi, kavuşmayı anlatıyor. Nazan Öncel, okurlarına sürprizlerle örülmüş bir okuma serüveni vaat ediyor.
Kitaptan
“Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
22.12.2020
istanbulsanat dergisi .com
Söz yazarı ve besteci kimliğiyle tanınan Nazan Öncel’in ‘Yarınsız Yarın’ adlı ilk romanı Everest Yayınları’dan yayımlandı. Didem Ünal’ın editörlüğünü üstlendiği kitabı Ergün Gündüz resimledi. Öncel kitabında, çocukluktan yaşlılığa büyümeyi, âşık olmayı ve kaybetmeyi anlatıyor.
Öncel’in eseriyle ilgili düşünceleri ise şöyle:
“Elinden kitap düşmeyen biri olarak, elime kalemi almakla ne kadar iyi yaptım bilemem. Senelerdir hikâyeler yazar, bir çekmeceye atardım, bunu bilen uzak yakın dostların beni masanın başına oturtmasıyla başlayan bir yolculuktur bu. Tanıkları olan sizlerden aldığım destekle yola koyulduk. Sözcüklerin yardımıyla, kurgunun izin verdiği oranda mizah gücüyle, edebi damarını hayatın ayağıma kadar getirdiklerinden alarak yazılmış olan ‘Yarınsız Yarın’ bugünden itibaren okurla buluşturuluyor. Daha ne diyeyim ey okur!”
“Bazen kelimelere ihtiyaç duymadan gelen şey mutluluktur, ama kalıcı olmadığını bilirsiniz. Zamanı durdurmak ne kadar mümkünse mutluluğu tutmak da ancak o kadar mümkündür. Tekrarına en çok ihtiyacımız olup da tutamadığımız şeydir zaman. Oysa sonsuza kadar mutlu yaşadılar klişesine bile göz yumabilirdim, fakat böyle bir şeye gücüm yetmezdi ve zaman paha biçilmezdi.
Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
“Gidelim Buralardan”, “Erkekler De Yanar”, “Ben Sokak Kızıyım” ve “Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma” gibi pek çok şarkıda imzası olan Öncel, Orhan Pamuk’un “Masumiyet Müzesi”nden etkilenerek kitabın kahramanları Kemal ile Füsun’un hikâyesini “Canım Benim, Nasılsın?” şarkısında anlattı. Şarkı 2008’de yayımlanan “Hatırına Sustum” albümünde yer aldı.
22.12.2020
Posta Gazetesi
18.12.2020
edebiyatatolyesi .net
Didem Ünal’ın editörlüğünü üstlendiği kitabı Ergün Gündüz resimledi.
Öncel kitabında, çocukluktan yaşlılığa büyümeyi, âşık olmayı ve kaybetmeyi anlatıyor.
Öncel’in eseriyle ilgili düşünceleri ise şöyle:
“Elinden kitap düşmeyen biri olarak, elime kalemi almakla ne kadar iyi yaptım bilemem. Senelerdir hikâyeler yazar, bir çekmeceye atardım, bunu bilen uzak yakın dostların beni masanın başına oturtmasıyla başlayan bir yolculuktur bu. Tanıkları olan sizlerden aldığım destekle yola koyulduk. Sözcüklerin yardımıyla, kurgunun izin verdiği oranda mizah gücüyle, edebi damarını hayatın ayağıma kadar getirdiklerinden alarak yazılmış olan ‘Yarınsız Yarın’ bugünden itibaren okurla buluşturuluyor. Daha ne diyeyim ey okur!”
“Bazen kelimelere ihtiyaç duymadan gelen şey mutluluktur, ama kalıcı olmadığını bilirsiniz. Zamanı durdurmak ne kadar mümkünse mutluluğu tutmak da ancak o kadar mümkündür. Tekrarına en çok ihtiyacımız olup da tutamadığımız şeydir zaman. Oysa sonsuza kadar mutlu yaşadılar klişesine bile göz yumabilirdim, fakat böyle bir şeye gücüm yetmezdi ve zaman paha biçilmezdi.
Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
“Gidelim Buralardan”, “Erkekler De Yanar”, “Ben Sokak Kızıyım” ve “Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma” gibi pek çok şarkıda imzası olan Öncel, Orhan Pamuk’un “Masumiyet Müzesi”nden etkilenerek kitabın kahramanları Kemal ile Füsun’un hikâyesini “Canım Benim, Nasılsın?” şarkısında anlattı. Şarkı 2008’de yayımlanan “Hatırına Sustum” albümünde yer aldı.
05.10.2020
gundemarsivi .com
Nazan Öncel, çok değerli şarkı yazarlarımızdan birisi. Toplumuzdaki boş zihinleri güzel okuyan, onlara en iyi hitap edebilecek şarkı sözlerini de sunan birisi. Sosyal medyadaki insanların çoğunun paylaşımlarını ya da çevremizdeki insanların söylemlerini şu an bir düşünürseniz hak vereceksiniz. Sanatını taktir ediyorum. Börek açmak nedir bir şarkıda, ya da her şeye hay hay edecek bir kadın sözü?!. Orjinal üretimleriyle, sanki inceden de eleştirircesine...
Nazan Öncel’in Aşk Beklemez şarkı sözündeki daveti ve mesajı, içtenliği ve aşkını az sonra ekleyeceğim şarkı sözlerinde de hissedeceksiniz.
Aşk beklemez / Ertelenmez / Dar vakitlerde / Ölür, büyümez / Alışmak yok / Karışmak yok / Kavga edersek / Darılmak yok / Kendini al, gel / Gömleğini, kazaklarını / Kitaplarını al, gel / Gel bu defa, gel evime / Gel aşka gel / Misafir ol gel bana / Börekler açarım sana / Param pulum yok ama / Kalbim vuruktur sana / Aşk beklemez
Sevdiğini hep davet ediyor sanatçımız. O kadar geniş yüreği var ki sevdiğinin yalnızca vazgeçemediği ihtiyaç duyacağı eşyalarını alarak gelmesini söylüyor, gerisini kendisi tamamlayacak belli.
O senin neyin olur derlerse / Gülüm olur balım olur diyeceğim / O senin neyin olur derlerse / Sevgilim sevgilim diyeceğim / O benim kalbimi isterse / Seve seve veririm diyeceğim / Kedisini köpeğini / Dolaptaki ceketini / Pabucunu terliğini / Duvardaki resmini / Ne varsa alsın / Toplasın gelsin / Benim için gelsin / İsterse kalsın / Hay hay, buyursun gelsin / Hay hay, temelli kalsın / Hay hay, buyursun gelsin / Hay hay, beni seven gelsin / Hay hay
Ne güzel olur, sevdiği istediği zaman gelse evine... Adresini de ilettiği şarkısı var.
İçinden senin geçtiğin / Sokaklar güzel / Elin elimde yürüyorsam / Yağmurlar güzel / Adının geçtiği sofralar / Sohbetler güzel / Senin resmine bakarken / Uyumak güzel / Ne güzel olur gelsen / Ne iyi olur görsem / E gel o zaman kaptan / Bana çiçek al yoldan / Şair Leyla Sokak / Kırk numarada yaşıyorum / Kime sorsan söyler / Sol taraftaki eski ev / Bir yalnızın halinden / Bir yalnız anlar / Günler nasıl geçiyor / Ne var ne yok bir bir anlat / İçinde senin yaşadığın / Şehirler güzel / Bahar seninle bahar / Yaz kış senle güzel / Senin elinden içtiğim / Suyun tadı bir başka güzel / Velhasıl her bir şey / Sen olunca güzel
Gel kararsızım diyerek; her şeye rağmen seviyorum ve bekliyorum diyor bu şarkısında da...
GeI benim karasızım / KaIbe ziyan amansızım / Karda kışta boranIarda / Bana inat havaIarda geI / Gün geceyIe barışırken / Zor günIere aIışırken / BuIutIandım dağIandım / Tam güneşe kavuşurken / Biri kaIdı biri gitti / Biri yaInızIığı seçti / Bu masaIda burda bitti / Vay gönIüm vay / Bir şarkı tut senin oIsun / Bir şarkı tut benim oIsun / YaInızIık yaInızIıktır / Zor dayanıyorum / Vay gönIüm vay / GeI benim kömür gözIüm / Hem kara hem yaIan sözIüm / GidenIer dönmez oIdu / Ben bu derde böyIe düştüm
Göç et bana, carpe diem yaşayalım aşkımızla der gibi, şimdi de Göç şarkısı iletiyorum.
Kalp caysa da vur kıyılarıma / Yağmur ol yağ bana / Gül solsa da dur kapılarıma / Müjdeler ver bana / Göğsünde avutsaydın / Uzanıp da öpseydin / Beni sevseydin sevseydin / Söylemesen de anlardım / Gel kıyılarıma kapılarıma / Gel bana / Gel odalarıma gir uykularıma / Tutulaydım ay yerine / Aşk her yerde göç her mevsim / Uzanamadim ellerine / Biraz çocuk kalsaydım / Elinden su içseydim / Beni sevseydin sevseydin / Konuşmasan da anlardım / Gel odalarıma uykularıma / Gel bana
Her zaman yalnızca davet etmiyor, sevdiği de geliyor ve böylelikle de mutluluk şarkısını da iletiyor.
Gelir mi gelmez mi derken / İnce ince düşünürken / Bir çiçekle kalkmış gelmiş / Film orada koptu zaten / Canım olur kendileri / Anlayan anladı beni / Laci’leri çekmiş gelmiş / Dibim orada düştü zaten / Vay vay vay kimler gelmiş / Günlerdir nerelerdeymiş / Özleyesi gelmiş birden / Çok pis özlemişim zaten / Tam içim kararmışken / Günüme can kattı resmen / Derken derken akşam oldu / Erken erken / Derken derken beni benden aldı / Resmen / İnsan bazen susmak ister / Susmak da güzeldir bazen / Bazı bazı heyecan ister / Öyle bir gün yaşandı cidden
Yalnız davet içeren şarkıları yok, onlara neden değinmediniz demeyin diye birkaç sevdiğim şarkı sözüyle daha devam edeyim. Şimdi ileteceğim şarkı sözünün sanatına ve mesajına hayranım. Gururluyum, hayatıma yeni bir yön verebilirim, ama seni deliler gibi de sevebilirim, seçim senin artık, umurumda değil dercesine... Yine toplumdaki birçok kadına hitap edebilecek bir şarkı... Ben de bu toplumdanım haliyle hoşlanmıştım.
Artık sana git diyebilirim / Kendim kendime yetebilirim / Sana karşı koysam da / Yeni bir ben olabilirim / Başka aşklar bulabilirim / Seni hiç yok sayabilirim / Yanılıyor olsam da / Buna memnun olabilirim / Aşık değilim olabilirim / Olabilirim olabilirim / Yüzde elli sevebilirim / Sevebilirim sevebilirim / Sana inat yapabilirim / Her an aşık olabilirim / Kanabilirim kanabilirim / Ellere kanabilirim / Geçebilirim geçebilirim / Kendimden geçebilirim / Çoğalıp çok olabilirim / Bir aleme dalabilirim / Giderek yok olabilirim / Deliler gibi sevebilirim / Her günüm başka leyla / Çok üzgün olabilirim / Bu yürek benim değil mi / Yollara atabilirim / Böyle de sevebilirim / Anlamsız kalabilirim / Değişip sen olsam da / Sana hep ters gelebilirim / Aşık değilim olabilirim / Olabilirim olabilirim / Yüzde elli sevebilirim / Sevebilirim sevebilirim / Sana inat yapabilirim / Her an aşık olabilirim / Kanabilirim kanabilirim / Ellere kanabilirim / Geçebilirim geçebilirim / Kendimden geçebilirim / Çoğalıp çok olabilirim / Bir aleme dalabilirim / Giderek yok olabilirim / Deliler gibi sevebilirim
Bir kadın severse, hiçbir detayı unutmaz. Sevdiğinin en küçük detayına kadar hafızasından atamaz. Yine hoş bir şarkı sözü...
Bot mu giyerdin? / Kot mu giyerdin? / Siyah kazaklarını mı? / Çok mu severdin? / Gece mi gezerdin? / Hazır mı yerdin? / Unuttum (unuttum) / Pot mu kırardın? / Kalp mi kırardın? / Taş mı atardın? / Kuş mu tutardın? / Düşünceli miydin? / Bananeci miydin? / Unuttum / Yalandan kim ölmüş ki? / Yolundan kim dönmüş ki? / Elimden kim tutmuş ki? / Bak aslında / Hiç iyi değilim ben / Ölsem bir kurtulsam ben / Kısmetsiz kediyim sanki / Aşkım baksana bana aşkım / Aşkım ağlarım ama aşkım / Yat kalk hep beni düşün / Yat kalk hep beni
Bu şarkıdaki tüm sözler bana büyüttüğüm erkek kardeşimi hatırlatıyor, hoş bir tesadüf oldu adıma. Botu, kotu, siyah kazağı ve hazır yemeyi çok sever. Mutlu olmak istediğim zamanlarımda dinlediğim şarkılarımdandır.
Saygıdeğer Nazan Öncel’e sanatında başarılar diliyorum. Kalemine, diline sağlık olsun. Yazımı uzatsam Aynı Nakarat olurdu. Sürçü lisan ettiysem affola. Saygılar.
Kimi yükseklerden uçuyor / Kimi kimi yükseklerden / Kimi gerçeklerden kaçıyor / Kimi kimi gerçeklerden / Kimine bir haller oluyor / Kimi hep bir şeylere takıyor / Kim kimi densiz kimi denli / Açıyor gülleri birinin / Açıyor gülleri / Çalıyor zilleri birinin / Çalıyor zilleri / Etekleri / Aynı nakarat / Hep aynı aynı / Yarısı bayat / Hep aynı aynı / Yarısı hayat / Aynı nakarat / Anlat anlat / Kiminin öfkesi yangın / Kiminin tövbesi / Kiminin gözleri baygın / Kiminin sözleri / Kimi hep muzır işlere bayılır / Kimi her gün bunalım takılır / Kimi kimi telsiz kimi telli / Açıyor gülleri birinin / Açıyor gülleri / Çalıyor zilleri birinin / Çalıyor zilleri / Etekleri / Aynı nakarat / Hep aynı aynı / Yarısı bayat / Hep aynı aynı / Yarısı hayat / Aynı nakarat / Anlat anlat / Tantana var iş yok / Gürültü var ses yok / Sureti var aşk yok / Görüntü var renk yok / Tantana var iş yok
Toplumdaki gördüklerini anlatmış, daha ne yazsaydı. Tantana var icraat yok.
29.08.2020
m.haberturk .com
Pop müziğin genç isimlerinden Melek, ilk teklisi ‘Biz Kızlar’ı müzikseverlerin beğenisine sundu
HT Magazin’de yer alan habere göre, sözü ve müziği Nazan Öncel’in imzasını taşıyan şarkıya, Kemal Başbuğ’un yönetmenliğinde, kızlar tuvaleti dekoru içinde eğlenceli bir klip çekildi. Genç şarkıcı duygularını, “En büyük hayalimi gerçekleştiren Nazan Öncel’e minnettarım. ‘Biz Kızlar’ olarak çok şanslıyız” diyerek dile getirdi.
29.08.2020
gundemotuzbes .com
Milliyet Gazetesi'nin haberine göre daha önce hiçbir projede bir araya gelmeyen Müslüm Gürses ve Nazan Öncel, şarkısına düet yaptı.
Gürses’in vefatından hemen önce seslendirdiği parça, Yaşar Gaga’nın arşivinde saklanıyordu.
21.07.2020
onedio .com
Nazan Öncel Türk müziğinin en büyük şanslarından bir tanesi. Yalnızca kendi söylediği şarkılar değil, yazdığı sözlerle de unutamayıp aklımıza kazınmış eserlerin mimarı kendisi. Ciğerimizi delip, gözlerimizin uzaklara dalmasına neden olan şarkılarıyla sizi baş başa bırakalım.
30.05.2020
724ensonhaber .com
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, Erkin Koray ile olan bir anısını sosyal medya hesabında takipçileriyle paylaştı.
30.05.2020
haber365 .com.tr
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, Erkin Koray ile olan bir anısını sosyal medya hesabında takipçileriyle paylaştı.
Ünlü sanatçı, yıllar önce Erkin Koray ile birlikte yapmış oldukları röportajın kupürünü sosyal medya hesabında takipçilerinin beğenisine sundu.
‘Erkekler De Yanar' şarkısını ilk olarak Erkin Koray'a dinlettiğini belirten Nazan Öncel, paylaşımının altına şu notu düştü:
“Erkin Koray rock müziğin kralıdır, aksini söyleyen çarpılır. ‘Sokak Kızı’ dönemi. Bir gün deli cesaretimi toplayarak kendisini aradım. ‘Ben bir şarkı yazdım, Erkekler De Yanar dedim adına, yetmedi bir de üstüne sizin mucidi olduğunuz elektro bağlama tınıları çok yakıştığı için ve o güzelim tınıyı insanlara hatırlatmak adına çaldırdım, dinlemeniz lazım’ dedim. Var olsun kalktı geldi. Birlikte şarkıyı dinledik. Baba’dan onay aldım”.
26.05.2020
medyafaresi .com
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla pek çok ismin eleştirdiği bir konuya değindi. Öncel, anneleriyle birlikte demir parmaklıklar ardına konulan çocuklar hakkında paylaşımda bulundu.
Sosyal medya hesabı üzerinden gündeme dair konularda da paylaşımda bulunan ve yanlış bulduğu konularda düşüncelerini açık açık paylaşmaktan da geri durmayan Nazan Öncel, bu defa da anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında bir paylaşımda bulundu.
Tutuklanan HDP'li meclis üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilmesi üzerine sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulunan Öncel konuyla ilgili olarak şunları yazdı:
“Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor.
26.05.2020
ilkduy .com
Nazan Öncel, anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında Instagram hesabından bir paylaşım yaptı. Tutuklanan HDP’li Meclis Üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’ne gönderilmesine değinen Öncel, ‘Dilgeş Özgür Olmalı’ kampanyasına destek verdi. Tutuklanan annesi Gönül Aslan ile beraber cezaevine gönderilen 3.5 yaşındaki Dilgeş’in böbrek yetmezliği hastalığı bulunuyor.
Öncel paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor. Beni ne siyasi boyutu, ne sağ, ne de solu ilgilendiriyor; üç yaşındaki bir çocuğun yeri evidir, arkadaşlarıyla, kardeşleriyle koşup oynayacağı, top sektireceği sokağıdır. Sövüp sayabilirsiniz, dert değil. Çocuk onlar çocuk! Elini kalbine koy da konuş…”
26.05.2020
tr.glbnews .com
Nazan Öncel: Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını…
Nazan Öncel, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında annesi ile birlikte cezaevine konulan 3.5 yaşındaki Dilgeş ve cezaevindeki tüm çocuklar için paylaşımda bulundu. Nazan Öncel, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında annesi ile birlikte cezaevine konulan 3.5 yaşındaki Dilgeş ve cezaevindeki tüm çocuklar için paylaşımda bulundu.
26.05.2020
haberhalk .com
Sosyal medya hesabı üzerinden gündeme dair konularda da paylaşımda bulunan ve yanlış bulduğu konularda düşüncelerini açık açık paylaşmaktan da geri durmayan Nazan Öncel, bu defa da anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında bir paylaşımda bulundu. Tutuklanan HDP’li meclis üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi’ne gönderilmesi üzerine sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulunan Öncel konuyla ilgili olarak şunları yazdı:
“Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor. Beni ne siyasi boyutu, ne sağ, ne de solu ilgilendiriyor; üç yaşındaki bir çocuğun yeri evidir, arkadaşlarıyla, kardeşleriyle koşup oynayacağı, top sektireceği sokağıdır. Sövüp sayabilirsiniz, dert değil. Çocuk onlar çocuk! Elini kalbine koy da konuş”
26.05.2020
ozgurbasaen .net
Nazan Öncel, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında annesi ile birlikte cezaevine konulan 3.5 yaşındaki Dilgeş ve cezaevindeki tüm çocuklar için paylaşımda bulundu.
Sanatçı Nazan Öncel, anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında bir paylaşımda bulundu. Tutuklanan HDP'li meclis üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilmesine değinen Öncel, 'Dilgeş Özgür Olmalı' kampanyasına destek verdi.
Tutuklanan annesi Gönül Aslan’la beraber cezaevine gönderilen 3 buçuk yaşındaki Dilgeş'in böbrek yetmezliği hastalığı olduğu öğrenildi.
Öncel konuyla ilgili olarak şunları yazdı:
“Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor. Beni ne siyasi boyutu, ne sağ, ne de solu ilgilendiriyor; üç yaşındaki bir çocuğun yeri evidir, arkadaşlarıyla, kardeşleriyle koşup oynayacağı, top sektireceği sokağıdır. Sövüp sayabilirsiniz, dert değil. Çocuk onlar çocuk! Elini kalbine koy da konuş”
26.05.2020
net24haber .com
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla pek çok ismin eleştirdiği bir konuya değindi. Öncel, anneleriyle birlikte demir parmaklıklar ardına konulan çocuklar hakkında paylaşımda bulundu.
Sosyal medya hesabı üzerinden gündeme dair konularda da paylaşımda bulunan ve yanlış bulduğu konularda düşüncelerini açık açık paylaşmaktan da geri durmayan Nazan Öncel, bu defa da anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında bir paylaşımda bulundu. Tutuklanan HDP'li meclis üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilmesi üzerine sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulunan Öncel konuyla ilgili olarak şunları yazdı:
“Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor. Beni ne siyasi boyutu, ne sağ, ne de solu ilgilendiriyor; üç yaşındaki bir çocuğun yeri evidir, arkadaşlarıyla, kardeşleriyle koşup oynayacağı, top sektireceği sokağıdır. Sövüp sayabilirsiniz, dert değil. Çocuk onlar çocuk! Elini kalbine koy da konuş”.
26.05.2020
cumhuriyet .com.tr
Nazan Öncel, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında annesi ile birlikte cezaevine konulan 3.5 yaşındaki Dilgeş ve cezaevindeki tüm çocuklar için paylaşımda bulundu.
Sanatçı Nazan Öncel, anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında bir paylaşımda bulundu. Tutuklanan HDP'li meclis üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilmesine değinen Öncel, 'Dilgeş Özgür Olmalı' kampanyasına destek verdi.
Tutuklanan annesi Gönül Aslan’la beraber cezaevine gönderilen 3 buçuk yaşındaki Dilgeş'in böbrek yetmezliği hastalığı olduğu öğrenildi.
Öncel konuyla ilgili olarak şunları yazdı:
“Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor. Beni ne siyasi boyutu, ne sağ, ne de solu ilgilendiriyor; üç yaşındaki bir çocuğun yeri evidir, arkadaşlarıyla, kardeşleriyle koşup oynayacağı, top sektireceği sokağıdır. Sövüp sayabilirsiniz, dert değil. Çocuk onlar çocuk! Elini kalbine koy da konuş”
26.05.2020
gercekgundem .com
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla pek çok ismin eleştirdiği bir konuya değindi. Öncel, anneleriyle birlikte demir parmaklıklar ardına konulan çocuklar hakkında paylaşımda bulundu.
Sosyal medya hesabı üzerinden gündeme dair konularda da paylaşımda bulunan ve yanlış bulduğu konularda düşüncelerini açık açık paylaşmaktan da geri durmayan Nazan Öncel, bu defa da anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında bir paylaşımda bulundu. Tutuklanan HDP'li meclis üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilmesi üzerine sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulunan Öncel konuyla ilgili olarak şunları yazdı:
“Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor. Beni ne siyasi boyutu, ne sağ, ne de solu ilgilendiriyor; üç yaşındaki bir çocuğun yeri evidir, arkadaşlarıyla, kardeşleriyle koşup oynayacağı, top sektireceği sokağıdır. Sövüp sayabilirsiniz, dert değil. Çocuk onlar çocuk! Elini kalbine koy da konuş”.
26.05.2020
sozcu .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla pek çok ismin eleştirdiği bir konuya değindi. Öncel, anneleriyle birlikte demir parmaklıklar ardına konulan çocuklar hakkında paylaşımda bulundu.
Sosyal medya hesabı üzerinden gündeme dair konularda da paylaşımda bulunan ve yanlış bulduğu konularda düşüncelerini açık açık paylaşmaktan da geri durmayan Nazan Öncel, bu defa da anneleriyle birlikte cezaevine konulan çocuklar hakkında bir paylaşımda bulundu. Tutuklanan HDP'li meclis üyesi Gönül Aslan ve 3 yaşındaki oğlu Dilgeş’in Diyarbakır Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilmesi üzerine sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulunan Öncel konuyla ilgili olarak şunları yazdı:
“Annelerin çilesini çocuklar, bebekler çekiyor. Bir çocuğun bayram günü cezaevine konulmasını aklım almıyor, aklım alsa kalbim almıyor. İstatistikler cezaevlerinde annesiyle birlikte kalan 780 bebe var diyor. Beni ne siyasi boyutu, ne sağ, ne de solu ilgilendiriyor; üç yaşındaki bir çocuğun yeri evidir, arkadaşlarıyla, kardeşleriyle koşup oynayacağı, top sektireceği sokağıdır. Sövüp sayabilirsiniz, dert değil. Çocuk onlar çocuk! Elini kalbine koy da konuş”.
21.05.2020
cnnturk .com
Sanatçı Nazan Öncel, korona günlerinde boş durmuyor.
Daha önce korona virüsten korunmak için ekmeği tütsülediği anları takipçileriyle paylaşan Nazan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken takipçilerine seslendi.
Usta sanatçı şöyle dedi:
Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.”
21.05.2020
blog.cezve .gen.tr
Daha önce korona virüsten korunmak için ekmeği tütsülediği anları takipçileriyle paylaşan Nazan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken takipçilerine seslendi.
Usta sanatçı şöyle dedi:
Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.”
21.05.2020
hurriyet .com.tr
Nazan Öncel korona günlerinde boş durmuyor.
Daha önce sütyenden maske dikip paylaşan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken takipçilerine seslendi:
"Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.”
21.05.2020
sozcu .com.tr
Ünlü sanatçı Nazan Öncel, corona virüsü günlerinde boş durmuyor. Geçen günlerde sütyenden maske dikip paylaşan ünlü sanatçı, şimdi de kil vazonun üstüne resim çizerken çekildiği görüntüleri Instagram hesabından, "geri dönüşüm işleri" notuyla paylaştı.
Nazan Öncel karantina günlerini verimli hale getirmenin birçok yolunu buldu. Önce sütyenden maske dikip bunu paylaşan Öncel şimdi de bir kil vazonun üzerine resim çizdiği görüntüleri paylaştı. Takipçilerine seslenen Öncel, “Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir” dedi.
21.05.2020
net24haber .com
Nazan Öncel korona günlerinde boş durmuyor. Daha önce sütyenden maske dikip paylaşan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken bir kare paylaştı. Öncel, bu fotoğrafla takipçilerine de seslendi: “Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.”
21.05.2020
internet habercisi .com
Daha önce corona virüsten korunmak için ekmeği tütsülediği anları takipçileriyle paylaşan Nazan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken takipçilerine seslendi.
“Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.”
21.05.2020
milliyet .com.tr
Daha önce corona virüsten korunmak için ekmeği tütsülediği anları takipçileriyle paylaşan Nazan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken takipçilerine seslendi.
Usta sanatçı şöyle dedi: Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.
21.05.2020
gercekgundem .com
Nazan Öncel korona günlerinde boş durmuyor. Daha önce sütyenden maske dikip paylaşan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken bir kare paylaştı. Öncel, bu fotoğrafla takipçilerine de seslendi: “Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.”
21.05.2020
ekspreshaber ajansi .com
Nazan Öncel korona günlerinde boş durmuyor. Daha önce sütyenden maske dikip paylaşan Öncel, bu kez bir kil vazonun üzerine resim çizerken bir kare paylaştı. Öncel, bu fotoğrafla takipçilerine de seslendi: “Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri. Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.”
21.05.2020
haberturk .com
Sanatçı Nazan Öncel, koronavirüs salgını nedeniyle gün içerisinde vaktini nasıl değerlendirdiğini sosyal medya hesabından yayınlamayı ihmal etmiyor. Bu kez kil vazosunun üzerine resim çizerken çektiği bir videoyu paylaşan Öncel, "Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri... Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam" dedi
Boş durmayı sevmediğini her fırsatta dile getiren sanatçı Nazan Öncel, karantinadayken aktivite listesine bir yenisini daha ekledi. Gün içerisinde neler yaptığını Instagram hesabından takipçileriyle de paylaşan Öncel, bu kez kil vazosunun üzerine resim çizdiği anları yayınladı. Bu esnada hayranlarına da seslenen şarkıcı, şu ifadeleri kullandı: Bu benim geri dönüşüm faaliyetlerimden biri... Akıbetini bilmiyorum, bakalım göreceğiz ne olacağını. Biliyorsunuz ben rahat durmam. Dünyada rahat duracak en son kişi benimdir.
06.05.2020
dizidoktoru .com
Usta sanatçı Nazan Öncel, koronavirüs salgını günlerinde kedilerin ve köpeklerin sokağa atılmaması çağrısında bulundu.
Koronavirüsten korunmak için vaktini evinde geçiren Nazan Öncel, geçtiğimiz günlerde kedisi Türkan’ı takipçilerine takdim etti. Kedisinin Demet Akalın’ın Türkan şarkısında olduğu gibi kendisini öptürmeyi sevmediğini ifade eden Öncel, hayvan sahiplerine de anlamlı bir çağrı yaptı:
“Coronalı günlerde kedimizi, köpeğimizi sokaklara atmayalım, bi kap mama ve su vermeyi unutmayalım n'olursunuz.”
05.05.2020
sozcu .com.tr
Usta sanatçı Nazan Öncel, corona virüsü salgını günlerinde kedilerin ve köpeklerin sokağa atılmaması çağrısında bulundu.
Corona virüsündan korunmak için vaktini evinde geçiren Nazan Öncel, geçtiğimiz günlerde kedisi Türkan’ı takipçilerine takdim etti. Kedisinin Demet Akalın’ın Türkan şarkısında olduğu gibi kendisini öptürmeyi sevmediğini ifade eden Öncel, hayvan sahiplerine de anlamlı bir çağrı yaptı:
“Coronalı günlerde kedimizi, köpeğimizi sokaklara atmayalım, bi kap mama ve su vermeyi unutmayalım n'olursunuz.”
03.05.2020
posta .com.tr
Nazan Öncel, eski eşi Akşit Togay’dan kalan villa yüzünden mahkemelik olduğu üvey oğlu Berdan Togay’a karşı dava açmaya hazırlanıyor.
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 2 yıl önce hayatını kaybeden babası Akşit Togay’dan kalan Kemerburgaz’daki villa için Nazan Öncel’e ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası açmış ve 6 günlük ecrimisil tutarı olarak 413 lira kazanmıştı. Togay, bir süre önce İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak ikinci bir dava açtı ve kalan 22 ay için 60 bin lira talep etti.
Yalan haber' iddiası
Villada tek başına yaşayan Nazan Öncel, Berdan Togay’ın bu hamlesi üzerine karşı dava açmaya karar verdi. Avukatlarına 10 maddelik bir dava dilekçesi hazırlatan ünlü sanatçı, “hakkında yalan haber yaptırdığı” iddiasıyla da üvey oğlundan şikayetçi olacak.
03.05.2020
haberlerial .com
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 2 yıl önce hayatını kaybeden babası Akşit Togay’dan kalan Kemerburgaz’daki villa için Nazan Öncel’e ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası açmış ve 6 günlük ecrimisil tutarı olarak 413 lira kazanmıştı. Togay, bir süre önce İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak ikinci bir dava açtı ve kalan 22 ay için 60 bin lira talep etti.
Yalan haber iddiası
Villada tek başına yaşayan Nazan Öncel, Berdan Togay’ın bu hamlesi üzerine karşı dava açmaya karar verdi. Avukatlarına 10 maddelik bir dava dilekçesi hazırlatan ünlü sanatçı, “hakkında yalan haber yaptırdığı” iddiasıyla da üvey oğlundan şikayetçi olacak.
03.05.2020
hurriyet .com.tr
Nazan Öncel, eski eşi Akşit Togay’dan kalan villa yüzünden mahkemelik olduğu üvey oğlu Berdan Togay’a karşı dava açmaya hazırlanıyor.
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 2 yıl önce hayatını kaybeden babası Akşit Togay’dan kalan Kemerburgaz’daki villa için Nazan Öncel’e ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası açmış ve 6 günlük ecrimisil tutarı olarak 413 lira kazanmıştı. Togay, bir süre önce İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak ikinci bir dava açtı ve kalan 22 ay için 60 bin lira talep etti.
Yalan haber iddiası
Villada tek başına yaşayan Nazan Öncel, Berdan Togay’ın bu hamlesi üzerine karşı dava açmaya karar verdi. Avukatlarına 10 maddelik bir dava dilekçesi hazırlatan ünlü sanatçı, “hakkında yalan haber yaptırdığı” iddiasıyla da üvey oğlundan şikayetçi olacak.
03.05.2020
milliyet .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, eski eşi Akşit Togay’dan kalan villa yüzünden mahkemelik olduğu üvey oğlu Berdan Togay’a karşı dava açmaya hazırlanıyor.
Amerika’da yaşayan Berdan Togay, 2 yıl önce hayatını kaybeden babası Akşit Togay’dan kalan Kemerburgaz’daki villa için Nazan Öncel’e ecrimisil (haksız işgal tazminatı) davası açmış ve 6 günlük ecrimisil tutarı olarak 413 lira kazanmıştı. Togay, bir süre önce İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak ikinci bir dava açtı ve kalan 22 ay için 60 bin lira talep etti.
Yalan haber iddiası
Villada tek başına yaşayan Nazan Öncel, Berdan Togay’ın bu hamlesi üzerine karşı dava açmaya karar verdi. Avukatlarına 10 maddelik bir dava dilekçesi hazırlatan ünlü sanatçı, “hakkında yalan haber yaptırdığı” iddiasıyla da üvey oğlundan şikayetçi olacak.
01.05.2020
sinemamuzik .com
A3 ve Seyhan Müzik işbirliği ile Nazan Öncel’in baskısı çoktan tükenmiş “Göç”, “Sokak Kızı” ve “Demir Leblebi” adlı üç albümü, “Bir Şarkı Tut” adı altında tek bir kutu halinde yayınlandı. Her üç albüm de epeydir bulunamamakta, bu albümleri arayanlara “kalmadı, bitti, bulunmuyor, mevcudu yok!” demekten plakçıların dillerinde tüy(ler) bitmekteydi. Hem Öncel’in hem de genel olarak 90’lı dalganın en kayda değer albümlerinden olan bu üç albüm, şık bir kutu içinde üstelik oldukça makul bir fiyatla piyasada artık. Özellikle Öncel’i 2004 yılında ortalığı ateşe verdiği “Yan Yana Fotoğraf Çektirelim” albümüyle tanımış sevmiş olanlar bu paket ile istediklerine kavuşmuş olacak.
“Bu olağanüstü kadın daha önce ne yaptı, ne etti acaba?” diye meraka kapılmış olanların sayısı hiç de az olmasa gerek. Artık rahat rahat dinlenebilecek otuz küsur Öncel şarkısı ellerinin altında olacak.
Daha 15 yaşındayken “Çılgınlar” adını verdiği bir grup kuran, ilk bestesi “Annem” ile İzmir Radyosu’nun düzenlediği bir yarışmada ödül kazanan Öncel’in müzikal yaşamı aslında büyük zorluklar içinde geçti, epey bir zaman da öyle sürdü. İzmir’den İstanbul’a geldiği ilk günlerde, dönemin basını tarafından (Öncel’den birkaç yıl önce kalkıp İstanbul’a gelmiş bir başka ‘İzmirli kız’ olan Sezen Aksu ile benzer yönlerini vurgulamak adına) “Söylediği şarkıları kendi yazan bir başka İzmirli kız” olarak tanımlandı. Kendi şarkılarını kendisi yazıyor – yaratıyor olsa bile, Nazan Öncel 1978 yılında yayınlanan ilk (ve tek) 45’liği “Sana Kul Köle Olmuşum”da Özdener ve Erdener Koyutürk kardeşlerin iki şarkısını seslendirdi. İlk albümü “Yağmur Duası”nı ise ancak dört yıl sonra yapabildi.
Memleketin içinden geçiyor olduğu 12 Eylül günleri, her şeyi olduğu gibi şarkıları ve sanatçıları da alt üst ettiği için, bu albüm de Öncel’in beklediği (ve hak ettiği) kapıları açamaz. Dönem artık ‘şikayet’ ve ‘itiraz’ eden ‘piyanist şantör’lerin dönemidir ve kimsenin, ne yağmur ne de başka herhangi bir ‘dua’ya kulak vermeye mecali – isteği kalmıştı. Öncel’in (aslında genel olarak hepimizin) rahat bir nefes alması için birkaç yıl daha geçmesi, kaç yıldır yolları aşındırmakta olan ‘çizme’lerin rafa kaldırılması ya da ardiyelere indirilmesi gerekecekti. Gerçi ‘çizme’ sonrası ayaklara geçirilecek olan Avrupa ‘mokasen’ler de ancak borç – harç alınabilecek, öyle giyilebilecektir ama işin en azından ‘görünür’ kısmında bir rahatlık hemen hissedilecek, başta her türden müzik aleti, müzik seti, plak – kaset ve sonrasında CD, artık müzik dinlemeyi yanlızca ‘göz yaşı dökme’ olarak algılamaya başlamışları kendine getirecek, yeniden hayata bağlayacaktı.
İçimizdeki acı
Yeni hayat’ımız, hızlı bir biçimde “Satın al – tüket – yoksa ölürsün!” günlerine evrilir. Bu günlerimize Öncel’in verdiği cevapı “Bir Hadise Var” (1992) adlı albümü oldu. İthal malları furyası ile başlayan çarşı – pazar sefalarından, yalnızca ‘aynı tabak aynı bardak aynı peynir’le değil, ‘aynı müzik’le de dönüyorduk evlerimize. Aynı şeyleri yiyor içiyor, aynı şarkıları dinliyorduk artık; Hakan Peker, Aşkın Nur Yengi ve Yonca Evcimik’in şarkılarını. Bunun üzerine Öncel, “Aynı nakarat, hep aynı aynı” diyerek tekerlere çomak sokmakta gecikmedi. Ardından da “Ben Böyle Aşk Görmedim”i (1994) yaptı. Bu albümde yer alan “Aşk Beklemez” adlı şarkıyla gönüllere taht kuran Öncel, 1995 yılında ise, o güne kadar bilinen alışılan şarkı yapısını (hem söz, hem de müzik olarak) tersyüz eden “Göç” adlı albümünü yayınladı. Kapağından (Mete Özgencil’in şarkılara, dizelere bulduğu görsel karşılıkların mükemmelliği nedeniyle) kliplerine varana kadar boydan boya farklı olan bu albüm, bir ‘şarkıcı’dan çok bir ‘ozan’la karşı karşıya olduğumuzu gösterdi bize. Bizim gibi düşünen, bizim dilimizi konuşan ama bu ‘aynı’lığa rağmen bizim aklımıza dahi getirmediğimiz sonuçlara ulaşan çelebi bir ozanla karşı karşıyaydık. Erkin Koray’ın eşsiz sound’unu layıkıyla 90’lara taşıyan “Sokak Kızı” (1996) ve bu topraklarda hiç rastlanmamış ölçüde sert (dolayısıyla ‘ağır’, ‘zor’ ve ‘diken’li) “Demir Leblebi” (1999) sonrasında ise Öncel bir parça eğlenmeye karar verdi ve hem meslekdaşlarına hem bize “Madem öyle gel böyle” diyerek birbirinden renkli, birbirinden saf pop şarkılarını arka arkaya söyledi ya da başkalarına söyletti. Tarkan’ın “Hüp”ünün elde ettiği başarı sonrası müzik piyasasının baş tacı haline gelen Öncel hâlâ zirvede; orada rahat, keyfi yerinde. Bizim de öyle. Sayesinde (başta Alişan ve Gülşen olmak üzere) asla civarından geçmeyeceğimiz ‘ses’lere bile kulak verir, şarkılarıyla eğlenir olduk. Ya da tersinden söylersek, bu şarkıcılar, Öncel ve şarkıları sayesinde hayatta kapısından giremeyecekleri evlere girer, oralarda dinlenebilir oldular. Bu ülkede, bu kadarını yapabilecek, başarabilecek kaç kişi daha var ki, ya da çıkabilir ki? Bir belki iki kişi daha, o kadar.
Üstelik daha neler yazacak kimbilir? O neler yazacak, biz neler dinleyeceğiz daha. Bu nedenle gitmeyelim buralardan! Evet genellikle dayanamıyoruz ama Nazan Öncel’in şarkıları sayesinde bütün olup bitenlerin hakkından gelebilir, direnebilir, kalabiliriz. Gitmeyelim!
Bulursanız kaçırmayın
(İster kendisi, ister başkası söylesin) Nazan Öncel şarkılarının büyük bir kısmı (Ama en çok en çok) “Göç”, “Sokak Kızı” ve “Demir Leblebi” albümleri, yani “Bir Şarkı Tut” paketi.
Sakın yaklaşmayın
Popstar Sezen’in “Eee” adlı Nazan Öncel şarkısı (Aslında Sezen’in albümünün tamamına yaklaşmamak gerek ama bugün konumuz bu değil!)
Keşke olsa
Nazan Öncel’in kendisi ya da bir başkası için stüdyoya girdiği sıralarda ortaya çıkmış ama yayınlanmamış şarkılardan, demo mix ya da versiyonlardan oluşan bir albüm.
Nazan Öncel’in, bir kısmı nazanoncel.net’te yayınlanmış fotoğraf ve gazete küpürlerinden oluşacak bir kitabı.
Öncel’in Ajda Pekkan için yazdığı şarkının yayınlanması, Süperstar’ın sesinden dört bir yanda çınlaması.
Radikal 16 Nisan 2006
Naim Dilmener
30.04.2020
tv100 .com
Pop müziğin usta ismi Nazan Öncel karantina boyunca paylaştığı videolarla dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Ünlü sanatçı son olarak sütyen kaplarından maske dikti ve sonra da dezenfektanla hijyenik hale getirdi.
22.04.2020
odatv4 .com
Usta besteci ve müzisyen Nazan Öncel, koronavirüs salgını nedeniyle ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti. Şarkıcı paylaşımına, "Covid 19’dan korunmanın Nazan’ca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle" notunu düştü.
Koronavirüs salgını nedeniyle pek çok kişi hijyen tedbirlerini artırıyor. Ünlü sanatçı Nazan Öncel de dezenfekte kurallarına dikkat çekmek için Instagram hesabından bir paylaşımda bulundu. Öncel, ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti. O sırada ekmeğin yanarak siyahlaşması ise sosyal medyada espri konusu oldu.
20.04.2020
sozcu .com.tr
Corona virüsünden korunmak için sanatçılar da birçok teknik uyguluyor. Onlardan birisi de Nazan Öncel’di. Öncel, Instagram’da bir video paylaşarak, ekmeği nasıl dezenfekte ettiğini gösterdi. Usta sanatçı, yayınladığı videoya, “Covid 19'dan korunmanın Nazan'ca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle.” satırlarını ekledi.
20.04.2020
mynet .com
Sanatçı Nazan Öncel, koronavirüsü salgını nedeniyle ekmeği ocakta yakarak dezenfekte etti. Öncel'in bu paylaşımı sosyal medyanın diline düştü.
Koronavirüs önlemleri kapsamında herkes yediğine, içtiğine, marketten alınan paketli ürünlerin dezenfekte edilmesine büyük dikkat ediyor. Pek çok kişi paketli ürünleri sabunla yıkarken, bir kısmı da üç gün bekletmeyi tercih ediyor. Bu önlemlere dikkat eden isimler arasında ünlü sanatçı Nazan Öncel'de var. Öncel, aldığı ekmeği ocakta virüse karşı ısıtırken, ekmeğin alev alması sosyal medyanın gündemine oturdu. Pek çok kullanıcı Öncel'in bu hareketini ti'ye aldı. Usta sanatçı, yayınladığı videoya ise, "Covid 19'dan korunmanın Nazan'ca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle." satırlarını ekledi.
20.04.2020
medyafaresi .com
Sanatçı Nazan Öncel, koronavirüs salgını nedeniyle ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti.
Koronavirüsten korunmak için sanatçılar da birçok teknik uyguluyor. Onlardan birisi de Nazan Öncel’di. Öncel, Instagram’da bir video paylaşarak, ekmeği nasıl dezenfekte ettiğini gösterdi. Usta sanatçı, yayınladığı videoya, “Covid 19'dan korunmanın Nazan'ca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle.” satırlarını ekledi.
20.04.2020
gercekdundem .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, koronavirüs salgını nedeniyle ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti.
Koronavirüsten korunmak için sanatçılar da birçok teknik uyguluyor. Onlardan birisi de Nazan Öncel’di. Öncel, Instagram’da bir video paylaşarak, ekmeği nasıl dezenfekte ettiğini gösterdi. Usta sanatçı, yayınladığı videoya, “Covid 19'dan korunmanın Nazan'ca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle.” satırlarını ekledi.
20.04.2020
sondakika
turk .com.tr
Sanatçı Nazan Öncel, koronavirüs salgını nedeniyle ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti.
Koronavirüsten korunmak için sanatçılar da birçok teknik uyguluyor. Onlardan birisi de Nazan Öncel’di. Öncel, Instagram’da bir video paylaşarak, ekmeği nasıl dezenfekte ettiğini gösterdi. Usta sanatçı, yayınladığı videoya, “Covid 19'dan korunmanın Nazan'ca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle.” satırlarını ekledi.
20.04.2020
hurriyet .com.tr
Corona virüs salgını nedeniyle pek çok kişi hijyen tedbirlerini artırıyor. Ünlü sanatçı Nazan Öncel de dezenfekte kurallarına dikkat çekmek için Instagram hesabından bir paylaşımda bulundu.
Nazan Öncel, ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti.
Usta sanatçı, yayınladığı videoya, "Covid 19’dan korunmanın Nazanca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle." notunu düştü.
19.04.2020
haberturk .com
Corona virüs salgını nedeniyle pek çok kişi hijyen tedbirlerini artırıyor. Ünlü sanatçı Nazan Öncel de dezenfekte kurallarına dikkat çekmek için Instagram hesabından bir paylaşımda bulundu.
Nazan Öncel, ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti.
Usta sanatçı, yayınladığı videoya, "Covid 19’dan korunmanın Nazanca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle." notunu düştü.
Sanatçının ekmeği yakması ise takipçilerinin dikkatinden kaçmadı.
19.04.2020
posta .com.tr
Corona virüs salgını nedeniyle pek çok kişi hijyen tedbirlerini artırıyor. Ünlü sanatçı Nazan Öncel de dezenfekte kurallarına dikkat çekmek için Instagram hesabından bir paylaşımda bulundu.
Nazan Öncel, ekmeği ocakta ısıtarak dezenfekte etti.
Usta müzisyen, yayınladığı videoya, "Covid 19’dan korunmanın Nazanca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle." notunu düştü.
Sanatçının ekmeği yakması ise takipçilerinin dikkatinden kaçmadı.
19.04.2020
sabah .com.tr
Usta sanatçı Nazan Öncel, corona virüs salgını nedeniyle eve giren her şeyi dezenfekte ettiğini söylediği paylaşımında ekmeği nasıl dezenfekte ettiğini gösterirken neredeyse evi yakacaktı. 'Nazanca önlemler' notu ile paylaştığı videosunda Nazan Öncel koronavirüse karşı kendi aldığı önlemlerden bahsederken bir yandan da fırından aldığı ekmeği ocakta tütsülüyordu. Ekmeği yakan Nazan Öncel'in bu halleri sosyal medyada ilgi odağı oldu.
18.04.2020
alkislarla
yasiyorum .com
Karantinada evine kapanan Nazan Öncel’in kendine has dezenfekte yöntemi izleyenleri şaşırttı. Ekmeği direkt ocakta ateşe tutan Öncel, “Temsili: Covid 19’dan korunmanın Nazan’ca önlemleri. Güzel günlere uyanmak ümidiyle..” temennisinde bulundu.
30.10.2019
magazinkolik .com
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, müziğe emek vermiş, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel muhteşem performansıyla önceki akşam İstanbul'da sahne aldı. “Kendimi sahnede şarkı söylerken Ay’da yürüyor gibi hissediyorum” diyen Nazan Öncel yaklaşık iki yıldır yazdığı ilk kitabı “Yarınsız Yarını” şubat ayına kadar sevenleriyle buluşturacağının müjdesini verdi.
Nazan Öncel” Kişisel gelişim kitaplarına mesafeli biri olarak kitap kurtlarını Nazan Öncel’in edebiyatıyla tanıştırmak istedim, umarım okurlara iyi gelir” dedi.
29.10.2019
hürriyet .com .tr
Nazan Öncel önceki gün Emaar Hayal Kahvesi'nde sahneye çıktı. 2 yıldır üzerinde çalıştığı ilk kitabı 'Yarınsız Yarını' Şubat ayında çıkaracağını söyledi: "Kitap kurtlarını Nazan Öncel'in edebiyatıyla tanıştırmak istedim. Umarım okurlara iyi gelir."
29.10.2019
gazetemag .com
Hayal Kahvesi’nde sahne alan Öncel, yaklaşık iki yıldır yazdığı ‘Yarınsız Yarın’ adlı kitabını hayranlarıyla buluşturacağını söyledi. Konuyla ilgili Öncel, ”Kişisel gelişim kitaplarına mesafeli biri olarak kitap kurtlarını Nazan Öncel’in edebiyatıyla tanıştırmak istedim, umarım okurlara iyi gelir” dedi.
27.10.2019
aksam .com.tr
Hayal Kahvesi’nde sahne alan Öncel, yaklaşık iki yıldır yazdığı ‘Yarınsız Yarın’ adlı kitabını hayranlarıyla buluşturacağını söyledi. Konuyla ilgili Öncel, ”Kişisel gelişim kitaplarına mesafeli biri olarak kitap kurtlarını Nazan Öncel’in edebiyatıyla tanıştırmak istedim, umarım okurlara iyi gelir” dedi.
27.10.2019
magazinmatik .com
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, müziğe emek vermiş, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel muhteşem performansıyla önceki akşam İstanbul Emaar Hayal Kahvesi'nde sahne aldı.
"Kendimi sahnede şarkı söylerken Ay'da yürüyor gibi hissediyorum" diyen Nazan Öncel yaklaşık iki yıldır yazdığı ilk kitabı "Yarınsız Yarını" şubat ayına kadar sevenleriyle buluşturacağının müjdesini verdi.
Nazan Öncel, " Kişisel gelişim kitaplarına mesafeli biri olarak kitap kurtlarını Nazan Öncel'in edebiyatıyla tanıştırmak istedim, umarım okurlara iyi gelir" dedi.
27.10.2019
bursadabugun .com
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, müziğe emek vermiş, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel muhteşem performansıyla önceki akşam İstanbul Emaar Hayal Kahvesi'nde sahne aldı.
"Kendimi sahnede şarkı söylerken Ay'da yürüyor gibi hissediyorum" diyen Nazan Öncel yaklaşık iki yıldır yazdığı ilk kitabı "Yarınsız Yarını" şubat ayına kadar sevenleriyle buluşturacağının müjdesini verdi.
Nazan Öncel, " Kişisel gelişim kitaplarına mesafeli biri olarak kitap kurtlarını Nazan Öncel'in edebiyatıyla tanıştırmak istedim, umarım okurlara iyi gelir" dedi.
20.10.2019
Yeni Birlik
Yaz sezonu boyunca Doğu ve Batı'nın birleştiği noktada, İstanbul Boğazı'nda muhteşem konserlere ev sahipliği yapan Müzik Boğazdan Gelir gemisi yaz sezonunun son konserini iki gece önce Nazan Öncel ile noktaladı. İstanbul Boğazı'nın muhteşem atmosferinde Nazan Öncel rüzgârı demek çok hafif kalıyor, tam anlamıyla kasırga gibi esti geçti. Sesi, duruşu, orkestrası, ambiyansı ile mükemmel bir geceydi. Her şeyi bir kenara bırakıp, bu güçlü kadının nasıl bir duygu dünyasında yaşadığını çok merak ediyorum. Öyle yazılanı çizileni değil gerçekten kalbindekini dinlemeyi, onu tanımayı, o duyguların nasıl sözlere döküldüğünü, nasıl melodilere dönüştüğünü çok merak ediyorum. Bu duyguları yaşamadan hiçbir müzisyen bu kadar kaliteli müzikler yapamaz kesinlikle inanmıyorum. Hattâ en büyük örneğini günümüz bestelerinde görebiliyoruz. Ne duygu, ne heyecan var...
Diyeceğim o ki hayatta ölmeden yapılacaklar listenize bir Nazan Öncel konseri mutlaka ekleyin, konsere giderken de yanınızda bir kutu peçetenizi götürmeyi unutmayın. Kalbinize öyle bir dokunuyor ki göz yaşlarını tutabilen var mıdır bilemiyorum. Tıka basa dolu kocaman bir gemi dolusu hayranını en mutlu şekilde evine yolladığı ve Türk Pop müziğine bıraktığı unutulmaz eserlerden dolayı saygı ile ellerinden öpüyor bir gün tekrar karşılaşmak için sabırsızlanarak bekliyorum.
Sevgi ve müzkle kalın...
20.10.2019
gazetebirlik .com
Son dönemde sosyal medyada bolca sanat nereye gidiyor tartışmalarına denk geliyorum.
Konservatuardan sınıf arkadaşlarım ve hocalarımın paylaşımları ile magazin medyasında olanları karşılaştırmaya çalışıyorum ve eğitimini aldığım sanat ile insanlara bakın bu sanat diye yapılan dayatmalara hayretler içinde seyirci kalıyorum.
Yaz sezonu boyunca Doğu ve Batı'nın birleştiği noktada, İstanbul Boğazı'nda muhteşem konserlere ev sahipliği yapan Müzik Boğazdan Gelir gemisi yaz sezonun son konserini iki gece önce Nazan Öncel ile noktaladı. İstanbul Boğazı’nın muhteşem atmosferinde Nazan Öncel rüzgarı demek çok hafif kalıyor, tam anlamıyla kasırga gibi esti geçti. Sesi, duruşu, orkestrası, ambiyansı ile mükemmel bir geceydi. Her şeyi bir kenara bırakıp, bu güçlü kadının nasıl bir duygu dünyasında yaşadığını çok merak ediyorum. Öyle yazılanı çizileni değil gerçekten kalbindekini dinlemeyi, onu tanımayı, o duyguların nasıl sözlere döküldüğünü, nasıl melodilere dönüştüğünü çok merak ediyorum. Yaşadığı hayatı, aşkları, acıları, sevinçleri hepsini merak ediyorum. Bu duyguları yaşamadan hiçbir müzisyen bu kadar kaliteli müzikler yapamaz kesinlikle inanmıyorum. Hatta en büyük örneğini günümüz bestelerinde görebiliyoruz. Ne duygu, ne heyecan var...
Diyeceğim o ki hayatta ölmeden yapılacaklar listenize bir Nazan Öncel konseri mutlaka ekleyin, konsere giderken de yanınızda bir kutu peçetenizi götürmeyi unutmayın. Kalbinize öyle bir dokunuyor ki göz yaşlarını tutabilen var mıdır bilemiyorum. Tıka basa dolu kocaman bir gemi dolusu hayranını en mutlu şekilde evine yolladığı ve Türk Pop müziğine bıraktığı unutulmaz eserlerden dolayı saygı ile ellerinden öpüyor bir gün tekrar karşılaşmak için sabırsızlanarak bekliyorum.
Sevgi ve müzikle kalın...
Aslıhan Akdağ Türker
16.09.2019
sakaryahalk .com
Nazan Öncel, 11. Kırkpınar Sanat Akşamları’nın kapanış programında Sapanca’da sahne aldı.
Günler önce biletleri tükenen konserinde sahneye çıkan Türk pop müziği sanatçısı ve söz yazarı Nazan Öncel, şarkılarının yanı sıra sahne performansıyla da Sapancalılar’ın beğenisini kazandı. Yaklaşık 1.5 saat sahnede kalan Öncel, eski ve yeni şarkılarını Kırkpınar Açık Hava Tiyatrosunu dolduran bin’in üzerindeki müzikseverle birlikte söyledi. Konseri boyunca şarkılarını yaptığı danslarla ve esprilerle süsleyen 63 yaşındaki sanatçının, “Allah ömür versin, kuvvet versin Ajda Pekkan bırakmadan ben de bırakmıyorum size söz” sözleri izleyenlerden büyük alkış aldı. Konserin sonunda ayakta alkışlanan sanatçı Sakaryalı müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşattı.
16.09.2019
marmarabasin .com
Nazan Öncel, 11. Kırkpınar Sanat Akşamları’nın kapanış programında Sapanca’da sahne aldı.
Günler önce biletleri tükenen konserinde sahneye çıkan Türk pop müziği sanatçısı ve söz yazarı Nazan Öncel, şarkılarının yanı sıra sahne performansıyla da Sapancalılar’ın beğenisini kazandı. Yaklaşık 1.5 saat sahnede kalan Öncel, eski ve yeni şarkılarını Kırkpınar Açık Hava Tiyatrosunu dolduran bin’in üzerindeki müzikseverle birlikte söyledi. Konseri boyunca şarkılarını yaptığı danslarla ve esprilerle süsleyen 63 yaşındaki sanatçının, “Allah ömür versin, kuvvet versin Ajda Pekkan bırakmadan ben de bırakmıyorum size söz” sözleri izleyenlerden büyük alkış aldı. Konserin sonunda ayakta alkışlanan sanatçı Sakaryalı müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşattı.
27.06.2019
diken .com.tr
İstanbullular, özlemini Türk pop müziğinin, aşkı, ayrılığı en iyi anlatan isimlerinden biri Nazan Öncel’in Manuş Baba’yla düet yaptığı ‘Kimler Gelmiş’ şarkısıyla dile getirdi...
27.06.2019
t24 .com.tr
Belediye çalışanları İmamoğlu'nu Nazan Öncel'in "Kimler gelmiş" şarkısıyla karşıladı. İmamoğlu İBB binasının içinde görevi alırken; dışarıdaki hoparlörlerden de Nazan Öncel’in “Vay vay vay kimler gelmiş, Günlerdir nerelerdeymiş...” şarkısı çalındı.
27.06.2019
krttv .com.tr
Belediye çalışanları mazbatasını alan Ekrem İmamoğlu’nu Nazan Öncel’in “Kimler gelmiş” şarkısıyla karşıladı.
27.06.2019
odatv .com
23 Haziran seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını rekor oyla kazanan CHP’li Ekrem İmamoğlu devir teslim töreniyle koltuğuna oturuyor. İmamoğlu’na belediye çalışanları da bir sürpriz hazırladı. Çalışanlar yeni başkan Ekrem İmamoğlu’nu Nazan Öncel’in “Kimler gelmiş” şarkısıyla karşılayacak. Belediye çalışanlarının İmamoğlu için çaldığı şarkının sözleri şöyle:
Gelir mi gelmez mi derken/ İnce ince düşünürken/ Bir çiçekle kalkmış gelmiş/ Film orada kopmuş zaten/ Canım olur kendileri/ Anlayan anladı beni/ Laci'leri çekmiş gelmiş/ Dibim orada düştü zaten/ Vay vay vay kimler gelmiş/ Günlerdir nerelerdeymiş/ Özleyesi gelmiş birden/ Çok pis özlemişim zaten/ Tam içim kararmışken/ (Ruhsuz ruhsuz dolaşırken)/ Günüme can kattı resmen/ Derken derken akşam oldu/ Erken erken.../ Derken derken beni benden aldı/ Resmen.../ İnsan bazen susmak ister/ Susmak da güzeldir bazen/ Bazı bazı heyecan ister/ Öyle bir gün yaşandı cidden/
24.05.2019
gercekgundem .com
2017’de vefat eden Akşit Togay’ın ABD’de yaşayan oğlu Berdan Togay, mirastan düşen payını almak için üvey annesi Nazan Öncel’e dava açtı
İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme, Nazan Öncel’in oturduğu Kemerburgaz’daki villada keşif yapılıp evin değerinin tespit edilmesine karar verdi. 14 Haziran’da villada keşif yapacak olan bilirkişi, Berdan Togay’a düşen hisseyi de hesaplayacak.
24.05.2019
enbursa .com
Nazan Öncel’in sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı sürpriz paylaşım takipçilerini heyecanlandırdı.
Pop müziğin iki usta ismi Sezen Aksu ve Nazan Öncel yıllar sonra bir araya geldi. Nazan Öncel, Sezen Aksu ile çektirdiği fotoğrafı Instagram hesabından paylaştı. Öncel, paylaştığı Sezen Aksu fotoğrafına “İzmir'in kızları… Sürpriz mi desem, albüm mü desem… Anladınız siz onu” notunu düştü. İkilinin ortak bir albüm yapacak olma ihtimali sevenlerinde tebessüm yarattı.
24.05.2019
mynet .com
Nazan Öncel’in sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı sürpriz paylaşım takipçilerini heyecanlandırdı. Sezen Aksu ve Nazan Öncel bir araya geldi.
Pop müziğin iki usta ismi Sezen Aksu ve Nazan Öncel yıllar sonra bir araya geldi. Nazan Öncel, Sezen Aksu ile çektirdiği fotoğrafı Instagram hesabından paylaştı. Öncel, paylaştığı Sezen Aksu fotoğrafına “İzmir'in kızları… Sürpriz mi desem, albüm mü desem… Anladınız siz onu” notunu düştü. İkilinin ortak bir albüm yapacak olma ihtimali sevenlerinde tebessüm yarattı.
24.05.2019
projekadini .com
Türk Pop müziğinin en büyük iki ismi Nazan Öncel ve Sezen yıllar sonra bir araya geldi. Nazan Öncel, Sezen Aksu ile çektirdiği fotoğrafı Instagram hesabından paylaşarak yeni albüm çıkaracağının sinyallerini verdi.
Nazan Öncel, yeni albüm çıkarma konusunda Sezen Aksu ile buluştu. Türk pop müziği açısından büyük önem taşıyan bu buluşma, kısa sürede sosyal medyada gündem oldu.
Sezen Aksu ile olan fotoğrafına ‘’İzmir’in kızları… Sürpriz mi desem, albüm mü desem… Anladınız siz onu’’ notunu düşen Nazan Öncel, yeni bir albüm hazırlıklarında olduğunu belirtti. Yıllarca birbiriyle görüntülenmeyen, bir araya pek gelmeyen ve rakip olarak görülen Türk pop müziğinin dev iki ismi, Nazan Öncel’in sosyal medya paylaşımı ile bu tartışmaları sonlandırarak, ortak bir albüm yapacak olma ihtimalleriyle sevdiklerinde bir heyecan yarattı.
24.05.2019
ntv.com .tr
2017’de vefat eden Akşit Togay’ın ABD’de yaşayan oğlu Berdan Togay, mirastan düşen payını almak için üvey annesi Nazan Öncel’e dava açtı.
İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme, Nazal Öncel’in oturduğu Kemerburgaz’daki villada keşif yapılıp evin değerinin tespit edilmesine karar verdi.
Hürriyet'ten Özge Eğrikar'ın haberine göre; 14 Haziran’da villada keşif yapacak olan bilirkişi, Berdan Togay’a düşen hisseyi de hesaplayacak.
22.04.2019
Hürriyet Kelebek
Nazan Öncel, önceki akşam IF Performans Hall sahnesindeydi.
"Sahnede şarkı söylerken kendimi Ay'da yürüyor gibi hissediyorum" diyen Öncel, seyirciler arasındaki Gonca Vuslateri'yi sahneye davet etti. Öncel ve Vuslateri, 'Nazlı Ay' şarkısını seslendirdi.
21.04.2019
magazinburada .net
Beşiktaş IF Performancehal’de sahne alan Türk Pop müziğinin önemli ismi ünlü sanatçı Nazan Öncel'den Gonca Vuslateri sürprizi...
Sahnede şarkı söylerken 'kendimi Ay’da yürüyor gibi hissediyorum' diyen Nazan Öncel sevenlerine sürpriz yaparak seyirciler arasında kendisini dinlemeye gelen oyuncu Gonca Vuslateri’ni sahneye davet etti.
Birlikte şarkı söylediler
Öncel ve Vuslateri “Nazlı Ay” şarkısını birlikte seslendirdiler. Muhteşem düetin ardından Nazan Öncel şunları söyledi ; “Deli delinin gözüne bakarak anlarmış. İki deli yan yana geldik. O zaman ilk kez buradan duyuralım, kendine özgü oluşunu, insan olarak hassasiyetini, ve sesini sevdiğim Goncam ‘Ve Nazan Öncel Şarkıları”nın ikinci tribüte albümünde bir şarkımızı okuyacak” Bunun üzerine Gonca Vuslateri “Biz bütün gençler senin yazdığın sözlere, yanımızda oluşuna, tüm mücadelemizde, her şeyimizde yanımızda oluşuna minnettarız” dedi.
21.04.2019
magazinmatik .com
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, müziğe emek vermiş, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel muhteşem performansıyla önceki akşam Beşiktaş IF Performancehal’desahne aldı. Sahnede şarkı söylerken kendimi Ay’da yürüyor gibi hissediyorum diyen sanatçı Sevenlerine sürpriz yaparak seyirciler arasında kendisini dinlemeye gelen oyuncu Gonca Vuslateri’ni sahneye davet etti.
21.04.2019
magazinkolik .com
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, müziğe emek vermiş, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel muhteşem performansıyla önceki akşam Beşiktaş IF Performancehal’de sahne aldı. Sahnede şarkı söylerken kendimi Ay’da yürüyor gibi hissediyorum diyen sanatçı Sevenlerine sürpriz yaparak seyirciler arasında kendisini dinlemeye gelen oyuncu Gonca Vuslateri’ni sahneye davet etti. Öncel ve Vuslateri “Nazlı Ay” şarkısını birlikte seslendirdiler. Muhteşem düetin ardından Nazan Öncel şunları söyledi; “Deli delinin gözüne bakarak anlarmış. İki deli yan yana geldik. O zaman ilk kez buradan duyuralım, kendine özgü oluşunu, insan olarak hassasiyetini, ve sesini sevdiğim Goncam ‘Ve Nazan Öncel Şarkıları”nın ikinci tribüte albümünde bir şarkımızı okuyacak” diye konuştu. Bunun üzerine Gonca Vuslateri “ Biz bütün gençler senin yazdığın sözlere, yanımızda oluşuna, tüm mücadelemizde, her şeyimizde yanımızda oluşuna minnettarız” dedi.
06.03.2019
ntv .com .tr
Ata Demirer, Şafak Sezer, Nazan Öncel, Emel Müftüoğlu, Kenan Doğulu gibi isimler Yaşar Gaga anısına hazırlanan Alakasız Şarkılar Vol.2 adlı albümde buluştu.
Yaşar Gaga’nın anısına hazırlanan Alakasız Şarkılar Vol.2 albümünde Ata Demirer, Şafak Sezer, Nazan Öncel, Emel Müftüoğlu, Kenan Doğulu ve Hande Yener gibi isimler bir araya geldi.
Ata Demirer, sözü ve müziği Sezen Aksu’ya ait olan Şanıma İnanma şarkısını seslendirirken, Şafak Sezer ise sözü ve müziği Orhan Gencebay imzalı Elhamdülillah şarkısını söyledi.
7 Mart’ta (Yarın) piyasaya çıkacak olan ve Türk müziğinin dev isimlerini bir araya getiren Yaşar Gaga Alakasız Şarkılar albümünün en renkli parçalarına imzasını atan Ata Demirer ve Şafak Sezer dinleyenleri epey şaşırtacağı belirtiliyor.
04.03.2019
magazinhaber ajansi .com
Milliyet Gazetesi’nin haberine göre daha önce hiçbir projede bir araya gelmeyen Müslüm Gürses ve Nazan Öncel, ‘Yalnızlar Rıhtımı’ şarkısına düet yaptı.
Gürses’in vefatından hemen önce seslendirdiği parça, Gaga’nın arşivinde saklanıyordu.
28.12.2018
posta.com .com .tr
Nazal Öncel konser öncesi kulisten paylaştığı fotoğraf şaşırttı. Leopar desenli bir elbise giyen sanatçı içine kırmızı iç çamaşırı giydi. Kuliste çekilen fotoğrafında kırmızı iç çamaşırını göstermeyi ihmal etmedi...
28.12.2018
muzikonair .com
Nazan Öncel sahne öncesi kulisinden paylaştığı fotoğrafla sosyal medyanın gündemine oturdu. Ünlü sanatçı leopar desenli kostümünden kırmızı iç çamaşırını göstermeyi de ihmal etmedi. Öncel’in keyifli hali dikkatlerden kaçmadı.
28.12.2018
sondakikaturk .com .tr
Sanatçı Nazan Öncel, önceki akşam verdiği konserle sevenleriyle buluştu. Öncel’in konser öncesi paylaştığı fotoğraf şaşırttı. Öncel, kuliste çekilen fotoğrafında kırmızı iç çamaşırını göstermeyi de ihmal etmedi.
28.12.2018
internethaber .com
Sanatçı Nazan Öncel, önceki akşam verdiği konserle sevenleriyle buluştu. Öncel’in konser öncesi paylaştığı fotoğraf şaşırttı. Öncel, kuliste çekilen fotoğrafında kırmızı iç çamaşırını göstermeyi de ihmal etmedi. Nazan Öncel, daha önce de estetik yaptıranlara bir video ile nasihatlar vermiş ve "Kendinden nereye kadar kaçacaksın" diye sormuştu.
28.12.2018
medyafaresi .com
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya sayfası üzerinden paylaştığı fotoğrafla adeta olay yarattı. Öncel’in sahne öncesi paylaştığı fotoğraf şaşırttı.
Şarkıcı Nazan Öncel, önceki akşam verdiği konserle sevenleriyle buluştu. Öncel’in konser öncesi paylaştığı fotoğraf şaşırttı. Öncel, kuliste çekilen fotoğrafında kırmızı iç çamaşırını göstermeyi de ihmal etmedi.
28.12.2018
sondakikaturk .com .tr
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya sayfası üzerinden paylaştığı fotoğrafla adeta olay yarattı. Öncel’in sahne öncesi paylaştığı fotoğraf şaşırttı.
28.12.2018
amerikaliturk .com
Sanatçı Nazan Öncel, sosyal medya sayfası üzerinden paylaştığı fotoğrafla adeta olay yarattı. Öncel’in sahne öncesi paylaştığı fotoğraf şaşırttı.
Şarkıcı Nazan Öncel, önceki akşam verdiği konserle sevenleriyle buluştu. Öncel’in konser öncesi paylaştığı fotoğraf şaşırttı. Öncel, kuliste çekilen fotoğrafında kırmızı iç çamaşırını göstermeyi de ihmal etmedi.
06.12.2018
m.bursada bugun .com
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, müziğe emek vermiş, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel muhteşem performansıyla önceki akşam İF beşiktaş Performans Hal'de sahne aldı. Sevenlerine sürpriz yapan sanatçı kızkardeşi Neylan Okan'ı sahneye davet ederek, Okan'ın geçtiğimiz ağustos ayında çıkan "Ve Nazan Öncel Şarkıları" tribute albümünde seslendirdiği "Nazlı Ay" şarkısını birlikte düet yaptı.
Yıllar sonra ilk kez yeniden kızkardeşiyle aynı sahneyi paylaştığı için mutluluğunu dile getiren Nazan Öncel şunları söyledi: "Çok uzun zamandır aynı sahneyi bir kez daha paylaşmayı çok istiyorduk. Bugüne kısmet oldu. Canım kardeşim sahneme renk kattı can kattı, gurur duydum. Bu alkışları sonuna kadar hakettiğini düşünüyorum" dedi. Nazan Öncel ikinci tribute albüm çalışmalarına çok yakında başlayacağının müjdesini verirken, ilk albümde yer alan tüm sanatçıların katılacağı bir lansman konseri yapmak istediğinide sevenleriyle paylaştı.
06.12.2018
turkiye gazetesi com.tr
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, müziğe emek vermiş, yazdığı şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş sanatçı Nazan Öncel muhteşem performansıyla önceki akşam sahne aldı.
Sevenlerine sürpriz yapan sanatçı kızkardeşi Neylan Okan’ı sahneye davet ederek, Okan’ın Geçtiğimiz Ağustos ayında çıkan “Ve Nazan Öncel Şarkıları” tribute albümünde seslendirdiği “Nazlı Ay” şarkısını birlikte düet yaptı. Yıllar sonra ilk kez yeniden kızkardeşiyle aynı sahneyi paylaştığı için mutluluğunu dile getiren Nazan Öncel şunları söyledi: "Çok uzun zamandır aynı sahneyi bir kez daha paylaşmayı çok istiyorduk. Bugüne kısmet oldu. Canım kardeşim sahneme renk kattı can kattı, gurur duydum. Bu alkışları sonuna kadar hakettiğini düşünüyorum" dedi. Nazan Öncel ikinci tribute albüm çalışmalarına çok yakında başlayacağının müjdesini verirken, ilk albümde yer alan tüm sanatçıların katılacağı bir lansman konseri yapmak istediğinide sevenleriyle paylaştı.
06.12.2018
snobmagazin .com
Nazan Öncel, önceki akşam Moda Kayıkhane’de sahne aldı. Sevenlerine sürpriz yapan sanatçı kız kardeşi Neylan Okan’ı sahneye davet ederek, Okan’ın geçtiğimiz Ağustos ayında çıkan “Ve Nazan Öncel Şarkıları” tribute albümünde seslendirdiği “Nazlı Ay” şarkısını birlikte seslendirdiler
Yıllar sonra ilk kez kız kardeşiyle aynı sahneyi paylaştığı için mutluluğunu dile getiren Nazan Öncel, "Uzun zamandır aynı sahneyi paylaşmayı çok istiyorduk. Bugüne kısmet oldu. Canım kardeşim sahneme renk ve can kattı. Gurur duydum. Bu alkışları sonuna kadar hak ettiğini düşünüyorum” dedi.
Nazan Öncel ikinci tribute albüm çalışmalarına çok yakında başlayacağının müjdesini verirken, ilk albümde yer alan tüm sanatçıların katılacağı bir lansman konseri yapmak istediğini de sevenleriyle paylaştı.
25.11.2018
bikuble .com
Türkiye’de çoğu sanatçının eksiksiz külliyatlarını yasal olarak dijital platformlarda veya CD olarak bulmak, telif problemleri ve dönem firmalarının kapanması gibi sorunlardan dolayı zor bir durum olmuştur. Ancak bu noktada aktif olan firmaların konuyla ilgili destekleri, bu konudaki eksiklerin küçük bir kısmı da olsa kapanmasını sağlamakta. Nazan Öncel’in ilk plağı ve döneminde ‘Bizden Sesler’ albümünde yayınlanan kayıtları, Erdener Koyutürk’ün desteğiyle yeniden CD ve dijital olarak gün yüzüne çıkmıştı ancak Öncel’in ilk albümü uzun yıllar yasal olarak bulunamamaya devam etti...
Ancak tam da bu noktada Öncel’in ikinci ve üçüncü albümlerinin firması Yaşar Plak, Öncel’in 1981 yılında Tempo Plak etiketiyle, Kemal Uzunca yapımı ve Saffet Başlıoğlu prodüksiyonu olarak dinleyicilerle buluşan ilk albümü ‘Yağmur Duası’nı geçtiğimiz aylarda önce dijltal platformlarda, geçen ay içinde CD formatında yeniden dinleyicilerle buluşturdu. Aynı zamanda plak olarak da piyasaya çıkacak olan albümün yönetmenliğini Osman İşmen üstlenmişti.
İşmen’in o dönem özellikle Türk Sanat Müziği ve Arabesk eserlerin armonik zenginliğini ortaya çıkaran Batılı düzenlemeleri, Öncel’in bu ilk albümünde de bu tür eserlerde de yerini almış durumda.
İlk eser, Suat Sayın klasiği ‘Zalimin Zulmü’ klavye, üflemeliler ve gitarın ön planda olduğu düzenlemede İşmen’in bu tarz çalışmalarda kattığı intro eklemeleri de esere güzel bir renk katıyor. Yaylıların da desteklediği, bas gitar eşliğinin yer yer öne çıktığı, dönemin disco anlayışı etkisindeki eserde Öncel de pop bir söyleyiş tarzını benimsiyor. Ardından Öncel eseri ikinci eser ‘Hüdaverdi’ Öncel’in günümüzde de özellikle tekli çalışmalarında sergilediği (Aşkitom, Sakin Ol Şampiyon gibi.) kendine özgü muzip sözleri ve bu sözleri taşıyan bestecilik yönünün ilk örneklerinden birini sunuyor. Klavye, gitar ve perküsyonun ön planda olduğu, Öncel’in çift ses vokalinin de desteklediği ve bu bağlamda tam da dönemin hafif müzik anlayışını yansıtmaya devam eden eser, şu an bile yeniden yorumlansa güzel bir ilgi yakalayabilecek bir çalışma.
Üçüncü eser, yine bir başka klasik, Sinan Subaşı eseri ‘Damarımda Kanımsın’ bir İspanyol eseri havasında başlıyor, gitar ve ritm bu bağlamda yaylılarla birleşiyor; yine dönem için güncel bir anlayışa sahip bir düzenleme. Ardından bir Öncel eseri ‘Şahane Gözler’ üflemeliler, ritm ve klavye eşliğiyle tam bir kalipso eseri havasında, gitar da bu havayı destekliyor. Öncel’in dönemin hafif müziği anlayışında yaptığı güzel bir eser.
Sırada art arda iki Öncel eseri var, ‘Kim Demiş’ klavye-gitar ve ritmin bütünleştiği eser albümün temposunu biraz daha yükseltiyor, Öncel’in sonraki dönem eserlerinde kullandığı ve kendisiyle özdeşleşen; ve çoğunlukla dillere pelesenk olan tekrarlayan cümlelerin olduğu, erken dönem bir Öncel bestesi örneği. Eser makamsal zenginliği açısından aslında Alaturka bir altyapıyla da söylense hiç eğreti durmayacaktır. ’Demedim Mi?’ klavye ve perküsyonların naif bir hava kattığı eserde Öncel’in müziksel bakımdan dönemin hafif müzik anlayışını devam ettirdiği, sözlerde de Öncel sözlerinde sonraki yıllarda çok göreceğimiz, içinde deyimlerin de olduğu; ve bu unsurların yakıştığı bir eser.
Sıradaki eser, albüme ismini veren ve pek çok sanatçının (Son olarak İbrahim Tatlıses yorumu ilgi görmüştü) yorumladığı; bir başka usta bestekar Selahattin Cesur eseri ‘Yağmur Duası’ yaylıların, gitar, davul ve klavye ile batılı bir anlayış kattığı, Öncel’in de duygulu ve koyu bir söyleyiş benimsediği eserde yine dönemin Pop-Arabesk albümleri furyasında fazla Arabesk bir üsluba kaçılmadan yapılan bir yorum olmuş. Bunda İşmen’in de düzenlemesinin boyutu büyük.
Sıradaki eser bir Türk Sanat Müziği klasiği, sözleri Fethi Dinçer’e, müziği Avni Anıl’a ait olan ‘Kaderimde Hep Güzeli Aradım’ piyano ve yaylıların ön planda olduğu, bu bağlamda İşmen’in yeniden Özbeğen’e yaptığı aranjede de piyanoya ağırlık verdiği bir düzenlemeye sahip. Ara ara gitarlar da eserin duygulu yapısını destekliyor. Öncel de yorumu ile eseri devleştiriyor. Son eser ise Öncel’in babası Muzaffer Kazan’ın sözlerini yazdığı, bestesini halen sahne yaşamına devam eden Nevzat Alkan’a ait olan ‘Geçti Güzelim’ klavye ve gitarın perküsyonla bütünleştiği eserde Alkan’ın o dönemki bestelerinde görülen hafif müzik anlayışı hakim. Öncel de eserin altından başarılı bir şekilde kalkıyor.
Albümde, Öncel’in besteleri haricinde, Öncel’in kendi şarkı yazarlığı kimliğiyle örtüşen şarkıların seçilmesi de albümdeki diğer eserler arasında eğreti durmuyor ve albüm, günümüz dinleyicisine Öncel besteciliğinin ilk adımlarını dinleyiciyle paylaşıyor.
Albüm, temiz kaydıyla, bu bağlamda eski yapımların müzik endüstrisinde CD’lerin beklenen satışa ulaşamadığı için CD olarak çıkmadığı bir dönemde Mustafa Kekeva ve Kemal Kekeva’nın dinleyicilerin temiz bir kaydına ulaşamadığı albüme ulaşılabilmesi için verdikleri değer, ilgi ve destekleriyle, kartonete verilen önem ile (Albümün orijinal bilgileri de, eser sözleri ile yer alıyor. Bülent Engez’in o dönemki kapak tasarımı bazı düzenlemeler ile korunmuş.) Nazan Öncel’den yıllar sonra hem çoğunlukla Bir Hadise Var’dan itibaren olan çalışmalarını bilen dinleyicilerine, hem de en çok babası Muzaffer Kazan’a bir ithaf…
05.11.2018
milliyet .com .tr
Şarkıcı ve söz yazarı Nazan Öncel, önceki akşam Moda Kayıkhane’de sahne aldı.
Geçtiğimiz aylarda “Ve Nazan Öncel Şarkıları” albümünü sevenleleriyle buluşturan Nazan Öncel, sahnede albümün ilk klip çalışmasını Manuş Baba’nın seslendirdiği ‘Bu Havada Gidilmez’e çekildiğini duyurdu.
Nazan Öncel , albümde Sıla’nın seslendirdiği “Beni Hatırla” şarkısını okuduktan sonra," Bütün kadınlar adına Sıla’ya büyük geçmiş olsun diliyorum. Sıla adına çok kızgınım ve üzgünüm. Sorun her ne olursa olsun, şiddet çözüm değildir. Kontrolsüz öfkenin sonuçları ağır olabilir. Hal böyle olunca insan birini sevmeye korkuyor. Büyük geçmişler olsun.” şeklinde konuştu.
05.11.2018
akşam magazin
Nazan Öncel, şarkılarıyla hayranlarını coşturdu.
Moda Kayıkhane’de sahne alan Öncel, tribüte albümünde yer alan ‘Bu Havada Gidilmez’ parçasına klip çekildiğini söyledi. Sıla’nın Ahmet Kural tarafından uğradığı şiddete de değinen Öncel, “Sıla adına çok kızgınım ve üzgünüm. Sorun her ne olursa olsun, şiddet çözüm değildir. Kontrolsüz öfkenin sonuçları ağır olabilir. Hal böyle olunca insan birini sevmeye korkuyor” dedi.
20.10.2018
sinemamuzik .com
YERLİ:
1- VE NAZAN ÖNCEL ŞARKILARI/ ÇEŞİTLİ SANATÇILAR (1)
2- YAZ HİTS 2018 VOL.1/ ÇEŞİTLİ SANATÇILAR (4)
3- USTA ÇIRAK/ HAKAN ALTUN-CENGİZ TÜRKOĞLU (5)
4- VAY BE/ KENAN DOĞULU (7)
5- YILDIZ TİLBE´NİN YILDIZLI ŞARKILARI/ ÇEŞİTLİ SANATÇILAR (6)
6- SENİN İÇİN DEĞER/ KORAY AVCI (9)
7- ARABESK/FUNDA ARAR (2)
8- YENİ AŞKIM/ SİBEL CAN (3)
9- HEDİYEM/ ÇEŞİTLİ SANATÇILAR ( yeni)
10- MAYA/MABEL MATİZ (8)
17.09.2018
milliyetsanat .com
Öyle bir albüm hayal ettim ki bir an… “Bu Havada Gidilmez”i Barış Manço, “Erkekler de Yanar”ı Erkin Koray, “Göç”ü Mazhar-Fuat-Özkan, “Nazlı Ay”ı Selda Bağcan, “Gidelim Buralardan”ı Kayahan söylüyormuş mesela… Ne güzel hayal… Ama boşa değil.
Nazan Öncel şarkıları hepsinden izler sürmüş, bal toplamış meğer. Şimdiye dek Öncel’in sesi ve şarkı söyleme biçimi o kadar baskın çıkmış ki bunu bu kadar açık ve net fark edememişiz. “Ve Nazan Öncel Şarkıları” albümü bana her şeyden önce bunu anlattı. O şarkıları neden bu kadar sevdiğime dair yeni bir ipucu buldum.
Öncel’in tamamı yeni şarkılardan oluşan “Durum Şarkıları” albümünün üzerinden henüz kısa bir zaman geçmişti ki geçtiğimiz günlerde “Nazan Öncel Şarkıları” isimli saygı (ya da proje) albümü DMC etiketiyle piyasaya sürüldü. İyi de oldu zira büyük bir kısmı Nazan Öncel’den başkasının sesine değmemiş, orijinal versiyonları ise düzenlemelerin yapıldığı dönemin müzikal anlayışında yıllanmış bu şarkıların bugüne, bugünün sesleri ile güncellenmesi zamanın gereğiydi artık. Her proje albümü gibi riskini de içinde barındıran bu çalışma, o riski bertaraf edebilmiş de üstelik.
Bugüne dek müziğine hep uzak durduğum Manuş Baba’nın “Bu Havada Gidilmez” yorumuna ve özellikle de düzenlemesine bayıldığımı söyleyeyim en başta. Benzer şekilde yine pek semtine uğramadığım Koray Avcı’nın İskender Paydaş tarafından düzenlenmiş “Erkekler de Yanar” versiyonu da şarkının hakkını vermiş. Her iki düzenleme de bu iki şarkıyı ‘70’lere (daha doğrusu ‘70’ler “sound”unun bugünlerde tekrar moda olmuş seslerine) doğru yürütürken çok sıcak bir damar yakalamayı başarmış.
Gökhan Türkmen’in GT Band ile birlikte düzenleyip seslendirdiği “Nazınla Dünya Sazınla Dünya” ve İskender Paydaş düzenlemesiyle Fatma Turgut’un seslendirdiği “Zor Dünya”, bugünün müziğinde de kendine alan açabilecek, yeniden keşfedilebilecek kadar kulak dolduruyorlar.
Nazan Öncel “Bırak Seveyim”i sanki aslında Hayko Cepkin için yazmış da Cepkin Hakan Kurşun’la beraber şarkıyı düzenleyip bugün anca söyleyebilmiş gibi. Çağan Irmak, Çiğdem Erken ve Erim Akman’ın birlikte düzenlediği “Göç”ü öyle içten sevmiş belli ki adeta o kalp sızlatan hikâyelerinden birini yazmış da filmini çekivermiş oracıkta şarkıyı söylerken.
“Aynı Nakarat” gibi her satırı buram buram ‘90’lar tüten bir şarkı ancak (Onur Aşar ve Caner Özgür’ün düzenlemesiyle) Eypio’nun yaptığı gibi bugünlere taşınabilirdi. Buna karşın Ozan Çolakoğlu “Yalnızlar Treni”ni bir on yıl kadar önce düzenlemiş, Tarkan da o zamanlar söylemiş gibi. Belli ki Tarkan hem şarkı seçiminde hem de seçilen şarkının yeni düzenlemesinde yine sıfır risk hesabı yapmış. Açıkçası Sezen Aksu’dan da Nazan Öncel’le benzeştikleri yerden değil, ayrıştıkları yerden bir şarkı duymayı isterdim. Zira “Gitme Kal Bu Şehirde”, İskender Paydaş’ın şarkıyı güncelleyen düzenlemesine rağmen Sezen Aksu’nun sesinden daha dinlemeden duyulabilecek bir şarkı. Aynı cümleler kelimesi kelimesine Sıla’nın İskender Paydaş düzenlemesiyle seslendirdiği “Beni Hatırla” için de kurulabilir. Bir yandan doğru seçim diye düşünüyor ama öte yandan heyecan duymuyorsunuz dinlediğinizden.
Nazan Öncel’in alaycı, asi ve sert “Sokak Kızı” ise Can Güngör’ün düzenlemesi ve Ceyl’an Ertem’in yorumuyla daha acılı, daha içine kapanık ve daha karanlık bir hale bürünmüş.
Albümün bir de sürprizi var. Nazan Öncel’in ablası Neylan Okan, kardeşinin “Nazlı Ay” adlı şarkısını Janti’nin (Hamit Ündaş) düzenlemesiyle seslendiriyor. Nazan Öncel’in tınısını hatırlatmakla birlikte kendine has bir karakteristiği de olan Okan’ın sesi albüme bir kardeşlik nişanesi bırakıyor.
İyisi, daha az iyisi, eh işte idare ederiyle albüm Nazan Öncel şarkılarının tadını damakta bırakarak bitiyor. Daha fazlasını dinlemek istiyor, geçmiş Öncel albümlerine sardırıyorsunuz bir kez daha. Duydum ki bu projenin devamı gelecekmiş. Bence de gelmeli. Çünkü sırada yeniden seslendirilmeyi bekleyen daha çok ama pek çok şarkı var.
09.09.2018
Milliyet Gazetesi
Nazan Öncel, 87. İzmir Enternasyonal Fuarı'nda sahne aldı. Sanatçı "iki al yanak bir de kiraz dudak yaptım, geldim. Bu kadar doğal şarkıcıyı zor bulursunuz" diyerek hayranlarını güldürdü. Öncel, ayrıca 'Ve Nazan Öncel Şarkıları' tribute albümünün ikincisinin çıkacağını da müjdeledi.
01.09.2018
hurriyet .com .tr
Nazan Öncel'n şarkılarından oluşan "Tribute" albümü çıktı. Bir Nazan Öncel fanatiği olarak tabii ki atıldım üzerine... İşte ilk raporum.
"Gitme Kal Bu Şehirde"... Hiç kuşkusuz en sevdiğim şarkısı. Albümde Sezen Aksu çok farklı, çok güzel söylüyor.
"Beni Hatırla"... Sıla harika söylüyor... Ama yine de Nazan...
"Yalnızlar Treni"... Tarkan çok iyi söylemiş.
"Gidelim Buralardan"... En sevdiğim ikinci Nazan şarkısı. Şarkılarını çok sevdiğim Göksel söylemiş. Bana göre olmamış.
"Aynı Nakarat"... Eypio söylüyor ve onun tarzına çok iyi gitmiş...
"Sokak Kızı"... Ceylan Ertem söylemiş. Sözler öyle kuvvetli ki, onun tarzına çok çok iyi gitmiş.
"Nazlı Ay"... Neylan Okan söylüyor... Harika bir düzenleme yapılmış. Yumuşacık. Çok sevdim.
Sonuç: Ama yine de hepsi için Nazan Öncel diyeceğim. Bütün bu şarkıları kafamıza öyle sokmuş ki... Aşılması çok güç...
Ertuğrul Özkök
31.08.2018
hurriyet .com .tr
Nazan Öncel'in proje albümü yayınlanır yayınlanmaz Apple Music'ten indirim ve bayram tatiline bu albümle başladım.
Unutulmaz 14 Nazan Öncel şarkısını, 14 şarkıcı seslendiriyor albümde.
Tavsiye ederim, Nazan'dan hepimize çok iyi bir bayram hediyesi oldu bu.
İlk 3 gün dinlemelerim sonunda albümdeki en iyi 5 yorumu açıklıyorum.
1- Sezen Aksu-Gitme Kal bu Şehirde: Sezen Aksu albümde yer almasa, içinde rekabet, küslük ve dayanışmanın da bulunduğu yıllara dayalı bir dostluğa haksızlık yapmış olurdu. Onu yapmadığı gibi, Nazan'ın bu kült şarkısını o kadar iyi söylemiş ki sadece alkışlanır.
2-Hayko Cepkin-Bırak Seveyim Rahat Edeyim: Albümün sürpriz ismi, sürpriz yorumu ve sürpriz şekilde öne çıkacak olanı... Çok başarılı ve dinamik bir yorum getirmiş şarkıya. Hatta ve hatta Nazan'dan bile güzel söylemiş diyebilirim.
3-Sıla-Beni Hatırla: Cem Karaca'nın "Sen de Alıp Başını Gitme" hariç, neredeyse yer aldığı tüm proje albümlerde kusursuz bir performans sergiliyor, proje albümlerin lokomotiflerinden oluyor. "Beni Hatırla"da sanki hep bir Sıla şarkısıymış hissi veriyor, çok oturmuş.
4-Tarkan-Yalnızlar Treni: Yıllar önce Sibel Can alaturka tarzda söylemişti bu şarkıyı. Tarkan pop alt yapıyla yorumlamış. Çok iyi olmuş... Ama daha bilinen Nazan Öncel şarkıları yerine, Tarkan'ın bu şarkıyı tercih etmesine şaşırdım ben.
5-İster Mehmet Erdem'den "A Bu Hayat"ı koyun, ister Ceylan Ertem'den "Sokak Kızı"nı ya da Gökhan Türkmen'den "Nazınla Dünya Sazınla Dünya"yı: Ben 5. sırayı ayırt edemedim. Bu sırayı Koray Avcı ve Manuş Baba yorumları da zorlar.
Not: Sıla,"Sen de Alıp Başını Gitme" şarkısında ne yaptıysa aynısını bu albümde Göksel, "Gidelim Buralardan" yorumunda yapmış.
Çok daha iyi olsun diye zorlamamak lazım yorumları, bazen en basit olan en güzeldir.
Cengiz Semercioğlu
30.08.2018
hurriyet .com .tr
Saygı albümleri furyası tam gaz devam ediyor. Şimdiye kadar bu kategoriden çıkmış o kadar çok 'proje' albüm dinledik ki...
İlk elde akla gelenler belli.: Onno Tunç, Melih Kibar, Uzay Heparı, Müslüm Gürses, Orhan Gencebay, Aysel Gürel, Ahmet Kaya, Kayahan...
En son Yıldız Tilbe'nin "Yıldızlı Şarkılar"ı çıkmıştı.
Şimdi de Nazan Öncel şarkılarının seslendirildiği bir proje albümü var elimizde. Bu tür albümlerin en zor yanı şu oluyor.
Dinlediğin şarkının eski versiyonu çok güçlüyse ve yeni versiyon gerçekten yeni bir şey söylemiyorsa işte o zaman durum sıkıcı bir hal alıyor.
Nazan Öncel şarkılarının başka şarkıcılar tarafından seslendirildiği albümde de bu sıkıntı yer yer ve çok bulutlu şekillerde var..
Sıkıntının hiç olmadığı iki şarkı ise pırıl pırıl parlıyor:
Hayko Cepki'nin bambaşka yorumladığı ve kendi şarkısıymış gibi taşa taşa söylediği "Bırak Seveyim Rahat Edeyim"
Ve Mehmet Erdem'in kendi sesiyle başka bir kıyafet dikmeyi başardığı "A Bu Hayat". Onun dışında mesela ben hâlâ...
"Beni Hatırla"yı Ayşegül Aldinç'ten, "Erkekler de Yanar" gibi deli dolu ve kült bir hiti hâlâ ve hâlâ Nazan Öncel'den dinlemeyi bin kez yeğlerim.
"Göç", "Gitme Kal Bu Şehirde" ve "Gidelim Buralardan" gibi yine dönemin en özel hitlerini de öyle...
Hele Eypio tarafından fena bir arabeske dönüştürülmüş güzelim dans hiti "Aynı Nakarat"ı ikinci kez bile dinleyemedim. Albümün en ters köşesini ise bana kalırsa Tarkan yapmış.
Zamanında Sibel Can'ın söylediği "Yalnızlar Treni"ni alıp gayet günümüz kulüplerine uygun bir dans hiti haline getirmiş. Nitekim bu albümden de en çok o çalacaktır.
Onur Baştürk
28.08.2018
sabah .com .tr
Hadi bakalım, şimdi de bu konuyu masaya yatıralım. Ünlü isimlerin yeniden yorumladığı Yıldız Tilbe şarkılarını dilimize doladık, şimdi de Nazan Öncel depara kalktı. Nazan'ın albümü için toplanan ünlüler arasında hayli iddialı isimler var: Sezen Aksu, Tarkan, Sıla, Manuş Baba... Bakalım Yıldız'ın mı, Nazan'ın mı şarkıları daha çok dinleyiciyi yakalayacak... Tabii Türkçe müzik çalan mekanlarda bu ikilinin şarkılarını peş peşe duyacağımız da bir gerçek. DJ abilerim, ablalarım; kışlık playlist'lerinizi, repertuvarlarınızı yenileyin bakalım.
Mert Vidinli
28.08.2018
Hürriyet Kelebek
Bayram sürprizi Nazan Öncel'in 'Ve Nazan Öncel Şarkıları' adlı proje albümü oldu. Konsey, ünlü isimlerin unutulmaz 14 Nazan Öncel şarkısını söylediği albümdeki favorilerini yazdı.
Ömür Gedik: Tarkan (Yalnızlar Treni), Sezen Aksu (Gitme Kal Bu Şehirde) ve Sıla (Beni Hatırla) favorilerim...
Onur Baştürk: Hayko Cepkin (Bırak Seveyim Rahat Edeyim), Mehmet Erdem (A Bu Hayat) ve Sezen Aksu (Gitme Kal Bu Şehirde).
Cengiz Semercioğlu: Bu albümün en çok öne çıkacak en çok konuşulacak yorumunun Hayko Cepkin'inkinin olacağını albüm çıktıktan 3 gün sonra yazmıştım. Gerçekten de öyle oldu, herkes Hayko Cepkin'in söylediği "Bırak Seveyim Rahat Edeyim" şarkısını konuşuyor. Sezen Aksu ve Sıla'nın yorumları da ilk 3'te yer alır benim için...
28.08.2018
sadecemuzik .net
Tribute albümleri son zamanlarda çok moda oldu. En son Yıldız Tilbe'ye bir tribute albümü yapılmıştı ama o albümü almadım. Çünkü Yıldız Tilbe'yi pek dinlemiyorum. Sadece ilk albümü "Delikanlım"ı beğeniyorum. Sonra hiç bana hitap etmeyen bir tarza doğru gitmişti ama Türkiye'de çok sevildiğini biliyorum. Şimdi ise "Ve Nazan Öncel Şarkıları" adında bir albüm çıktı. Herhalde o da bu furyaya gönderme yapıyor albüm ismiyle. Sanki "Ve bu da benim şarkılarım" dermiş gibi adeta... Albüm benim de hayranı olduğum iki dev isimle açılıyor. Bir dönem arasının bozuk olduğu ama sonradan barıştığı Türkçe Pop Müziğinin Kraliçesi Sezen Aksu "Gitme Kal Bu Şehirde"yi söylüyor önce. Sonra da bu iki kadın sanatçının birbirlerine girmesine neden olan Megastar Tarkan Tevetoğlu "Yalnızlar Treni"ni yorumluyor. Gerçekten de iki dev ses de güzel söylüyor ama bana göre albümün en iyileri "Beni Hatırla"yı adeta kendisi için bestelenmiş hale getiren Sıla Gençoğlu, en sevdiğim Nazan Öncel şarkısı "Gidelim Buralardan"ı coverlayan Göksel Demirpençe ve Nazan Öncel'in rockçı olduğu dönemki şarkılarından "Zor Dünya"ya yeniden hayat veren eski Model vokalisti Fatma Turgut... CD'yi almadan evvel albümün fragmanını dinlediğimdeki favorilerim değişmedi tabii ki. Fakat albümü aldığımda yine Nazan Öncel'in rockçı olduğu yıllardaki bestelerinden "Sokak Kızı"nı yorumlayan Ceylan Ertem'in de geri kalır yanı olmadığını gördüm. Keşke tribute ve proje albümlerinin vazgeçilmezlerinden birisi olan Türkçe Rock Müziğinin Kraliçesi Şebnem Ferah da albümde olsaydı ve Nazan Öncel'in rock üçlemesi "Göç", "Sokak Kızı" ve "Demir Leblebi" albümlerindeki şarkılardan birisini söyleseydi. YouTube'da fragman yayınlandığında resmi kanala "Manuş Baba, Koray Avcı, Eypio ve Mehmet Erdem gereksiz olmuş" diye yorum yazmıştım. Ama CD'yi aldığımda sadece konuşur gibi şarkı söylemesiyle meşhur Mehmet Erdem'in "A Bu Hayat"ını fazlalık olarak gördüm. Diğerleri fena değil. Hatta Eypio hip-hop'çı olduğu için zaten rap şarkısı gibi yazılan "Aynı Nakarat"ın ona çok uyduğunu bile düşünüyorum. Daha önceden "Kimler Gelmiş" şarkısında düet yaptığı Manuş Baba'ya biraz önyargılıydım ama artık "Bu Havada Gidilmez"i harika söylediğini düşünüyorum. "Erkekler de Yanar" şarkısını söyleyen Koray Avcı'ya ise başka bir şarkı verilebilirdi. Bu şarkıyı bence bir erkek söylememeli. Bir bayan söylemeliydi. Yıllar önce Emre Altuğ da bu şarkıyı da coverlamıştı. Halbuki şarkıda bir erkeği yatağa atmak isteyen bir bayanın fantazileri yer alıyor. "Kız kurusu oldum valla" diye bir erkeğin söylemesi tatlı oluyor diye düşünüyorlar herhalde ama bence hiç hoş değil. Türkiye'nin bana göre en iyi cover yapan sanatçılarından birisi olan Hayko Cepkin yine yapacağın yapmış ve "Bırak Seveyim Rahat Edeyim"i kendi tarzına uyarlamış. Gerçi bu şarkı da Nazan Öncel'in rock'a göz kırptığı dönemden... Ama söz konusu Hayko Cepkin olunca beklentiler yükseliyor. Kendi standartlarının altında kalmış. Güzel ama daha iyisini beklerdim. Bahsettiğim kişiler dışında ünlü film yönetmeni Çağan Irmak "Göç"ü, Neylan Okan "Nazlı Ay"ı, Gökhan Türkmen ise "Nazınla Dünya Sazınla Dünya"yı 2010'lu yıllara taşımış. Albümde sadece 90'lı yıllardaki Nazan Öncel şarkılarının seslendirilmesi dikkatimi çekti. Halbuki Nazan Öncel 70'li, 80'li, 2000'li ve 2010'lu yıllarda da aktifti. Tabii ki altın çağı 90'lı yıllarda oldu; o ayrı mesele... Ama 2004 yılında çıkan 2 Tarkan düetinin de yer aldığı "Yan Yana Fotoğraf Çektirelim" de bence onun kariyerinde önemli bir yer tutan çok kaliteli, popüler ve güzel bir albümdü. O albümden de bir iki şarkı olabilirdi. Gerçi "Beni Hatırla" o albümden ama o şarkı da 90'lı yıllarda yazıldığı için onu saymıyorum. İlk Ayşegül Aldinç söylemişti hatırlarsanız...
Turgay Suat Tarcan
25.08.2018
hurriyet .com.tr
Kimler saygı albümünü hak eder? Bu, yanıtı zor bir soru. Kestirmeden şöyle tarif edelim: Bir külliyat sahibi olmak şart. Besteyle veya yorumla yol açmış, bir döneme damga vurmuş olmak da öyle... Nazan Öncel; şarkılarının yapısı, sözlerinin samimiyeti, değindiği konular, hayatı, müzik yapma hikâyesine eşlik eden algılayış biçimiyle fark yaratmış bir isim. Yani ‘Ve Nazan Öncel Şarkıları’, isabetli bir saygı albümü...
Aramızdan ayrılan sanatçıların ardından yapımcı şirketin denetiminde şarkı, aranjör ve sanatçı seçimi yapılarak saygı albümleri yayımlamak mümkün. İşe salt ticari bakan şirketler, popüler isimlerle ‘best of’ kıvamında seçkilerden yana kullanıyor hakkını. Ama ‘en iyi’ ya da ‘en özel’ şarkılar her zaman ‘çok satan’lar olmuyor.
İkinci yöntem, sanatçının yaşarken saygı albümünün başında bizzat durması. Ancak burada da sanatçı kendisine ne şekilde saygı gösterileceğine karar vermiş oluyor. Yine de bizim gibi işin sadece ticaretinin önemsendiği ülkelerde bu yöntem sanki daha doğru. Sonucu beğensek de beğenmesek de en azından biliyoruz ki saygıda kusur edil(e)memiş.
Kimler saygı albümünü hak eder? Bu, yanıtı zor bir soru... Kestirmeden şöyle tarif edelim: Bir külliyat sahibi olmak şart. Besteyle veya yorumla yol açmış, bir döneme damga vurmuş olmak da öyle...
Sevişmekten de cinsel tacizden de politikadan da söz etti
Nazan Öncel; şarkılarının yapısı, sözlerinin samimiyeti, değindiği konular, hayatı, müzik yapma hikâyesine eşlik eden algılayış biçimiyle fark yaratmış bir isim. Büyük mücadele vererek geldiği 30’larının ortasında hayatımıza bomba gibi düşen ve aykırılığıyla sevilen biri.
İyi aile kızı yerine, posterinde Sid Vicious, tişörtünde Metallica olan sokak kızından, yeri geldiğinde sevişmekten ya da ‘gebermekten’ söz eden; giden adama beni hatırla derken hicranlı ama vicdanlı bir beddua savuran; politikaya ya da sosyal konulara yoğurdun kaymağı gibi değil kendi yaşamından yola çıkarak değinen; ‘Ceylan’da yaşamı bir havan topuyla son bulan Ceylan Önkol’u, ‘Güya’da Gezi olaylarını, ‘Demir Leblebi’de üvey babasının cinsel tacizine uğrayan Nazan Öncel’i anlatabilen bir kadın. Suya sabuna dokunmadığında bile içten, yani neresinden baksanız bir ozan.
Sezen ve Tarkan olmasaydı...
Albüme gelecek olursak... Şayet Sezen Aksu ve Tarkan yorumları olmasaydı rahatlıkla bu iş olmamış derdim. Tarkan; daha önce Sibel Can’ın okuduğu ve albümün 90’lara ait olmayan tek parçası ‘Yalnızlar Treni’ni bir Tarkan hit’i haline getirmeyi başarmış. Sezen Aksu ise daha önce reddettiği söylenen ‘Gitme Kal Bu Şehirde’ye şarkının özüne ilişmeden vokal üslubuyla öyle içli dokunmuş ki daha albümün girişinde çarpılıyorsunuz.
Gelelim Sıla’ya... Açıkçası daha önce Ayşegül Aldinç’le anılmış, Nazan Öncel’in de bizzat okuduğu (Ben ‘Nükleer Başlıklı Kız’ yorumunu da severim) ‘Beni Hatırla’yı, okusa okusa Sıla bu denli etkili okurdu. Sebebi açık; parça kendisine cuk oturuyor ruh olarak ve özünden uzaklaşamasa da şarkıya Sıla gibi dokunmayı başarıyor.
Kimi çekingen okumuş, kimi uçmuş
Mehmet Erdem’in ‘A Bu Hayat’ı kendi albümünde icra etmiş olsa şaşırtmayacağını, Fatma Turgut’un ‘Zor Dünya’da potansiyelini tam olarak yansıtamadığını, Göksel’in ‘Gidelim Buralardan’da romans dozunu biraz kaçırıp şarkının hüznünü azımsadığını, Manuş Baba’nın bizzat düzenlemiş olsa da ‘Bu Havada Gidilmez’in kendisi için nokta atışı bir seçim olmadığını, Koray Avcı’nın ‘Erkekler de Yanar’ performansının ilgi çekebileceğini ancak taş üstüne taş koymakta sıkıntı yaşadığını, Eypio’nun rap’e çok uygun bir formu olan ‘Aynı Nakarat’ı ‘piyasa’ yapmaya çabaladığını (yine de bu formülün tutma olasılığının yüksek olduğunu) belirteyim.
Çağan Irmak meselesi
Çağan Irmak’la Nazan Öncel’in sevgi bağı malum. Ancak keşke Irmak için ‘Göç’ gibi zor ve Öncel hayranları için özel bir parça uygun görülmeseydi. Çağan Irmak şahane bir müzik insanı, önemli bir yönetmen ancak şarkıcı değil; bunu unutmamak gerek. Öncel’in ablası Neylan Okan’ın ‘Nazlı Ay’ yorumuna diyecek lafım yok ancak bu şarkıyı da daha önce işaretlerini verdiği üzere Mabel Matiz hak ediyordu demeden geçmeyeceğim.
Bence en iyi yorumlar...
Albümün en ilgi çekici yorumları benim açımdan Hayko’dan ‘Bırak Seveyim Rahat Edeyim’, Ceylan Ertem’den ‘Ben Sokak Kızıyım’ (doğru şarkı adı budur, ‘Sokak Kızı’ albümün adıdır) ve Gökhan Türkmen’den ‘Nazınla Dünya Sazınla Dünya’ oldu. Hayko’nun işe kendini katarken dozu ayarlaması ve şarkı seçiminin doğruluğu, Ceylan Ertem’in Can Güngör düzenlemesiyle şarkıya boyut katması, Gökhan Türkmen’inse ters köşeden gol atması kayda değer.
İkinci albüm ne zaman?
Özetlemek gerekirse, 14 parçalık bu saygı albümü, eli yüzü düzgün ve yaz sonunda piyasayı yeniden hareketlendirecek güçte bir yapım olmuş. Nazan Öncel’in içine sindiğine eminim ama ben 4 yıldızımı albümün ikincisi çıkarsa vereceğim. Zira kimlerin nasıl yorumlayacağını çok merak ettiğim en az bir bu kadar daha ‘özel’ şarkısı var kendisinin. Saysak, yazı bitmez...
Tolga Yıldız
21.08.2018
hurriyet .com.tr
Nazan Öncel’in proje albümü yayınlanır yayınlanmaz Apple Music’ten indirdim ve bayram tatiline bu albümle başladım.
Unutulmaz 14 Nazan Öncel şarkısını, 14 şarkıcı seslendiriyor albümde. Tavsiye ederim, Nazan’dan hepimize çok iyi bir bayram hediyesi oldu bu. İlk 3 gün dinlemelerim sonunda albümdeki en iyi 5 yorumu açıklıyorum.
1- Sezen Aksu-Gitme Kal Bu Şehirde: Sezen Aksu albümde yer almasa, içinde rekabet, küslük ve dayanışmanın da bulunduğu yıllara dayalı bir dostluğa haksızlık yapmış olurdu. Onu yapmadığı gibi, Nazan’ın bu kült şarkısını o kadar iyi söylemiş ki sadece alkışlanır.
2- Hayko Cepkin-Bırak Seveyim Rahat Edeyim: Albümün sürpriz ismi, sürpriz yorumu ve sürpriz şekilde öne çıkacak olanı... Çok başarılı ve dinamik bir yorum getirmiş şarkıya. Hatta ve hatta Nazan’dan bile güzel söylemiş diyebilirim.
3- Sıla-Beni Hatırla: Cem Karaca’nın “Sen de Alıp Başını Gitme” hariç, neredeyse yer aldığı tüm proje albümlerde kusursuz bir performans sergiliyor, proje albümlerin lokomotiflerinden oluyor. “Beni Hatırla” da sanki hep bir Sıla şarkısıymış hissi veriyor, cuk oturmuş.
4- Tarkan-Yalnızlar Treni: Yıllar önce Sibel Can alaturka tarzda söylemişti bu şarkıyı, Tarkan pop altyapıyla yorumlamış. Çok iyi olmuş... Ama daha bilinen Nazan Öncel şarkıları yerine, Tarkan’ın bu şarkıyı tercih etmesine şaşırdım ben.
5- İster Mehmet Erdem’den “A Bu Hayat”ı koyun, ister Ceylan Ertem’den “Sokak Kızı”nı ya da Gökhan Türkmen’den “Nazınla Dünya Sazınla Dünya”yı: Ben 5’inci sırayı ayırt edemedim. Bu sırayı Koray Avcı ve Manuş Baba yorumları da zorlar. Not: Sıla, “Sen de Alıp Başını Gitme” şarkısında ne yaptıysa aynısını bu albümde Göksel, “Gidelim Buralardan” yorumunda yapmış. Çok daha iyi olsun diye zorlamamak lazım yorumları, bazen en basit olan en güzelidir.
Cengiz Semercioğlu
19.08.2018
hurriyet .com.tr
NAZAN Öncel’in şarkılarından oluşan “Tribute” albümü çıktı. Bir Nazan Öncel fanatiği olarak tabii ki atıldım üzerine...
İşte ilk raporum:
“Gitme Kal Bu Şehirde”... Hiç kuşkusuz en sevdiğim şarkısı. Albümde Sezen Aksu çok farklı, çok güzel söylüyor.
“Beni Hatırla”... Sıla harika söylüyor... Ama yine de Nazan...
“Yalnızlar Treni”... Tarkan çok iyi söylemiş.
“Gidelim Buralardan”... En sevdiğim ikinci Nazan şarkısı... Şarkılarını çok sevdiğim Göksel söylemiş. Bana göre olmamış.
“Aynı Nakarat”... Eypio söylüyor ve onun tarzına çok iyi gitmiş...
“Sokak Kızı”... Ceylan Ertem söylemiş. Sözler öyle kuvvetli ki, onun tarzına çok çok iyi gitmiş.
“Nazlı Ay”... Neylan Okan söylüyor... Harika bir düzenleme yapılmış. Yumuşacık. Çok sevdim.
Sonuç: Ama yine de hepsi için Nazan Öncel diyeceğim. Bütün bu şarkıları kafamıza öyle sokmuş ki... Aşılması çok güç...
Ertuğrul Özkök
18.08.2018
sabah .com.tr
Tarkan, Sezen Aksu, Sıla gibi ünlü isinlerin sesleriyle yer aldığı 'Ve Nazan Öncel Şarkıları' adlı albüm, çıktığı gün 50 bin satış rakamına ulaştı. Albüm, bu rakamla rekor kırmış oldu.
17.08.2018
aksam .com.tr
Gülşen'in 'Ve Nazan Öncel Şarkıları' albümünde yer almaması merak konusu olurken, popçunun ikinci seride olcağı öğrenildi.
Nazan Öncel, tribute albümünün ikincisini çıkaracağını müjdeledi. 90'lardan günümüze dillere pelesenk olmuş parçalarını pop dünyasının ünlü isimlerine emanet eden Öncel, Sezen Aksu, Tarkan, Sıla, Manuş Baba, Koray Avcı, Göksel, Eypio, Fatma Turgut, Mehmet Erdem, Ceylan Ertem, Gökhan Türkmen ve Hayko Cepkin'le çalıştı. Albümde tüm gözler Gülşen'i aradı. Çünkü Gülşen, 90'lı yıllarda sanatçının 'Of Of' şarkısıyla büyük çıkış yakalamıştı. Gülşen'in albümde yer almayışı merak konusu olurken, sanatçının ikinci albümde yer alması bekleniyor.
16.08.2018
gazeteduvar .com.tr
Nazan Öncel, sanatçı arkadaşlarına mani yazdı: Hayko'ların Hayko'su, ötsün dursun borusu.
Nazan Öncel’e bir saygı albümü olarak hazırlanan ‘Ve Nazan Öncel Şarkıları’ fiziksel olarak raflarda yerini aldı. Dijital platformlara yarın gelecek albüm öncesi Nazan Öncel, albümde yer alan meslektaşlarına birar mani yazdı.
Nazan Öncel, yazdığı maniler için, “Ben yazarken çok eğlendim, umarım onları da gülümsetebilirim. Zira en çok ihtiyaç duyduğumuz şey budur. Her birine bin teşekkür ederim” dedi. İşte Öncel’in yazdığı maniler…
Sezen Aksu: Sezen’im Sezen’im gönüllerde gezenim.
Göksel: Şiir yazdım geceye, Göksel dedim heceye.
Hayko Cepkin: Hayko’ların Hayko’su, ötsün dursun borusu.
Gökhan Türkmen: Sekiz çizer ayaklarım, Gökhan sana hastayım.
Tarkan: Tarkan bir yan bakıyor, yürek hop hop ediyor.
15.08.2018
birbak .hellonews .site
Nazan Öncel, kendisine bir saygı albümü olarak hazırlanan ‘Nazan Öncel Şarkıları’nda yer alan meslektaşlarına birer mani yazdı. O manilerden biri olan ‘Sekiz çizer ayaklarım Gökhan sana hastayım’ı Gökhan Türkmen için yazdı
15.08.2018
sinemamuzik .com
Yaratı açısından kısır bir dönem geçiren yerli pop ´saygı albümleri´yle nefes almaya devam ediyor. Son olarak Yıldız Tilbe için hazırlanan saygı albümünün ilgi görmesinin ardından bu kez de Nazan Öncel´in görkemli diskografisi çeşitli sanatçıların yorumuyla yepyeni bir çalışmada bir araya getirildi. Ve Nazan Öncel Şarkıları adı verilen albümde 14 parça bulunuyor. 14 Ağustos´ta plakçılarda satışa çıkan albüm, 17 Ağustos´tan itibaren de dijital ortamda dinlenebilecek. İşte parçalar:
1. Sezen Aksu - Gitme Kal Bu Şehirde
2. Tarkan - Yalnızlar Treni
3. Sıla - Beni Hatırla
4. Manuş Baba - Bu Havada Gidilmez
5. Koray Avcı - Erkekler De Yanar
6. Göksel - Gidelim Buralardan
7. Eypio - Aynı Nakarat
8. Fatma Turgut - Zor Dünya
9. Mehmet Erdem - A Bu Hayat
10. Çağan Irmak - Göç
11. Ceylan Ertem - Sokak Kızı
12. Neylan Okan - Nazlı Ay
13. Gökhan Türkmen - Nazınla Dünya
14. Hayko Cepkin - Bırak Seveyim Rahat Edeyim
15.08.2018
habernews .org
Nazan Öncel, yazdığı maniler için “Ben yazarken çok eğlendim, umarım onları da gülümsetebilirim. Zira en çok ihtiyaç duyduğumuz şey budur. Her birine bin teşekkür ederim.”
15.08.2018
Hürriyet
Nazan Öncel, en sevilen şarkılarının Sezen Aksu ve Tarkan gibi sanatçı dostları tarafından seslendirildiği 'Ve Nazan Öncel Şarkıları' albümünde bir sürprize de yer verdi. Sanatçı, bu albüm için ablası Neylan Okan'la stüdyoya girerek "Nazlı Ay" da düet yaptı. Nazan Öncel, "Neylan ablam uzun yıllar Türk Sanat Müziği sanatçısı olarak müziğini icra eden bir yorumcu. Birlikte bir şeyler yapmayı çok arzu ediyordum, bu albüm denk düştü. Ablamın varlığı benim için çok kıymetli. Ona ve sanatına minnettarım." Öncel, albümde kendisine destek veren sanatçı dostlarına da özel olarak teşekkür etti.
15.08.2018
Habertürk
Nazan Öncel, 'Ve Nazan Öncel Şarkıları' albümüne destek veren sanatçılara teşekkür manileri yazdı: "Sezen'im Sezen'im gönüllerde gezenim" ve "Tarkan bir yan bakıyor, yürek hop hop ediyor."
15.08.2018
Yeni Asır
Türk pop müziğinin köşe taşlarından Nazan Öncel, son albümü 'Ve Nazan Öncel Şarkıları' ile dinleyicilerinin karşısına çıkıyor. Ancak bu sefer mikrofon başına müzik camiasının önemli isimleri geçiyor. Tarkan, Sezen Aksu, Sıla, Hayko Cepkin, Göksel, Ceylan Ertem ve Eypio gibi başarılı isimlerin yanı sıra, ünlü yönetmen Çağan Irmak ve Nazan Öncel'in ablası Neylan Okan' da Öncel'in şarkılarını seslendirdi.
Nazan Öncel'in albümü DMC etiketiyle raflarda
13.08.2018
gazetebirlik .com
Büyük ilgi gören konserde Nazan Öncel sahne performansıyla müzik severlerin beğenisini topladı. Çıkardığı "Ve Nazan Öncel" adlı albümü ile müzik listelerinin üst sıralarında olan başarılı sanatçı en sevilen şarkılarıyla sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı. 2 saat boyunca sahnede kalan ve dillere dolanan hit şarkılarını, binlerce müzikseverle birlikte hep bir ağızdan seslendiren ünlü sanatçı özel repertuarıyla sevenlerine müzik şöleni yaşattı.
13.08.2018
iststarmag .com
Türk pop müziğinin usta ismi Nazan Öncel müzik ve eğlencenin yeni adresi İstanbul’un en büyük ve konforlu etkinlik mekanı Sanat Performans Sahnesi’nde sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı.
Büyük ilgi gören konserde Nazan Öncel sahne performansıyla müzik severlerin beğenisini topladı. Çıkardığı "Ve Nazan Öncel" adlı albümü ile müzik listelerinin üst sıralarında olan başarılı sanatçı en sevilen şarkılarıyla sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı. 2 saat boyunca sahnede kalan ve dillere dolanan hit şarkılarını, binlerce müzikseverle birlikte hep bir ağızdan seslendiren ünlü sanatçı özel repertuarıyla sevenlerine müzik şöleni yaşattı.
14.05.2018
meydan .com.tr
Sanatçı, rahmetli annesiyle ilgili şunları söyledi: “1975 yılında annemin teşvik etmesiyle TRT’nin ilk popstar yarışmasına katıldım. Yarışmaya ‘Annem’ isimli ilk bestemle katılmıştım. Annelere olan vefa borcumuzu ömrümüz boyunca ödeyemeyiz.”
14.05.2018
muzikonair .com
Yeni albümü ‘Durum Şarkıları’ ile müzik listelerinde üst sıralarda yer alan Nazan Öncel, konser maratonuna devam ediyor. Ünlü şarkıcı önceki akşam Kadıköy’de bir mekanda sahnedeydi.
Eski ve yeni şarkılarını seslendiren Öncel, 1975 yılında annesinin teşvik etmesiyle TRT’nin ilk popstar yarışmasına katıldığını belirtip, “Bugün buradaysam anneme borçluyum” dedi.
13.05.2018
Hürriyet
Türk pop müziğe adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel , Kadıköy DorockXL'de sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı. Yeni projesi 'Durum Şarkıları' albümünden şarkılarını seslendiren sanatçı, Manuş Baba ile düet yaptığı 'Kimler Gelmiş'i sevenlerinin isteği üzerine iki kez seslendirdi. Anneler günüyle ilgili duygularını sahnede paylaşan Nazan Öncel, rahmetli annesiyle ilgili şunları söyledi: "1975 yılında annemin teşvik etmesiyle TRT'nin ilk pop star yarışmasına katıldım. Yarışmaya 'Annem' isimli ilk bestemle katılmıştım. Varlığımı anneme borçlu olduğum kadar bugün buradaysam sizinle berabersem onu da anneme borçluyum. Annelere olan vefa borcumuzu ömrümüz boyunca ödeyemeyiz".
Nazan Öncel annesiyle ilgili anısını sevenleriyle paylaştı. "Annem bana hamileyken aşerip bir bahçeden şeftali çalıp yemiş, yüzümde izi vardır. Anne olmak isteyen ve olacak herkese tavsiyem hamileyken bahçelere dalmayın" dedi.
04.05.2018
meydan .com.tr
Nazan Öncel, sağlık durumunu sosyal medya hesabında takipçileri ile paylaştı. 'Beni bu güzel havalar mahvetti' diyen Orhan Veli gibiyiz. Kendimizi şahane insanlara teslim ettik. Grip... Soğuk algınlığı... Bahar çarpması...
Nazan Öncel Instagram hesabını aktif kullanan ünlülerden. Geçen haftalarda estetik yaptıranlara nasihat verdiği videoyla uzun süre gündemde kalmıştı. Nazan Öncel videosunda, 'kendinden nereye kadar kaçacaksın, nasıl ayıp ettin yaşadıklarına' diye sormazlar mı? Sorarlar tabi' açıklamasını yapmıştı.
04.05.2018
ayakligazete .com
Ünlü sanatçı Nazan Öncel hastanelik oldu.
Nazan Öncel, sağlık durumunu sosyal medya hesabında takipçileri ile paylaştı. 'Beni bu güzel havalar mahvetti' diyen Orhan Veli gibiyiz. Kendimizi şahane insanlara teslim ettik. Grip... Soğuk algınlığı... Bahar çarpması...
04.05.2018
msn .com
Nazan Öncel, sağlık durumunu sosyal medya hesabında takipçileri ile paylaştı. 'Beni bu güzel havalar mahvetti' diyen Orhan Veli gibiyiz. Kendimizi şahane insanlara teslim ettik. Grip... Soğuk algınlığı... Bahar çarpması...
İşte Nazan Öncel'in o paylaşımı
Nazan Öncel Instagram hesabını aktif kullanan ünlülerden. Geçen haftalarda estetik yaptıranlara nasihat verdiği videoyla uzun süre gündemde kalmıştı. Nazan Öncel videosunda, 'kendinden nereye kadar kaçacaksın, nasıl ayıp ettin yaşadıklarına' diye sormazlar mı? Sorarlar tabi' açıklamasını yapmıştı.
04.05.2018
posta .com.tr
Nazan Öncel, sağlık durumunu sosyal medya hesabında takipçileri ile paylaştı. 'Beni bu güzel havalar mahvetti' diyen Orhan Veli gibiyiz. Kendimizi şahane insanlara teslim ettik. Grip... Soğuk algınlığı... Bahar çarpması...
İşte Nazan Öncel'in o paylaşımı
Nazan Öncel Instagram hesabını aktif kullanan ünlülerden. Geçen haftalarda estetik yaptıranlara nasihat verdiği videoyla uzun süre gündemde kalmıştı. Nazan Öncel videosunda, 'kendinden nereye kadar kaçacaksın, nasıl ayıp ettin yaşadıklarına' diye sormazlar mı? Sorarlar tabi' açıklamasını yapmıştı.
23.04.2018
Hürriyet Kelebek
18 Mayıs 2017’de oğlunun babası Salih Öncel’i, 5 gün sonra da 30 yıllık yol arkadaşı Akşit Togay’ı kaybeden Nazan Öncel’le bu büyük acıların birinci yıldönümü yaklaşırken buluştum. “Bir gecede altüst oldum. Kaldığım yerden yürümeye çalışıyorum. Kâh beceriyor, kâh beceremiyorum. Hiç yapmam dediğim şeyleri yaparken buluyorum kendimi” diye anlattı duygularını. Şu sıralar Nazan Öncel’e en iyi gelen şey ise 20 gün önce çıkardığı 12 şarkılık albümü “Durum Şarkıları”. Öncel’le hem müziği konuştuk hem de içinde bulunduğu durumu...
Nazan Hanım, sizinle en son 2016 Ekim’inde oturup konuşmuştuk. “Keşke 1.5 yıl öncesinde kalsaydık” diyor musunuz?
Bildiğin gibi geçen sene mayıs ayının 18’inde oğlumun babası Salih Öncel’i, 5 gün sonra da Akşit’i kaybettim. O günden önceki tarihlere asla bakamıyorum.
Akşit Bey’i kaybettiğiniz yaz, hayatınızın en zor dönemi miydi?
Geçen sene nisan ayında bahçe hazırlıkları yapıyorduk. Bahçeyi çiçeklendirip mutlu oluyorduk. Bu sene bunu yapmak içimden gelmiyor. Geçen sene şubat ayında pasaportunu yenilemişti, kullanmak nasip olmadı. O yüzden bir yerlere gitmek de içime sinmiyor. Yarım kalan hayalleri vardı çünkü. Artık ne kadar zor olduğunu siz anlayın.
Üzerinden neredeyse 1 yıl geçti. Hayatınızda neler değişti bu süreçte? Acılar insanı olgunlaştırıyor mu?
Farkında olmazsın ama olgunlaştırır. Çiğliğini, hamlığını alır, pişirir, adam eder... “Hayat devam ediyor” klişesini bir kenara koyarsak, bir gecede hayatı altüst olmuş biri olarak, kaldığımız yerden yürümeye çalışıyorum. Kâh beceriyor, kâh beceremiyorum. Bir başkasının özgürlük dediği şey sana acı verebiliyor. Bunun için hiçbir değişikliğe ihtiyaç duymuyorum. Yarın ne gösterecek bilmiyorum.
Akşit gibi dost bir ömür yeter
Nasıl bir ilişkiniz vardı Akşit Bey’le?
“Bir Hadise Var” albümümle başlayan iş ortaklığımız bugünlere uzandı. Hiç kimseden görmediğim insanlığı gördüm ondan. Üniversite sınavına gireceğim dönemde gider kayıtlarımı yaptırır, kitaplarımı alır, 1 gün öncesinden hangi kampüste, kaçıncı sırada oturacağıma kadar tespit eder, sonra dışarıda bir baba gibi beklerdi beni. Ne yapılması gerekiyorsa o planlar, düzenlerdi. Benim işimi benim yerime düşünürdü. Ben işin bütününe saygı duyarak uyum gösterirdim. Hayatta yalandan beş kişi olacağına Akşit gibi bir dostun olsun, bir ömür yeter. Bu anlamda çok şanslı biriyim ben. Bizde hiçbir iş için “Aman bekleyiversin” denilmez, her şey saati saatine yapılırdı. Son gün bana telefon açarak “Yaşar Gaga albümü için verdiğin şarkıya noterden vekalet gerekiyor. Müsaitsen seninle notere kadar gidebilir miyiz?” diye sordu. Ki her zaman noteri alıp getirir, işi evde bitirirdi. O gün bunu önerdiğinde zaman sorunu yaşadığımdan, “Yarın yapalım” dedim. “Asla yarın olamaz, bugün söz verdim” deyince de kuzu kuzu gittim geldim. Canım Yaşar’ımız ertesi gün gözyaşlarına boğularak aramıştı beni. En ışıklı yerlerde uyuyorlardır umarım. Umarım bizi bir şekilde duyuyorlardır.
Son günleriniz nasıl geçmişti?
Son hafta ofisi boşaltmış, yeni düzenlemeler yapıyordu. Beni çağırdı, “Bak arşivlerin burada, ödüllerin şurada. Burada bu, şurada şu var” diyerek sanki emanetlerini teslim edermiş gibi her şeyi gösterdi. Bir baktım elinde valiz var. “O ne?” dedim, “Bu Serkan’ın (Öncel) bebeklik çeyizlerinin valizi. Geldiğinde Serkan’a teslim edeceğim” cevabını verdi. Yani kaç kişi birinin bebekliklerine 40 sene sahip çıkabilir ki? Bunu ancak sorumluluk sahibi bir insan yapabilir. Özetle; bir sürü güzellik yaptı ve gitti. Üzerimde sonsuz emeği var. Sadece bende değil, tanıdığı, çalıştığı herkese emek verdi. Tam 30 sene hiç sızlanmadan kahrımızı çekti. Ödemeye kalksak ödeyemeyeceğimiz bir ömürlük gönül borcumuz var. Çok acayip bir dürüstlüğü vardı Akşit’in. Manavda bir kirazın tadına baksa, çekirdeğini gösterecek kadar dürüst adamdı. Herkesin Akşit Abi’siydi, sevip sayanı çoktu. O gidişin mutlu eden tek tarafı da bu...
Sanırım hayallerimin ötesine geçtim
Gençken hayallerinizde nasıl bir Nazan Öncel vardı? Hayalinizdeki kadın olabildiniz mi?
Mutlu çocuklar hayal kurabilir, mutsuz çocukların hayalleri bile ellerinde kalıyor... Ama büyüme hayalleri kuruyordum, büyüyüp özgür olabilmeyi düşlüyordum. Hayattaki en önemli şeydir hürriyet. Sonra 15 yaşımda orkestramı kurmuş, kendimi sahnelere atmıştım zaten. İzmir Fuarı’na gider, gözüme kestirdiğim sanatçının sahnesine çıkardım. Her festivalde yer alırdım, şarkıcı olmaktan öte bir hayal kurmaya zaman kalmadan şarkıcı oldum. Sanırım hayallerimin de ötesine geçtim.
“Demirden Leblebi” şarkınızda çocukluğunuzda üvey babanız tarafından maruz kaldığınız tacizi anlatıyorsunuz. Bu travmayı hâlâ omuzlarınızda taşıyor musunuz?
Bu insanın içinde taşıdığı bir yüktür, böyle yükler bir yumurta küfesi olmadığı için “Bir atayım da kurtulayım” demekle atılmaz.
Hayata karşı bu anlamda bir öfkeniz var mı? Kadınların çığlığı sizce artık duyuluyor mu?
Ölümün bile normalleştirildiği tuhaf bir zamandayız. Kimsenin çığlığının duyulduğunu düşünmüyorum. Başkalarının acısına bakmayı, empati yapmayı ne yazık ki bilmiyoruz.
Cumhurbaşkanı olsaydım
24 Haziran’da erken seçim var. 100 bin imza toplayıp aday olsanız ve Cumhurbaşkanı seçilseniz, ilk icraatınız ne olurdu?
Kadın ve insan hakları ile hukuku öne alırdım; cinsel istismar, işsizlik, hissizlik,asgari ücret vesaire...
Turneye çıkacağım
Yeni albüm için konserler verecek misiniz?
Şu sıralar turne planlaması yapıyoruz. Beklerim gel. Bizim konserler çok heyecanlı geçiyor.
Sezen'le düet yapmayı çok isterim
Albümde Manuş Baba’yla düetiniz de var. Seviyor muydunuz şarkıcıyı? Düet fikri nereden çıktı?
Manuş Baba’yı 2012 senesinde iki şarkımı seslendirdiğinde tanımış, sesine bayılmıştım. Sosyal medya hesaplarımdan çalışmalarını paylaşıyordum. Elim de, gözüm de üstündeydi. 3 sene sonra konserlerime gelmeye başladığında tanıştık. “Senin için ne yapabilirim?” diye konuşurken, “Bir gün sizinle bir şey yapmadan şu hayattan gitmeyeceğim” dedi. Ben de “Hadi gel o zaman” dedim, geldi. Popüler olmak kolaydır ama bozulmadan kalabilmektir zor olan. Manuş işte böyle bir adam. Bu yüzden hem gurur duyuyor, hem seviyorum onu. Manuş candır, evlattır. Hayat elverirse yanında olurum.
Düet yapmak istediğiniz başka isimler var mı?
Sırada tribute albümüm var. Henüz yapım aşamasında. Var olsunlar Tarkan’dan Sezen Aksu’ya kadar pek çok değerli insan şarkı söylüyor. Kafamıza eserse bir şey yapabiliriz. Sezen’le birlikte hiç şarkı söylemedik mesela. Çok isterim.
Neresinden tutsan elinde kalan bir çaresizlik
Ölümü nasıl tanımlıyorsunuz?
Ölüm de hayatın bir parçasıdır. Her şeyi burada olduğu gibi bırakıp bir bilinmeze yolculuk yapıyoruz. Gitmekle kalmak arasındaki zorluğu kendi adıma ‘kalmak’ olarak yorumlayabilirim. Büyük bir acı seni bekliyor. Neresinden tutsan elinde kalan bir çaresizlikle baş etmeye çalışıyorsun. Diğer taraftan gidenlerin arkasından bir röntgenci gibi her şeyini nasıl kurcalarlar diye düşünüyor insan. Ben sosyal medya hesaplarına bile bakamıyorum. Bu her giden için böyle; bir anne olabilir, dost ya da eş. Bıraktığı her şey sonsuz acı veriyor. Hırkası, kitapları, telefonu, bilgisayarı, gözlüğü, fotoğrafları, arabası falan. Halâ elim hiçbir şeye gitmiyor, gidemiyor. Ölüm insanlığın en büyük çaresizliği, başka bir açıklaması yok. Sonrasında gidenden uzaklaşmak istemediğinden çok yaşayacağım diye korkuyorsun. Ölümün gidenlerle arayı böyle açtığını düşünüyorsun.
Yeni albümünüz “Durum Şarkıları”nın tamamını Akşit Togay’a ithaf ettiniz ama özellikle onun için yazdığınız bir şarkı var mı?
“Umut” ve “Yaniler”. “Siyahlar”ı da daha önce demo olarak dinlemişti ama ardından ufak dokunuşlarla bugünkü ruh halime göre revize etmiş oldum.
Nedir bugünkü durumunuz, halet-i ruhiyeniz?
Bazen günlerce susuyorum, bazen kendimi deli deli sokaklara atıyorum. Hiç bu kadar çok susmamış, hiç bu kadar çok konuşmamış gibiyim. Açıkçası kendimi kurtarmaya çalışıyorum ama henüz becerebilmiş değilim. Sürekli çalışıyorum. “Hiç yapmam” dediğim şeyleri yaparken buluyorum kendimi. Hayatın kendi rutini içinde yürüyüp giderken bile kafanı sürekli meşgul etmek zorunda kalıyorsun.
Acı çekmemiş bir insan, güzel şarkılar yazabilir mi sizce?
Belki bir yere kadar evet ama iyi şarkı yazmak eğitim ve kültürle de ilgili bir şeydir. Acının bittiği yerde saz el değiştiriyor, bunlar giriyor devreye.
Yasaklar, şarkıların daha çok sahiplenilmesini sağlıyor
“Gidelim Buralardan” ödüle doymayan bir şarkı. En son “Kelebekler” filminde kullanıldı hatta. Şarkılarınızın modası neden geçmiyor sizce?
Gerçek duyguların şarkıları olduğu için olabilir. Yapay olmayışlarından denilebilir belki. Evet, “Gidelim Buralardan” bizi yine mutlu etti, “Kelebekler” filmi Sundance Film Festivali’nde ‘en iyi film’ ödülünü aldı. Şarkının da filmin bir parçası olması mutluluk sebebimiz oldu. Şarkılarımı zamansız kılan dinleyicisine de sonsuz minnettarım. Tolga Karaçelik’i de canı gönülden kutluyorum.
TRT’nin yasakladığı şarkılar arasında sizin “Sakin Ol Şampiyon” şarkınız da var. Bu yasağa ne diyorsunuz?
İyi n’apalım, öyleyse öyle diyoruz. Şarkıların yasaklanması, onların daha çok sahiplenilmesini sağlıyor. Bu da kötünün iyisi demek oluyor.
Fikirlerimi kendime saklıyorum
“Nedir Bu Koku Yokluğun Boku” diye bir kitap yazacağınızı anlatmıştınız bana. Devam ediyor musunuz yazmaya, durdunuz mu?
Yayınevleri sıkıştırıyor ama şimdilik bir kenarda bekletiyorum. Yeni hikâyeler yazıyorum şu ara. Birazı ben, birazı kurgusal. Neye dönüşür bilemiyorum.
En son bir araya geldiğimizde erkek çorabı giyiyordunuz. Var mı yeni çılgınlığınız moda adına?
Bu noktada dürüst olmak gerekirse fikirlerimi kendime saklamaya söz verdim. Çoraba devam diyelim.
"Bu delidir. bir şey patlatır" diye boşuna heveslenmeyin
Instagram videolarınız çok konuşuluyor. Konuşulsun diye mi çekiyorsunuz?
Yok artık daha neler Cengiz!
Sezen Aksu sosyal medyayı bırakırken, siz daha aktif kullanmaya başladınız. Memnunsunuz galiba sosyal medyanın enerjisinden?
Çok sık olmamakla beraber, söyleyecek bir sözüm olduğunda kafa dağıtmaya çalışıyorum. Sağ olsun ilgi gösteriyorlar ama benim için o kadardır. Yani hiç boşuna heveslenmeyin. “Bu delidir, bir gün bir şey patlatır” durumları olmaz.
Türk sinemasının son starı Hülya'dır
Bir videonuzda “Hülya Avşar neden hiç salon kadını rolünde oynamadı?” diye sordunuz. Neden oynamadı sizce?
Ben salon filminden şöyle bir şey anlıyorum, yanlışsam düzeltelim: Elinde bir mikrofonla, otrişli kostümler içinde şarkıların söylendiği melodramlardır. O dönemin sineması buydu, ayıla bayıla seyrediyorduk. Hâlâ da öyle. Ben Hülya böyle bir film çevirmedi diye biliyorum. Ki kadın çok güzel ve de iyi oyuncu. O melodramlar bir mikrofona bakıyordu, tercih etmedi demek. Ki, o her rolün hakkını sonuna kadar verebilen bir oyuncu olmasına rağmen, toplumsal sorunları konu alan filmler çekerek kariyerine işin en zor kısmından başlamış ve başarmış oldu. Yani salon filmlerine ihtiyaç duymadan başarıyı bu filmlerle yakalamış olması, onun çok iyi oyuncu olduğunu gösteriyor. Demem o ki, Türk sinemasının son starı Hülya’dır, daha da üstüne çıkabilen olmamıştır. Türkçesi de, Çincesi de budur. Kimse boşuna heyecanlanmasın, ortalığı germeye çalışmasın.
Siz salon kadını sorusunu sorunca, 1999’daki kavganız yeniden gündeme geldi ama. Onun programına katılmış ve sonrasında Hülya’ya “yalaka” demiştiniz. Kırgınlık var mı hâlâ aranızda?
Evet, öyle demiştim. Etki-tepki meselesi... Yıllar sonra annemin vefatında aradı beni, sağ olsun. Sonra Emral Hanım’ın vefatında görüşmüştük. Sonraki bir görüşmemizde, o sözünü ettiğin programı hatırlatarak “Orada gördüğüm ne Nazan’ı ne de Hülya’yı sevdim, biz bu değiliz, saçmalamışız” dedim, konu bizim için kapandı. Bir ara Hülya’nın televizyon programına davet ettiler ama ben o defteri kapatalı bir 15 yıl kadar olduğundan “Ne işim var televizyonda?” deyip geçtim. İnsanların o olayı hatırlatmaları da normal. Sen unutursun, onlar unutmaz. Oysa bildiğimiz gibi hayat kalp kırmaya değmeyecek kadar kısa. Hoşgörü ve empati yeterli. Bir kırgınlığımız yok diye biliyorum.
Bir kere Âşık oldum
Kaç kere âşık oldunuz?
Bir kere
Bundan sonra yeni bir aşk yaşamak ister misiniz?
Eskisini de yenisini de sadece 5 gün arayla toprağa vermiş birinin böyle bir şansı kalmış mıdır sence? Kendi halime güleyim mi, ağlayayım mı bilemedim...
13.04.2018
Aksam Life
Proje albümü çıkarmaya hazırlanan Nazan Öncel'in çalışmasında Sezen Aksu ile Tarkan, sanatçının 'Erkekler de Yanar' parçasını seslendirecek.
Proje albümü geliyor
Proje albümlerine bir yenisi daha ekleniyor. 90'lardan bu yana dillere pelesenk olmuş şarkılara imza atan Nazan Öncel, eserlerini yeniden dinleyicisiyle buluşturuyor. Bugüne kadar birçok sanatçının önünü açan Öncel, repertuvarı belirlemek için çalışmalar yapıyor. Sanatçının Haziranda DMC'den çıkacak olan çalışmasında ünlü isimler var.
Çalışmada sürpriz düet
Birçok isim, Öncel parçaları için mikrofon başına geçerken projede sürpriz iki isim de bulunuyor. Bir dönem aralarındaki rekabet nedeniyle birbirleriyle konuşmadıkları söylenen Sezen Aksu, çalışmada 'Erkekler de Yanar' parçasına yeni bir soluk getirecek. Minik Serçe'ye bu şarkıda Tarkan eşlik edecek. Tarkan ve Sezen Aksu ikilisi en son 'Ceylan' adlı şarkıda düet yapmıştı.
13.04.2018
Aksam Kitap
Kore dizilerindeki dramatik kurgulardan esinlenip de 'Âşık Değilim Olabilirim' adlı romanı yazmış Maurene Goo. Amerikalı bir kızın eğlenceli hikâyesini anlatan roman, âşık olmanın sıcak bir hikâyesi olarak karşımıza çıkıyor.
12.04.2018
ntv .com.tr
Nazan Öncel, 4 yıl aradan sonra "Durum Şarkıları" albümüyle yine tam zamanında yetişti. Hep öyle olur.Ne zaman yüksek sesle "gidelim buralardan" demeye başlasam, "gitme kal bu şehirde" diyerek imdada yetişir Öncel. Şarkılarıyla şifa verir.Yalnız olmadığımızı hatırlatır. Aslında kendi yaralarını, acılarını anlatırken bir bakarsınız sizin yaralarınıza da pansuman yapıvermiş. En zor gecelerden sizi bir kuş gibi sabahlara çıkarıvermiş. "Durum Şarkıları" da aynı etkiyi yarattı bünyede. Yine en koyu zamanlara "umut" oldu Öncel.
Uzun geçen bir kış için, kırılan kalplerimiz için umut...
Zaten albüm Öncel'in öncelikli niyetinin de "umut vermek" olduğunu anlatan "Umut" şarkısıyla açılıyor. "Sözde sen benim maviliklerimdin / Sözde sen benim şair paltolu sevgilim / Sözde sen benim yağmurcuk kuşlarımdın..." diye diye hayal kırıklıklarını denize dökerken canımızın canı; o yağmurcuk kuşları bir bir gelip konuyor pencerenize. Sizi kara kışlardan, ayaz gecelerden yeniden maviliklere götürmek için sıraya giriyorlar.
Manuş Baba ile baharları getiriyor, aşka şükrediyor
"Kimler Gelmiş" şarkısında yağmurcuk kuşları; Nazan Öncel ve Manuş Baba ile birlikte dans etmeye başlıyor. İkili bu şarkıyla iklimi bir anda değiştiriyor.
Yağmur diniyor, güneş açıyor boydan boya...
Çünkü o; en çok beklenen, en pis özlenen "gelmiş" artık...
Elbette o çok aşık olunana güzellemeler bununla sınırlı kalmıyor.
"Siyahlar" şarkısında "Kimin için saklamış kader seni / Benim için saklamış kader seni" diyerek kadere şükrediliyor; "Bana Bir Sen Yetersin" zaten adıyla “durum”u net bir şekilde anlatıyor.
'Yani'leri yok olanlara selam, akordu bozuk olanlara ayar
'Yani' şarkısında unutmayı beceremeyenlere, hep kendine yüklenip çaktırmayanlara, susup içine atanlara; yani 'yani'leri çok olanlara bir selam gönderiyor Öncel... 'İllegal'de ise o kendine has uslübuyla ayar veriyor; ayarı, akordu bozulanlara: "İki yanlıştan bir doğru etmez / İki nefretten bir sevgi doğmaz" Kendi önerisini getiriyor geri kalan bir tutam dünya için: "Sevişe sevişe ölelim bari, dövüşe dövüşe değil..."
Yalan söyleyecek yaşı çoktan geçmişim
"Mükemmel Kusur"da "yalan söyleyecek yaşı çoktan geçmişim" itirafı geliyor. Sonrasında peş peşe sıralıyor Öncel "mükemmel kusur"larını: "Bir makina değilim ben / Benim duygularım var / Mükemmel kusurlarım, uyum sorunlarım var / Gerçek olamayacak kadar güzel hayaller kurdum / Sana her baktığımda o hayallerden oldum" Ve sıradaki şarkılar hep "kısa çöp"ü çekenlere, kendini hep "yedek parça" gibi hissedenlere; A'dan Z'ye bir türlü yol alamayanlara geliyor: "İnsan acılarla büyürmüş / Ağaçlar ayakta ölürmüş / Ne ormanlar yandı bende / Onu da sen göremedin / Ne hevesler kaldı içimde / Bunu bile söyleyemedim..."
Kuşlar da gitti... Sen de yoksun... Ama şarkılar var...
Yıllar önce yazmıştı zaten. "Bu şarkılar da olmasa / Telefonlar çalmasa / Arkadaşlarım aramasa / Ne yapardım kim bilir..." Yine giden gitmiş, yine bir başına kalmıştı hayat dağının karşısında. O çok sevilen; ısrarla telefonlara çıkmamış, her kapıya koşmamış, unutmuştu onu; o inatla "Beni Hatırla" diye ağlarken... Yani aslında hepimizin başına gelen gelmişti onun da sonuna. Kuşlar da gidince geriye bir tek şarkılar kalmıştı yine... O halde son söz yine oradan söylenecekti bu albümde de... Yine şarkılara tutunacak, yine müziğe bin şükredecekti. Olsun diyecekti, sen yoksan, şarkılar var: "Güllerin İçinden" var, "Yalnızlar Rıhtımı" var, "Kaybolan Yıllar" var, "Yıldızların Altında" o "Mahur Beste" çalar..."
"..... yalnız da sayılmam büsbütün...."
Nazan Öncel'in geçtiğimiz yıl kaybettiği eşi, yol arkadaşı Akşit Togay'a ithaf ettiği albümün kartoneti, karikatür sanatçısı Ergün Gündüz tarafından resimlendirildi.
10.04.2018
habergazetesi .com.tr
Nazan Öncel'in efsane şarkısı Gidelim Buralardan'ın da yer aldığı Kelebekler filmi Sundance Film Festivali'nde Dünya Sineması Büyük Jüri Üyesi Ödülü'nü alarak en iyi film seçildi.
Gidelim Buralardan iki sene önce de Mustang filminde yer almış, Fransa'nın Oscar'ı olarak bilinen César Sinema Ödül'lerini almıştı.
Tolga Karaçelik'in senaryosunu yazıp yönettiği Kelebekler için Nazan Öncel "Tolga'nin sinemasına bayılıyorum, yine şahane bir film yapmış, Kelebekler'in bir parçası olmak mutluluk sebebimiz oldu. Bu şarkının da bir uğuru olduğunu düşünmeye başladım, şaka bir yana nice ödüllere, nice filmlere," diyerek düşüncelerini dile getirdi.
10.04.2018
medyatava .com
Nazan Öncel'in efsane şarkısı Gidelim Buralardan'ın da yer aldığı Kelebekler filmi Sundance Film Festivali'nde Dünya Sineması Büyük Jüri Üyesi Ödülü'nü alarak en iyi film seçildi.
Gidelim Buralardan iki sene önce de Mustang filminde yer almış, Fransa'nın Oscar'ı olarak bilinen César Sinema Ödül'lerini almıştı.
Tolga Karaçelik'in senaryosunu yazıp yönettiği Kelebekler için Nazan Öncel "Tolga'nin sinemasına bayılıyorum, yine şahane bir film yapmış, Kelebekler'in bir parçası olmak mutluluk sebebimiz oldu. Bu şarkının da bir uğuru olduğunu düşünmeye başladım, şaka bir yana nice ödüllere, nice filmlere," diyerek düşüncelerini dile getirdi.
06.04.2018
kafakampus .com
"Durum Şarkıları" albümünde Hakan Kurşun’un düzenlemeleri eşliğinde; Umut, Bana Bir Sen Yetersin; Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti; Can Güngör‘ün aranjmanıyla "Siyahlar" ve Janti'nin aranjmanıyla Girizgâh şarkıları yer alıyor.
Albüm kartoneti usta karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi.
Albüm geçtiğimiz Mayıs ayında kaybettiğimiz Nazan Öncel’in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay’ın anısına ithaf edildi. Nazan Öncel;
"O herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır; ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım" diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
Durum Şarkıları 12 parçadan oluşuyor. Albümde en çok dikkat çeken parçalardan biri Manuş Baba’yla yaptığı ”Kimler Gelmiş” düeti oldu. Manuş Baba, çocukluğundan beri hayran olduğu Nazan Öncel’le yaptığı bu düetle kesin havalara uçmuştur!
Albümün başında yer alan bir ”Girizgâh” var. Hüzün dolu bir ezgi gibi kulaklarınızla çınlıyor. Ardından Nazan Öncel, ”Umut’‘ diye sesleniyor; kırılan kalplere artık toparlan diyor. Bir Güneş doğuyor, kapı açılıyor ve lacileri çekmiş biri içeri giriyor. Klibini de izlemişsinizdir. ”Kimler Gelmiş” özlemi Nazan Öncel’in kalemiyle işliyor. İçini karartma diye yazılıyor listemize.
Siyahlar giyin gelin, aşkın rengi varsa o da siyahtır. Hayal kuracağımız biri varsa bu şarkı Nazan Öncel’den bütün Siyahlılara gelsin. ”Siyahlar’‘ hayal kurmak istediğiniz kim varsa ona gitsin, ulaşsın. Albümün gizli silahlarından biri olan diğer şarkılardan söz etmek etmek istiyorum.
”Bana Bir Sen Yetersin” bunlardan biri oldu. Yalnız kaldığınız anlarda bu parçayı dinlerseniz; sizi derinlere doğru sürükleyebilir. Ayrıca folklorik unsurlara da yer veriyor Nazan Öncel bunu da unutmamak gerekir. ”Yaniler’‘ bunun için biçilmez bir kaftandır derim ben. Unutmayı bilmeyenlere, sustukları olanlar ısrarla dinleyebilir.
”Selam versen borçlu çıkıyorsun; şaşı bakacak ne var” Çünkü bu parça ”İllegal” dir. Elalem ne derse desin; takılma. Seni on dakika konuşur ama sen o hayatı bir ömür yaşarsın. Kimse mükemmel değildir, mükemmel kusurlar vardır. Çünkü benim de bir kalbim var! Aklım, fikrim hep sendedir. Sen bilmesen bile ben ”Mükemmel bir Kusur” olarak karşına çıkarım.
”Tut ki kalpten öleceğim. Belki imdat diyeceğim. Dedim bile dedim bile. Kısa çöpü çektim yine” Benim acılarım, gözyaşlarım var. Benim de bir kalbim var. Şanssızlığım var. ”Kısa Çöpü’‘ çektim. Çünkü kısa çöpü çekenler hep kaybeder. Hayat bir oyundur ve bir gün biter…
Son iki parçaya yaklaşırken benim favori parçama geldik. ”Ben Bir Küçük Harfim” albümün en iyi parçalarından biri. ” İnsanları da tanıdıkça sen de gülüp geçersin, belki de bu yüzden bu satırda duramadım; belki de bu yüzden buralarda daha fazla kalamadım. ” Eğer bir gün bu satırlarımı okursan şunu bilmeni isterim: ” Nazan Öncel, iyi ki varsın!”
Mahur Beste’ye, Kaybolan Yıllar’a, Güllerin İçinden, Yalnızlar Rıhtımı’na, Yıldızlar Altına’ya atıfta bulunan bir ”Gezgin” var.
”Hani o sevdiğimiz yerler var ya; işte şimdi oralara evler yapmışlar. Hayallerimizin üstüne oturmuşlar. Annem hayatta olsaydı; ölürdü kahrından… İyi ki duymadı. İyi ki görmedi” Değişen yerler, değişen hayatlar var. Şehir hayatının izlerini derinden gördüğümüz albümün son prensesi de ”Kuşlar da Gitti’‘ oluyor ve albüm bitiyor. Şimdiden herkese keyifli dinlemeler dilerim. Albümü DMC’nin Youtube Kanalından ücretsiz dinleyebilir ve bütün platformlarda bulabilirsiniz. Görüşmek üzere….
26.03.2018
muzikekspres .com
Birçok yerde yazdım onunla ilk tanışmamı, ona olan sevgimi birçok yerde dile getirdim. En baştan yeniden uzun uzun yazmayacağım ama bir giriş yapmam gerek yazıya ve nereden başlamam gerek bilemiyorum. Evet onun ismi geçince akan sular duruyor kalbimde, heyecanım katlanıyor ve kelimesiz kalıyorum bir yerde.
Nazan Öncel’in son albümü “Durum Şarkıları” geçtiğimiz günlerde DMC etiketi ile raflarda yerini aldı. Sadık dinleyicileri hemen soluğu müzik marketlerde aldı çünkü onun aşkı bize tüm albümlerini yan yana getirtti, biri eksik kalmadı, kalmayacaktı, bu yan yana gelmeyi çok sevdik biz. Hatta belki bunu sadece o özel dinleyicileri anlar, açmadan önce şöyle bir dokundum CD’nin kapağına, sarılır gibi bir buluşma öncesi.
Öncesi bu nasıl güzel bir kapaktı, tüm renkliliğine rağmen Nazan Öncel nasıl da siyah beyaza en çok yakışandı. Bu illüstrasyon üstelik tanıdıktı, geçtiğimiz sene kaybettiğimiz Akşit Togay’ın bir karesinden uyarlanmıştı ki albüm onun anısına ithaftı. Eminiz bir yerlerde o da sarılmıştır bu albüme içtenliği ile, o uçan kuşlar selamımızı götürsün ona.
A3 Müzik yapımcılığı ve kendi prodüktörlüğü ile hazırlanan albümde açılış şarkısını Janti düzenlerken diğerlerinin tümünde Hakan Kurşun imzasını gördüm önce. En son iki sene önce şahane bir albümünü dinlemiştim Kurşun’un ki bu albümde bırakacağı soluğu merak ederek hemen diğer sayfaya müzisyen kadrosuna göz attım. Kurşun’un tüm gitarları ve beraberinde vurmalı çalgıları üstlendiği albümde Ahmet Koç, Mehmet Akatay, İstanbul Strings, Umut Şenyaylar, Mert Kemancı, Banu Selim Aşan, Özgür Arkun, Emir Kemancı, Şenol Arkun, Atuğ Öncü, Erdem Şimşek, Nedim Ulusoy, Volkan Öktem, Turgut Alp Bekoğlu, Can Güngör, Caner Güneysu, Caner Üstündağ gibi çok önemli isimler ile karşılaştım. Düşünün daha içeri girmeden böylesi usta bir ekip bizi bekliyordu beni ve bu gerçekten heyecanımı arttırıyordu. O halde dinleyelim hadi…
Uzun geçen bir kış için, kırılan kalbim için umut
İki dakikalık bir girizgahın (ki şahane bir senfoni) ardından bizi karşılayan “Umut”. Hani o hiç kaybetmek istemeyeceğimiz şeyi, sımsıkı sarılmamız gereken hâli o denli bir eski türkü tadında, öylesi güzel anlatan bir başlangıç ki daha ilk sözlerinden son satırlarına ben de bu şarkının bir parçasıyım diyorsunuz, ama yalnız içen ama yalnız yatan bir adam ama şair paltolu sevgili. Bazı şarkılar hani ilaç gibidir ya, şifa niyetinedir, bu şarkı tam da öyle bir yerde, tam da bir şeylere küseceğimiz, kırılacağımız bir demde, seni alır dışarılara çıkarır, bahara gülümsetir, kokular sarar içini. Bir yanım “Umut”a ağladı, bir yanım gülümsedi. Ben zaten ikizler burcuydum ve saçma bir aşıktım.
Çok pis özlemişim zaten, tam içim kararmışken
Nazan Öncel’in Manuş Baba, Manuş Baba’nın da Nazan Öncel sevgisini herkes biliyor. Bu sevgi bu albümde bir düet taçlandı ve “Kimler Gelmiş” aynı zamanda albümün de ilk klip şarkısı oldu. Bir şekilde yolun bu kesişmesi her iki tarafında dinleyicileri için güzel bir sürpriz tamam ama şarkı, ya şarkı? Soluksuz… Öncel’in en sevdiğim albümlerinden Sokak Kızı’ndaki, Demir Leblebi’deki şarkıların bir havası var bu sözlerde, notalarda ki kendisinin en sevdiğim yanlarından biri de bu. Film orada koptu, dibim orada düştü, çok pis özlemişim gibi sözler başka kimsenin albümünde kimsenin bir şarkısında karşınıza bu kadar güzel çıkmaz, Öncel’in en büyük sırrı bu belki de. Düşünün “Aşkitom” diye bir şarkı yaptı, onda bile kendimizden geçtik.
Kimin için saklamış kader seni, benim için saklamış
“Hiç kimseyi bu kadar özlemedim” diye başlıyor “Siyahlar”. Evet özlüyoruz, birilerini, bir hallerini hep özlüyoruz. Belki biraz klasik olacak ama şarkılarda hep birilerini ayrı tutuyoruz diğerlerinden ve hep ona yükleniyoruz, ona gönderiyoruz bir şarkıyı. Yaşıyorsa belki bir yerlerde umut var, ya yaşamıyorsa, ya sözlerdeki gibi bir daha o hayali kuramayacaksanız beraber, kollar sarılamayacaksa. En çok gözleri hatırlanır sevgilinin belki de, gözler aşkına bir şarkı bu, bir daha görürsün ama göremezsin, ben göremeyeceğim bir çift göz aşkına dinledim, sevdim, öptüm, kokladım. Kader sağ olsun dedim. Sustum.
Benim sana verecek bir küçük kalbim var ve de sana diyecek bir kısa cümlem
“Bana Bir Sen Yetersin” diyor şarkı devam ediyor bir sen güzelsin. Bir önceki şarkının duygusundan, ruhundan daha çıkamamışken iki kat güçlü, on kat güçlü adeta bir vuruş daha. Hani sokakta yürürken yanına alıp gideceğin yere kadar mırıldanacağın bir şarkı ama bir o kadar da sadece hissetmek zorunda kalanların hissedeceği bir şarkı gibi. Bir de “gittiğine mi yanayım, yandığımla mı kalayım, böyle bir hal içindeyken, yarın neden uyanayım” diyor ya sözleri. Adıma yorgun bir kış yaşadım, bazı sabahlar uyandım ki, bazı sabahlar uyanamadım. O sabahlar adına yudumladım.
Yani sustuklarım var benim, yani “yani”lerim çok benim
“Yaniler”… Yani buraya kadar geldiğinizde tamamen emin oluyorsunuz ki özlediğimiz bir Nazan Öncel albümü bu. Özlediğimiz sözler, özlediğimiz besteler, özlediğimiz düzenlemeler. Uzun zaman sonra sahne almaya başlamıştı Öncel ve ilk konserinde en öndeydim, on arkadaş falan gelmiştik. Ardı ardına o en şarkılar gelmeye başladı ki ben sağımda solumda kim vardı unuttum, neredeyim unuttum. O en güzel zamanlardaydım, bitsin hiç istemedim. İşte bu albümü, bu şarkıları dinlerken o koku geldi birden evime, kendime ardı arkası kesilmeyecek kahveler yaptım, iyi ki…
Her şey illegal arkadaş, her şey illegal
“Bir tutam yaşayalım” diyor ya şarkı sahi fazlasını mı istiyoruz hayır. Ama bir akış bir akış ki herkesin psikolojisi yerlerde, herkes gergin her yerde ve böyle hiç güzel değiliz. Öncel’in sosyal medyadan birçok olan bitene, yaşanana duyarsız kalmadığını ve hiçbir zaman sözünü sakınmadığını biliyoruz. Bir yerde hepimizin sesine ses, elimize el ki bu yanı ile de kalbimizi ayrı çalıyor. Burada yani “İllegal”de de bunların hepsini dile getiriyor adeta. Bir konserinde bu şarkıyı yüksek sesle herkes beraber söylesin istiyorum ve bir de güzel yaşamak, başka ne istiyoruz ki.
Yalan söyleyecek yaşı ben çoktan geçmişim, sorun şu ki sevgilim, çok özledim
Gelmiş geçmiş Nazan Öncel şarkıları listesi yapsam ki kolay cesaret edemem, birini diğerinden ayıramam ama “Demir Leblebi” şarkısı kesinlikle ilk on şarkım içinde yer alır. 90’ların sonunda yayınlanan ve aynı adlı albümün son şarkısı olan “Demir Leblebi” o zamana kadar dinlediğimiz şarkılarından (ve hatta sonrakilerden de) hem söylem, hem tavır olarak çok daha uç bir yerlere gitmiştir. Oradaki yürüyüşü sevenler “Mükemmel Kusur” isimli bu şarkıyı da sevecektir ve de ne iyi edecektir. Biraz bir filmin müziği gibi, biraz bir müziğin filmi ve hepimizin bir rolü, belki de bir kusuru var sanki bu şarkıda.
Ne ormanlar yandı bende, onu da sen göremedin
Bu albümde bağlama, cura, saz gibi enstrümanlara yer verilmiş olması ve elbette bu enstrümanların doğru yerlerde şarkıyla buluşması gerçekten heyecan verici. “Kısa Çöp” isimli şarkıda da bu durum karşımıza çıkıyor ve bu etnik hava yine bizi içinden çıkmak istemediğimiz bir havaya sürüklüyor. Bu arada belirmeden geçemeyeceğim ki her şarkı bir illüstrasyonla sunulmuş ve tamamı Ergün Gündüz imzalı. Gündüz her şarkıyı öyle güzel hissetmiş ve resmetmiş ki herbirini alıp duvarlarınıza asmak istiyorsunuz.
Ben bir küçük harfim, hiç büyük harf olmadım
Ve finale doğru son üç şarkı. Sorularla dolu bir şarkı “Ben Bir Küçük Harfim”. En çok hangi harfiz diye de ben bir soru ekleyebilirim hemen yanına, şarkıda öyle bir soru var ki yanıtını yaşamak lazım galiba. Hangimiz ölü, hangimiz diri, ben mi, sen mi?… Oysa bahar geliyor hani ama hiç fark etmez, her mevsimde içimizde renk var hüzünlere.
Kalbimi gezdirdim bu akşam, çocukluğumla buluşturdum
“Gezgin” bir şarkı. Sen yoksan şarkılar var diyor sözleri. Güllerin İçinden’e, Yalnızlar Rıhtımı’na, Kaybolan Yıllar’a, Yıldızların Altında’ya, Mahur’a selamını çakıyor. Hepimizin hayatında böyle ama anlamlı ama anlamsız (hani alakasız bir yerde alakasız bir şarkı çalar da o an’ı öyle anımsarsınız ya) şarkılar yok mudur öyle, o şarkılar bir boşluğu tamamlar mı bilinmez, birilerini ve o bir zamanları geri getirir mi bilinmez ama birkaç dakika da olsa yaşatır ya. Bu şarkının dokusunu çok ama çok sevdim, ben de bir “Gezgin”im ve her gittiğim yeri, her yaşadığım kişiyi bir şarkı ile kafamda bütünleyebilirim. Öteki türde hep yarımım sanki.
Dünya on santim kaymış yerinden, kimsenin derdi değil
“Kuşlar da Gitti” albümün son şarkısı ki beni daha ismi ile bir kere merak ettirdi. Senenin bir ay’ı göğümü kuşlar kaplar, çatımdan göğe kafamı uzattığımda milyonlarca kuş akşamı bir geçitle karşılar, derken her geçen gün biraz daha azalırlar ve sonra seneye kadar o kalabalıktan yoksun kalır göğüm. Evet kuşlar gidiyor da yine dönüyor başka kanatlar olarak yine, ama zamanla yitirdiğimiz o çok sevdiğimiz insanlar ya da o değerler, dostluklar. İşte böyle bir final. Özlemelere yansıma, özlemeleri bile özlüyoruz ya bazen, o derece mi eksiliyoruz günden güne, sahiden o kadar mı?
Albümü aldım ve bugün bir hafta oldu yayınlanalı, bir hafta içinde nereye gittimse sürükledim. Kendisine ayırdığım ayrı bir rafa CD’yi özenle yerleştirdim. Nazan Öncel’i evet çok özlemişim. Beraberinde bir albümde baştan sona bir yolculuğu çok özlemişim. Bu yeniden buluşmanın adına o sürüklendiğim her sokakta bir sessizlik, bir düş iz bıraktım, bırakacağım. Belki karşılaşırız.
Durumum bundan ibaret.
Kadri Karahan
26.03.2018
perakendebulten .com
JLL tarafından yönetilen Taurus Alışveriş Merkezi’nin “4 Hafta 5 Ünlü” Projesi kapsamında ziyaretçileriyle buluşturduğu dördüncü isim Nazan Öncel oldu. 23 Mart Cuma günü saat 19.00’da sevenleriyle bir araya gelen Nazan Öncel ilk kez bir AVM’de şarkılarını seslendirdi.
Türk Pop Müziği’nin güçlü ismi Nazan Öncel, en güzel şarkılarıyla sevenlerini kendisine bir kez daha hayran bıraktı.
Taurus AVM ziyaretçilerinin yoğun ilgi gösterdiği konserde, Öncel hem kendi seslendirdiği hem de başka sanatçıların söylediği şarkılarıyla dinleyicilerini büyüledi.
Taurus’ta konser vermenin kendisini çok mutlu ettiğini belirten Öncel, sevenlerine, “Hayatın en güzel yanlarını, mutluluğu, neşeyi ve sevgimi getirdim sizlere” şeklinde seslendi. İzleyenlerden bol bol alkış alan Nazan Öncel, güzel sesiyle yüreklere de dokundu.
24.03.2018
temizmagazin .com
Türk Pop Müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, “Durum Şarkıları” albümüyle sevenlerinin yüreğine serin sular serpmeye hazırlanıyor. “Durum Şarkıları” albümünde Hakan Kurşun'un yenilikçi düzenlemeleri eşliğinde Umut , Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti, Can Güngör'ün aranjmanıyla “Siyahlar” Janti'nin aranjmanıyla Girizgâh, yıllandıkça yüreğimizde demlenecek, nice kapıları aralayacak olgunlukta yoluna devam edecek şarkılar olarak elimizde taptaze duruyor bugün.
Albüm kartoneti her şarkının durumunu resmeden usta karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi. Albüm geçtiğimiz mayıs ayında kaybettiğimiz Nazan Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. Nazan Öncel, "O, herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır. Ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım" diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
Nazan Öncel “Durum Şarkıları” albümü 19 Mart’tan itibaren DMC etiketiyle tüm fiziki platformlarda yerini alacak.
20.03.2018
milliyet .com.tr
Nazan Öncel'in yepyeni albümü 'Durum Şarkıları' eli kulağında. Albümün çıkış şarkısı olan Manuş Baba düeti 'Kimler Gelmiş' video klibi ise an itibariyle yayında. Peki bir anda heyecan dalgası yaratmayı başaran Nazan Öncel ve Manuş Baba düeti nasıl bir şarkı olmuş? Beklentileri karşılayacak kadar iyi bir şarkıyla mı karşı karşıyayız?
Hemen cevaplayalım, evet.
Akılda kalıcı ve sempatik
Son derece iyi, eli yüzü düzgün, belirli bir standardın üstünde, sempatik ve akılda kalıcı bir şarkıyla karşı karşıyayız. Radyolarda sıklıkla kulağımıza denk gelecek bir şarkı. Sözü ve müziği her zaman olduğu gibi Nazan Öncel imzalı. Düzenleme ise Bahadır Şimşek'e ait. Şarkının videosunun yönetmeni ise tatlı ve tipik Nazan Öncel kokan klibi ise Deniz Akel.
Melodi ve nakarat yakalıyor
'Kimler Gelmiş'in en büyük avantajı melodisi ve başarılı aranjesi. Ve elbette akılda kalıcı "Vay, vay"lı nakaratı. Nazan Öncel ile Manuş Baba'nın sesleri birbirini güzel dengelemiş, uyumlu bir şekilde tınlıyor. Sözler ise elbette Nazan Öncel'in kaleminden çıktığı 10 kilometre öteden belli; "Laci'leri giymiş"li "Çok pis özlemişim"li gündelik hayat cümlelerini barındırıyor.
'Durum Şarkıları'nın geneli nasıl olur, kestiremiyoruz ama Nazan Öncel'in epey uzun bir zamandır çıkardığı single'lar ya da video çektiği hareketli şarkılara fark atacak samimiyette.
Slogan laflar yine var
Daha az sloganvari laflar var, biraz daha samimiyet var. Nazan Öncel'in hareketli şarkılarda "Sakin Ol Şampiyon"lu, "Aşkitom"lu 'gündelik hayatta trend olan laflardan eğlenceli şarkı yapmak' formülü burada da var ama daha az hissediliyor. Bir de yormuyor şarkı, sürekli melodiyi duymak istiyorsunuz, nakaratı söylemek istiyorsunuz.
Radyolar çalar mı?
'Kimler Gelmiş'i özellikle radyoların çok seveceğini ve rotasyona gireceğini düşünüyorum; ilk etapta "Tak!" diye dikkat çekmese bile uzun vadede çalına çalına büyük bir hit'e dönüşebilme potansiyeli var.
Ve bana sorarsanız muhakkak sevilen bir şarkıya dönüşecek de.
Bekleyelim ve görelim...
20.03.2018
haberturk .com
Yeni albümü ‘Durum Şarkıları’nı geçen hafta yayınlayan Nazan Öncel, ilk video klibini alternatif müziğin ünlü ismi Manuş Baba ile düet yaptığı ‘Kimler Gelmiş’ şarkısına çekti.
HT Magazin'de yer alan habere göre, Nazan Öncel, sözü ve müziği kendisine ait olan şarkının Deniz Akel yönetmenliğindeki klibinde de Manuş Baba ile kamera karşısına geçti.
20.03.2018
gazetemag .com
Nazan Öncel, ‘Durum Şarkıları’ albümünde yer alan ‘Kimler Gelmiş’ parçasına klip çekti.
Sanatçı parçaya ‘canım olur kendileri’ dediği Manuş Baba’yla düet yapmıştı. Yönetmenliğini Deniz Akel’in yaptığı klibin çekimleri iki günde tamamlandı. Klip, usta Karikatür Ergun Gündüz’ün animasyonlarıyla taçlandı.
14.03.2018
Hürriyet Kelebek
Nazan Öncel suskunluğunu 'Durum Şarkıları' albümüyle bozmaya hazırlanıyor
Çalışmayı geçen Mayıs ayında hayatını kaybeden Akşit Togay'ın anısına ithaf eden Öncel, "o herkesin Akşit abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır" dedi.
Albüm 19 Mart'ta DMC etiketiyle çıkacak.
14.03.2018
Türkiye Gazetesi
Ünlü Pop Müzik sanatçısı Nazan Öncel, 'Durum Şarkıları' albümünü 19 Mart'ta sevenlerine sunuyor.
Albüm geçtiğimiz Mayıs ayında hayatını kaybeden Nazan Öncel'in eşi Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi.
Nazan Öncel, "o herkesin Akşit abisiydi. Üzerimde sonsuz emeği vardı, ona olan vefa borcumu bir ömür boyu ödeyemem, yaşadıkça minnettarım" diyerek hislerini anlattı.
14.03.2018
Hürriyet Magazin
Nazan Öncel'in yeni albümü 'Durum Şarkıları' için geri sayım başladı.
Pazartesi müzik severlerle buluşacak albümün tanıtım çalışmaları için ünlü sanatçı objektif karşısına geçti. Öncel, duygusal parçaların ağırlıkta olduğu 12 şarkılık albümünü, Mayıs ayında kaybettiği eşi Akşit Togay'a ithaf etmişti.
14.03.2018
Birgün
Türk Pop Müziğinin en başarılı isimlerinden Nazan Öncel, 'Durum Şarkıları' albümü ile sevenlerinin karşısına çıkacak
Albüm 19 Mart'tan itibaren tüm fiziki platformlarda yerini alacak.
Albümde Hakan Kurşun'un düzenlemeleri eşliğinde: Umut, Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegâl, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti, Can Güngör'ün düzenlemesi ile Siyahlar ve Janti'nin düzenlemesi ile Girizgâh şarkıları yer alıyor.
Albüm kartoneti her şarkının durumunu resmeden usta karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi.
Albüm geçen Mayıs ayında yitirdiğimiz, bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. "O herkesin Akşit abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür boyu ödeyemem" diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
14.03.2018
Akşam
Nazan Öncel 'Durum Şarkıları' albümü ile sevenlerinin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.
Öncel bu projesini geçen Mayıs aında kaybettiği, eşi Akşit Togay'a ithaf etti. 12 şarkıdan oluşan yeni çalışmasıyla ilgili olarak konuşan Öncel, "O herkesin Akşit abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür boyu ödeyemem. Yaşadıkça minnettarım" dedi.
14.03.2018
Milliyet
Nazan Öncel 'Durum Şarkıları' albümü ile sevenlerinin karşısına çıkmaya hazırlanıyor.
19 Mart'ta DMC etiketiyle piyasaya çıkacak olan proje, şarkıların düzenlenmelerini Hakan Kurşun, aranjelerini ise Can Güngör yaptı. Albümün kartoneti ise her şarkının durumunu resmeden karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi.
Sanatçı albümünü geçtiğimiz Mayıs ayında vefat eden, bir ömür müzikal yolculıuk yaptığı eşi Akşit Togay'ın anısına ithaf etti. "O herkesin Akşit abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür boyu ödeyemem. Yaşadıkça minnettarım" diyerek duygularını dile getirdi.
14.03.2018
Korkusuz
Nazan Öncel 'Durum Şarkıları' albümü ile sevenlerinin yüreğine serin sular serpmeye hazırlanıyor.
Albüm geçtiğimiz Mayıs ayında kaybettiğimiz, Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. "O herkesin Akşit abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür boyu ödeyemem. Yaşadıkça minnettarım" diyerek hissettiklerini belirtti.
14.03.2018
Vatan Makaron
Türk Pop Müzik tarihine adını altın harflerle yazdıran Nazan Öncel, "Durum Şarkıları" albümü ile 19 mart'ta müzik severlerle buluşacak.
Albüm geçtiğimiz Mayıs ayında hayatını kaybeden, Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. "O herkesin Akşit abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür boyu ödeyemem. Yaşadıkça minnettarım" diyerek hissettiklerini belirtti.
14.03.2018
magazinsortie .com
Türk pop müziğinin en başarılı isimlerinden Nazan Öncel, ‘Durum Şarkıları‘ albümü ile sevenlerinin karşısına çıkacak.
'Durum Şarkıları' albümünde Hakan Kurşun'un düzenlemeleri eşliğinde; Umut, Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti; Can Güngör‘ün aranjmanıyla 'Siyahlar' Janti'nin aranjmanıyla 'Girizgâh' şarkıları yer alıyor.
Albüm kartoneti her şarkının durumunu resmeden usta karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi. Albüm geçtiğimiz Mayıs ay'ında kaybettiğimiz Nazan Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. Nazan Öncel; ‘O herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım' diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
Nazan Öncel'in 'Durum Şarkıları' albümü, 19 Mart’tan itibaren DMC etiketiyle tüm fiziki platformlarda yerini alacak.
13.03.2018
sanathaberleri .site
Türk pop müziğinin en başarılı isimlerinden Nazan Öncel, ‘Durum Şarkıları‘ albümü ile sevenlerinin karşısına çıkacak.
'Durum Şarkıları' albümünde Hakan Kurşun'un düzenlemeleri eşliğinde; Umut, Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti; Can Güngör‘ün aranjmanıyla 'Siyahlar' Janti'nin aranjmanıyla 'Girizgâh' şarkıları yer alıyor.
Albüm kartoneti her şarkının durumunu resmeden usta karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi. Albüm geçtiğimiz Mayıs ay'ında kaybettiğimiz Nazan Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. Nazan Öncel; ‘O herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım' diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
Nazan Öncel'in 'Durum Şarkıları' albümü, 19 Mart’tan itibaren DMC etiketiyle tüm fiziki platformlarda yerini alacak.
13.03.2018
birgun .net
Türk pop müziğinin en başarılı isimlerinden Nazan Öncel, 'Durum Şarkıları' albümü ile sevenlerinin yüreğine serin sular serpmeye hazırlanıyor.
'Durum Şarkıları' albümünde Hakan Kurşun'un düzenlemeleri eşliğinde; Umut, Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti; Can Güngör‘ün aranjmanıyla 'Siyahlar' Janti'nin aranjmanıyla 'Girizgâh' şarkıları yer alıyor.
Albüm kartoneti her şarkının durumunu resmeden usta karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi. Albüm geçtiğimiz Mayıs ay'ında kaybettiğimiz Nazan Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. Nazan Öncel; ‘O herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım' diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
Nazan Öncel'in 'Durum Şarkıları' albümü, 19 Mart’tan itibaren DMC etiketiyle tüm fiziki platformlarda yerini alacak.
13.03.2018
medyatava .com
Türk pop müziğinin en başarılı isimlerinden Nazan Öncel, 'Durum Şarkıları' albümü ile sevenlerinin yüreğine serin sular serpmeye hazırlanıyor.
'Durum Şarkıları' albümünde Hakan Kurşun'un düzenlemeleri eşliğinde; Umut, Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti; Can Güngör‘ün aranjmanıyla 'Siyahlar' Janti'nin aranjmanıyla 'Girizgâh' şarkıları yer alıyor.
Albüm kartoneti her şarkının durumunu resmeden usta karikatür sanatçısı Ergun Gündüz tarafından çizildi. Albüm geçtiğimiz Mayıs ay'ında kaybettiğimiz Nazan Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edildi. Nazan Öncel; ‘O herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım' diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
Nazan Öncel'in 'Durum Şarkıları' albümü, 19 Mart’tan itibaren DMC etiketiyle tüm fiziki platformlarda yerini alacak.
13.03.2018
criturk .fm
Nazan Öncel Bazı şeyler albümü üzerinden geçen üç yıldan sonra Durum Şarkıları ile sevenlerinin yüreğine serin sular serpmeye hazırlanıyor. Onu tanıdığımız ilk günden beri üç dakikaya sığdırdığı hikâyeleriyle dinleyicisinin gönlünde taht kurmuş ve dilimizin olanaklarını en iyi şekilde kullanmış tek kadın sanatçımız olmayı başarmıştır. Bu defa elimizde şarkılarında daima şiirselliği ön planda tutan ve tam kendisinden beklenildiği gibi ozan tavrıyla yazılmış bir Durum Şarkıları albümü var. ‘Şarkılar her şeyi söylemeli’ diyerek kolları sıvadığında 90’ların ta en başındaydık ve kendine has Türkçesiyle, şarkılarının şiiriyle tanıştığımızda yepyeni bir üslubu vardı, o günden bugüne müziğine ivmeler katarak, müziğe yön vererek, çok katmanlı hikâyeler yazarak, pek çok konuda öncülük ederek müzik severlere nice şarkılar dinletmiş ve o şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş, adını Türk Pop Müzik tarihine altın harflerle yazdırmıştır. Nazan Öncel’in Durum Şarkıları albümünde Janti düzenlemesiyle bir Girizgâh yapılıyor ve elimiz volüm tuşuna giderken gözlerimizi kapatıp o sihirli şarkıları dinlemeye koyuluyoruz. O şarkılar ki, yıllandıkça yüreğimizde demlenecek, nice kapıları aralayarak dinleyene şifa olarak dönecek şarkılar olarak elimizde taptaze duruyor bugün.
Sanatçı bugün rotasını çevirdiği Durum Şarkıları’nda Hakan Kurşun’un yenilikçi düzenlemeleri eşliğinde Umut, Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti gözünü kapatıp dinlemelik şarkılar. Can Güngör aranjmanıyla dinlediğim Siyahlar ise play listemizde yerini almayı hak eden güzellemelerden biri olarak kalbimize yazılıyor. Ve albümün ilk video şarkısı Bahadır Şimşek düzenlemesiyle Kimler Gelmiş huzurlarımıza bu coğrafyanın misafir karşılama kültürüyle örtüşmüş bir şarkı olarak çıkıyor ki, insan kendisine çevir çevir dinle diyor… İşte bu şarkıda Nazan Öncel’in çok uzun zamandır emek ve destek verdiği Manuş Baba’nın düetinde bu defa içimiz Manuş sesiyle ısınıyor. Kimler Gelmiş Nazan Öncel bu güzel ezgiye kalemiyle dokununca böylesine tebessüm ettiren, mutluluk vaat eden bir şarkı oluveriyor diyoruz kendimize.
Sanatçının kartonet konusundaki titizliğini iyi bilen biri olarak söylüyorum, bu albümde de kendini baştan ayağa hissettiriyor; her şarkının bir durumunu resmeden Karikatür sanatçısı Ergün Gündüz çizmiş ve ‘alın size resimli roman’ demiş, bize de sadece ‘eline sağlık usta’ demek kalıyor.
Ve elbette bu albüm geçtiğimiz Mayıs ay’ında kaybettiğimiz Nazan Öncel’in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay’ın anısına ithaf edilmiş ki, sanatçı ‘o herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım’ diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
13.03.2018
palfm .com.tr
Nazan Öncel Bazı şeyler albümü üzerinden geçen üç yıldan sonra Durum Şarkıları ile sevenlerinin yüreğine serin sular serpmeye hazırlanıyor.
Onu tanıdığımız ilk günden beri üç dakikaya sığdırdığı hikâyeleriyle dinleyicisinin gönlünde taht kurmuş ve dilimizin olanaklarını en iyi şekilde kullanmış tek kadın sanatçımız olmayı başarmıştır. Bu defa elimizde şarkılarında daima şiirselliği ön planda tutan ve tam kendisinden beklenildiği gibi ozan tavrıyla yazılmış bir Durum Şarkıları albümü var.
'Şarkılar her şeyi söylemeli' diyerek kolları sıvadığında 90'ların ta en başındaydık ve kendine has Türkçesiyle, şarkılarının şiiriyle tanıştığımızda yepyeni bir üslubu vardı, o günden bugüne müziğine ivmeler katarak, müziğe yön vererek, çok katmanlı hikâyeler yazarak, pek çok konuda öncülük ederek müzik severlere nice şarkılar dinletmiş ve o şarkılarla nice nesiller yetiştirmiş, adını Türk Pop Müzik tarihine altın harflerle yazdırmıştır. Nazan Öncel'in Durum Şarkıları albümünde Janti düzenlemesiyle bir Girizgâh yapılıyor ve elimiz volüm tuşuna giderken gözlerimizi kapatıp o sihirli şarkıları dinlemeye koyuluyoruz. O şarkılar ki, yıllandıkça yüreğimizde demlenecek, nice kapıları aralayarak dinleyene şifa olarak dönecek şarkılar olarak elimizde taptaze duruyor bugün.
Sanatçı bugün rotasını çevirdiği Durum Şarkıları'nda Hakan Kurşun'un yenilikçi düzenlemeleri eşliğinde Umut, Bana Bir Sen Yetersin, Yaniler, İllegal, Mükemmel Kusur, Kısa Çöp, Ben Bir Küçük Harfim, Gezgin ve Kuşlar Da Gitti gözünü kapatıp dinlemelik şarkılar.
Can Güngör aranjmanıyla dinlediğim Siyahlar ise play listemizde yerini almayı hak eden güzellemelerden biri olarak kalbimize yazılıyor. Ve albümün ilk video şarkısı Bahadır Şimşek düzenlemesiyle Kimler Gelmiş huzurlarımıza bu coğrafyanın misafir karşılama kültürüyle örtüşmüş bir şarkı olarak çıkıyor ki, insan kendisine çevir çevir dinle diyor... İşte bu şarkıda Nazan Öncel'in çok uzun zamandır emek ve destek verdiği Manuş Baba'nın düetinde bu defa içimiz Manuş sesiyle ısınıyor. Kimler Gelmiş Nazan Öncel bu güzel ezgiye kalemiyle dokununca böylesine tebessüm ettiren, mutluluk vaat eden bir şarkı oluveriyor diyoruz kendimize.
Sanatçının kartonet konusundaki titizliğini iyi bilen biri olarak söylüyorum, bu albümde de kendini baştan ayağa hissettiriyor; her şarkının bir durumunu resmeden Karikatür sanatçısı Ergün Gündüz çizmiş ve 'alın size resimli roman' demiş, bize de sadece 'eline sağlık usta' demek kalıyor.
Ve elbette bu albüm geçtiğimiz Mayıs ay'ında kaybettiğimiz Nazan Öncel'in bir ömür müzikal yolculuk yaptığı Akşit Togay'ın anısına ithaf edilmiş ki, sanatçı 'o herkesin Akşit Abisidir, üzerimde sonsuz emeği vardır, ona olan vefa borcumu bir ömür ödeyemem, yaşadıkça minnettarım' diyerek hissettiklerini dillendiriyor.
Sanatçının 'Canım olur kendileri' dediği Manuş Baba'ya elini uzatan Nazan Öncel'in Durum Şarkıları 19 Mart'ta DMC etiketiyle bütün fiziki ve dijital platformlarda yerini alırken ben de bu hazine değerindeki albümü siz müzik dostlarına gönül rahatlığı ile emanet ediyorum.
12.03.2018
yeniasir .com.tr
Hayatı ünlü Fransız şarkıcı Edith Piaf’a benzeyen Nazan Öncel, “Sokak kızı” isimli şarkısıyla adeta çocuklukta yaşadığı sorunları dile getirdi. Zamanla kendisini öyle geliştirdi ki acılarını müzikle iyileştirerek Türkiye’nin en ünlü sanatçıları arasına ismini yazdırdı
İzmirli ünlü sanatçı Nazan Öncel'in hayatı roman olur. 1956'da Karşıyaka'da doğan sanatçının ünlendiği Sokak Kızı ismindeki şarkısı aslında kendini anlattığı bir eserdir. Zira, doğduğunda babası evi terketmiş, daha sonra annesinden ayrılmış, 9 yaşında üvey baba tacizine uğramış bir talihsiz genç kız... Nazan Öncel sanat hayatında üne kavuşmak için pek çok dikenli teli aşmak zorunda kaldı. 1982'deki ilk albümü tutmayınca, TRT için demolar yapmayı bıraktı, sadece sahneyi seçmek zorunda kaldı. 9 yıl sonra çıkardığı Bir Hadise Var albümünün satış başarısıyla da sağlam, kalıcı ve büyük bir başlangıç yaptı.
Müzik hayata bağladı
Öncel, 1975'te İzmir Radyosu yarışmasında birinci oldu. Müzik dünyasında yeni bir İzmirli olarak lanse edilen genç şarkıcı, 1980'de Hırçın Kız ve 1981'de Neden adlı 2 özgün bestesiyle Eurovision Şarkı Yarışması elemelerine katıldı ve ilk 15'e girme başarısını gösterdi. 1986 'da İstanbul'a yerleşen sanatçı, hem özel bir şirkette muhasebeci olarak çalışıyor, hem de beste yapıp, Timur Selçuk dershanesinde gitar dersleri alıyordu. 1991'de söz ve müziği kendisine ait Bir Hadise Var' büyük başarı gösterdi. Albümdeki Aynı Nakarat ve Gitme Kal Bu Şehirde, Aşık Değilim Olabilirim, Nokta Nokta ve Ağla Erkeğim, Bir Hadise Var gibi parçaları çok sevilerek Nazan Öncel'e hak ettiği yere getiren eserler oldu.
50 yılın en iyi şarkısı
1994'te "Ben Böyle Aşk Görmedim" albümüyle büyük bir başarı yakalayan Nazan Öncel, "Aşk Beklemez", "Nazınla Dünya", "Geceler Kara Tren" ve "Dillere Düşeceğiz" gibi hit parçaları kazandırdı. Öncel'in "Gidelim Buralardan" albümü, eleştirmenlerce son 50 yılın en iyi albümü seçildi, Çek Cumhuriyeti radyolarında haftalarca çalındı, o artık Türkiye'nin müzik elçisi olmuştu. Bu şarkı Mete Özgencil yönetmenliğinde H8 kamerayla çekilip İletişim Fakültesi'nde derslerde öğrencilere örnek gösterildi.
Sanatçı yetiştiren yıldız
Öncel, 1996'da Sokak Kızı albümüyle tarzını sertleştirdi. "Sokak Kızı", "Erkekler de Yanar", "A Bu Hayat" ve "Bırak Seveyim Rahat Edeyim" gibi parçalar onu zirveye taşıdı. 1999'daki Demir Leblebi isimli albümü Türkiye'ye eşik atlatan ve sosyal sorumluluklara işaret eden bir yapıttı, Göç ve Sokak Kızı albümleri gibi zirve yaptı.. "Aşıklar Parkı" ve "Bu Havada Gidilmez" isimli şarkıları albümün en sevilenleriydi. 2003'te Yan Yana Fotoğraf Çektirelim albümünü çıkardı, en çok satanlar arasına girdi. "Hay Hay", "Nereye Böyle?", "Ukala Dümbeleği", "Hokka", "Gül Pansiyon" ve "Otomobil" gibi şarkılarıyla sevenlerinin kalbini bir kere daha kazandı. Hay Hay şarkısı Tarkan'la ilk düet şarkıydı, büyük sükse yapınca iki dev sanatçı düet modasını büyük adımlarla başlattı.
3 ay zirvede kaldı
Öncel'in, "Aşkım Baksana Bana" albümü dijital ortamda en çok satılan ilk şarkı olmayı başardı ve listelere bir numaradan girerek tam üç ay liste başı oldu. Pek çok ödül sahibi sanatçı, eserleriyle Tarkan, İbrahim Tatlıses, Özcan Deniz, Gülşen, Sibel Can, Gökhan Özen, Alişan ve nicelerini zirveye taşıdı. Nazan Öncel, İskender Paydaş, Alper Erinç, Serkan Çağrı, Ahmet Koç, Mete Özgencil gibi müzisyen ve sanatçıları keşfetti, birçok sanatçıyı eserleriyle üne kavuşturdu. 2011'de Ajda Pekkan ve Sezen Aksu da eserlerini seslendiren ünlü sanatçılar arasına girdi. 2014 Nisan'ında Tarkan'la düet yaptığı on yeni şarkının yer aldığı Bazı Şeyler albümünü çıkarttı. Albümdeki "Hadi O Zaman" şarkısı sürücülerin ve trafik çilesi çekenleri şarkısı oldu, Kamyon arkalarında "Hadi o zaman ne duruyorsun, yürü o zaman" yazıları herkesin diline dolanıp, aylarca bir numarayı kaptırmadı. 2015'te "Aşkitom" single'ıyla altın plak ödülü kazandı, 2 ayda çeşitli kentlerde 13 konserle rekor kırdı.
28.02.2018
odatv .com
TRT’deki yasaklar yeniden hortladı ve 208 şarkı çeşitli gerekçelerle yasaklandı.
12 Eylül 1980 Askeri Darbesi öncesi ve sonrasında bestecisi Ermeni olduğu, halkı isyana teşvik ettiği, devlet memurunu yerdiği, Yassıada’yı çağrıştırdığı, erotik bulduğu, sözlerinde ‘Deniz’ adı geçtiği, halkı içmeye ve intihara teşvik ettiği gibi gerekçeyle çok sayıda şarkı ve sanatçı TRT’de uzun yıllar yasaklanmıştı. Aradan 40 yıla yakın süre geçmesine rağmen TRT’deki yasaklar yeniden hortladı ve 208 şarkı çeşitli gerekçelerle yasaklandı.
Bir süre önce Erzurum Türküsü “Hele Dadaş Hoşmusan”ın sözlerinin değiştirilmesiyle gündeme gelen TRT’de, aralarında ünlü sanatçıların da seslendirdiği 208 şarkı yasaklandı. TRT Yayın Denetleme ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı’nca yapılan denetimlerde, 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkı, sözleri nedeniyle 6112 Sayılı Kanunu 8. Maddesi 1. fıkrasının ilgili bentleri gereğince TRT’nin 14 kanalında yayınlanmıyor.
Koray Avcı, Onur Akın, Sıla, Nükhet Duru, Berkay, Demet Akalın, Bengü ve Nazan Öncel'e de yasak
1980 Darbe sürecini anımsatan yasaklamalardan Koray Avcı, Onur Akın, Sıla, Nükhet Duru, Berkay, Demet Akalın, Bengü, Nazan Öncel gibi ünlü sanatçıların seslendirdiği şarkılar da payını aldı. Diğer müzik kanalları ve internet ortamında çok sayıda kişinin dinlediği tanınmış ses sanatçısı Sıla’nın seslendirdiği beş şarkı TRT’den veto yedi. TRT’de 2016 yılında 32 bin 248 program denetlenirken, 2 televizyon programı, 30 televizyon reklamı spotu, 8 radyo reklamı spotu, 142 Türkçe şarkı sözü, 66 Kürtçe şarkı sözü olmak üzere toplamda 248 metaryal çeşitli gerekçelerle yayınlanamaz raporu aldı.
Sayıştay raporuna yansıyan tespitleri TRT KİT Alt Komisyonu’na taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, yasaklanan program ve şarkıları sordu. TRT Yönetimi tarafından KİT Komisyonu üyelerine verilen yanıtta “Akıl Çıkmazı”, “Dört Duvar Özgürlük” isimli programların ve 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkı sözünün 6112 Sayılı Yasanın 8. Maddesi 1.fıkrası ilgili bentleri çerçevesinde yasaklandığı belirtildi.
Günümüz sanatçılarına da iade-i itibar olacak mı?
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Atila Sertel, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Bir dönem çok sayıda şarkıyı yasaklayan TRT Müzik Denetleme Kurulu’nun bugün adı TRT Yayın Denetleme ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı olarak değiştirilmiş ancak anlayış da en ufak bir değişim olmamış. Geçmişte bestecisi Ermeni olduğu, halkı isyana teşvik ettiği, devlet memurunu yerdiği, Yassıada’yı çağrıştırdığı, erotik bulduğu, sözlerinde ‘Deniz’ adı geçtiği, halkı içmeye ve intihara teşvik ettiği gibi gerekçeyle çok sayıda şarkı ve sanatçı TRT’de yasaklanmıştı. Bu sanatçılar arasında kimisi ölmesine rağmen milyonların sevgilisi olmaya devam eden Barış Manço, Orhan Gencebay, Musa Eroğlu, Cem Karaca, Zülfü Livaneli, Adnan Şenses, Arif Sağ, Nurhan Damcıoğlu gibi çok sayıda sanatçımız vardı. TRT, 2013 yılında darbe döneminde ‘yayınlanamaz’ kararı verdiği ‘Yasaklı Şarkılar’a iade-i itibar yaparak, özel bir program hazırlamıştı. Peki bugün yasakladığı ses sanatçıları için ne yapacak? Usta sanatçı Orhan Gencebay 2010 yılında yaptığı bir açıklamada ‘Türk müziğinin gelişmesine en büyük darbeyi TRT'nin bu katı kuralları, tabuları vurmuştur. TRT'nin verdiği zararı kimse vermemiştir’ diyerek yasaklı dönemi özetlemişti. Darbe dönemi çok gerilerde kaldı ancak AKP iktidarında hemen her konuda darbe dönemini dahi aratan gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Teknolojik gelişmeler sayesinde insanların şarkılara ve sanatçılara ulaşması bu denli kolayken, internet üzerinden milyonlarca kez dinlenebiliyorken ‘TRT hala daha neyin peşindedir’ merak ediyorum. Bu ayıptan bir an önce dönülsün.”
Atatürk'e hakaret eden programlara yasak yok
CHP Milletvekili Atila Sertel, özellikle TRT Müzik kanalında Saray’a giden sanatçıların şarkılarının, konserlerinin sıklıkla yayınlandığını belirterek, "Atatürk’e hakaret edilen dizi ve programlara herhangi bir yasak konulmazken, halkın parasıyla ayakta duran TRT’de halka mal olmuş çok sayıda sanatçının ve seslendirdikleri şarkıların yasaklanması tam da AKP iktidarını yansıtmaktadır” dedi.
Bir arpa boyu TRT
Uzun yıllar önce çok sayıda şarkı “Komik” gerekçelerle TRT’de yasaklanırken günümüzde ise yasaklanan şarkıların birçoğunda içki ve cinsellik çağrıştıran sözlerin yer alması dikkat çekti. Örneğin; Barış Manço’nun “Arkadaşım Eşşek” şarkısı; İnsanın arkadaşı eşek olamaz, “Lambaya Püf De” şarkısı erotik bulunduğu, Musa Eroğlu’nun “Yolun Sonu Görünüyor” türküsü intiharı özendiriyor gerekçesiyle, Orhan Gencebay’ın “Batsın Bu Dünya” isimli şarkısı düzene isyan var gibi komik gerekçelerle yasaklanmıştı.
TRT'den açıklama
TRT ise haberlerin ardından açıklama yaptı. Yasaklamanın söz konusu olmadığını savunan TRT, olayın yasalara ve talimatlara uymaması nedeniyle gerçekleştiğini açıkladı.
2016 yılında yayınlanmaz alan Türkçe müziklerin güfte denetimleri listesi:
No: 136
Eserin Adı: Sakin Ol Şampiyon
Sanatçının Adı: Nazan Öncel
28.02.2018
superhaber .tv
TRT'nin 208 şarkıyı yasakladığı haberleriyle ilgili açıklamada bulunan Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Sansür gibi takdim etmek ahlaksızlıktır. TRT görevini yapıyor" ifadelerini kullandı.
TRT Yayın Denetleme ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı yaptığı denetimler sonucu 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkıyı sözleri nedeniyle yayınlamama kararı aldı. Şarkıları yasaklananlar arasında Nazan Öncel, Nükhet Duru, Onur Akın, Sıla, Bengü, Berkay, Demet Akalın gibi sanatçı ve şarkıcılar yer aldı.
Bunu diğer televizyonların da yapması gerekiyor
TRT'nin kararı Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ'a soruldu. TRT'nin bazı şarkıları yasakladığı haberleriyle ilgili olarak konuşan Bozdağ,
"Kanunlara göre sigara vs. bazı şeylerle ilgili tedbir alması terörün görevidir. Geçen yıl da, bir önceki yıl da aynısını yaptı. Bunu diğer televizyonların da yapması gerekiyor. Sanki ilk kez yapıyormuş gibi kamuoyuna takdim etmek kanun dışı sansür gibi takdim etmek ahlaksızlıktır. TRT görevini yapıyor" diye konuştu.
2016 yılında yayınlanmaz alan Türkçe müziklerin güfte denetimleri listesi:
No: 136
Eserin Adı: Sakin Ol Şampiyon
Sanatçının Adı: Nazan Öncel
28.02.2018
diken .com .tr
CHP’li vekil Atilla Sertel, Sayıştay raporuna yansıyan rakamlara göre, TRT’de 208 şarkının çeşitli gerekçelerle yasaklandığını açıkladı.
TRT Müzik kanalında yayımlanan bir programda Erzurum yöresine ait “Hele dadaş hoş musan?” adlı türküde geçen “Ayakların yan basir/ Yoksa sen sarhoş musan” sözlerinin “Ayakların yan basir, Yoksa sen oruç musan” olarak değiştirilmiş. 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkı, TRT’nin 14 kanalında yayınlanmıyor.
248 materyale yayınlanamaz raporu
Koray Avcı, Onur Akın, Sıla, Nükhet Duru, Berkay, Demet Akalın, Bengü, Nazan Öncel gibi isimlerinin yer aldığı ‘yasak listesi’nde, Sıla’nın seslendirdiği beş şarkı da veto yiyenler arasında.
TRT’de 2016 yılında 32 bin 248 program denetlenirken, iki televizyon programı, 30 televizyon reklamı spotu, sekiz radyo reklamı spotu, 142 Türkçe şarkı sözü, 66 Kürtçe şarkı sözü olmak üzere toplamda 248 materyal çeşitli gerekçelerle yayınlanamaz raporu aldı.
Gencebay'ı hatırlattı
“TRT, 2013 yılında darbe döneminde ‘yayınlanamaz’ kararı verdiği ‘Yasaklı Şarkılar’a iade-i itibar yaparak, özel bir program hazırlamıştı. Peki bugün yasakladığı ses sanatçıları için ne yapacak?” diye soran Sertel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen sanatçı Orhan Gencebay’ın 2010 yılında sarf ettiği “Türk müziğinin gelişmesine en büyük darbeyi TRT’nin bu katı kuralları, tabuları vurmuştur. TRT’nin verdiği zararı kimse vermemiştir” sözlerini hatırlattı.
‘Atatürk düşmanları sıklıkla boy gösterirken…’
Sertel şöyle devam etti: “Saray’a gidenlerin, Saray’a yakın olanların şarkıları, eserleri devletin kanallarında ardı ardına yayınlanırken, Atatürk düşmanları sıklıkla TRT ekranlarında boy gösterirken, Atatürk’e hakaret edilen dizi ve programlara herhangi bir yasak konulmazken, halkın parasıyla ayakta duran TRT’de halka malolmuş çok sayıda sanatçının ve seslendirdikleri şarkıların yasaklanması tam da AKP iktidarını yansıtmaktadır.”
2016 yılında yayınlanmaz alan Türkçe müziklerin güfte denetimleri listesi:
No: 136
Eserin Adı: Sakin Ol Şampiyon
Sanatçının Adı: Nazan Öncel
28.02.2018
hurriyet .com .tr
TRT Yayın Denetleme ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı yaptığı denetimler sonucu 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkıyı sözleri nedeniyle yayınlamama kararı aldı. Şarkıları yasaklananlar arasında Nazan Öncel, Nükhet Duru, Onur Akın, Sıla, Bengü, Berkay, Demet Akalın gibi sanatçı ve şarkıcılar yer aldı.
CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, Sayıştay raporundaki tespitlere dikkat çekti. Yasaklanan program ve şarkıların hangileri olduğunu sordu. TRT Yönetimi tarafından KİT Komisyonu üyelerine verilen yanıtta “Akıl Çıkmazı”, “Dört Duvar Özgürlük” isimli programların ve 142 Türkçe, 66 Kürtçe şarkı sözünün 6112 Sayılı Yasanın 8. Maddesi 1.fıkrası ilgili bentleri çerçevesinde yasaklandığı belirtildi.
Günümüz sanatçılarına da iade-i itibar olacak mı?
Sertel, "TRT, 2013 yılında darbe döneminde ‘yayınlanamaz’ kararı verdiği ‘Yasaklı Şarkılar’a iade-i itibar yaparak, özel bir program hazırlamıştı. Peki bugün yasakladığı ses sanatçıları için ne yapacak? Darbe dönemi çok gerilerde kaldı ancak AKP iktidarında hemen her konuda darbe dönemini dahi aratan gelişmeler yaşanmaya devam ediyor.
Atatürk'e hakaret eden programlara yasak yok
CHP Milletvekili Atila Sertel, özellikle TRT Müzik kanalında Saray’a giden sanatçıların şarkılarının, konserlerinin sıklıkla yayınlandığını belirterek, "Atatürk’e hakaret edilen dizi ve programlara herhangi bir yasak konulmazken, halkın parasıyla ayakta duran TRT’de halka mal olmuş çok sayıda sanatçının ve seslendirdikleri şarkıların yasaklanması tam da AKP iktidarını yansıtmaktadır” dedi.
O maddeden yasaklandılar
TRT yasaklama kararını 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Kanunun 8.maddesinebirinci fıkrasına aykırılıktan verdi.
Yayın Hizmeti İlkeleri, başlığını taşıyan maddenin birinci fıkrası özetle şöyle;
Yayın hizmetleri;
- Türkiye Cumhuriyeti Devletinin varlık ve bağımsızlığına, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, Atatürk ilke ve inkılâplarına aykırı olamaz.
- Irk, dil, din, cinsiyet, sınıf, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumu kin ve düşmanlığa tahrik edemez veya toplumda nefret duyguları oluşturamaz.
- Terörü övemez ve teşvik edemez, terör örgütlerini güçlü veya haklı gösteremez, terör örgütlerinin korkutucu ve yıldırıcı özelliklerini yansıtıcı nitelikte olamaz.
- Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz.
- Suç işlemeyi, suçluyu ve suç örgütlerini övücü, suç tekniklerini öğretici nitelikte olamaz.
Müstehcen olamaz
- Toplumsal cinsiyet eşitliğine ters düşen, kadınlara yönelik baskıları teşvik eden ve kadını istismar eden programlar içeremez.
- Şiddeti özendirici veya kanıksatıcı olamaz.
2016 yılında yayınlanmaz alan Türkçe müziklerin güfte denetimleri listesi:
No: 136
Eserin Adı: Sakin Ol Şampiyon
Sanatçının Adı: Nazan Öncel
27.01.2018
posta .com .tr
Nazan Öncel'in Instagram hesabından verdiği sosyal içerikli mesajlar şarkıları kadar oldukça ilgi görüyor. Geçen hafta estetik kaygısı ile yaptığı paylaşım oldukça konuşuldu. Yüzündeki tüm çizgileri ayrı ayrı özelliklerle tanımlayan Nazan Öncel estetik yapanlara saygı duysa da kaygıyla baktığını söyledi.
Şarkıları ile her zaman mesaj vermeyi seven Nazan Öncel'in mesajları her geçen gün daha da fazlalaşıyor. Ben keyifle takip ediyorum, size de tavsiye ederim.
16.01.2018
artukluhaber .net
Zekai Tunca, CRI Türk FM’de Tülin Tonkuş’un programında merak edilen soruları yanıtlayarak yıllar sonra özel bir itirafta bulundu.
Türk Sanat Müziği sanatçısı Zekai Tunca, 80-90’lı yıllarda hayranlarından sayısız mektup geldiğini ve bunları zamansızlıktan okuyamadığını anlatan Zekai Tunca, özellikle ünlü bir isme özür borcu olduğunu ifade etti.
Zekai Tunca, “Ankara’dan İstanbul’a taşınırken çok utanarak söylüyorum, hiç açmadığım koliler, tanıdığım saygın insanlardan imzalı kitaplar, mektuplar vardı. Hatta bunları kolilere doldurabilmenin telaşı içinde garajda merdivene ayağım takıldı, yere düştüm, kolum kırıldı. Bir sene kolumla uğraştım, sonra yürüyemez hale geldim. Belimde bir ağrı. Gittim doktora meğer o düşmede bir kemik kırılmış, sinirler tahrip olmuş. Ameliyat oldum, şimdi iyiyim. Yani şunu diyeceğim; birçok mektubu açamadım” dedi.
“Nazan Öncel’in gönderdiği mektubu yıllar sonra okuyabildim”
Nazan Öncel’e bir özür borcu olduğunu söyleyen Zekai Tunca, “Özellikle birinden özür dilemek istiyorum; Nazan Öncel… Nazan Öncel, bana o zaman mektup göndermiş. ‘Sayın Zekai Tunca babamın şiirleri var, size göndermek istiyoruz’ diyor mektupta. Ben onu kaç sene sonra açmışım. 2 sene önce açtım ve okudum. Evimi taşırken okudum bu mektubu ve bu mektup da 1990’lı yıllarda ‘İmkânsız’ şarkım çıktığında gelmişti. Ne kadar utandım biliyor musunuz? Çok ayıp ettim. Ben cevap vermemiş oldum. Nazan Öncel o dönem zaman zaman duyduğum bir isimdi. Yeni zamanlarıydı sanırım” dedi.
16.01.2018
aksam .com .tr
Nazan Öncel ‘Durum Şarkıları’ albümü için stüdyoya girdi.
Geçen Mayıs ayında hayatını kaybeden eşi Akşit Togay’la birlikte hazırlığını yaptığı albümünü tamamlamak için çalışmalara hız veren sanatçı, Manuş Baba’yla bir düete imza attı. İkili “Kimler Gelmiş” şarkısını birlikte seslendirdi.
16.01.2018
haberturk .com
Nazan Öncel, Mayıs ayında hayatını kaybeden eski eşi Akşit Togay’la birlikte hazırlığını yaptığı ‘Durum Şarkıları’ albümünü tamamlamak için stüdyoya girdi.
HT Magazin’den Serkan Öztürk’ün haberine göre, Şubat ayında Togay’ın anısına ithafen yayınlanacak albümün sürprizi Manuş Baba oldu. Geçtiğimiz günlerde bir araya gelen ikili, ‘Kimler Gelmiş’ şarkısını birlikte seslendirdi. Manuş Baba, okuma öncesi gitarıyla prova yapan Nazan Öncel’i hayranlıkla dinledi.
16.01.2018
toplumsal .com .tr
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçen Mayıs ayında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyoya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak.
Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş’ şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
Manuş Baba kimdir?
Asıl adı Mustafa Özkan olan ve 1 Aralık 1986 tarihinde Mersin'in Tarsus ilçesinde doğan Manuş Baba, Manuş adını çocukluk dönemi anneannesinin kendisine küçük, güzel çocuk anlamında Manuş olarak seslenmesiyle almıştır. ''Baba'' ise bebekken konuşmaya başladığında ağzından çıkan, ilk sesleniş, ilk kelimedir. İnsan olabilmenin o derin kaygısını taşımanın ve bunun için emek harcamanın önemini kendi babası ile keşfettiğini dile getiren sanatçı; çocukluk ve ilk gençlik dönemi arasında kendisinde bıraktığı hatırası önemli izler ile kendi babasının, Manuş Baba karakterinin oluşmasında ve ismini bu şekilde duyurmasında önemli etkileri olmuştur.
Tarsus’ta doğan ve çocukluğunun büyük bir kısmını burada geçiren Manuş Baba, babasının mevsimlik işçiliğinden dolayı 1996 yılının bahar aylarında ailesiyle birlikte Antalya’ya yerleşti. İlkokul ve ortaokul eğitimini Barbaros İlköğretim Okulu’nda, lise eğitimini Antalya Gazi Lisesi’nde tamamladı. Lise yıllarında babasının kendisine aldığı gitarla müziğe ilk adımını atan Manuş; gitar, şan ve müzik eğitimi aldığı derslerden sonra 2010 yılında Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik bölümünü kazandı. O dönemlerde kendi cover ve beste kayıtlarını sosyal ağlarda paylaşarak ismini duyurdu. 2015 yılı itibariyle müziğine ilgiyle yaklaşan Murat Kınay ile tanıştı ve birlikte çalışmaya başladı.
Çok yönlü müziğinde geleneksel seslerden ilham alan Manuş Baba için, Antalya’dan İstanbul’a uzanan müzik yolculuğu birçok yeniliği de beraberinde getirdi. 2016’nın başlarında “Albümsüz Türkiye Turnesi” kapsamında birçok şehirde dinleyenleriyle buluşan sanatçı, “Birbirimize İyi Gelelim” diyerek sevginin gücüne dikkat çekti.
Konserler tüm hızıyla devam ederken Manuş Baba, “Dönersen Islık Çal” adlı ilk albümünü dinleyenlerine bir hediye sunma düşüncesiyle Mayıs 2017’de Kınay Production etiketiyle yayınladı. Albüm, birçok sanatçıya tanıklık eden Erekli –Tunç Stüdyolarında kaydedildi. Birbirinden değerli müzisyenlerin katkıda bulunduğu bu albümde Manuş Baba’ya; Klavye kayıtlarında Tansu Çuhacı, Elektrik ve Akustik gitar kayıtlarında Akın Eldes ve Onur Taşkan, Bass Gitar kayıtlarında Erdinç Ayar, Davul kayıtlarında Ata Erdem Şimşek, Klarnet kayıtlarında Bilge Kaan, Vural Ardıç ve Mertcan Kıranda, Bağlama kayıtlarında Ayhan Aydın ve Ud kayıtlarında Volkan Şenlendirici gibi eşsiz müzisyenler eşlik etti. Albümün mix çalışmaları Mert Kasap ile mastering çalışmaları ise New York’ta Andy Vandette ile tamamlandı. Albümde deneysel bir ruha sahip olan birbirinden farklı 11 şarkı yer alıyor. Manuş Baba’nın kendi söz ve müziğinin bulunduğu şarkıların yanı sıra aynı zamanda “Dönersen Islık Çal” albümünde Ülkü Aker, Cemal Süreya ve Ahmed Arif dokunuşları da bulunuyor.
Albüm yayınlandığı günden itibaren geniş kitlelere ulaşan Manuş Baba, Spotify listelerinde birçok şarkısıyla zirvelere çıktı. Aynı zamanda Apple Music’te “En Popüler Albümler” listesinde #1 numaraya çıkan sanatçı, fiziksel albüm listelerinde de “En Çok Satanlar” arasında yer alarak büyük başarılara imza attı ve büyük bir ilgiyle karşılandı.
16.01.2018
milliyet .com .tr
Nazan Öncel, geçen Mayıs ayında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığı “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyoya girdi.
Sanatçı, şubat ayında DMC etiketiyle piyasaya çıkacak olan çalışmasında sürpriz bir düete imza atacak. Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba’yla ‘Kimler Gelmiş’ parçasını seslendirecek.
15.01.2018
kadinicin .org
Nazan Öncel ve son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Manuş Baba düet yapacak.
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçtiğimiz Mayıs ayında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyo'ya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş' şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
15.01.2018
insanhaber .com
Nazan Öncel ve son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Manuş Baba düet yapacak.
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçtiğimiz Mayıs ay'ında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyo'ya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş' şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
15.01.2018
mynet .com
Nazan Öncel ve son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Manuş Baba düet yapacak.
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçtiğimiz Mayıs ay'ında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyo'ya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş' şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
15.01.2018
gercekgundem .com
Nazan Öncel ve son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Manuş Baba düet yapacak.
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçtiğimiz Mayıs ay'ında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyo'ya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş' şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
15.01.2018
karnaval .com
Nazan Öncel ve son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Manuş Baba düet yapacak.
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçtiğimiz Mayıs ay'ında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyo'ya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş' şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
15.01.2018
muzikonair .com
Nazan Öncel’in Akşit Togay’ın anısına ithafen Şubat ayında yayınlayacağı “Durum Şarkıları” adlı albümünde sürpriz bir düet yer alacak!
Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda “Kimler Gelmiş” şarkısında düet yapmak için stüdyoya girecek.
15.01.2018
medyatava .com
Nazan Öncel ve son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Manuş Baba düet yapacak.
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçtiğimiz Mayıs ay'ında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyo'ya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş' şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
15.01.2018
tvyazar .com
Nazan Öncel ve son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Manuş Baba düet yapacak.
Türk Pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, geçtiğimiz Mayıs ay'ında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığını “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyo'ya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş' şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
15.01.2018
hurriyet .com .tr
Nazan Öncel, geçen Mayıs ayında hayatını kaybeden Akşit Togay ile birlikte hazırlığını yaptığı “Durum Şarkıları” albümünü tamamlamak için stüdyoya girdi.
Şubat ayında DMC etiketiyle Akşit Togay'ın anısına ithafen yayınlanacak olan albümde sürpriz bir düet yer alacak. Nazan Öncel, yıllardır desteğini esirgemediği Manuş Baba ile yakın zamanda ‘Kimler Gelmiş’ şarkısını birlikte seslendirmek için stüdyoya girecek.
16.11.2017
Bursa Hakimiyet
Pop müzik sanatçısı Nazan Öncel, 'Vestel Gururla Yerli Konserleri' kapsamında Zorlu Performans Sanatları Merkezi'nde konser verdi. Nazan Öncel kendisine verdiği destekten ötürü pop müzik sanatçısı Tarkan'a teşekkür etti ve kendisine gönderdiği çiçeği sahneye aldı. Sanatçı, İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla aralarında 'Hay Hay', 'Nereye Böyle', 'Hokka', 'Ukala Dümbeleği' ve 'Otomobil'in bulunduğu sevilen şarkılarını seslendirdi.
16.11.2017
Bursa Kent
Türk pop müziğine adını altın harflerle yazdırmış, şarkılarıyla nice nesiller yetiştirmiş olan Nazan Öncel, Atlantis Yapım işbirliğiyle gerçekleşen 'Vestel Gururla Yerli Konserleri' kapsamında iskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla Zorlu PSM Ana Tiyatro'da sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı. Bu özel konserde Nazan Öncel, sahnede Mabel Matiz ve Gökçan Sanlıman'ı ağırladı. Tarkan'ın gönderdiği çiçek geceye damgasını vururken Mayıs ayında vefat eden Akşit Togay ile ilgili ilk kez sahnede duygularını dile getirirken "Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, bütün o sevdiğiniz şarkıları sizlere ulaştırmak için çabalayan, kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin önünde binlerce teşekkür etmek isterim. Dost elini bu acılı günlerimde bir an olsun benden çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim" dedi.
16.11.2017
Korkusuz
Nazan Öncel Zorlu PSM'de Ana Tiyatro'da sahne aldı.
Geceye mega star Tarkan'ın gönderdiği çiçek damga vurdu.
Tarkan'ın bu jesti karşısında oldukça duygusal anlar yaşayan Öncel, Mayıs ayında kaybettiği eşi Akşit Togay ile ilgili duygularını ilk kez sahnede dile getirdi.
Öncel, "Üstün insan mükemmel bir baba ve muhteşem bir yol arkadaşıydı. Umarım bizi bir yerlerden görüyordur ve hissediyordur. Bu acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim" dedi.
16.11.2017
Akşam
Nazan Öncel Zorlu PSM'de Ana Tiyatro'da sevenlerine unutulmaz bir gece yaşattı.
Tarkan'ın gönderdiği çiçek geceye damgasını vururken Mayıs ayında vefat eden eşi Akşit Togay.
Tarkan'ın bu jesti karşısında oldukça duygusal anlar yaşayan Öncel, Mayıs ayında kaybettiği eşi Akşit Togay için konuştu:
O muhteşem bir yol arkadaşıydı.
16.11.2017
Vatan Makaron
Nazan Öncel önceki gün Zorlu PSM'de sahne aldı.
Nazan Öncel, 'Vestel Gururla Yerli Konserleri' kapsamında Zorlu PSM'de unutulmaz bir konsere imza attı.İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla sahneye çıkan Öncel'e Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman da bir şarkıda eşlik etti. Tarkan'ın gönderdiği çiçek geceye damgasını vurdu. Tarkan çiçeğe "İyi sahneler Nazom. Sarıldım sıkı sıkı, öptüm yanaklarından" notunu düştü. Öncel ayrıca Mayıs ayında vefat eden Akşit Togay ile ilgili duygularını ilk kez sahnede dile getirdi. Öncel, "Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, bütün o sevdiğiniz şarkıları sizlere ulaştırmak için çabalayan, kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin önünde binlerce teşekkür etmek isterim. Özelliklede bu acılı günlerimde bir an olsun benden dost elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim" dedi.
16.11.2017
Ankara Başkent
Nazan Öncel "Vestel Gururla Yerli Konserleri" kapsamında hayranlarıyla buluştu.
Atlantis Yapım işbirliğiyle, Zorlu Performans Sanatları Merkezinde gerçekleşen konserde Öncel, sevilen şarkılarını seslendirdi.
Sanatçı, İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla aralarında "Hay Hay", "Nereye Böyle", "Hokka", "Gül Pansiyon", "Ukala Dümbeleği" ve "Otomobil'in bulunduğu sevilen şarkılarını söyledi. Yoğun katılımın yaşandığı konserin sonuna doğru Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman ile birlikte sahne aldı.
Aynı zamanda söz yazarı ve besteci olan Öncel, 22 yaşında ilk kırkbeşliğini "Sana Kul Köle 0lmuştum"u 1978 yılında yayınladı. "Sokak Kızı" lakabıyla da anılan sanatçı, 1981 yılında LP formatında yayınladığı ilk albümünden 10 yıl sonra, 1992'de yayınladığı "Bir Hadise Var" albümü ile başarı yakaladı.
16.11.2017
Milliyet Cadde
Nazan Öncel, Vestel Gururla Yerli Konserleri kapsamında Zorlu PSM'de unutulmaz bir konsere imza attı. Sanatçı, İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla eski ve yeni parçalarını seslendirdi. Sahnesinde Mabel Matiz ve Gökçan Sanlıman'ı ağırlayan Öncel, 'Bir Hadise Var' şarkısını Mabel Matiz'le seslendirdi.
16.11.2017
Hürriyet Kelebek
Nazan Öncel, önceki akşam Zorlu PSM'de sevenleriyle buluştu. Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman da konuk sanatçı olarak konsere renk kattı. Öncel, kulisine çiçek gönderen Tarkan'a sevenleri önünde teşekkür etti:
"Acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim."
16.11.2017
Haberturk Magazin
Nazan Öncel, 'Vestel mayıs ayında vefat Gururla Yerli Konserleri' eden eşi Akşit Togay'ı kapsamında Zorlu PSM'de andı: "Meslek hayatım konser verdi. Mabel Matiz boyunca elini emeğini ve Gökcan Sanlıman'la üzerimden bir an bile birer şarkıda düet yapan çekmeyen Akşit Togay'a ünlü sanatçı, sahnede binlerce teşekkür."
16.11.2017
Olay Çekirge
Pop müziğin yeni ve iddialı seslerinden Gökcan Sanlıman, 'Pazartesi' isimli şarkısına klip çekti. Sanlıman'ın, Silivri'de gerçekleştirilen klip çekimleri bir günde tamamlandı.
15.11.2017
haberturk .com
Anadolu Ajansı’nın haberine göre, Zorlu Performans Sanatları Merkezinde gerçekleşen konserde Öncel, sevilen şarkılarını seslendirdi. Sanatçı, İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla aralarında "Hay Hay", "Nereye Böyle", "Hokka", "Gül Pansiyon", "Ukala Dümbeleği" ve "Otomobil"in bulunduğu sevilen şarkılarını söyledi.
Yoğun katılımın yaşandığı konserin sonuna doğru Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman ile birlikte sahne aldı.
Aynı zamanda söz yazarı ve besteci olan Öncel, 22 yaşında ilk kırkbeşliğini "Sana Kul Köle Olmuştum"u 1978 yılında yayınladı. "Sokak Kızı" lakabıyla da anılan sanatçı, 1981 yılında LP formatında yayınladığı ilk albümünden 10 yıl sonra, 1992'de yayınladığı "Bir Hadise Var" albümü ile başarı yakaladı.
15.11.2017
haberler .com
Türk pop müziği sanatçısı Nazan Öncel, dün İstanbul'da verdiği konserde, 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ve yakın arkadaşı Tarkan'a teşekkür etti.
Zorlu PSM Ana Tiyatro'da İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla sahne alan Nazan Öncel, hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Yoğun katılımın yaşandığı konserde Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman'ı sahneye davet etti. Öncel "Bir Hadise Var" şarkısını Mabel Matiz ile birlikte seslendirirken, Gökçan Sanlıman ile "Erkekler de Yanar"ı söyledi.
Sahnede kısa bir konuşma yapan Nazan Öncel, konsere çiçek gönderen yakın dostu Tarkan ve 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ile ilgili şunları söyledi:
"Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen, bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, klip ve fotoğraflarımı çeken, konserlerimizi düzenleyen, bütün o sevdiğimiz şarkıları size ulaştırmak için çabalayan, hayatımızı kolaylaştıran, geçtiğimiz mayıs ayında kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin huzurunda binlerce teşekkür etmek, minnettar olduğumu belirtmek isterim. O, herkesin Akşit ağabeyiydi. Üstün insan, mükemmel bir baba ve muhteşem bir yol arkadaşıydı ama ne yazık ki zamanın eli ona değdi. Umarım bizi bir yerlerden görüyor ve hissediyordur. Her şey yolunda, hiç merak etme Akşit ağabey, bütün sevenlerimiz burada, bizi yalnız bırakmadılar. Bütün dostlarımıza, sanatçı arkadaşlarıma özellikle bu acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim".
15.11.2017
haber365 .com
Zorlu PSM Ana Tiyatro'da İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla sahne alan Nazan Öncel, hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Yoğun katılımın yaşandığı konserde Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman'ı sahneye davet etti. Öncel "Bir Hadise Var" şarkısını Mabel Matiz ile birlikte seslendirirken, Gökçan Sanlıman ile "Erkekler de Yanar"ı söyledi.
Sahnede kısa bir konuşma yapan Nazan Öncel, konsere çiçek gönderen yakın dostu Tarkan ve 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ile ilgili şunları söyledi:
"Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen, bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, klip ve fotoğraflarımı çeken, konserlerimizi düzenleyen, bütün o sevdiğimiz şarkıları size ulaştırmak için çabalayan, hayatımızı kolaylaştıran, geçtiğimiz mayıs ayında kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin huzurunda binlerce teşekkür etmek, minnettar olduğumu belirtmek isterim. O, herkesin Akşit ağabeyiydi. Üstün insan, mükemmel bir baba ve muhteşem bir yol arkadaşıydı ama ne yazık ki zamanın eli ona değdi. Umarım bizi bir yerlerden görüyor ve hissediyordur. Her şey yolunda, hiç merak etme Akşit ağabey, bütün sevenlerimiz burada, bizi yalnız bırakmadılar. Bütün dostlarımıza, sanatçı arkadaşlarıma özellikle bu acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim".
Geçen 21 Mayıs'ta kanser tedavisi aldığı ilk eşi olan Salih Öncel’i kaybeden Nazan Öncel 5 gün sonra da geçirdiği kalp krizi sonrası yaşama veda eden ikinci eşi Akşit Togay'ı kaybetmişti.
15.11.2017
gundem .me
Nazan Öncel "Vestel Gururla Yerli Konserleri" kapsamında hayranlarıyla buluştu.
Atlantis Yapım işbirliğiyle, Zorlu Performans Sanatları Merkezinde gerçekleşen konserde Öncel, sevilen şarkılarını seslendirdi. Sanatçı, İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla aralarında "Hay Hay", "Nereye Böyle", "Hokka", "Gül Pansiyon", "Ukala Dümbeleği" ve "Otomobil"in bulunduğu sevilen şarkılarını söyledi. Yoğun katılımın yaşandığı konserin sonuna doğru Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman ile birlikte sahne aldı. Aynı zamanda söz yazarı ve besteci olan Öncel, 22 yaşında ilk kırkbeşliğini "Sana Kul Köle Olmuştum"u 1978 yılında yayınladı. "Sokak Kızı" lakabıyla da anılan sanatçı, 1981 yılında LP formatında yayınladığı ilk albümünden 10 yıl sonra, 1992'de yayınladığı "Bir Hadise Var" albümü ile başarı yakaladı.
15.11.2017
f5haber .com
Türk pop müziği sanatçısı Nazan Öncel, dün İstanbul'da verdiği konserde, 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ve yakın arkadaşı Tarkan'a teşekkür etti.
Zorlu PSM Ana Tiyatro'da İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla sahne alan Nazan Öncel, hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Yoğun katılımın yaşandığı konserde Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman'ı sahneye davet etti. Öncel "Bir Hadise Var" şarkısını Mabel Matiz ile birlikte seslendirirken, Gökçan Sanlıman ile "Erkekler de Yanar"ı söyledi.
Sahnede kısa bir konuşma yapan Nazan Öncel, konsere çiçek gönderen yakın dostu Tarkan ve 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ile ilgili şunları söyledi:
"Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen, bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, klip ve fotoğraflarımı çeken, konserlerimizi düzenleyen, bütün o sevdiğimiz şarkıları size ulaştırmak için çabalayan, hayatımızı kolaylaştıran, geçtiğimiz mayıs ayında kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin huzurunda binlerce teşekkür etmek, minnettar olduğumu belirtmek isterim. O, herkesin Akşit ağabeyiydi. Üstün insan, mükemmel bir baba ve muhteşem bir yol arkadaşıydı ama ne yazık ki zamanın eli ona değdi. Umarım bizi bir yerlerden görüyor ve hissediyordur. Her şey yolunda, hiç merak etme Akşit ağabey, bütün sevenlerimiz burada, bizi yalnız bırakmadılar. Bütün dostlarımıza, sanatçı arkadaşlarıma özellikle bu acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim".
15.11.2017
f5haber .com
Atlantis Yapım işbirliğiyle Zorlu PSM'de gerçekleşen konserde Nazan Öncel, İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla aralarında 'Hay Hay', 'Nereye Böyle', 'Hokka', 'Gül Pansiyon', 'Ukala Dümbeleği' ve 'Otomobil'in bulunduğu sevilen şarkılarını seslendirdi.
Yoğun katılımın yaşandığı konserin sonuna doğru usta sanatçı, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman'la birlikte sahne aldı.
Aynı zamanda söz yazarı ve besteci olan Öncel, 22 yaşında ilk kırkbeşliğini 'Sana Kul Köle Olmuştum'u 1978 yılında yayınladı. 'Sokak Kızı' lakabıyla da anılan sanatçı, 1981 yılında LP formatında yayınladığı ilk albümünden sonra 1992'de yayınladığı 'Bir Hadise Var' albümü ile başarı yakaladı.
15.11.2017
egeninsesi .com
Türk pop müziği sanatçısı Nazan Öncel, dün İstanbul'da verdiği konserde, 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ve yakın arkadaşı Tarkan'a teşekkür etti.
Zorlu PSM Ana Tiyatro'da İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla sahne alan Nazan Öncel, hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Yoğun katılımın yaşandığı konserde Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman'ı sahneye davet etti. Öncel "Bir Hadise Var" şarkısını Mabel Matiz ile birlikte seslendirirken, Gökçan Sanlıman ile "Erkekler de Yanar"ı söyledi.
Sahnede kısa bir konuşma yapan Nazan Öncel, konsere çiçek gönderen yakın dostu Tarkan ve 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ile ilgili şunları söyledi:
"Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen, bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, klip ve fotoğraflarımı çeken, konserlerimizi düzenleyen, bütün o sevdiğimiz şarkıları size ulaştırmak için çabalayan, hayatımızı kolaylaştıran, geçtiğimiz mayıs ayında kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin huzurunda binlerce teşekkür etmek, minnettar olduğumu belirtmek isterim. O, herkesin Akşit ağabeyiydi. Üstün insan, mükemmel bir baba ve muhteşem bir yol arkadaşıydı ama ne yazık ki zamanın eli ona değdi. Umarım bizi bir yerlerden görüyor ve hissediyordur. Her şey yolunda, hiç merak etme Akşit ağabey, bütün sevenlerimiz burada, bizi yalnız bırakmadılar. Bütün dostlarımıza, sanatçı arkadaşlarıma özellikle bu acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim"
15.11.2017
dha .com .tr
Türk pop müziği sanatçısı Nazan Öncel, dün İstanbul'da verdiği konserde, 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ve yakın arkadaşı Tarkan'a teşekkür etti.
Zorlu PSM Ana Tiyatro'da İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla sahne alan Nazan Öncel, hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Yoğun katılımın yaşandığı konserde Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman'ı sahneye davet etti. Öncel "Bir Hadise Var" şarkısını Mabel Matiz ile birlikte seslendirirken, Gökçan Sanlıman ile "Erkekler de Yanar"ı söyledi.
Sahnede kısa bir konuşma yapan Nazan Öncel, konsere çiçek gönderen yakın dostu Tarkan ve 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ile ilgili şunları söyledi:
"Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen, bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, klip ve fotoğraflarımı çeken, konserlerimizi düzenleyen, bütün o sevdiğimiz şarkıları size ulaştırmak için çabalayan, hayatımızı kolaylaştıran, geçtiğimiz mayıs ayında kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin huzurunda binlerce teşekkür etmek, minnettar olduğumu belirtmek isterim. O, herkesin Akşit ağabeyiydi. Üstün insan, mükemmel bir baba ve muhteşem bir yol arkadaşıydı ama ne yazık ki zamanın eli ona değdi. Umarım bizi bir yerlerden görüyor ve hissediyordur. Her şey yolunda, hiç merak etme Akşit ağabey, bütün sevenlerimiz burada, bizi yalnız bırakmadılar. Bütün dostlarımıza, sanatçı arkadaşlarıma özellikle bu acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim"
15.11.2017
arti49 .com
Türk pop müziği sanatçısı Nazan Öncel, dün İstanbul'da verdiği konserde, 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ve yakın arkadaşı Tarkan'a teşekkür etti.
Zorlu PSM Ana Tiyatro'da İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla sahne alan Nazan Öncel, hayranlarına unutulmaz bir gece yaşattı. Yoğun katılımın yaşandığı konserde Öncel, Türk pop müziğinin ünlü isimlerinden Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman'ı sahneye davet etti. Öncel "Bir Hadise Var" şarkısını Mabel Matiz ile birlikte seslendirirken, Gökçan Sanlıman ile "Erkekler de Yanar"ı söyledi.
Sahnede kısa bir konuşma yapan Nazan Öncel, konsere çiçek gönderen yakın dostu Tarkan ve 6 ay önce hayatını kaybeden eşi Akşit Togay ile ilgili şunları söyledi:
"Meslek hayatım boyunca elini emeğini üzerimden bir an bile çekmeyen, bütün albümlerimin prodüktörlüğünü yapan, klip ve fotoğraflarımı çeken, konserlerimizi düzenleyen, bütün o sevdiğimiz şarkıları size ulaştırmak için çabalayan, hayatımızı kolaylaştıran, geçtiğimiz mayıs ayında kaybettiğim Akşit Togay'ımıza sizlerin huzurunda binlerce teşekkür etmek, minnettar olduğumu belirtmek isterim. O, herkesin Akşit ağabeyiydi. Üstün insan, mükemmel bir baba ve muhteşem bir yol arkadaşıydı ama ne yazık ki zamanın eli ona değdi. Umarım bizi bir yerlerden görüyor ve hissediyordur. Her şey yolunda, hiç merak etme Akşit ağabey, bütün sevenlerimiz burada, bizi yalnız bırakmadılar. Bütün dostlarımıza, sanatçı arkadaşlarıma özellikle bu acılı günlerimde bir an olsun benden elini çekmeyen Tarkan'a bin teşekkür ederim"
08.11.2017
haberizlenim .com
Zorlu Performans Sanatları Merkezi, Atlantis Yapım işbirliğiyle gerçekleştirilen Vestel Gururla Yerli Konserleri kapsamında yerli müzik sahnesinin önde gelen isimlerini ağırlamaya devam ediyor. Konser serisi kapsamında pop müziğin divası Nazan Öncel, 14 Kasım Salı akşamı Zorlu PSM Ana Tiyatro’da müzikseverlerle olacak. Bu özel gecede Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman da Nazan Öncel’in konuğu olacak.
Nazan Öncel, Atlantis Yapım iş birliğiyle gerçekleşen Vestel Gururla Yerli Konserleri kapsamında Atlantis Yapım işbirliğiyle İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla Zorlu PSM Ana Tiyatro’da müzikseverlerle buluşuyor. 14 Kasım akşamında, ilk 45’liği “Sana Kul Köle Olmuştum”u 1978’de yayımlayan; “Hay Hay”, “Nereye Böyle”, “Hokka”, “Gül Pansiyon”, “Ukala Dümbeleği” ve “Otomobil” şarkılarında Türkiye’de düet modasının öncülüğünü yapan Nazan Öncel, sahnesinde Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman’ı konuk ediyor. Nazan Öncel ve konukları müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşatacak.
08.11.2017
habergaraj .com
14 Kasım günü Vestel Gururla Yerli konser serisi kapsamında Zorlu PSM sahnesinde izleyeceğimiz, Türk pop müziğinin sayılı divalarından biri olan Nazan Öncel’in kariyerinden satır başlarına bakıyoruz.
1956 yılında İzmir’de dünyaya gelen Nazan Öncel müzik eğitimine oldukça erken bir yaşta başlamış. Nota eğitimini altı yaşındayken annesinden alan Öncel orta okul döneminde ise gitar ve mandolin çalmaya başladı. Öncel’in “Sana Kul Köle Oldum” ve “Kader Bu Çekeceksin” isimli iki parçadan oluşan ilk 45’liği ise 22 yaşındayken, 1978 yılında yayınlandı.
1980 ve 81 yıllarında Hırçın Kız ve Neden isimli parçaları ile Eurovision yarışmasına elemelerine katılan Öncel kendi parçalarının yanısıra arabesk ve alaturka parçalara da yer verdiği Yağmur Duası isimli ilk uzun çalarını ise 1982 yılında yayınladı.
1986 yılında İstanbul’a yerleşen Öncel bir süre başka işler yaparak geçinirken bir yandan da esas büyük çıkışını işaretleyecek olan ikinci albümü Bir Hadise Var için beste yapıyordu. O dönem müzik sahnesinde bir diğer yeni isim olan yapımcı İskender Paydaş ile beraber çalıştığı bu albüm Öncel’in Türk pop müzik sahnesinde yeni bir yıldız olarak doğmasına sebep olan, ilk parçalar 1991 yılında yayınlanan bu albümde yer alan “Aynı Nakarat” ve “Gitme Kal Bu Şehirde”, “Nokta Nokta” gibi kendi yazdığı hitlerdi.
Öncel’e büyük başarı getiren Bir Hadise Var albümünü üç yıllık bir aranın ardından 94, 95 ve 96 yıllarında Ben Böyle Aşk Görmedim, Göç ve Sokak Kızı isimli albümler takip etti. Kendi yazdığı parçalar ile kuvvetli bir yorumunun yanısıra önemli bir söz yazarı olarak da hafızalara kazınan Öncel özellikle Göç ve Sokak Kızı albümlerinde farklı tarz ve seslere de açılarak çok yönlü bir müzsyen olduğunu gösterdi.
1999 yılında en kişisel albümü olarak tanımladığı Demir Leblebi’yi çıkaran Öncel, albümde yer alan “Demirden Leblebi” parçası ile kendisinin de kurbanı olduğu aile içi cinsel taciz konusunu Türkiye gündemine taşımış oldu.
2000’lerin ilk on yılında Yan Yana Fotoğraf Çektirelim, 7’n Bitirdin, Hatırına Sustum albümleri ile hız kesmeden yola devam eden Öncel, 2010’larda ise Hayvan, Bazı Şeyler ve son olarak Sakin Ol Şampiyon albümlerini çıkardı. En çok satan albümleri arasında yer alan Yan Yana Fotoğraf Çektirelim, özellikle Tarkan ile düet yaptığı “Hay Hay” ve “Nereye Böyle?” parçalarıyla bir kuşağı etkisi altına aldı.
Kendi albümleriyle olduğu kadar İbrahim Tatlıses, Tarkan, Gülşen,Özcan Deniz gibi isimlere yazdığı parçalarla da isminden sık sık söz ettiren Nazan Öncel 40 yıla yaklaşan dev kariyeriyle bugün hâlâ, müziğiyle nesilleri etkileyen bir isim olmaya devam ediyor.
08.11.2017
milliyet .com .tr
Atlantis Yapım işbirliğiyle Zorlu PSM’de sahne alacak sanatçı, 14 Kasım’da saat 20.00’de konser verecek.
İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasının eşlik edeceği Öncel, eski ve yeni eserlerinden oluşan bir repertuvarı hayranları için yorumlayacak.
‘Sana Kul Köle Olmuştum’ adlı ilk 45’liğini 1978’de yayımlanan Öncel, 1982’de ‘Bizden Sesler’ ve ‘Yağmur Duası’, 1991’de ‘Bir Hadise Var’, 1994’te ‘Ben Böyle Aşk Görmedim’, 1995’te ‘Göç’, 1996’da ‘Sokak Kızı’, 1999’da ‘Demir Leblebi’, 2004’te ‘Yan Yana Fotoğraf Çektirelim’, 2005’te ‘Bir Şarkı Tut’, 2006’da ‘7’n Bitirdin’, 2009’da ‘Hatırına Sustum’, 2010’da ‘Tuttum Bırakmam'(Single), 2011’de ‘Hayvan’, 2014’te ‘Bazı Şeyler’, 2015’te ‘Aşitom’ (Single), 2016’da ise ‘Sakin Ol Şampiyon’ (Single) albümlerini müzikseverlere sundu.
08.11.2017
superonline .one
Zorlu Performans Sanatları Merkezi, Atlantis Yapım işbirliğiyle gerçekleştirilen Vestel Gururla Yerli Konserleri kapsamında yerli müzik sahnesinin önde gelen isimlerini ağırlamaya devam ediyor. Konser serisi kapsamında pop müziğin divası Nazan Öncel, 14 Kasım Salı akşamı Zorlu PSM Ana Tiyatro’da müzikseverlerle olacak. Bu özel gecede Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman da Nazan Öncel’in konuğu olacak.
Nazan Öncel, Atlantis Yapım iş birliğiyle gerçekleşen Vestel Gururla Yerli Konserleri kapsamında Atlantis Yapım işbirliğiyle İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla Zorlu PSM Ana Tiyatro’da müzikseverlerle buluşuyor. 14 Kasım akşamında, ilk 45’liği “Sana Kul Köle Olmuştum”u 1978’de yayımlayan; “Hay Hay”, “Nereye Böyle”, “Hokka”, “Gül Pansiyon”, “Ukala Dümbeleği” ve “Otomobil” şarkılarında Türkiye’de düet modasının öncülüğünü yapan Nazan Öncel, sahnesinde Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman’ı konuk ediyor. Nazan Öncel ve konukları müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşatacak.
08.11.2017
birbak.gen .tr
Atlantis Yapım işbirliğiyle Zorlu PSM’de sahne alacak sanatçı, 14 Kasım’da saat 20.00’de konser verecek.
İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasının eşlik edeceği Öncel, eski ve yeni eserlerinden oluşan bir repertuvarı hayranları için yorumlayacak.
‘Sana Kul Köle Olmuştum’ adlı ilk 45’liğini 1978’de yayımlanan Öncel, 1982’de ‘Bizden Sesler’ ve ‘Yağmur Duası’, 1991’de ‘Bir Hadise Var’, 1994’te ‘Ben Böyle Aşk Görmedim’, 1995’te ‘Göç’, 1996’da ‘Sokak Kızı’, 1999’da ‘Demir Leblebi’, 2004’te ‘Yan Yana Fotoğraf Çektirelim’, 2005’te ‘Bir Şarkı Tut’, 2006’da ‘7’n Bitirdin’, 2009’da ‘Hatırına Sustum’, 2010’da ‘Tuttum Bırakmam'(Single), 2011’de ‘Hayvan’, 2014’te ‘Bazı Şeyler’, 2015’te ‘Aşitom’ (Single), 2016’da ise ‘Sakin Ol Şampiyon’ (Single) albümlerini müzikseverlere sundu.
08.11.2017
siyasetcafe .com
Zorlu Performans Sanatları Merkezi, Vestel Gururla Yerli Konserleri kapsamında pop müziğin divası Nazan Öncel, 14 Kasım Salı akşamı Zorlu PSM Ana Tiyatro’da müzikseverlerle olacak. Öncel, gecede Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman ‘ı da sahnesine konuk edecek.
Nazan Öncel, İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasıyla Zorlu PSM Ana Tiyatro’da müzikseverlerle buluşuyor. 14 Kasım akşamında, ilk 45'liği “Sana Kul Köle Olmuştum”u 1978'de yayımlayan; “Hay Hay”, “Nereye Böyle”, “Hokka”, “Gül Pansiyon”, “Ukala Dümbeleği” ve “Otomobil” şarkılarında Türkiye’de düet modasının öncülüğünü yapan Nazan Öncel, sahnesinde Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman’ı konuk ediyor. Nazan Öncel ve konukları müzikseverlere unutulmaz bir gece yaşatacak.
08.11.2017
ekspressturk .com
Atlantis Yapım işbirliğiyle Zorlu PSM’de sahne alacak sanatçı, 14 Kasım’da saat 20.00’de konser verecek.
İskender Paydaş yönetimindeki orkestrasının eşlik edeceği Öncel, eski ve yeni eserlerinden oluşan bir repertuvarı hayranları için yorumlayacak.
‘Sana Kul Köle Olmuştum’ adlı ilk 45’liğini 1978’de yayımlanan Öncel, 1982’de ‘Bizden Sesler’ ve ‘Yağmur Duası’, 1991’de ‘Bir Hadise Var’, 1994’te ‘Ben Böyle Aşk Görmedim’, 1995’te ‘Göç’, 1996’da ‘Sokak Kızı’, 1999’da ‘Demir Leblebi’, 2004’te ‘Yan Yana Fotoğraf Çektirelim’, 2005’te ‘Bir Şarkı Tut’, 2006’da ‘7’n Bitirdin’, 2009’da ‘Hatırına Sustum’, 2010’da ‘Tuttum Bırakmam'(Single), 2011’de ‘Hayvan’, 2014’te ‘Bazı Şeyler’, 2015’te ‘Aşitom’ (Single), 2016’da ise ‘Sakin Ol Şampiyon’ (Single) albümlerini müzikseverlere sundu.
08.11.2017
arkgazetesi .com
Zorlu Performans Sanatları Merkezi, Atlantis Yapım işbirliğiyle gerçekleştirilen Vestel Gururla Yerli Konserleri kapsamında yerli müzik sahnesinin önde gelen isimlerini ağırlamaya devam ediyor.
Konser serisi kapsamında pop müziğin divası Nazan Öncel, 14 Kasım Salı akşamı Zorlu PSM Ana Tiyatro’da müzikseverlerle olacak.
14 Kasım akşamında, ilk 45'liği “Sana Kul Köle Olmuştum”u 1978'de yayımlayan; “Hay Hay”, “Nereye Böyle”, “Hokka”, “Gül Pansiyon”, “Ukala Dümbeleği” ve “Otomobil” şarkılarında Türkiye’de düet modasının öncülüğünü yapan Nazan Öncel, sahnesinde Mabel Matiz ve Gökcan Sanlıman’ı konuk edecek..
08.11.2017
bantmag .com
14 Kasım günü Vestel Gururla Yerli konser serisi kapsamında Zorlu PSM sahnesinde izleyeceğimiz, Türk pop müziğinin sayılı divalarından biri olan Nazan Öncel’in kariyerinden satır başlarına bakıyoruz.
1956 yılında İzmir’de dünyaya gelen Nazan Öncel müzik eğitimine oldukça erken bir yaşta başlamış. Nota eğitimini altı yaşındayken annesinden alan Öncel orta okul döneminde ise gitar ve mandolin çalmaya başladı. Öncel’in “Sana Kul Köle Oldum” ve “Kader Bu Çekeceksin” isimli iki parçadan oluşan ilk 45’liği ise 22 yaşındayken, 1978 yılında yayınlandı.
1980 ve 81 yıllarında Hırçın Kız ve Neden isimli parçaları ile Eurovision yarışmasına elemelerine katılan Öncel kendi parçalarının yanısıra arabesk ve alaturka parçalara da yer verdiği Yağmur Duası isimli ilk uzun çalarını ise 1982 yılında yayınladı.
1986 yılında İstanbul’a yerleşen Öncel bir süre başka işler yaparak geçinirken bir yandan da esas büyük çıkışını işaretleyecek olan ikinci albümü Bir Hadise Var için beste yapıyordu. O dönem müzik sahnesinde bir diğer